Karagöz Ile Hacivat Oyununa Polonya'da Büyük Ilgi
Polonya’nin baskenti Varsova’da sergilenen Karagöz ile Hacivat oyunu, daha önce hiç gölge tiyatrosu izleme firsati bulamayan Polonyalilardan tam not aldi.
Geleneksel Türk gölge tiyatrosunun en bilinen, belki de en sevileni olan Karagöz ile Hacivat oyunu, Polonya’daki Varsova Üniversitesi Dogu Bilimleri Fakültesi’nin düzenledigi "Festiwal zORIENTowanych" kapsaminda Polonyali izleyicilerle bulustu. Yunus Emre Enstitüsü Varsova Temsilciligi’nin katkilariyla gerçeklesen gösterim Varsova Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Amfi Salonu’nda sunuldu. Hayali (Karagöz ustasi) Umut Nebioglu’nun yardimcisi Albert Kwiatkowski ile birlikte sergiledigi oyun yaklasik 1 saat sürdü. Yetiskinlerin yani sira çocuklarin da büyük ilgi gösterdigi oyun sonrasi Umut Nebioglu izleyicilerin oyunla ilgili sorularini yanitladi.
Polonya’da Karagöz ile Hacivat rüzgari
Polonya’ya 10 yil önce tasindiginda, Istanbul’da hocasi Tacettin Diker’den ögrendiklerini burada devam ettirmeye karar verdigini söyleyen Nebioglu, bu amaçla küçük bir tiyatro kurduklarini söyledi.
Oyunlarini Türkçe ve Lehçe sergilediklerini ifade eden Nebioglu, Türk hikayelerinin yani sira Polonya’nin ulusal sairi Adam Mickiewcz’in siirleri de dahil çesitli içerikleri sahnelediklerini belirtti.
Nebioglu, Türk gölge tiyatrosunu Polonya’da tanitmak için davet üzerine okullarda kütüphanelerde ve kültür evlerinde gösterimler düzenlediklerini aktardi. Izleyicilerin gölge tiyatrosuna verdikleri tepkilerle ilgili de konusan Nebioglu, "Bizim tiyatromuz Karagöz özellikle klasik tiyatro gibi hikayesi olan, basi sonu olan veya belli bir düzen içinde gelisen bir oyun mantiginda degil. Dört bölüm içerisinde; baslangiç, muhavere, oyun, fasil ve danslarla bitis. Bunlarin çogu spontane olarak gidiyor. O yüzden de o kismini pek yapamiyoruz. Dogaçlama olmasi için kendi dilimde yapmam gerekiyor ama burada yabanci bir ülkedeyiz. Biz o yüzden Karagöz’ü biraz daha metin temelli oynamaya çalisiyoruz" dedi.
"Polonya’da bu sanati icra eden tek grubuz"
Umut Nebioglu’nin yardimcisi Albert Kwiatkowski ise Türkiye’yi, Türk kültürünü çok sevdigini ve tesadüfen tanistigi Nebioglu sayesinde gölge tiyatrosu ile macerasinin basladigini söyledi.
Albert Kwiatkowski, "Karagöz çok degerli bir sanat. Biz, Polonya’da bu sanati icra eden tek grubuz. Polonyalilar gölge tiyatrosunu duyduklari zaman bu onlara çok ilginç geliyor, önce çocuklar için oldugunu düsünüyorlar. Ancak oyunlarimizi izledikçe aslinda yetiskinlere hitap edildigini anliyor, çok da begeniyorlar. Bu sanatin Polonya’da da olmasi için Umut Nebioglu ile birlikte yillardir çaba gösteriyoruz" seklinde konustu.
"Polonya kültüründe olmayan bir sey, performans olaganüstü"
Varsova Üniversitesi Dogu Bilimleri Fakültesi Türkoloji Bölümü’nden Doktor Marzena Godzinska ise Karagöz oyunu ile ilk defa ögrenciligi sirasinda Polonya’ya gelen bir grup sayesinde tanistigini ancak bugün ilk defa bu kadar yakindan izleme imkani buldugunu söyledi.
Godzinska, geleneksel gölge tiyatrosunun bugünkü oyunda da görüldügü üzere mevcut dil ve kültüre uyarlanabilmesi bakimindan oldukça enteresan oldugunu ifade etti.
"Bir kisi tüm kahramanlari seslendiriyor"
Izleyicilerden Jakub Siekerzynski ise oyunun çok hosuna gittigini belirterek, "Çok ilginç, Polonya kültüründe olmayan bir sey, hikaye çok degisik, performans ise olaganüstüydü. Bir kisi tüm kahramanlari seslendiriyor, karakterleri kendisi hazirliyor, çok da güzel oynatiyor. Herkese tavsiye ediyorum" seklinde konustu.
Bir diger izleyici Sylwia Akcan ise söz konusu organizasyon sayesinde Polonyalilar olarak Türk kültür ve gelenegine biraz olsun sahit olma firsati bulduklarini söyledi.
Akcan, Türk kültürünün diger kisimlariyla tanismak için bu tip gösterimlerin daha sik düzenlenmesi gerektigini de kaydetti.
Kaynak: İHA
Polonya’da Karagöz ile Hacivat rüzgari
Polonya’ya 10 yil önce tasindiginda, Istanbul’da hocasi Tacettin Diker’den ögrendiklerini burada devam ettirmeye karar verdigini söyleyen Nebioglu, bu amaçla küçük bir tiyatro kurduklarini söyledi.
Oyunlarini Türkçe ve Lehçe sergilediklerini ifade eden Nebioglu, Türk hikayelerinin yani sira Polonya’nin ulusal sairi Adam Mickiewcz’in siirleri de dahil çesitli içerikleri sahnelediklerini belirtti.
Nebioglu, Türk gölge tiyatrosunu Polonya’da tanitmak için davet üzerine okullarda kütüphanelerde ve kültür evlerinde gösterimler düzenlediklerini aktardi. Izleyicilerin gölge tiyatrosuna verdikleri tepkilerle ilgili de konusan Nebioglu, "Bizim tiyatromuz Karagöz özellikle klasik tiyatro gibi hikayesi olan, basi sonu olan veya belli bir düzen içinde gelisen bir oyun mantiginda degil. Dört bölüm içerisinde; baslangiç, muhavere, oyun, fasil ve danslarla bitis. Bunlarin çogu spontane olarak gidiyor. O yüzden de o kismini pek yapamiyoruz. Dogaçlama olmasi için kendi dilimde yapmam gerekiyor ama burada yabanci bir ülkedeyiz. Biz o yüzden Karagöz’ü biraz daha metin temelli oynamaya çalisiyoruz" dedi.
"Polonya’da bu sanati icra eden tek grubuz"
Umut Nebioglu’nin yardimcisi Albert Kwiatkowski ise Türkiye’yi, Türk kültürünü çok sevdigini ve tesadüfen tanistigi Nebioglu sayesinde gölge tiyatrosu ile macerasinin basladigini söyledi.
Albert Kwiatkowski, "Karagöz çok degerli bir sanat. Biz, Polonya’da bu sanati icra eden tek grubuz. Polonyalilar gölge tiyatrosunu duyduklari zaman bu onlara çok ilginç geliyor, önce çocuklar için oldugunu düsünüyorlar. Ancak oyunlarimizi izledikçe aslinda yetiskinlere hitap edildigini anliyor, çok da begeniyorlar. Bu sanatin Polonya’da da olmasi için Umut Nebioglu ile birlikte yillardir çaba gösteriyoruz" seklinde konustu.
"Polonya kültüründe olmayan bir sey, performans olaganüstü"
Varsova Üniversitesi Dogu Bilimleri Fakültesi Türkoloji Bölümü’nden Doktor Marzena Godzinska ise Karagöz oyunu ile ilk defa ögrenciligi sirasinda Polonya’ya gelen bir grup sayesinde tanistigini ancak bugün ilk defa bu kadar yakindan izleme imkani buldugunu söyledi.
Godzinska, geleneksel gölge tiyatrosunun bugünkü oyunda da görüldügü üzere mevcut dil ve kültüre uyarlanabilmesi bakimindan oldukça enteresan oldugunu ifade etti.
"Bir kisi tüm kahramanlari seslendiriyor"
Izleyicilerden Jakub Siekerzynski ise oyunun çok hosuna gittigini belirterek, "Çok ilginç, Polonya kültüründe olmayan bir sey, hikaye çok degisik, performans ise olaganüstüydü. Bir kisi tüm kahramanlari seslendiriyor, karakterleri kendisi hazirliyor, çok da güzel oynatiyor. Herkese tavsiye ediyorum" seklinde konustu.
Bir diger izleyici Sylwia Akcan ise söz konusu organizasyon sayesinde Polonyalilar olarak Türk kültür ve gelenegine biraz olsun sahit olma firsati bulduklarini söyledi.
Akcan, Türk kültürünün diger kisimlariyla tanismak için bu tip gösterimlerin daha sik düzenlenmesi gerektigini de kaydetti.