AK Parti Sözcüsü Çelik Açiklamasi 'Terörle Mücadele Güçlü Bir Sekilde Devam Ediyor'

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, terörle mücadelenin güçlü bir sekilde devam ettigini belirterek, “Sadece bu yil içerisinde ülkemizde 130 terör eylemini güvenlik güçlerimiz engellemistir. Engellenen 126 eylem terör örgütü PKK’nin, 3 eylem girisimi DEAS’in, 1 eylem ise asiri sol örgütlerinin girisimiydi” dedi.

AK Parti Sözcüsü Çelik Açiklamasi 'Terörle Mücadele Güçlü Bir Sekilde Devam Ediyor'
AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK), Cumhurbaskani ve AK Parti Genel Baskani Recep Tayyip Erdogan baskanliginda toplandi. Toplanti sonrasi açiklamalarda bulunan AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, terörle mücadelenin güçlü bir sekilde devam ettigini vurgulayarak, “Terörle mücadele Türkiye’nin ulusal bütünlügünü, ilkesini, demokrasisini korumak için hakli ve mesru bir mücadele. Bu ugurda büyük fedakarliklar sergileniyor. Sehitlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz. Gazilerimize de sükranlarimizi ifade ediyoruz. Sakarya Zafer’i milli mücadele dönüm noktasidir. Bizi bu topraklardan silmeye çalisan vatanimiza göz diken güçlere karsi verdigimiz mücadelenin dönüm noktalarindan bir tanesidir. Burada düsmana dur denilerek varligimizin daim olacagi bir kere daha ilan edilmistir. O büyük mücadelede emegi geçenlere basta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün emegi geçenlere saygilarimizi sunuyoruz. Atatürk’ün ve silah arkadaslarinin o zor kosullarda verdigi mücadele bu topraklarin ebediyen vatanimiz olacagini o zor kosullarda bütün dünyaya güçlü bir dille anlatti. Bugün ayni iradenin devam ettigini ifade etmek istiyorum” dedi.



“P18 dikilitasi BM’nin bahçesinde sergilenecek”

Bu sene Göbeklitepe’deki 12 bin yil öncesine tarihlenen 2018’de UNESCO dünya mirasi listesine kaydedilen P18 dikilitasinin küçültülmüs bir kopyasinin Birlesmis Milletler binasinin bahçesinde kalici olarak sergilenmeye baslayacagini belirten Çelik, “Insanoglunun en eski tarihine kodlanan Göbeklitepe’deki bu eserin Anadolu’dan çikmis bu eserin Birlesmis Milletler bahçesinde sergilenecek olmasi Anadolu’nun dünya için ne kadar büyük bir merkez oldugunun bir kez daha ilani olacaktir” dedi.



“Aileler vicdan nöbetini tutmaya devam ediyor”

Diyarbakir annelerinin evlat nöbetinin 3 Eylül’de 3. yilina girdigini hatirlatan Çelik, “Diyarbakir anneleriyle birlikte Izmir’de, Van’da, Sirnak’ta, Hakkari’de, Mus’ta, evlatlari terör örgütü tarafindan daga kaçirilan aileler vicdan nöbetini tutmaya devam ediyor. AK Parti MYK’sinda bilsinler ki Diyarbakir anneleri olmak üzere bu ismini saydigim illerde ve baska illerdeki anneler de her zaman gündemimizdedir. Terörle mücadele operasyonlari güçlü bir sekilde devam ediyor. Içisleri ve Milli Savunma Bakanliklarimizin koordinasyonunda çok güçlü bir sekilde terörle mücadele ediliyor. Içisleri Bakanligi’mizin Eren operasyonlari 15 bölgede sürüyor. Terörün her gün yeni bir boyutuyla karsi karsiya kaliyoruz. Insanlik düsmani bir yapi olan teröre karsi verdigimiz bu mücadele ayni zamanda bir insanlik savunmasidir. Tabi güvenlik güçlerimiz sadece görünenle degil ayni zamanda kamuoyunun dikkatine gelmeyen çok önemli operasyonlara imza atiyorlar. Sadece bu yil içerisinde ülkemizde 130 terör eylemini güvenlik güçlerimiz engellemistir” dedi.



“Engellenen 126 eylem terör örgütü PKK’nin, 3 eylem girisimi DEAS’in”

Engellenen 126 eylemin terör örgütü PKK’nin, 3 eylem girisiminin DEAS’in 1 eylemin ise asiri sol örgütlerinin girisimi oldugunu belirten Çelik, “Bu kararli mücadeleyi veren bütün güvenlik güçlerimize tesekkürlerimizi ifade etmek istiyoruz. Terör örgütünün yönetici kadrosuna dönük operasyonlar, Içisleri Bakanligi, MIT, Milli Savunma Bakanligi bütün bu birimlerin koordinasyonuyla güçlü bir sekilde devam ediyor” seklinde konustu.

Okullarin açildigini belirten Çelik, “Pandemi döneminde Milli Egitim ve Saglik Bakanligimiz koordinesinde okullari açik tutma, çocuklari yüz yüze egitime hazirlama faaliyetini büyük bir hassasiyetle yürütüyor. Milli Egitim Bakanimiz alinan tedbirleri gelinen asamalarla karsilasilan zorluklari ve bunlara karsi bir cevap üretildigini güçlü bir sekilde sik sik bilgilendirerek paylasiyor” dedi.



“Son 18 yilda okul öncesi egitime erisen ögrenci sayisi yaklasik olarak 4 kat artmistir”

AK Parti döneminde okul öncesi egitime erisimin artmasinin çok önemli bir olgu oldugunu vurgulayan Çelik, “Çünkü çocuklari okula hazirlamak, ögrenciler arasi basari farklarini en aza indirme konusunda okul öncesi egitim kritik bir rol oynuyor. 2002 ile 2020 yillari arasinda okul öncesi egitime erisim 320 binden 1 milyon 225 bin’e yükselmistir. Yani son 18 yilda okul öncesi egitime erisen ögrenci sayisi yaklasik olarak 4 kat artmistir. Diger önemli basarilardan bir tanesi orta ögretimde okullasma oraninin yükselmis olmasidir. 4+4+4 egitim sistemiyle 12 yillik kesintisiz egitime geçmemiz bu noktada büyük rol oynadi. Bu sayede 2002 yilinda yüzde 50.57 olan ortaögretimde okullasma orani 2020 yilinda 87.93’e ulasmistir. Tabii Milli Egitim Bakanligi’nin bütçesi sürekli olarak artirilmistir.

2002-2020 yillari arasinda yilda yaklasik 17 katina egitime ayrilan toplam bütçe, yatirima ayrilan ise 5 katina çikarilmistir. Egitim alanindaki asil özne ögretmenlerimizdir. Ögretmenlerimize yapilan yatirimdir. 2002-2020 yillari arasinda ögretmen sayimizi okul öncesinde 13 bin 356’dan 95 bin 49’a çikarmistik. Ilkögretimde 370 bin 303’ten 677 bin 915’e, orta ögretimde 138 bin 956’dan 382 bin 109’a yükselttik. Bu sayede ögretmen basina düsen ögrenci sayisi azaldi. 2002 yilindan bu yana ögretmen basina düsen ögrenci sayisi ilkögretim kademesinde 27 den 17 ye, ortaögretim kademesinde 17’den 14’e düsürülmüstür. Pansiyon kapasitesinin yükseltilmesi konusunda önemli adimlar atilmistir. Ücretsiz ders kitabi dagitimi önemli bir dönüm noktasidir. Performans artisi uluslararasi ögrenci degerlendirme programi PISA’da Türkiye 2018 yilindaki döngüde matematik ve fen alanindaki en yüksek puanlarina ulasmistir” ifadelerini kullandi.

“Bu kitaptan elde edilen gelir AFAD’a bagislanacak ve kitap çesitli dillerde yayimlanacaktir”

Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan’in “Daha Adil Bir Dünya Mümkün” kitabinin yayimlandigini bildiren Çelik, “Burada bir konusmalar derlemesi olarak degil daha müstakil görüsler olarak bu kitap hayata geçmis oldu. Bu kitap hem Cumhurbaskanimizin liderliginde siyasetimizin ve ülkemizin çesitli konulardaki yaklasimlarini ve tabi ki liderlik ettigi konulari net bir sekilde anlatiyor. En önemli konulardan bir tanesi küresel ölçekteki ayrimcilik. Birlesmis Milletlerdeki çifte standart meselesidir. Kuskusuz BM’nin mesruiyet, islevsellik, temsil, kapsayicilik gibi çok ciddi sorunlari var. Burada Cumhurbaskanimiz BM toplantilarina katildiginda yüksek sesle bunlari ifade etti.

Cumhurbaskanimiz tarafindan dillendirilen reform ihtiyaci daha çok kimseler tarafindan dillendiriliyor. Bu veto konusundaki imtiyazin ortadan kalkmasi ve temsildeki adaletin saglanmasi gibi konularda bir kitapta sadece elestiri degil ayni zamanda Türkiye adina yapilan önerileri okumakta mümkün olacaktir. Bu kitaptan elde edilen gelir AFAD’a bagislanacak ve kitap çesitli dillerde yayimlanacaktir” dedi.



“Misirla iliskilerimizde bir normallesme süreci yasaniyor”

Konusmasinda Misir ile olan iliskileri de degerlendiren Çelik, “Misirla iliskilerimizde bir normallesme süreci yasaniyor. Daha önce Kahire’de gerçeklestirilen toplantinin ikinci asamasi Ankara’da gerçeklesti. Bundan memnuniyet duyuyoruz. Misir ülkemizin önemli ortaklarindan bir tanesi. Haftalik 21 sefer ile THY Afrika kitasina en fazla uçusu Kahire’ye gerçeklestiriyor. 2020 yilinda toplam ticaret hacmimiz 4,85 milyar dolar olarak gerçeklesti. Tabi Misir’la ikili iliskilerin yani sira konusmamiz gereken baska meseleler var. Libya, Suriye, Irak, Filistin ve Dogu Akdeniz’deki gelismeleri Misir ile konusmamiz gereken meseleler. Hem iliskilerin normallestirilmesi hem de iki güçlü ülkenin bu bahsettigim sorunlarda daha ortaklasan strateji üretme konusunda ilerlemesi memnuniyet vericidir. Buradan kardes misir halkina selamlarimizi iletiyoruz” cümlelerini kullandi.

“Türkiye Kabil büyükelçiligini kapatmamistir”

Afganistan’daki gündemi bütün dünya gibi yakindan takip ettiklerini belirten Çelik, “NATO’nun Afganistan’dan çekilmesiyle fiili güç olan Taliban sahada kontrolü ele aldi. 15 Agustos itibariyle ülke genelinde büyük oranda hakimiyetini kurdu ve Kabil’i ele geçirdi. Afganistan’daki yabanci askerlerin tamami 31 Agustos tarihinde ülkeden ayrilmis oldu. Biliyorsunuz Taliban’la Ahmet Mesut güçleri arasinda birtakim çatismalar çikmisti. Onlarda 5 eylül itibariyla Taliban’in hakimiyet saglamasiyla sona ermis oldu. NATO destek misyonunun sona ermesiyle bizim askerlerimiz 25 Agustos’ta ülkemize dönmüs oldular. Türkiye Kabil büyükelçiligini kapatmamistir. Bu Afganistan’in dünya ile baglantisini saglayan çok önemli bir faaliyet. Bizim disimizda, Pakistan, Rusya, Çim ve Iran büyükelçilikleri faaliyetlerini sürdürüyorlar. Su asamada tabii geçici bir hükümet kuruldu. Bunun yeterince kapsayici oldugunu söyleyemeyiz. Bundan sonraki adimlarin daha kapsayici olmasi konusunda takiplerimizi sürdürecegiz. Kadin haklari konusunda geçmiste yasanan acilarin ve sikintilarin yasanmamasini temin ediyoruz. Afganistan’daki geçis hükümeti ile is birligine uluslararasi toplum temkinli yaklasiyor. Bu bahsettigim insan haklari ve kadin haklari konusu mesajlarin verilmesi ve etkili olmasi için bu iliskileri kesmek degil uluslararasi toplum iliskileri sürdürerek bu mesajlarin etkili olmasini saglayabilir. Uluslararasi toplumun daha sagduyulu davranmasi gerekir. Bazi siyasetçiler bizim oradaki gücü tanidigimizi belirttiler.

Büyükelçilikteki yetkililer Afganistan’daki yetkililerle görüstügü zaman resmi, ayni sekilde fiili durumu getiren Taliban yetkilileriyle görüstügünüzde fiili bir durum ortaya koymus oluyorsunuz. Bunlarla ilgili konusurken daha derinlemesine bilgi sahibi olarak konusmakta fayda vardir” diye konustu.



“Bir Fransiz firmasi DAES’i desteklemis”

Müttefiklerin terör örgütleriyle olan iliskilerindeki ilkesizlige siklikla vurgu yaptiklarini hatirlatan Çelik, “Özellikle PKK terör örgütünün Suriye kolu olan YPG-PYD’ye verilen destek konusunda daha önce çok defa elestirilerimizi dile getirdik. Bunun tabi somut bir örnegi Afganistan’dir. Afganistan’da büyük ülkelerin her biri bir terör örgütüne destek verip bir baska ülkeye karsi vekalet savasi yürüttü. Ama sonuçta kazanan terör oldu.

Simdi aynisinin Suriye’de yapildigini görüyoruz. Simdi yeni bir sey çikti. Bir Fransiz firmasi Suriye iç savasinda DEAS’i üstelik Fransa gizli servisinin bilgisi dahilinde desteklemis. Bu tabi insanliga karsi islenen firmanin faaliyeti insanliga karsi islenen suçlara örnektir. Mesele Fransiz yargitayina tasiniyor. Ve Fransiz yargitayi da firmanin yargilanabilmesinin önünü açan bir karar açiyor. Üstelik firmanin DEAS ile olan iliskisinde hem Fransiz iç dis ve askeri istihbarat servislerinin sürekli olarak devrede olduguna dair iddialar da bu sekilde yargilanmis olacak. Dolayisiyla Fransiz yargitayinin buradaki karari terörist gruba verilen fonlarin aslinda terörizmi finanse etmek anlamina geldigi seklindedir. Türkiye Suriyeli Türkmenlere yardim gönderdigi zaman Türkiye’yi illegal yapilarla iliskili göstermek isteyenlerin en çok sesinin çiktigi yerlerden bir tanesi Fransa idi. Ama simdi gördük ki Fransiz askeri istihbarat örgütlerinin bilgisi dahilinde DEAS ile baglantili bir takim kurumlar ortaya çikiyor. Bunlarin Türkiye hakkinda DEAS ile sahada gögüs gögse çarpisan Türkiye hakkinda söyledikleri yalanlarin bir baska ifadesidir. Bu konuyu da güçlü bir sekilde takip edecegiz” ifadelerini kullandi.
Kaynak: İHA