Erzincan'da KKKA Hastaligina Karsi Bilgilendirme Faaliyetleri Sürüyor
Erzincan’da saglik ekipleri Kirim Kongo Kanamali Atesi (KKKA) hastaligina sebep olan keneler hakkinda bilgilendirme faaliyetlerini sürdürüyor.
Erzincan Il Saglik Müdürlügü Toplum Sagligi Merkezi ekiplerince, ilkbahar aylarinin gelmesiyle birlikte Kirim Kongo Kanamali Atesi (KKKA) hastaligina sebep olan kenelerde artis gözlenmesi, bu hastaliga sebep olan kenelerden nasil korunulmasi gerektigi ve kene tutulmalarina karsi ne yapilmasi gerektigi konusunda riskli alanlar basta olmak üzere merkez ve merkeze bagli belde ve köylerde Merkez Ilçe Toplum Sagligi Merkezinde görevli saglik personelleri tarafindan kahvehane, cami, okul vb. toplu alanlar olmak üzere saha egitimlerine devam ediyor. Mayis ayi boyunca devam edecek egitim çalismalari çerçevesinde son olarak Erzincan Gençlik Merkezinde genç gönüllüler bilgilendirildi.
Hastalik hakkinda bilgi veren egitimciler Kirim Kongo Kanamali Atesi (KKKA) hastaliginin kenelerden insanlara bulasan, virüs kaynakli bir enfeksiyon hastaligi oldugunun altini çizerek, “Tarla, bag, bahçe, orman ve piknik alanlari gibi kene yönünden riskli alanlara gidilirken, kenelerin vücuda girmesini engellemek maksadiyla mümkün oldugu kadar vücudu örten giysiler giyilmeli, pantolon paçalari çoraplarin içerisine sokulmali ve ayrica kenelerin elbise üzerinde rahat görülebilmesi için açik renkli kiyafetler tercih edilmelidir. Kene yönünden riskli alanlardan dönüldügünde kisi kendisinin ve çocuklarinin vücudunda (kulak arkasi, koltuk altlari, kasiklar ve diz arkasi dâhil) kene olup olmadigini kontrol etmeli, kene tutunmus ise hiç vakit kaybetmeden çiplak el ile dokunmamak sartiyla vücuda tutundugu en yakin yerden tutarak uygun bir malzeme ile (bez, naylon poset, eldiven gibi) çikarmalidir.
Kisi keneyi kendisi çikaramadigi durumlarda en yakin saglik kurulusuna basvurmalidir. Kene ne kadar erken çikarilirsa hastaligin bulasma riskinin de o kadar azalacagi unutulmamalidir.
Hastalik hayvanlarda belirti göstermeden seyrettiginden hastaligin sik olarak görüldügü bölgelerde bulunan hayvanlar saglikli görünse bile hastaligi bulastirabilirler. Bu sebeple hayvanlarin kanlarina, vücut sivilarina veya dokularina çiplak el ile temas edilmemelidir.
Hastaliga yakalanan kisilerin kan, vücut sivilari ve çikartilari ile hastalik bulasabildiginden, hasta ile temas eden kisiler gerekli korunma önlemlerini (eldiven, önlük, maske v.b.) almalidir.
Kene tutunan kisiler, kendilerini 10 gün süreyle halsizlik, istahsizlik, ates, kas agrisi, bas agrisi, bulanti, kusma veya ishal gibi belirtiler yönünden izlemeli ve bu belirtilerden bir veya bir kaçinin ortaya çikmasi halinde derhal en yakin saglik kurulusuna müracaat etmelidirler.
Hastaliga sebep olan mikrobun tasiyicisi, saklayicisi ve bulastiricisi olan keneler uçmayan, ziplamayan, yerden yürüyerek vücuda tirmanan eklem bacakli hayvanlardir. Vücuda tutunan veya hayvanlarin üzerinde bulunan keneler kesinlikle çiplak el ile öldürülmemeli ve patlatilmamalidir. Keneler üzerine sigara basmak, kolonya, gaz yagi gibi maddeler dökmek kenenin kasilmasina sebep olarak vücut içerigini kan emdigi kisiye aktarmasina sebep olacagi için yapilmamalidir” dedi.
Seminerin sonunda ise, Saglik Bakanligi tarafindan hazirlanan bilgilendirme brosürleri dagitildi.
Kaynak: İHA
Hastalik hakkinda bilgi veren egitimciler Kirim Kongo Kanamali Atesi (KKKA) hastaliginin kenelerden insanlara bulasan, virüs kaynakli bir enfeksiyon hastaligi oldugunun altini çizerek, “Tarla, bag, bahçe, orman ve piknik alanlari gibi kene yönünden riskli alanlara gidilirken, kenelerin vücuda girmesini engellemek maksadiyla mümkün oldugu kadar vücudu örten giysiler giyilmeli, pantolon paçalari çoraplarin içerisine sokulmali ve ayrica kenelerin elbise üzerinde rahat görülebilmesi için açik renkli kiyafetler tercih edilmelidir. Kene yönünden riskli alanlardan dönüldügünde kisi kendisinin ve çocuklarinin vücudunda (kulak arkasi, koltuk altlari, kasiklar ve diz arkasi dâhil) kene olup olmadigini kontrol etmeli, kene tutunmus ise hiç vakit kaybetmeden çiplak el ile dokunmamak sartiyla vücuda tutundugu en yakin yerden tutarak uygun bir malzeme ile (bez, naylon poset, eldiven gibi) çikarmalidir.
Kisi keneyi kendisi çikaramadigi durumlarda en yakin saglik kurulusuna basvurmalidir. Kene ne kadar erken çikarilirsa hastaligin bulasma riskinin de o kadar azalacagi unutulmamalidir.
Hastalik hayvanlarda belirti göstermeden seyrettiginden hastaligin sik olarak görüldügü bölgelerde bulunan hayvanlar saglikli görünse bile hastaligi bulastirabilirler. Bu sebeple hayvanlarin kanlarina, vücut sivilarina veya dokularina çiplak el ile temas edilmemelidir.
Hastaliga yakalanan kisilerin kan, vücut sivilari ve çikartilari ile hastalik bulasabildiginden, hasta ile temas eden kisiler gerekli korunma önlemlerini (eldiven, önlük, maske v.b.) almalidir.
Kene tutunan kisiler, kendilerini 10 gün süreyle halsizlik, istahsizlik, ates, kas agrisi, bas agrisi, bulanti, kusma veya ishal gibi belirtiler yönünden izlemeli ve bu belirtilerden bir veya bir kaçinin ortaya çikmasi halinde derhal en yakin saglik kurulusuna müracaat etmelidirler.
Hastaliga sebep olan mikrobun tasiyicisi, saklayicisi ve bulastiricisi olan keneler uçmayan, ziplamayan, yerden yürüyerek vücuda tirmanan eklem bacakli hayvanlardir. Vücuda tutunan veya hayvanlarin üzerinde bulunan keneler kesinlikle çiplak el ile öldürülmemeli ve patlatilmamalidir. Keneler üzerine sigara basmak, kolonya, gaz yagi gibi maddeler dökmek kenenin kasilmasina sebep olarak vücut içerigini kan emdigi kisiye aktarmasina sebep olacagi için yapilmamalidir” dedi.
Seminerin sonunda ise, Saglik Bakanligi tarafindan hazirlanan bilgilendirme brosürleri dagitildi.