Milli Egitim Bakani Mahmut Özer, 2021 Yili Ögretmen Atama Töreni'nde Konustu Açiklamasi
'El ele vererek egitim sistemimizi dünyanin en basarili egitim sistemlerinden biri haline getirecegiz. Biz, sizler için gerekli tüm kaynak ve destekleri saglamaya devam edecegiz. Sizlerin de kosullar ne olursa olsun her bir çocugumuzun kaliteli egitim almasi için elinizden geleni yapacaginizdan hiç kuskum bulunmamaktadir' 'Ne olursa olsun sunu aklinizdan çikarmayin; amacimiz sadece toplumun belirli bir kesiminin ideal ve kaliteli bir egitim almasi degildir. Amacimiz Edirne'den Agri'ya, Mugla'dan Hakkari'ye kadar her bir çocugumuzun nitelikli egitim almasi için gayret göstermeliyiz' 'Her bir çocugumuz ülkemizin gelecegini insa edecek en degerli sermayemizdir. Bizim hiçbir çocugumuzu kaybetme lüksümüz bulunmamaktadir. Inanin egitim sistemimizde çözülemeyecek hiçbir sorunumuz bulunmamaktadir. Yeter ki bizler gayret edelim'
Milli Egitim Bakani Mahmut Özer, ögretmenler adaylarina seslenerek, "El ele vererek egitim sistemimizi dünyanin en basarili egitim sistemlerinden biri haline getirecegiz. Biz, sizler için gerekli tüm kaynak ve destekleri saglamaya devam edecegiz. Sizlerin de kosullar ne olursa olsun her bir çocugumuzun kaliteli egitim almasi için elinizden geleni yapacaginizdan hiç kuskum bulunmamaktadir." dedi.
Özer, Haliç Kongre Merkezinde düzenlenen 2021 yili Ögretmen Atama Töreni'nde, büyük bir egitim ailesine sahip olduklarina isaret ederek, her yil yaklasik 1 milyon 200 bin çocugun ilkokula adim attigini, sadece ilkokullardaki toplam ögrenci sayisinin 5 milyon oldugunu dile getirdi.
Egitim sisteminin büyüklügünü anlamak için basit bir kiyasin bile yeterli olduguna dikkati çeken Özer, Türkiye'de ilkokulda bulunan ögrenci sayisinin Hollanda, Israil, Isveç, Belçika, Yunanistan ve Portekiz'deki toplam ilkokul ögrenci sayilarindan çok daha fazla oldugunu ifade etti.
Bu kiyaslamayi yapmasinin nedeninin, Türkiye'nin genç nüfus avantajina yani essiz insan kaynagi sermayesine vurgu yapmak oldugunu aktaran Özer, ülkenin bu muazzam avantajini toplumsal faydaya dönüstürebilmek için egitimcilere önemli sorumluluklar düstügünün altini çizdi.
Bakan Özer, büyük Türkiye olarak büyük hedefleri bulunduguna isaret ederek, "2023 hedefleri çerçevesinde dünyadaki ilk 10 ekonomiden biri olma hedefimiz bulunuyor. Ülkemizin uluslararasi rekabet gücünü artirabilmek için nitelikli egitim saglamak zorundayiz. Ülkemizin toplumsal ihtiyaçlarini karsilamak için nitelikli egitim saglamak zorundayiz. Ülkemizde yasayan, tek tek her bir bireyin refahini artirmak için nitelikli egitim saglamak zorundayiz." dedi.
Bu konudaki en büyük sanslarinin Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan gibi egitime ve özellikle nitelikli egitime her zaman en büyük destegi saglayan bir liderle çalismalari oldugunu söyleyen Özer, Erdogan'in bugün töreni tesrif etmesinin de egitime verdigi önemin bir göstergesi oldugunu ifade etti.
- "Su an görev yapan ögretmenlerimizin 700 bini son 19 yilda atandi"
Bakan Mahmut Özer, ögretmenligin tüm kadim medeniyetlerde hep en saygin meslekler arasinda yer aldigini belirterek, "Islam medeniyetinde ögretmenler yani alimler peygamberlerin varisleridir. Osmanli ve Anadolu topraklarinda ilim erbabi hep el üstünde tutulmustur. Osmanli sehzadeleri muallimlere emanet edilmistir. Ögretmenlere saygi ve taltif amaciyla 'alim', 'muallim', 'hoca' ve 'üstat' gibi terimler kullanilmaktadir. Osmanli medreselerinde ders veren müderrislere, her zaman en itibarli meslek grubu olarak deger verilmistir. Ögretmenlerine de saygida kusur etmeyen medeniyetler hep yükselmistir." degerlendirmesini yapti.
Türkiye'de de bu baglamda Cumhurbaskani Erdogan'in ögretmenlige çok büyük destekler sagladigini ve ögretmenlerin çalisma kosullarini sürekli iyilestirdigini yakinen bildiklerini anlatan Özer, "2002 yilinda ülkemizde 500 bin civarinda olan ögretmen sayisi, Sayin Cumhurbaskanimizin tensipleriyle destekleriyle 1 milyonu asmis olup, su an görev yapan ögretmenlerimizin 700 bini son 19 yilda atanmis ögretmenlerden olusmaktadir. Bu desteklerinden dolayi Sayin Cumhurbaskanimiza sükranlarimizi arz ediyoruz. Insallah Sayin Cumhurbaskanimizin destekleriyle bu kosullari çok daha iyi noktalara tasiyacagiz." diye konustu.
- "Egitimi sadece akademik bir mesele olarak görmüyoruz"
"Bugün ilkokula baslayan bir çocugumuzun söz gelimi 16 yil sonra bir üniversite mezunu olarak gerçek dünyaya atildiginda onu nasil bir dünyanin bekledigini bilemeyiz." diyen Özer, konusmasini söyle sürdürdü:
"Ancak sunu biliyoruz; bu çocugumuzun okudugunu çok iyi anlamasi, sözlü ve yazili iletisim kurabilmesi, hesap yapabilmesi, verileri yorumlayabilmesi ve elestirel düsünebilmesi gerekmekte. Bu temel beceriler 100 yil önce de önemliydi muhtemelen 100 yil sonra da ayni önemini koruyacaktir. Biz egitimi sadece akademik bir mesele olarak görmüyoruz. Egitim akademik becerileri elbette gelistirmelidir. Ancak bununla birlikte ahlaki gelisim, karakter egitimi, bizim için akademik becerilerin gelistirilmesi kadar önemlidir. Saglikli ve güvenli bir toplumun temeli saglam bir ahlaki zeminde yeserecektir. Bizler, çocuklarimizin duygusal, sosyal, akademik ve ahlaki niteliklerinin tümünü dengeli bir sekilde gelistirmeliyiz. Her bir çocugumuzun karakterli bir sekilde yetismesi, sizlerin onlara örnek olmasina baglidir. Her birimiz, çocuklarimizin basarili olmasi kadar iyi insan olmasini, dürüst, merhametli ve sorumluluk sahibi olmasini isteriz."
Milli Egitim Bakani Mahmut Özer, Islam medeniyetinde ögretmenlerin yüksek ahlaki vasiflara sahip topluma önderlik edecek kisiler oldugunu aktararak, sunlari kaydetti:
"Bundan dolayi büyük düsünür Imam-i Gazali 'Hoca agaç, talebe ise gölge gibidir. Agaç egri olunca gölgesi de dogru olmaz.' demistir. O halde egitimciler olarak bizler çocuklarimizdan beklentilerimiz dogrultusunda davranislarimizda tutarli olacagiz. Sorumlu davranacagiz. Çocuklara, velilere ve meslektaslarimiza karsi saygili ve adil olacagiz. Sizlerin her birinizin zorlu süreçlerden ve sinavlardan geçerek atanmayi hak ettiginizi biliyorum. Tek tek her birinizi bu basarinizdan dolayi tebrik ediyorum. Sizin gibi nitelikli ögretmenlerle her seyi basarabiliriz. El ele vererek egitim sistemimizi dünyanin en basarili egitim sistemlerinden biri haline getirecegiz. Biz, sizler için gerekli tüm kaynak ve destekleri saglamaya devam edecegiz. Sizlerin de kosullar ne olursa olsun her bir çocugumuzun kaliteli egitim almasi için elinizden geleni yapacaginizdan hiç kuskum bulunmamaktadir. Ne olursa olsun sunu aklinizdan çikarmayin; amacimiz sadece toplumun belirli bir kesiminin ideal ve kaliteli bir egitim almasi degildir. Amacimiz Edirne'den Agri'ya, Mugla'dan Hakkari'ye kadar her bir çocugumuzun nitelikli egitim almasi için gayret göstermeliyiz. Her bir çocugumuz ülkemizin gelecegini insa edecek en degerli sermayemizdir. Bizim hiçbir çocugumuzu kaybetme lüksümüz bulunmamaktadir. Inanin egitim sistemimizde çözülemeyecek hiçbir sorunumuz bulunmamaktadir. Yeter ki bizler gayret edelim. Sizlerin, kalbinizdeki sevgiyle tek tek her bir çocukla en iyi sekilde ilgileneceginize inaniyorum. Siz genç ögretmenlerimizin enerji ve idealizmine yürekten inaniyorum. Bizler de bu süreçte her daim sizlerin yaninda olacagiz."
Bakan Özer, atanan ögretmenlere basari dileyerek sözlerini sonlandirdi.
Kaynak: AA
Özer, Haliç Kongre Merkezinde düzenlenen 2021 yili Ögretmen Atama Töreni'nde, büyük bir egitim ailesine sahip olduklarina isaret ederek, her yil yaklasik 1 milyon 200 bin çocugun ilkokula adim attigini, sadece ilkokullardaki toplam ögrenci sayisinin 5 milyon oldugunu dile getirdi.
Egitim sisteminin büyüklügünü anlamak için basit bir kiyasin bile yeterli olduguna dikkati çeken Özer, Türkiye'de ilkokulda bulunan ögrenci sayisinin Hollanda, Israil, Isveç, Belçika, Yunanistan ve Portekiz'deki toplam ilkokul ögrenci sayilarindan çok daha fazla oldugunu ifade etti.
Bu kiyaslamayi yapmasinin nedeninin, Türkiye'nin genç nüfus avantajina yani essiz insan kaynagi sermayesine vurgu yapmak oldugunu aktaran Özer, ülkenin bu muazzam avantajini toplumsal faydaya dönüstürebilmek için egitimcilere önemli sorumluluklar düstügünün altini çizdi.
Bakan Özer, büyük Türkiye olarak büyük hedefleri bulunduguna isaret ederek, "2023 hedefleri çerçevesinde dünyadaki ilk 10 ekonomiden biri olma hedefimiz bulunuyor. Ülkemizin uluslararasi rekabet gücünü artirabilmek için nitelikli egitim saglamak zorundayiz. Ülkemizin toplumsal ihtiyaçlarini karsilamak için nitelikli egitim saglamak zorundayiz. Ülkemizde yasayan, tek tek her bir bireyin refahini artirmak için nitelikli egitim saglamak zorundayiz." dedi.
Bu konudaki en büyük sanslarinin Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan gibi egitime ve özellikle nitelikli egitime her zaman en büyük destegi saglayan bir liderle çalismalari oldugunu söyleyen Özer, Erdogan'in bugün töreni tesrif etmesinin de egitime verdigi önemin bir göstergesi oldugunu ifade etti.
- "Su an görev yapan ögretmenlerimizin 700 bini son 19 yilda atandi"
Bakan Mahmut Özer, ögretmenligin tüm kadim medeniyetlerde hep en saygin meslekler arasinda yer aldigini belirterek, "Islam medeniyetinde ögretmenler yani alimler peygamberlerin varisleridir. Osmanli ve Anadolu topraklarinda ilim erbabi hep el üstünde tutulmustur. Osmanli sehzadeleri muallimlere emanet edilmistir. Ögretmenlere saygi ve taltif amaciyla 'alim', 'muallim', 'hoca' ve 'üstat' gibi terimler kullanilmaktadir. Osmanli medreselerinde ders veren müderrislere, her zaman en itibarli meslek grubu olarak deger verilmistir. Ögretmenlerine de saygida kusur etmeyen medeniyetler hep yükselmistir." degerlendirmesini yapti.
Türkiye'de de bu baglamda Cumhurbaskani Erdogan'in ögretmenlige çok büyük destekler sagladigini ve ögretmenlerin çalisma kosullarini sürekli iyilestirdigini yakinen bildiklerini anlatan Özer, "2002 yilinda ülkemizde 500 bin civarinda olan ögretmen sayisi, Sayin Cumhurbaskanimizin tensipleriyle destekleriyle 1 milyonu asmis olup, su an görev yapan ögretmenlerimizin 700 bini son 19 yilda atanmis ögretmenlerden olusmaktadir. Bu desteklerinden dolayi Sayin Cumhurbaskanimiza sükranlarimizi arz ediyoruz. Insallah Sayin Cumhurbaskanimizin destekleriyle bu kosullari çok daha iyi noktalara tasiyacagiz." diye konustu.
- "Egitimi sadece akademik bir mesele olarak görmüyoruz"
"Bugün ilkokula baslayan bir çocugumuzun söz gelimi 16 yil sonra bir üniversite mezunu olarak gerçek dünyaya atildiginda onu nasil bir dünyanin bekledigini bilemeyiz." diyen Özer, konusmasini söyle sürdürdü:
"Ancak sunu biliyoruz; bu çocugumuzun okudugunu çok iyi anlamasi, sözlü ve yazili iletisim kurabilmesi, hesap yapabilmesi, verileri yorumlayabilmesi ve elestirel düsünebilmesi gerekmekte. Bu temel beceriler 100 yil önce de önemliydi muhtemelen 100 yil sonra da ayni önemini koruyacaktir. Biz egitimi sadece akademik bir mesele olarak görmüyoruz. Egitim akademik becerileri elbette gelistirmelidir. Ancak bununla birlikte ahlaki gelisim, karakter egitimi, bizim için akademik becerilerin gelistirilmesi kadar önemlidir. Saglikli ve güvenli bir toplumun temeli saglam bir ahlaki zeminde yeserecektir. Bizler, çocuklarimizin duygusal, sosyal, akademik ve ahlaki niteliklerinin tümünü dengeli bir sekilde gelistirmeliyiz. Her bir çocugumuzun karakterli bir sekilde yetismesi, sizlerin onlara örnek olmasina baglidir. Her birimiz, çocuklarimizin basarili olmasi kadar iyi insan olmasini, dürüst, merhametli ve sorumluluk sahibi olmasini isteriz."
Milli Egitim Bakani Mahmut Özer, Islam medeniyetinde ögretmenlerin yüksek ahlaki vasiflara sahip topluma önderlik edecek kisiler oldugunu aktararak, sunlari kaydetti:
"Bundan dolayi büyük düsünür Imam-i Gazali 'Hoca agaç, talebe ise gölge gibidir. Agaç egri olunca gölgesi de dogru olmaz.' demistir. O halde egitimciler olarak bizler çocuklarimizdan beklentilerimiz dogrultusunda davranislarimizda tutarli olacagiz. Sorumlu davranacagiz. Çocuklara, velilere ve meslektaslarimiza karsi saygili ve adil olacagiz. Sizlerin her birinizin zorlu süreçlerden ve sinavlardan geçerek atanmayi hak ettiginizi biliyorum. Tek tek her birinizi bu basarinizdan dolayi tebrik ediyorum. Sizin gibi nitelikli ögretmenlerle her seyi basarabiliriz. El ele vererek egitim sistemimizi dünyanin en basarili egitim sistemlerinden biri haline getirecegiz. Biz, sizler için gerekli tüm kaynak ve destekleri saglamaya devam edecegiz. Sizlerin de kosullar ne olursa olsun her bir çocugumuzun kaliteli egitim almasi için elinizden geleni yapacaginizdan hiç kuskum bulunmamaktadir. Ne olursa olsun sunu aklinizdan çikarmayin; amacimiz sadece toplumun belirli bir kesiminin ideal ve kaliteli bir egitim almasi degildir. Amacimiz Edirne'den Agri'ya, Mugla'dan Hakkari'ye kadar her bir çocugumuzun nitelikli egitim almasi için gayret göstermeliyiz. Her bir çocugumuz ülkemizin gelecegini insa edecek en degerli sermayemizdir. Bizim hiçbir çocugumuzu kaybetme lüksümüz bulunmamaktadir. Inanin egitim sistemimizde çözülemeyecek hiçbir sorunumuz bulunmamaktadir. Yeter ki bizler gayret edelim. Sizlerin, kalbinizdeki sevgiyle tek tek her bir çocukla en iyi sekilde ilgileneceginize inaniyorum. Siz genç ögretmenlerimizin enerji ve idealizmine yürekten inaniyorum. Bizler de bu süreçte her daim sizlerin yaninda olacagiz."
Bakan Özer, atanan ögretmenlere basari dileyerek sözlerini sonlandirdi.