Eski Esten Yeni Hayat

Izmir’de isletmecilik yapan bir çocuk babasi Can Say’a (58), geçtigimiz nisanda karin sisligi yakinmasi ile gittigi hastanede karaciger yetmezligi ile birlikte karaciger kanseri tanisi konuldu. Seker ve yüksek tansiyonu da oldugunu belirten Say, kötü bir sürpriz olarak karsisina çikan karaciger sirozu ve tümörü tanilariyla saskina dönerken, tedavi için hemen harekete geçti. Bir üniversite hastanesinde girisimsel yöntemle karacigerdeki tümör küçültülmeye çalisilan Say, karaciger nakli olmaya karar vererek Kent Hastanesi’ne basvurdu. Hastalandigi ilk günden itibaren süreçlerde yaninda olan oglu Alpay’in (12) annesi, eski esi Bahar Azak gönüllü verici oldu. Can Say’a tek vericisi olan Bahar Azak’in karacigerinin uygun oldugu belirlendi. Ancak ayriliklarinin üzerinden 10 yil geçen çift Saglik Bakanligi Etik Kurulu’na girmek zorunda kaldi. Kuruldan vize çikinca da nakil geçtigimiz 6 Eylül’de gerçeklesti. Izmir Kent Hastanesi Karaciger Nakli ve Hepatobiliyer Cerrahi Bölümü Kurucu Baskani Prof. Dr. Murat Kiliç, Doç. Dr. Cahit Yilmaz, Opr. Dr. Rasim Farajov, Opr. Dr. Zaza Iakobadze, Doç. Dr. Mert Akan, Uzm. Dr. Alihan Pirim ve Uzm. Dr. Özgür Bolat’tan olusan ekibin gerçeklestirdigi nakil basarili geçti.

Prof. Dr. Murat Kiliç, “Can Say karaciger sirozu zemininde karaciger kanseri gelismis bir hastamiz idi. 4 ay önce karaciger yetmezligi gelisen ve yemek borusundaki varislerin kanamasi nedeniyle yogun bakima alinmisti ve karaciger nakli olmasa günler, haftalar içinde kaybedilmesi söz konusuydu. Kadavra organ sikintisi göze alindiginda canli vericiden zamaninda nakil olmasa yasam sansini kaybedecekti. Bu sartlarda nakil oldu. Hem verici olan eski esinin hem de kendisinin saglik durumu iyi. Hasta artik kontrol programimizda” dedi.



“Ikimiz ameliyattayken oglumuz disarida yalnizdi”

Bosandigi esi Can Say’i kanamali bir halde hastaneye yatirdiklarini, durumunun çok agir oldugunu belirten Bahar Azak, “Biz 10 yil önce bosandik ama düsman kardes olmadik. Rahatsizligini en basindan beri biliyordum ve hiç düsünmeden donör olacagimi söyledim. Insan hayati o kadar ucuz degil, çocuk olsun, tanimasam da veririm. Can ayrilmis olsak da hayatimin bir parçasi. Zor olan biz ameliyattayken çocugumuz yalnizdi. Süreç bekledigimden daha iyi geçti. Çabuk toparladim, sansliydik. Daha zor süreçler bekliyorduk. Can’in durumu çok agirdi. Doktorlar çok umutsuzdu, ben bir umut varsa bile hazir oldugumu söyledim. Açikçasi Can’in yogun bakimdan çikmasini bile beklemiyordum. Emegimin bosa gitmedigini görmek çok güzel. Çok umutsuzlukla girdik, çok mutlulukla çiktik” diye konustu.



“Doktorlar durumumdan hiç umutlu degildi”

Kanamali halde Kent Hastanesi’ne yatirildigi 2 Eylül günü annesi Serpil Derici’yi kaybettigini ancak cenazesine bile katilamadigini belirten Can Say, “Annemi kaybetmenin üzüntüsünü yasarken kan kusuyordum. Agirlasmistim. Doktorlar durumumdan hiç umutlu degildi. Kadavra bekleme gibi bir zamanim yoktu. Nakil dendiginde Bahar veririm dedi.

Baska donör de yoktu. Uygun çikmasi sans. Bugün hayattayim. Bahar sayesinde. Tesekküre kelimeler yetmiyor. Kelimeler kifayetsiz” ifadelerini kullandi.