AB Komisyonu Baskani Von Der Leyen, Yillik 'Birligin Durumu' Konusmasini Yapti Açiklamasi
'Simdi ihtiyacimiz olan sey 'AB Savunma Birligi. Fransa Cumhurbaskani Macron ve ben Avrupa savunmasiyla ilgili bir zirve düzenleyecegiz' 'Türkiye ile iliskilerimizin farkli boyutlari üzerinde çalismaya devam edecegiz' 'Afganistan'a insani yardimlarimizi 100 milyon avro artiracagiz'
Avrupa Birligi (AB) Komisyonu Baskani Ursula von der Leyen, AB'nin savunma alaninda is birligini güçlendirmesi gerektigini belirterek Fransa Cumhurbaskani Emanuel Macron ile bu konuda bir zirve düzenleyecegini söyledi.
Von der Leyen, Avrupa Parlamentosu Genel Kurulunda, Komisyonun icraatlarini ve gelecek yil için önceliklerini anlattigi geleneksel "Birligin Durumu" konusmasini yapti.
“Birligin durumuna baktigimda yaptigimiz her seyde güçlü bir ruh görüyorum.” diyen von der Leyen, yüzyilin en büyük saglik sorununa karsi verilen mücadelenin, bunlarin basinda geldigini söyledi.
Von der Leyen, “Birlikte ilerlemeyi seçtik ki; Avrupa’nin her bölümü hayat kurtaran asilara erisebildi.” dedi.
On yillardir görülen en büyük küresel ekonomik krizle mücadelede de birlikte çalisildigini belirten von der Leyen, “Bence bununla gurur duyabiliriz.” ifadesini kullandi.
Von der Leyen, gelecek sene de özellikle devam eden salgin tehdidi nedeniyle “sinavdan geçilecegini” dile getirerek “Biliyorum ki; Avrupa sinavi geçecek.” degerlendirmesini yapti.
- Saglik ve asilama
“Birligimiz daha güçlü olacak.” diyen von der Leyen, bundan bir sene önce asinin ne zaman bulunacagi ya da bulunup bulunamayacagi konusunda bilgi sahibi olmadigini animsatti ve söyle devam etti:
“Bugün tüm elestirilere ragmen Avrupa yetiskin nüfusunun yüzde 70’inden fazlasini tam asiladi ve dünya liderleri arasinda yer aldi. Ürettigimiz asilarin yarisini dünyanin geri kalaniyla paylasan tek aktörüz. Avrupalilara 700 milyondan fazla doz asi sagladik. Ayrica 700 milyondan fazla dozu da dünyanin geri kalaninda 130'dan fazla ülkeye gönderdik.”
Von der Leyen, “Acil ve birincil önceligimiz düsük gelirli ülkelerde yüzde 1’den az asilama orani oldugunu düsünerek küresel asilamayi hizlandirmak. Adaletsizligin ve aciliyetin durumu ortada.” diye konustu.
AB’nin 250 milyon dozu taahhüt ettigini belirten von der Leyen, “Gelecek senenin ortasina kadar 200 milyon doz daha gönderecegimizi açiklayabilirim.” dedi.
Von der Leyen, AB’nin tümü için saglik konusunda yeni bir hazirlik ve dayaniklilik misyonu önerdigini ve 2027 itibariyla 50 milyarlik harcama yapilarak herhangi bir virüsün yeniden küresel salgin haline gelmesini önlemek için çalisilacagini söyledi.
Birlikte çalisildiginda daha hizli hareket edildigini belirten von der Leyen, buna örnek olarak 400 milyon Dijital Kovid Sertifikasi dagitimini gösterdi.
- Savunma
“Simdi ihtiyacimiz olan ‘AB Savunma Birligi.’” diyen von der Leyen, söyle devam etti:
“Dünyanin en gelismis güçlerine sahip olabilirsiniz ancak bunlari kullanmaya hiç hazirlanmadiysaniz neye yararlar? Bizi simdiye kadar geri birakan, sadece kapasite eksikligi degil, siyasi irade eksikligi. Eger bu siyasi iradeyi gelistirirsek AB düzeyinde yapabilecegimiz çok sey var.”
Von der Leyen, “durumsal farkindalik” seklinde tabir ettigini belirttigi bir karar alma sistemi kurulmasi gerektigine isaret etti.
AB’nin bilgi ve uzmanliga sahip oldugunu ancak bunun daginik oldugunun altini çizen von der Leyen, bunlarin AB düzeyinde birlestirilmesi ve karar almanin hizlanmasi gerektigine dikkati çekti.
Von der Leyen, savunma ekipmanlarinin AB içerisinde gelistirilmis ve üretilmis olmasinin önemine de degindi.
Siber güvenlikle ilgili de konusan von der Leyen, bu alanda AB’yi dünya liderleri arasina koymayi hedeflediklerini ifade etti.
Von der Leyen, "Fransa Cumhurbaskani Macron ve ben Avrupa savunmasiyla ilgili bir zirve düzenleyecegiz." diyerek “Avrupa için bir sonraki seviyeye geçme zamani.” degerlendirmesini yapti.
“AB, ABD ile birlikte her zaman daha güçlü olacaktir.” mesajini da veren von der Leyen, NATO ortakligi çerçevesinde is birliginin daha da güçlendirilmesi gerektigini vurgulayarak "NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile yil sonundan önce sunmak üzere yeni bir AB-NATO ortak bildirisi üzerinde çalisiyoruz." diye konustu.
- Balkanlar, Türkiye, Afganistan
Von der Leyen, dis politika konularina geldiginde, Bati Balkanlar'in gelecegine yapilacak yatirimlarin AB'nin gelecegine yapilmis yardim sayilacagini söyledi.
AB'nin komsulariyla da iliskileri gelistirmek istediklerini aktaran von der Leyen, Akdeniz'in yeni gündemini uygulamayi amaçladiklarini söyledi.
Von der Leyen, "Türkiye ile iliskilerimizin farkli boyutlari üzerinde çalismaya devam edecegiz." dedi.
Komisyon Baskani, konusmasinin Afganistan ile ilgili bölümünde büyük bir açligin önlenmesi amaciyla bu ülkeye ek insani yardim sözü verdi.
"Afganistan'a insani yardimlarimizi 100 milyon avro artiracagiz." diyen von der Leyen, Afgan halkinin yaninda olmaya devam edeceklerini vurguladi.
Von der Leyen, "ortak dava" için canini veren askerler, diplomatlar ve yardim çalisanlarini unutmayacaklarini, ayrica özellikle kadin yargiçlar, gazeteciler gibi demokrasi için çalisan kisilerin güvenliginin saglanmasi konusunda çalismaya devam edeceklerini aktardi.
- Göç
Von der Leyen, göç konusuna deginirken son dönemde AB'nin Belarus ile sinirinda göçmenlerin Minsk rejimi tarafindan koz olarak kullanildigini söyledi.
Litvanya, Letonya ve Polonya ile dayanisma içinde olduklarini belirten von der Leyen, "Bunlar Avrupa'yi istikrarsizlastirmak için yapilan hibrid saldirilardir. Bunlar hos görülemez. Bunlar münferit vakalar degildir. Diger sinirlarimizda da daha önce gördük, tekrar görecegimizi bekliyoruz." diye konustu.
Von der Leyen, Avrupa ülkelerinin göç yönetimi konusunda ortak bir zemin bulmasi ve ortak göç politikasi olusturmasi gerektigini, aksi halde rakiplerinin göçle Avrupa'yi hedef almaya devam edecegini ifade etti.
- Temel haklar
AB Komisyonu Baskani von der Leyen, üye ülkelerde isini yaptigi için öldürülen gazetecilere degindi ve medya koruma kanununa ihtiyaç duyuldugunu belirtti.
Von der Leyen, AB'nin kendi içinde tutarsizliklari ve kusurlari oldugunu ancak ortak tarih ve degerler temelinde ortakliga devam edilecegini kaydetti.
- Ekonomik toparlanma
Von der Leyen, AB üyesi 19 ülkenin bu yil, geriye kalanlarinin ise gelecek yil içinde salgin öncesi ekonomik seviyesine dönmesini bekledigini söyledi.
- Çip sorunu
AB'nin çip konusunda Asya ülkelerine "asiri bagimli" olduguna isaret eden von der Leyen, "Avrupa'da üretim hatlari talep artisina ragmen çip olmadigi için düsük seviyede üretim yapiyor." dedi.
Von der Leyen, Avrupa'da çip üretimi konusunda yeni bir girisim baslatacaklarini, amaçlarinin AB ülkelerinde çip üretimini saglayacak bir ekosistem kurmak ve arz güvenligini arttirmak ve yari iletkende lider konuma gelmek oldugunu vurguladi.
Salginin kamu borç oranlarini arttirdigini ve sektörleri farkli biçimde etkiledigini animsatan von der Leyen, AB ülkelerinin salgin öncesi dönemde kamu harcama sinirlarini belirleyen mali kurallarin reform edilmesi için bir uzlasma saglanmasi gerektigini söyledi.
Von der Leyen, bu alanda ilerleme saglanmasi için AB Komisyonunun ekonomik yönetim degerlendirmesine yönelik görüsmeleri gelecek haftalarda baslatacagini vurguladi.
AB kurallarina göre, normal sartlarda üye ülkelerin bütçe açiklarinin GSYH'lerinin yüzde 3'ünü, kamu borçlarinin da GSYH'lerinin yüzde 60'ini geçmemesi gerekiyor.
AB üyesi ülkeler, salgin nedeniyle geçen yil söz konusu kurallari askiya alma karari almis ve kamu harcamalarini sinirlari asacak seviyelere yükseltmisti.
Avrupa’da kamu harcamalarini sinirlandiran mali kurallarin 2023 yilina kadar askida kalmasi bekleniyor.
- Vergi kaçakçiligi
AB ülkelerinde vergi adaletsizligi hakkinda degerlendirmelerde bulunan von der Leyen, "Sirketlerin kar etmesi güzel ama bu kar bizim altyapimizin kalitesi, sosyal güvenligimiz ve egitim sistemimiz sayesinde gerçeklesiyor. Bu nedenle sirketlerin adil biçimde katki saglamasi gerekiyor. Vergi kaçakçiligiyla mücadeleye devam edecegiz." degerlendirmesinde bulundu.
Von der Leyen, çok uluslu sirketlerin faaliyette bulunduklari ülkelerde vergilendirilmesi konusunda küresel ölçekte bir anlasma saglanmasi için AB Komisyonunun elinden gelen çabayi gösterecegini ifade etti.
- Iklim degisimi
Iklim degisiminin "insan kaynakli" oldugunu vurgulayan von der Leyen, hizla bu durumu degistirecek adimlar atilmasi gerektigini belirtti.
Avrupa Yesil Mutabakati'nin bu konuda AB'nin hedeflerini ortaya koydugunu anlatan von der Leyen, birligin 2050 yilina kadar iklime zararsiz olma hedefini yasal olarak baglayici hale getirecek iklim yasasina onay verildigini hatirlatti.
Von der Leyen, "Kirlilige bir fiyat koyacagiz. Kullanilan enerjiyi temiz hale getirecegiz. Daha akilli arabalarimiz ve daha temiz uçaklarimiz olacak." dedi.
AB Komisyonunun gelismekte olan ülkelerin iklim degisikligiyle mücadelelerine katki saglamak için 4 milyar avroluk iklim finansmani paketi teklif edecegini belirten von der Leyen, ABD gibi diger gelismis ülkeleri de bu konuda destek vermeye çagirdi.
Von der Leyen, ticari baglari ve arz zincirini güçlendirmek, yatirimlari gelistirmek amaciyla "Küresel geçit" adli bir altyapi stratejisi açiklayacaklarini, ticarette bagimlilik yerine bag kurmak istediklerini vurguladi.
Avrupa'da zorla çalistirma ile üretilen ürünlerin satilmasina izin vermeyeceklerini söyleyen von der Leyen, "Ne pahasina olursa olsun insan haklari satilik degildir. Bu nedenle zorla çalistirma ile üretilen ürünlerin pazarimizda yasaklamasini teklif edecegiz." ifadesini kullandi.
Von der Leyen, küresel ticaretin "iyi ve gerekli" oldugunu ama asla insanlarin onuru ve özgürlügü pahasina yapilamayacagini sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
Von der Leyen, Avrupa Parlamentosu Genel Kurulunda, Komisyonun icraatlarini ve gelecek yil için önceliklerini anlattigi geleneksel "Birligin Durumu" konusmasini yapti.
“Birligin durumuna baktigimda yaptigimiz her seyde güçlü bir ruh görüyorum.” diyen von der Leyen, yüzyilin en büyük saglik sorununa karsi verilen mücadelenin, bunlarin basinda geldigini söyledi.
Von der Leyen, “Birlikte ilerlemeyi seçtik ki; Avrupa’nin her bölümü hayat kurtaran asilara erisebildi.” dedi.
On yillardir görülen en büyük küresel ekonomik krizle mücadelede de birlikte çalisildigini belirten von der Leyen, “Bence bununla gurur duyabiliriz.” ifadesini kullandi.
Von der Leyen, gelecek sene de özellikle devam eden salgin tehdidi nedeniyle “sinavdan geçilecegini” dile getirerek “Biliyorum ki; Avrupa sinavi geçecek.” degerlendirmesini yapti.
- Saglik ve asilama
“Birligimiz daha güçlü olacak.” diyen von der Leyen, bundan bir sene önce asinin ne zaman bulunacagi ya da bulunup bulunamayacagi konusunda bilgi sahibi olmadigini animsatti ve söyle devam etti:
“Bugün tüm elestirilere ragmen Avrupa yetiskin nüfusunun yüzde 70’inden fazlasini tam asiladi ve dünya liderleri arasinda yer aldi. Ürettigimiz asilarin yarisini dünyanin geri kalaniyla paylasan tek aktörüz. Avrupalilara 700 milyondan fazla doz asi sagladik. Ayrica 700 milyondan fazla dozu da dünyanin geri kalaninda 130'dan fazla ülkeye gönderdik.”
Von der Leyen, “Acil ve birincil önceligimiz düsük gelirli ülkelerde yüzde 1’den az asilama orani oldugunu düsünerek küresel asilamayi hizlandirmak. Adaletsizligin ve aciliyetin durumu ortada.” diye konustu.
AB’nin 250 milyon dozu taahhüt ettigini belirten von der Leyen, “Gelecek senenin ortasina kadar 200 milyon doz daha gönderecegimizi açiklayabilirim.” dedi.
Von der Leyen, AB’nin tümü için saglik konusunda yeni bir hazirlik ve dayaniklilik misyonu önerdigini ve 2027 itibariyla 50 milyarlik harcama yapilarak herhangi bir virüsün yeniden küresel salgin haline gelmesini önlemek için çalisilacagini söyledi.
Birlikte çalisildiginda daha hizli hareket edildigini belirten von der Leyen, buna örnek olarak 400 milyon Dijital Kovid Sertifikasi dagitimini gösterdi.
- Savunma
“Simdi ihtiyacimiz olan ‘AB Savunma Birligi.’” diyen von der Leyen, söyle devam etti:
“Dünyanin en gelismis güçlerine sahip olabilirsiniz ancak bunlari kullanmaya hiç hazirlanmadiysaniz neye yararlar? Bizi simdiye kadar geri birakan, sadece kapasite eksikligi degil, siyasi irade eksikligi. Eger bu siyasi iradeyi gelistirirsek AB düzeyinde yapabilecegimiz çok sey var.”
Von der Leyen, “durumsal farkindalik” seklinde tabir ettigini belirttigi bir karar alma sistemi kurulmasi gerektigine isaret etti.
AB’nin bilgi ve uzmanliga sahip oldugunu ancak bunun daginik oldugunun altini çizen von der Leyen, bunlarin AB düzeyinde birlestirilmesi ve karar almanin hizlanmasi gerektigine dikkati çekti.
Von der Leyen, savunma ekipmanlarinin AB içerisinde gelistirilmis ve üretilmis olmasinin önemine de degindi.
Siber güvenlikle ilgili de konusan von der Leyen, bu alanda AB’yi dünya liderleri arasina koymayi hedeflediklerini ifade etti.
Von der Leyen, "Fransa Cumhurbaskani Macron ve ben Avrupa savunmasiyla ilgili bir zirve düzenleyecegiz." diyerek “Avrupa için bir sonraki seviyeye geçme zamani.” degerlendirmesini yapti.
“AB, ABD ile birlikte her zaman daha güçlü olacaktir.” mesajini da veren von der Leyen, NATO ortakligi çerçevesinde is birliginin daha da güçlendirilmesi gerektigini vurgulayarak "NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile yil sonundan önce sunmak üzere yeni bir AB-NATO ortak bildirisi üzerinde çalisiyoruz." diye konustu.
- Balkanlar, Türkiye, Afganistan
Von der Leyen, dis politika konularina geldiginde, Bati Balkanlar'in gelecegine yapilacak yatirimlarin AB'nin gelecegine yapilmis yardim sayilacagini söyledi.
AB'nin komsulariyla da iliskileri gelistirmek istediklerini aktaran von der Leyen, Akdeniz'in yeni gündemini uygulamayi amaçladiklarini söyledi.
Von der Leyen, "Türkiye ile iliskilerimizin farkli boyutlari üzerinde çalismaya devam edecegiz." dedi.
Komisyon Baskani, konusmasinin Afganistan ile ilgili bölümünde büyük bir açligin önlenmesi amaciyla bu ülkeye ek insani yardim sözü verdi.
"Afganistan'a insani yardimlarimizi 100 milyon avro artiracagiz." diyen von der Leyen, Afgan halkinin yaninda olmaya devam edeceklerini vurguladi.
Von der Leyen, "ortak dava" için canini veren askerler, diplomatlar ve yardim çalisanlarini unutmayacaklarini, ayrica özellikle kadin yargiçlar, gazeteciler gibi demokrasi için çalisan kisilerin güvenliginin saglanmasi konusunda çalismaya devam edeceklerini aktardi.
- Göç
Von der Leyen, göç konusuna deginirken son dönemde AB'nin Belarus ile sinirinda göçmenlerin Minsk rejimi tarafindan koz olarak kullanildigini söyledi.
Litvanya, Letonya ve Polonya ile dayanisma içinde olduklarini belirten von der Leyen, "Bunlar Avrupa'yi istikrarsizlastirmak için yapilan hibrid saldirilardir. Bunlar hos görülemez. Bunlar münferit vakalar degildir. Diger sinirlarimizda da daha önce gördük, tekrar görecegimizi bekliyoruz." diye konustu.
Von der Leyen, Avrupa ülkelerinin göç yönetimi konusunda ortak bir zemin bulmasi ve ortak göç politikasi olusturmasi gerektigini, aksi halde rakiplerinin göçle Avrupa'yi hedef almaya devam edecegini ifade etti.
- Temel haklar
AB Komisyonu Baskani von der Leyen, üye ülkelerde isini yaptigi için öldürülen gazetecilere degindi ve medya koruma kanununa ihtiyaç duyuldugunu belirtti.
Von der Leyen, AB'nin kendi içinde tutarsizliklari ve kusurlari oldugunu ancak ortak tarih ve degerler temelinde ortakliga devam edilecegini kaydetti.
- Ekonomik toparlanma
Von der Leyen, AB üyesi 19 ülkenin bu yil, geriye kalanlarinin ise gelecek yil içinde salgin öncesi ekonomik seviyesine dönmesini bekledigini söyledi.
- Çip sorunu
AB'nin çip konusunda Asya ülkelerine "asiri bagimli" olduguna isaret eden von der Leyen, "Avrupa'da üretim hatlari talep artisina ragmen çip olmadigi için düsük seviyede üretim yapiyor." dedi.
Von der Leyen, Avrupa'da çip üretimi konusunda yeni bir girisim baslatacaklarini, amaçlarinin AB ülkelerinde çip üretimini saglayacak bir ekosistem kurmak ve arz güvenligini arttirmak ve yari iletkende lider konuma gelmek oldugunu vurguladi.
Salginin kamu borç oranlarini arttirdigini ve sektörleri farkli biçimde etkiledigini animsatan von der Leyen, AB ülkelerinin salgin öncesi dönemde kamu harcama sinirlarini belirleyen mali kurallarin reform edilmesi için bir uzlasma saglanmasi gerektigini söyledi.
Von der Leyen, bu alanda ilerleme saglanmasi için AB Komisyonunun ekonomik yönetim degerlendirmesine yönelik görüsmeleri gelecek haftalarda baslatacagini vurguladi.
AB kurallarina göre, normal sartlarda üye ülkelerin bütçe açiklarinin GSYH'lerinin yüzde 3'ünü, kamu borçlarinin da GSYH'lerinin yüzde 60'ini geçmemesi gerekiyor.
AB üyesi ülkeler, salgin nedeniyle geçen yil söz konusu kurallari askiya alma karari almis ve kamu harcamalarini sinirlari asacak seviyelere yükseltmisti.
Avrupa’da kamu harcamalarini sinirlandiran mali kurallarin 2023 yilina kadar askida kalmasi bekleniyor.
- Vergi kaçakçiligi
AB ülkelerinde vergi adaletsizligi hakkinda degerlendirmelerde bulunan von der Leyen, "Sirketlerin kar etmesi güzel ama bu kar bizim altyapimizin kalitesi, sosyal güvenligimiz ve egitim sistemimiz sayesinde gerçeklesiyor. Bu nedenle sirketlerin adil biçimde katki saglamasi gerekiyor. Vergi kaçakçiligiyla mücadeleye devam edecegiz." degerlendirmesinde bulundu.
Von der Leyen, çok uluslu sirketlerin faaliyette bulunduklari ülkelerde vergilendirilmesi konusunda küresel ölçekte bir anlasma saglanmasi için AB Komisyonunun elinden gelen çabayi gösterecegini ifade etti.
- Iklim degisimi
Iklim degisiminin "insan kaynakli" oldugunu vurgulayan von der Leyen, hizla bu durumu degistirecek adimlar atilmasi gerektigini belirtti.
Avrupa Yesil Mutabakati'nin bu konuda AB'nin hedeflerini ortaya koydugunu anlatan von der Leyen, birligin 2050 yilina kadar iklime zararsiz olma hedefini yasal olarak baglayici hale getirecek iklim yasasina onay verildigini hatirlatti.
Von der Leyen, "Kirlilige bir fiyat koyacagiz. Kullanilan enerjiyi temiz hale getirecegiz. Daha akilli arabalarimiz ve daha temiz uçaklarimiz olacak." dedi.
AB Komisyonunun gelismekte olan ülkelerin iklim degisikligiyle mücadelelerine katki saglamak için 4 milyar avroluk iklim finansmani paketi teklif edecegini belirten von der Leyen, ABD gibi diger gelismis ülkeleri de bu konuda destek vermeye çagirdi.
Von der Leyen, ticari baglari ve arz zincirini güçlendirmek, yatirimlari gelistirmek amaciyla "Küresel geçit" adli bir altyapi stratejisi açiklayacaklarini, ticarette bagimlilik yerine bag kurmak istediklerini vurguladi.
Avrupa'da zorla çalistirma ile üretilen ürünlerin satilmasina izin vermeyeceklerini söyleyen von der Leyen, "Ne pahasina olursa olsun insan haklari satilik degildir. Bu nedenle zorla çalistirma ile üretilen ürünlerin pazarimizda yasaklamasini teklif edecegiz." ifadesini kullandi.
Von der Leyen, küresel ticaretin "iyi ve gerekli" oldugunu ama asla insanlarin onuru ve özgürlügü pahasina yapilamayacagini sözlerine ekledi.