Burası Afrika değil Ankara! Vatandaştan Mansur Yavaş'a su isyanı!
Başkent'te Gölbaşı'na bağlı Bağiçi, Tepeyurt, ve Selametli mahallelerinin ardından Günalan mahallesi de "susuzluk" isyanına katılıdı Mansur Yavaş'ın seçimden önceki su vaatlerini hatırlatan mahallenin tepkisi dinmiyor. Çamaşır ve bulaşıkları elde yıkamaktan bıkan bölge halkı Mansur Yavaş'a seçimden önceki vaatlerini hatırlattı.
Başkent'te Gölbaşı ilçesindeki dört mahallenin ardından bir mahallesinde daha susuzluk yaşandığı ortaya çıktı. Başkan Yavaş'ın seçimden önceki su vaatlerini hatırlatan Günalan Mahallesi sakinleri, hayvancılık yapamadıklarını, evlerine günde 1-2 saat su verildiğini, basınç sorunu nedeniyle de çamaşır ve bulaşık makinası kullanamadıklarından yakındılar.
Gölbaşı'na bağlı Bağiçi, Bezirhane, Selametli ve Mahmatlı mahallelerinin ardından Günalan mahallesi de 'susuzluk' isyanına katıldı. Başkent'te Gölbaşı'na bağlı Bağiçi, Selametli ve Tepeyurt mahallelerinin ardından Günalan mahallesi de 'susuzluk' isyanına katıldı. Mansur Yavaş'a tepki gösteren Günalan Mahallesi köylüleri köylerinde su olmadığı için hayvancılık yapamadıklarını belirterek, 'Seçimden önce Mansur Yavaş'ın Gölbaşı-Bala arasında kalan 150-250 bin dönüm araziyi sulu tarıma geçirme sözü vardı. Hayvancılığı geçtik evlerimizde su akmıyor.' diye konuştular.
Günalan Mahallesi'ne son 5 aydır günde 1-2 saat su verildiğini kaydeden mahalle sakinleri, bu sürede de suda yeterli basınç olmadığı için çamaşır ve bulaşık makinalarının çalışmadığını ifade ettiler. Günalan sakinleri. 'Mansur Yavaş seçimden önce 'Musluktan içilebilir su belediyenin en önemli projesidir' dedi, ama seçildikten sonra insanları bir damla suya hasret bıraktı' diye tepkilerini ortaya koydular.
'SULU TARIM SÖZÜ NE OLDU?'
Mansur Yavaş, 'Köylerde yaşayanların su ücretleri sembolik olarak 2 ya da 3 kuruşa indirilecek. Biz suyu Allah'ın nimeti olarak görüyoruz ve sudan para kazanılmayacağına inanıyoruz' sözünü hatırlatan buna rağmen suya yüzde 80 oranında zam yapılmasını istediğini, kaydeden Günalan köylüleri, 'Mansur Yavaş seçimden önce, Gölbaşı-Bala arasında kalan 150-250 bin dönüm araziyi sulu tarıma geçirme sözü vermişti o söz de tutulmadı' diye konuştular. Yavaş'ın, 'Musluktan içilebilir su belediyenin en önemli projesidir' dediğini ancak seçildikten sonra insanları bir damla suya hasret bıraktığını ifade eden Günalan sakinlaeri mahallelerinde yaşanan susuzluk sorununu anlattılar:
GÜLER AKSOY: 'Çamaşırlarımız birikiyor su gelince erkekler boş şişeleri dolduruyor, biz de bulaşık makinesi çamaşır makinesi olmasına karşın elde bulaşık ve çamaşır yıkıyoruz. Çünkü suda basınç (tazyik) olmadığı için makineler çalışmıyor hatta sık sık bozuluyor. Basınç olsa bile süre yetmiyor çamaşırlar yarım kalıyor. Su hayattır elektrik olmayınca oluyor da su olmayınca olmuyor abdest almakta zorlanıyoruz. 5-6 aydır perişan olduk çiçeklerimiz kurudu. Köy yerinde insanlar, çalışır, terler, istediğimiz zaman banyo olamıyoruz. Mansur Yavaş ı hiç görmedim şebeke suyuna biran önce kavuşmak istiyorum.'
GRETCHEN AKSOY (ABD'Lİ GELİN): 'Dünyanın hiçbir tarafında ben böyle bir olay görmedim Afrika ülkelerini andırıyor. Türkiye gibi gelişmekte olan, dünyada söz sahibi olmaya çalışan bir ülkeye yakışmıyor. Tanker gelince seviniyoruz o da her yeri toz edip gidiyor. Corona'dan dolayı eşimle güvenilir olsun maske takmak yok diye buralara geldik ama su yok. Sağlıklı yaşamak için buradayız ama su olmadığı için hijyeni sağlamakta zorlanıyoruz. Bu da coronayı tetikler. Bu olaya şaşırıyorum'
HABİB CANDEMİR: 'Köy biraz eğimli olduğu için aşağıdaki evler 2-3 saat su kullanıyorsa yukarıdaki evlerin 1 saat bile çeşmeleri akmıyor. Su gelince herkes bu saatlerde işini görmeye çalışıyor. Bir an evvel şebeke suyuna kavuşmak istiyoruz. Kuyu vurdurmak çözüm değil zamanla su iyice biter ve maliyeti de 25-30 bin TL'yi geçiyor. Buna da iİmkanımız yok' dedi.
OKAN AKSU: 'Bu köyün en büyük sorunu su, doğalgaz geldi su şebekesi gelmedi. Hanımlar elde çamaşır bulaşık yıkamaktan bıktı. Mansur Yavaş en çok da oyu buradan almıştı fakat 2,5 yıldır ne uğradı ne de derdimizi dinledi. 5 aydır çeşmelerden 1-2 saat su akıyor bidonlarımızı 1-2 saatte doldurmaya çalışıyoruz. Köyün üst tarafına su hiç çıkmıyor. Gölbaşı merkeze 30 km olmasına rağmen Afrikalılar gibi yaşam sürdürüyoruz. Taşımayla su değirmeni döner mi? Hayvanlara dereden tepeden su getirmeye çalışıyorum. Köyün içindeki çeşmeler de akmıyor hayvanlar hiç olmazsa oradan su içerdi. Kuyusu olanlardan rica ediyoruz ama ne kadar rica edebiliriz sonuçta onlar da elektrik parası ödüyor'
HAKAN AKSOY: 'Herkes kuyu açtırmak istiyor ama imkanı olan var olmayan var. Kuyu açtırmak 22 bin TL'den başlıyormuş. ASKİ varken biz neden bu masrafı yapalım. Hem taşıma su geliyor hem de su faturası geliyor. Köyün yüzde doksanına gitmiyor yüzde on ise 3-5 pet şişe doldurabiliyor. Tankerin ne zaman geleceği de belli değil su tazyiksiz aktığı için makinede çamaşır yıkanamıyor hanımlar elde yıkıyor. Güneş enerjisi var fakat bırakın güneş enerjisini eve dahi çıkmıyor su. Bahçeden doldurabildiğimiz kadar sırf bu yüzden traktörle çekilen tanker aldım bağdan bayırdan su taşıyoruz. Su olmadığı için hayvancılık yapamıyor hayvan besleyemiyoruz'
Gölbaşı'na bağlı Bağiçi, Bezirhane, Selametli ve Mahmatlı mahallelerinin ardından Günalan mahallesi de 'susuzluk' isyanına katıldı. Başkent'te Gölbaşı'na bağlı Bağiçi, Selametli ve Tepeyurt mahallelerinin ardından Günalan mahallesi de 'susuzluk' isyanına katıldı. Mansur Yavaş'a tepki gösteren Günalan Mahallesi köylüleri köylerinde su olmadığı için hayvancılık yapamadıklarını belirterek, 'Seçimden önce Mansur Yavaş'ın Gölbaşı-Bala arasında kalan 150-250 bin dönüm araziyi sulu tarıma geçirme sözü vardı. Hayvancılığı geçtik evlerimizde su akmıyor.' diye konuştular.
Günalan Mahallesi'ne son 5 aydır günde 1-2 saat su verildiğini kaydeden mahalle sakinleri, bu sürede de suda yeterli basınç olmadığı için çamaşır ve bulaşık makinalarının çalışmadığını ifade ettiler. Günalan sakinleri. 'Mansur Yavaş seçimden önce 'Musluktan içilebilir su belediyenin en önemli projesidir' dedi, ama seçildikten sonra insanları bir damla suya hasret bıraktı' diye tepkilerini ortaya koydular.
'SULU TARIM SÖZÜ NE OLDU?'
Mansur Yavaş, 'Köylerde yaşayanların su ücretleri sembolik olarak 2 ya da 3 kuruşa indirilecek. Biz suyu Allah'ın nimeti olarak görüyoruz ve sudan para kazanılmayacağına inanıyoruz' sözünü hatırlatan buna rağmen suya yüzde 80 oranında zam yapılmasını istediğini, kaydeden Günalan köylüleri, 'Mansur Yavaş seçimden önce, Gölbaşı-Bala arasında kalan 150-250 bin dönüm araziyi sulu tarıma geçirme sözü vermişti o söz de tutulmadı' diye konuştular. Yavaş'ın, 'Musluktan içilebilir su belediyenin en önemli projesidir' dediğini ancak seçildikten sonra insanları bir damla suya hasret bıraktığını ifade eden Günalan sakinlaeri mahallelerinde yaşanan susuzluk sorununu anlattılar:
GÜLER AKSOY: 'Çamaşırlarımız birikiyor su gelince erkekler boş şişeleri dolduruyor, biz de bulaşık makinesi çamaşır makinesi olmasına karşın elde bulaşık ve çamaşır yıkıyoruz. Çünkü suda basınç (tazyik) olmadığı için makineler çalışmıyor hatta sık sık bozuluyor. Basınç olsa bile süre yetmiyor çamaşırlar yarım kalıyor. Su hayattır elektrik olmayınca oluyor da su olmayınca olmuyor abdest almakta zorlanıyoruz. 5-6 aydır perişan olduk çiçeklerimiz kurudu. Köy yerinde insanlar, çalışır, terler, istediğimiz zaman banyo olamıyoruz. Mansur Yavaş ı hiç görmedim şebeke suyuna biran önce kavuşmak istiyorum.'
GRETCHEN AKSOY (ABD'Lİ GELİN): 'Dünyanın hiçbir tarafında ben böyle bir olay görmedim Afrika ülkelerini andırıyor. Türkiye gibi gelişmekte olan, dünyada söz sahibi olmaya çalışan bir ülkeye yakışmıyor. Tanker gelince seviniyoruz o da her yeri toz edip gidiyor. Corona'dan dolayı eşimle güvenilir olsun maske takmak yok diye buralara geldik ama su yok. Sağlıklı yaşamak için buradayız ama su olmadığı için hijyeni sağlamakta zorlanıyoruz. Bu da coronayı tetikler. Bu olaya şaşırıyorum'
HABİB CANDEMİR: 'Köy biraz eğimli olduğu için aşağıdaki evler 2-3 saat su kullanıyorsa yukarıdaki evlerin 1 saat bile çeşmeleri akmıyor. Su gelince herkes bu saatlerde işini görmeye çalışıyor. Bir an evvel şebeke suyuna kavuşmak istiyoruz. Kuyu vurdurmak çözüm değil zamanla su iyice biter ve maliyeti de 25-30 bin TL'yi geçiyor. Buna da iİmkanımız yok' dedi.
OKAN AKSU: 'Bu köyün en büyük sorunu su, doğalgaz geldi su şebekesi gelmedi. Hanımlar elde çamaşır bulaşık yıkamaktan bıktı. Mansur Yavaş en çok da oyu buradan almıştı fakat 2,5 yıldır ne uğradı ne de derdimizi dinledi. 5 aydır çeşmelerden 1-2 saat su akıyor bidonlarımızı 1-2 saatte doldurmaya çalışıyoruz. Köyün üst tarafına su hiç çıkmıyor. Gölbaşı merkeze 30 km olmasına rağmen Afrikalılar gibi yaşam sürdürüyoruz. Taşımayla su değirmeni döner mi? Hayvanlara dereden tepeden su getirmeye çalışıyorum. Köyün içindeki çeşmeler de akmıyor hayvanlar hiç olmazsa oradan su içerdi. Kuyusu olanlardan rica ediyoruz ama ne kadar rica edebiliriz sonuçta onlar da elektrik parası ödüyor'
HAKAN AKSOY: 'Herkes kuyu açtırmak istiyor ama imkanı olan var olmayan var. Kuyu açtırmak 22 bin TL'den başlıyormuş. ASKİ varken biz neden bu masrafı yapalım. Hem taşıma su geliyor hem de su faturası geliyor. Köyün yüzde doksanına gitmiyor yüzde on ise 3-5 pet şişe doldurabiliyor. Tankerin ne zaman geleceği de belli değil su tazyiksiz aktığı için makinede çamaşır yıkanamıyor hanımlar elde yıkıyor. Güneş enerjisi var fakat bırakın güneş enerjisini eve dahi çıkmıyor su. Bahçeden doldurabildiğimiz kadar sırf bu yüzden traktörle çekilen tanker aldım bağdan bayırdan su taşıyoruz. Su olmadığı için hayvancılık yapamıyor hayvan besleyemiyoruz'