TED Üniversitesi 'Kurumsal Akreditasyon' Onayi Alan Ilk Üniversitelerden Biri Oldu

Yüksekögretim Kalite Kurulu (YÖKAK) tarafindan Türkiye’de yüksekögretim alaninda ilk kez uygulanan “Kurumsal Akreditasyon Programi” kapsaminda 5 yil süre ile kurumsal akreditasyon almaya hak kazanan TED Üniversitesi, akreditasyon belgesini teslim aldi.

YÖKAK tarafindan 2020 yilinda ilk kez uygulanmaya baslayan Kurumsal Akreditasyon Programi’na 60’a yakin yüksekögretim kurumu basvurmus, sadece 11’i degerlendirme sürecine dahil olmustu. Bagimsiz degerlendirme takimlari tarafindan kurumlarin iç degerlendirme raporu temel alinarak yürütülen degerlendirme programi sonrasinda TED Üniversitesi 5 yillik kurumsal akreditasyon onayi almaya hak kazandi.

Üniversitelerin kalite güvencesi sisteminin egitim ve ögretim, arastirma ve gelistirme, toplumsal katki ve idari süreçlerde degerlendirilmesini saglayan Kurumsal Akreditasyon Programi ile Türkiye’deki üniversitelerin ulusal düzeydeki katkilarinin ve dünyadaki görünürlüklerinin artirilmasi amaçlaniyor. TED Üniversitesi Rektörlügü baskanliginda ve Kalite Komisyonu ile Kurumsal Gelisim Ofisi’nin koordinesinde yürütülen akreditasyon çalismalari kapsaminda TED Üniversitesi, akademik ve idari birimleri ile geçirilen yogun çalisma döneminin ardindan YÖKAK tarafindan yürütülen degerlendirme ile onay almaya hak kazandi. Bugün TED Üniversitesinde gerçeklestirilen törenle TED Üniversitesine akreditasyon belgesi teslim edildi.

TED Üniversitesi Mütevelli Heyet Baskani Selçuk Pehlivanoglu, “Bir noktaya geldik. Bu Türkiye için bir baslangiçtir. Bu baslangiçta akredite olmak kadar akredite olamamak ve olmak içinde yapilmasi gerekenlerin objektif tanimlamalarinin olmasi gerekir. TED Mütevelli Heyeti Baskani olarak en gurur duydugum seylerden bir tanesi ben kendi çocugumu kendi okuluma sokamadim. Kurallarin oldugu, kurallarin uygulandigi, adaletin saglandigi mekanizmalari bu ülkede kurmak mecburiyetindeyiz ki ileriye gidebilelim. Akredite olan bu ilk 5 üniversite içinde olmak ve hayalini kagittan çok yasam arkadasi vermeye yönelik olan bir üniversite olarak bu 5’in içinde olmak bizim için gururdur. Alt sinirda oldugumuz kismi daha yukariya tasimak için hem rektörümüz hem de arkadaslarimiz ellerinden geleni yapacaklardir” açiklamalarinda bulundu.

“Degisimi dikkate almak zorundayiz”

Degisimin dünya kuruldugundan beri var oldugunu söyleyen YÖKAK Kalite Kurul Baskani Prof. Dr. Muzaffer Elmas ise, “Bir kurumu yönetmek için güzel bir stratejik plan yaparsiniz, hedef koyarsiniz, süreçler tanimlarsiniz, yönetirsiniz. Ama bugün artik böyle bir yönetim sekli yok. Çünkü bugün artik degisim hizlandi, çok yukari dogru gitti biz daha yatay kaldik. Yönetim artik bir degisim liderligine dönüstü. Daha kisa, esnek politikalar ve hedefler, sayfalarca planlar degil daha esnek ve ana hatlarini gösteren planlar var. Artik yönetimde buraya dogru evrildi is. Biz hem yönetimdeki degisimi hem egitim-ögretimdeki bu degisimi dikkate almak zorundayiz. Biz degisimi yapmadigimiz zaman benim inancim 17 yasindaki gençler bizlere bu degisim ve dönüsümü zorla yaptiracaklar. Ne diyor gençlerimiz? ‘Sen YÖK olarak üniversite açiyorsun. Rektör sen bölümler açiyorsun ama ben bu bölümlere gelmiyorum’ diyor. Dolayisiyla biz her sey degissin istiyoruz ama biz kendimiz degismiyoruz. Degismemiz gereken bizi zaten. Bu egri yukari dogru gitmis biz burada diyoruz ki degisim bize dogru gelsin. Biz oraya gidecegiz” diye konustu.

YÖKAK olarak yaptiklari isi özetleyen Muzaffer Elmas, üniversitelerin plan ve programlarina karismadiklarini ve bunun aksine plan ve programlarini, misyon ve vizyonlarini uygulayip uygulamadiklarina baktiklarini söyledi.



“Kendinizi bildiginiz ve tanidiginiz zaman anlasilir zaten burada ne kadar ilerlenecegi”

Üniversiteleri incelerken belirli kriter ve süreçler oldugunu belirten Elmas su ifadeleri kullandi:

“Kurum kendi iç degerlendirme raporunu hazirliyor. Sonra biz kurumda buna bir eleme yapiyoruz. 60 Üniversite basvurmustu 11’e indirdik. Sahaya inenler bir kademe veriyor burada rakamsallastirmaktan kaçiniyoruz. Hangi baslikta kurumun nerede oldugunu, seviye tespiti yapiyor ve sonunda Akreditasyon Kurulumuzda bunlara göre uyumlasma yapip son karari veriyoruz. Aslinda kurumlarin kendisini belirledigi seviye ile sonuç arasinda en uyumlu kurumlardan bir TED Üniversitesi çikti. Kendinizi bildiginiz ve tanidiginiz zaman anlasilir zaten burada ne kadar ilerlenecegi. O yüzden TED Üniversitesinin kendini bilmesi önemli husus. TED Üniversitesinde mezunlarin beklenen yeterliliklere sahip olmasini, dünyaya kolay uyum saglamasi, Ar-Ge’ye ve topluma katki saglamasini, ülkemizde oldugu kadar dünyadaki görünürlügünün de artirilmasini güvence altina almaktadir. Bu asamadan sonra üniversite sürekli iyileserek mükemmellige dogru hizla ilerleyecektir. Bu sürece liderlik eden TEDÜ mütevelli heyetini, rektörünü e ekibini, kalite komisyonunu, dekanlari, bölüm baskanlarimizi, üniversitenin akademik ve idari personeli ile ögrencilerimizi tebrik ederim.”
Kaynak: İHA