Yillardir Gözünü Atesten Ayirmiyor

Ilkokula giderken hem okul harçligini çikarmak hem de zanaat sahibi olmak için cam sanatini ögrenen Ahmet Karaahmetoglu, yillarini verdigi mesleginde Kültür ve Turizm Bakanligi’ndan belgeli sanatçi olmanin gururunu yasiyor. Küçük atölyesinde yüksek dereceli atesle erittigi cam parçalarina sekil veren Karaahmetoglu, hem minyatür hediyelik esyalar tasarliyor hem de geri dönüsüme katki sunuyor.

Yillardir Gözünü Atesten Ayirmiyor
Kültür ve Turizm Bakanligi’ndan belgeli cam sanatçisi Ahmet Karaahmetoglu, cama atesle sekil vererek süs esyalari ve çesitli eserler üretiyor. Cam sanati ile 9 yasinda tanisan Karaahmetoglu, 1993 yilinda kendi atölyesini açti. Karaahmetoglu, yüksek dereceli ateste erittigi cam parçalarina sekil vererek, hem minyatür hediyelik esyalar tasarliyor hem de geri dönüsüme katki sunuyor.

"Okul harçligimi çikarmak için basladim"

Meslege ilkokula giderken harçligini çikarmak için basladigini söyleyen Ahmet Karaahmetoglu, "Arkadaslarimizla birlikte cam atölyesinde ise girdik. Orada bu isin yapilisini ögrenmeye çalistik. 9 yasinda baslamis oldugumuz sanat dalinda ilerleyen zamanlarda hem okuyarak hem de yaz tatillerinde çalisarak bu isi devam ettirmeye çalistik. Yeterince bu isi ögrendigimizi kanitladigimizda da yillar sonra kendi atölyemizi kurduk" dedi.



Geri dönüsüme de katki sunuyor

Yillarini bu sanata veren Karaahmetoglu, geri dönüsüme de katki sundugunu belirterek, "40 yildir cam sanatiyla ugrasiyorum. Uzun süren çalismalarim sonucunda artik disaridan ücret karsiliginda cam almamaya karar verdim. Önceden kullandigimiz camlari isimiz bittiginde çöpe atiyorduk. Ben çöpten topladigim atik camlari islemeye çalistim. En azindan çöpe atilan camlari degerlendirmek istedim. 20 yildir da böyle bir geri dönüsüm üzerine çalisiyorum. Buradaki amacimiz, hem ülkemize faydali olmak hem de bütçemizi zorlamamak" diye konustu.

Sanatçi Ahmet Karaahmetoglu, halk egitim merkezilerinde kurs verdigini de söyleyerek, "Hem bu sanatin devam edebilmesi hem de insanlarin kazanç elde etmeleri adina meslegimizi ögretmeye çalisiyoruz, faydali olabilmek istiyoruz" seklinde konustu.



"Bu sanatin herhangi bir okulu yok"

Eritilen camlarla birçok eser ortaya çikarilabilecegine dikkat çeken Karaahmetoglu, sözlerini söyle noktaladi:

"Her türlü camlari kullaniyoruz. Mesela pencere cami ve içeceklerde kullanilan camlari bile kullaniyoruz. Insanlar bunun egitimini aldiktan sonra istedikleri her sey kendi ellerinde oluyor. Bu sanatin herhangi bir okulu yok. Birebir usta-çirak iliskisine dayanarak, alayli bir sekilde ögreniliyor. Insanlar cami erittikten sonra ister kolye yapabilir, ister yüzük, isterse duvarlara asilabilen nazar boncuklari ve hayvan figürleri yapip, bu ürünlerin satisini yapabilirler. Vitrin süsü olabilir, akvaryum süsü olabilir. Gereken bilgiye sahip olurlarsa her seye cami eriterek sekil verebilirler"
Kaynak: İHA