Çubuklu Tursu Üreticileri AYBÜ Rektörü Aydinli'ya Sahip Çikti
Ankara’nin Çubuk ilçesindeki tursu üreticileri ve çiftçiler, Ankara Yildirim Beyazit Üniversitesi (AYBÜ) Esenboga Külliyesi’nde geçtigimiz hafta düzenlenen ‘Ilk Ders Tursu’ programi nedeniyle bazi çevreler tarafindan elestirilen AYBÜ Rektörü Prof. Dr. Ibrahim Aydinli’ya sahip çikti.
Geçtigimiz hafta Çubuk Belediyesi ve Ankara Yildirim Beyazit Üniversitesi (AYBÜ) tarafindan organize edilen ‘Ilk Ders Tursu’ etkinliginde AYBÜ Esenboga Külliyesi’nde akademisyen ve ögrenciler tarafindan 1,5 ton tursu kurulmustu. Çubuk tursusu konusunda uygulamali egitim alan ögrencilerin de aralarinda oldugu katilimcilar tarafindan 2018’de dünyanin en büyük tursusunu kurma rekorunun kirildigi 1,5 tonluk kavanoza kurulan tursu nedeniyle elestiriler alan AYBÜ Rektörü Prof. Dr. Ibrahim Aydinli’ya Çubuk Tursu, Sebze ve Meyve Üreticileri Kooperatifi Baskani Hasan Isik ve Çubuk Ziraat Odasi Baskani Orhan Gülle’den destek geldi. Tursunun ilçede büyük bir sektör oldugunu hatirlatan Isik, “Üniversiteler, mühendislik bölümleri, gida teknolojileri bölümleri, diyetisyenlik bölümleri ve beslenme bölümleri bunlarin hepsi gidanin saglikli üretimleri ve saglikli olarak tüketimi üzerinde çalismalar yapan bilimsel noktalardir. ‘Üniversite tursu kurar mi?’ diyenler var. Üniversite tursunun en iyisini kurar, en iyisini kurmali, en iyisini kurmak için çaba sarf etmelidir. Bunun için inovasyon, Ar-Ge çalismalari yapmalidir” dedi.
Dünyanin üretimle ayakta durdugunu ve dünyanin her yerinde üniversitelerin üretimi artiracak çalismalara öncülük ettigini belirten Isik, üniversitenin yaptigi etkinligi kötü bir seymis gibi lanse etmenin çok basit bir hareket oldugunu savundu. “Biz tursuyu kurarken uzayi hiçe sayiyoruz, uzayla isimiz yok demiyoruz” diyen Isik, sunlari söyledi:
“Bu söylenenler hangi çagin anlayisi anlayamadim. Ben hayretler içerisinde haberleri takip ettim. Tursusuz veya gida üretimsiz bir hayat mümkün degil. Dünya üretimle ayakta duruyor. Bizde burada tursu üretiyoruz. Elimizden geldigince de saglikli üretmeye çaba sarf ediyoruz. Bunun bir ayagi meslek lisesi, bir ayagi meslek yüksekokulu ve bir ayagi da mühendislik fakülteleridir. Üniversite ile burada bir mizansen olusturulmasi bu bir metafordur anlamak isteyene. Bunu kötü bir seymis gibi lanse etmeye çalismalari tek kelimeyle çok basit. Hocamizin dedigi gibi bizim için uzay da önemli kesinlikle, tursu da önemli. AYBÜ bizim cografyamizda kurulan bir üniversite. Üniversiteler, bulundugu cografyaya bir fayda saglayamayacaksa, bir katma deger olusturamayacaksa bulundugu cografyaya ihanet ediyor demektir. Sayin rektörümüz bize büyük bir firsat verdi. Çok sükür ki onun sayesinde hem tursumuzun hem tursuluk sebze üretiminin gelismesi için bir takim çalismalar, bir takim projeler yapmak konusunda bize öncülük etti. Hocamiza bize bu tanidigi firsatlardan dolayi çok tesekkür ediyoruz.”
Ilçe olarak üniversitenin nimetlerinden faydalanmaya basladiklarini vurgulayan Çubuk Ziraat Odasi Baskani Orhan Gülle ise, hem bilimsel anlamda hem de tanitim anlaminda büyük bir destek gördüklerini söyledi.
Prof. Dr. Ibrahim Aydinli’nin her ne olursa olsun üreticinin yaninda oldugunu anlatan Gülle, “Bilindigi gibi Çubuk tursusunun nami ülke sinirlarini asti ve yurt disinda da taninmaya basladi.
Bu konuda sayin rektörümüzün büyük bir çabasi var. Ilçemizi ve ilçemizin degerlerini tanitmak amaciyla bizlere destek oluyor. Özellikle de büyük bir sektör haline gelen tursumuzu tanitmak için çesitli çalismalar yapiyor. Bu nedenle bazi çevrelerden haksiz elestiriler aldi. Biz bu konuda sayin rektörümüzün arkasindayiz. Çubuk çiftçisi olarak, üreticisi olarak sayin rektörümüze sonuna kadar destek veriyoruz. Kendisine verdigi emeklerden dolayi da çok tesekkür ediyoruz” diye konustu.
Kaynak: İHA
Dünyanin üretimle ayakta durdugunu ve dünyanin her yerinde üniversitelerin üretimi artiracak çalismalara öncülük ettigini belirten Isik, üniversitenin yaptigi etkinligi kötü bir seymis gibi lanse etmenin çok basit bir hareket oldugunu savundu. “Biz tursuyu kurarken uzayi hiçe sayiyoruz, uzayla isimiz yok demiyoruz” diyen Isik, sunlari söyledi:
“Bu söylenenler hangi çagin anlayisi anlayamadim. Ben hayretler içerisinde haberleri takip ettim. Tursusuz veya gida üretimsiz bir hayat mümkün degil. Dünya üretimle ayakta duruyor. Bizde burada tursu üretiyoruz. Elimizden geldigince de saglikli üretmeye çaba sarf ediyoruz. Bunun bir ayagi meslek lisesi, bir ayagi meslek yüksekokulu ve bir ayagi da mühendislik fakülteleridir. Üniversite ile burada bir mizansen olusturulmasi bu bir metafordur anlamak isteyene. Bunu kötü bir seymis gibi lanse etmeye çalismalari tek kelimeyle çok basit. Hocamizin dedigi gibi bizim için uzay da önemli kesinlikle, tursu da önemli. AYBÜ bizim cografyamizda kurulan bir üniversite. Üniversiteler, bulundugu cografyaya bir fayda saglayamayacaksa, bir katma deger olusturamayacaksa bulundugu cografyaya ihanet ediyor demektir. Sayin rektörümüz bize büyük bir firsat verdi. Çok sükür ki onun sayesinde hem tursumuzun hem tursuluk sebze üretiminin gelismesi için bir takim çalismalar, bir takim projeler yapmak konusunda bize öncülük etti. Hocamiza bize bu tanidigi firsatlardan dolayi çok tesekkür ediyoruz.”
Ilçe olarak üniversitenin nimetlerinden faydalanmaya basladiklarini vurgulayan Çubuk Ziraat Odasi Baskani Orhan Gülle ise, hem bilimsel anlamda hem de tanitim anlaminda büyük bir destek gördüklerini söyledi.
Prof. Dr. Ibrahim Aydinli’nin her ne olursa olsun üreticinin yaninda oldugunu anlatan Gülle, “Bilindigi gibi Çubuk tursusunun nami ülke sinirlarini asti ve yurt disinda da taninmaya basladi.
Bu konuda sayin rektörümüzün büyük bir çabasi var. Ilçemizi ve ilçemizin degerlerini tanitmak amaciyla bizlere destek oluyor. Özellikle de büyük bir sektör haline gelen tursumuzu tanitmak için çesitli çalismalar yapiyor. Bu nedenle bazi çevrelerden haksiz elestiriler aldi. Biz bu konuda sayin rektörümüzün arkasindayiz. Çubuk çiftçisi olarak, üreticisi olarak sayin rektörümüze sonuna kadar destek veriyoruz. Kendisine verdigi emeklerden dolayi da çok tesekkür ediyoruz” diye konustu.