Unutulmaya Yüz Tutmus 'Çit Baski Sanati' Ev Kadinlarinin Elinde Hayat Buluyor
Elazig’da yasayan usta ögretici Özlem Takuçin, Halk Egitim Merkezinde açilan kursla unutulmaya yüz tutmus ’Çit baski sanatini’ kursiyerlere ögretip sanatin gelecek nesillere aktarilmasini sagliyor.
Çin’den dünyaya yayilan ve Harput yöresinde de 150 yillik bir geçmise sahip olan çit baski sanatini görerek merak salan Özlem Takuçin, Kültür ve Turizim Bakanliginin valilik bünyesinde açmis oldugu çit baski kursuna katildi.
2015 yilinda katildigi kursu basari ile tamamlayan Takuçin, daha sonra bu alanda usta ögretici oldu. Halk Egitim Merkezi bünyesinde açilan kursla ev kadinlariyla birlikte bu sanati yasatmaya çalisan Takuçin, elinde bulunan 150’ye yakin kalipla Harput arsivini olusturmak istedigini kaydetti.
Bu sanati yasatmaya çalistigini aktaran Elazig Halk Egitim Merkezi bünyesinde usta ögretici olan Özlem Takuçin, "Çit baski sanati eskiden Harput’a yapilan bir sanatti. Annelerimizin baslarina öttügü o yazmalara eskiden çit denilirdi. O yazmalarin üstüne yapilan baskilarin adina verilen isim çit baski sanatidir. Biz bu baskilari tekrar armut agacina çiziyoruz. Çizdikten sonra oyma biçaklari yardimiyla oyup kalibi çikariyoruz. Hazirlanan kaliplar kök boyalara batirilip pamuklu bezlere aktariyoruz. Bu sanat çok çok eskiden Harput’a yapilan bir sanatmis. Bizim elimizde su an Harput’a ait 150’ ye yakin kalibimiz var. Biz Harput arsivi yapmak istiyoruz. Bu konuda da yetkililerden destek bekliyorum” dedi.
"Eskiyi yeniye çeviriyoruz"
Ögrencilerle sanati yasatmaya çalistigini ifade eden Takuçin, "Imkan buldukça bir seyler ortaya çikariyoruz. Eskiyi yeniye çeviriyoruz. Eski örtüleri köylerden bulup onun üzerindeki kaliplari tekrar çiziyoruz. Kesinlikle özeligini bozmadan hatasi kirigi varsa tamir dahi edilmeden tekrar çiziyoruz. Çizilen kaliplari oyup tekrar isleyerek eskiyi yasatmaya çalisiyoruz. Ben bu sanata 2015 yilinda Kültür ve Turizm Bakanliginin valilik bünyesinde açmis oldugu çit baski kursuna katilarak ögrendim. Ögretmenimiz Nuray Sanas Bulanikli’nin yardimiyla çit baski kurslarindan belgelerimi aldim. Daha sonra usta ögretici belgesini alarak Halk Egitim Merkezinde bu sanati yasatmaya çaliyorum. Su an Kastamonu’nun kendine has kalibi var, Tokat’in kendine has kalibi var. Biz biliyoruz ki bu kaliplarda Elazigli ustalarin yapmis oldugu kaliplar. Biz de bunlari ustalarimiza saygidan dolayi patentini alip Elazig’a tescillemek istiyoruz” diye konustu.
4 yildir Halk Egitim Merkezindeki kurslara katildigini dile getiren kursiyerlerden Nazime Kunt, "Çit baski kursunu merak etigim için basladim. Ama bagimlilik yapti. Bos zamanlarimda güzel bir terapi oluyor. Evde yalniz olan bayanlara tavsiye ediyorum. Kursumuz eglenceli geçiyor. Aile bütçesine katki oluyor. Ben çocuklarimi otururken çok katkisi olmustu. Sag olsun hocamiz da pazarlayabilecegimiz ürünleri yaptiriyor bize" seklinde konustu.
Kaynak: İHA
2015 yilinda katildigi kursu basari ile tamamlayan Takuçin, daha sonra bu alanda usta ögretici oldu. Halk Egitim Merkezi bünyesinde açilan kursla ev kadinlariyla birlikte bu sanati yasatmaya çalisan Takuçin, elinde bulunan 150’ye yakin kalipla Harput arsivini olusturmak istedigini kaydetti.
Bu sanati yasatmaya çalistigini aktaran Elazig Halk Egitim Merkezi bünyesinde usta ögretici olan Özlem Takuçin, "Çit baski sanati eskiden Harput’a yapilan bir sanatti. Annelerimizin baslarina öttügü o yazmalara eskiden çit denilirdi. O yazmalarin üstüne yapilan baskilarin adina verilen isim çit baski sanatidir. Biz bu baskilari tekrar armut agacina çiziyoruz. Çizdikten sonra oyma biçaklari yardimiyla oyup kalibi çikariyoruz. Hazirlanan kaliplar kök boyalara batirilip pamuklu bezlere aktariyoruz. Bu sanat çok çok eskiden Harput’a yapilan bir sanatmis. Bizim elimizde su an Harput’a ait 150’ ye yakin kalibimiz var. Biz Harput arsivi yapmak istiyoruz. Bu konuda da yetkililerden destek bekliyorum” dedi.
"Eskiyi yeniye çeviriyoruz"
Ögrencilerle sanati yasatmaya çalistigini ifade eden Takuçin, "Imkan buldukça bir seyler ortaya çikariyoruz. Eskiyi yeniye çeviriyoruz. Eski örtüleri köylerden bulup onun üzerindeki kaliplari tekrar çiziyoruz. Kesinlikle özeligini bozmadan hatasi kirigi varsa tamir dahi edilmeden tekrar çiziyoruz. Çizilen kaliplari oyup tekrar isleyerek eskiyi yasatmaya çalisiyoruz. Ben bu sanata 2015 yilinda Kültür ve Turizm Bakanliginin valilik bünyesinde açmis oldugu çit baski kursuna katilarak ögrendim. Ögretmenimiz Nuray Sanas Bulanikli’nin yardimiyla çit baski kurslarindan belgelerimi aldim. Daha sonra usta ögretici belgesini alarak Halk Egitim Merkezinde bu sanati yasatmaya çaliyorum. Su an Kastamonu’nun kendine has kalibi var, Tokat’in kendine has kalibi var. Biz biliyoruz ki bu kaliplarda Elazigli ustalarin yapmis oldugu kaliplar. Biz de bunlari ustalarimiza saygidan dolayi patentini alip Elazig’a tescillemek istiyoruz” diye konustu.
4 yildir Halk Egitim Merkezindeki kurslara katildigini dile getiren kursiyerlerden Nazime Kunt, "Çit baski kursunu merak etigim için basladim. Ama bagimlilik yapti. Bos zamanlarimda güzel bir terapi oluyor. Evde yalniz olan bayanlara tavsiye ediyorum. Kursumuz eglenceli geçiyor. Aile bütçesine katki oluyor. Ben çocuklarimi otururken çok katkisi olmustu. Sag olsun hocamiz da pazarlayabilecegimiz ürünleri yaptiriyor bize" seklinde konustu.