Cilt Yaslanmasini Önleyebilmek Mümkün

Özel Medicana Bursa Hastanesi Dermatoloji Uzmani Dr. Oguz Küçükçakir, "Deri yaslanmasi, cildin hücre sayisi ve hacmiyle, bazi fonksiyonlarinin azaldigi, herkeste farkli hizda ortaya çikan çok faktörlü ve karmasik, kesintisiz ve geri dönüsümsüz bir süreçtir. Bu süreçte, hücre yenilenmesi, hücre hasarina yanit, bariyer fonksiyonu, yag bezlerinden sebum üretimi ve D vitamini üretimi azalir. Saç ve tirnak büyümesi yavaslar, bagisiklik sistemi yaniti bozulur. Gençlikte pürüzsüz, parlak ciltte önce mimiklerle ortaya çikan kirisikliklar zamanla yerini sürekli kirisikliklara birakir ve öyle bir dönem gelir ki, kirisikligin olmadigi alan yok gibidir ve artik hiçbir makyajin kapatamayacagi sekle bürünür" dedi.

Cildin yillar içinde giderek donuklastigini ifade eden Küçükçakir, "Önce kahverengi lekelenmeler, sonra da iyi huylu ve bazen de kötü huylu benler ve cilt tümörleri ortaya çikar. Esnekligini kaybeder ve hasarlara daha az toleransli hale gelir. Yaslanmayla ilgili, ne ölçüde önlenebilir oldugu sorusu, cilt yaslanmasi için de geçerlidir. Yaslanip da cilt degisikligi yasamayan birine rastlamak imkânsiz gibidir. Bu sürecin kaçinilmaz ve önlenemez oldugu yargisina götürebilir. Ama son yillarda yapilan yogun çalismalar, bu yarginin tümüyle dogru olmadigini ortaya koymustur. Çünkü cilt yaslanmasinin yüzde 80’inin çevresel faktörlerle iliskili oldugu düsünülmektedir. Üstelik bizim önleme ve degistirme sansimizin oldugu kisimdir" diye konustu.