Çevre Ve Sehircilik Bakani Kurum, Beykoz Belediyesini Ziyaret Etti Açiklamasi
'Eylem planimiz 3 senelik bir eylem plani. Eylem plani çerçevesinde belirledigimiz takvimden daha da önce adimlarimizi atiyoruz. Etkin bir denetim faaliyeti yürütüyoruz. 3 senelik takvim belirledik ama ben inaniyorum ki önümüzdeki 1,52 yil içinde bu takvim ile birlikte adimlarimizi atacagiz, o azot ve fosfor seviyesinde, olmasi gereken seviyeyi yakalamak suretiyle Marmara'mizi eski haline getirecegimizi düsünüyorum' 'Marmara Bölgesi’nde 8 bin 570 denetim gerçeklestirdik. 140 tesise 18 milyon lira idari para cezasi uyguladik. Yaptigimiz denetimlerde Yalova’da 3, Balikesir’de 8, Tekirdag’da 13, Kocaeli’nde 1, Bursa’da 1, Istanbul’da 15 isletme olmak üzere 41 isletmenin de faaliyetlerini durdurduk' 'Bilimsel raporlar dogrultusunda bilimin isiginda, bilim insanlarimizla beraber bu çalismayi yürütüyoruz. Açikçasi Marmara'mizin, 26 gün öncesinden daha iyi oldugunu gözle de görebilir hale geldik. Son 3 haftalik bilimsel veriler dogrultusunda sunu gördük, müsilaj Marmara Denizi’nin orta bölgesinde degil, daha çok kiyi bölgelerinde varlik gösteriyor. Bu durum da kiyi bölgelerinde yaptigimiz temizligin ne kadar önemli oldugunu da gün yüzüne çikarmaktadir' 'Etkisi müsilaja neden olan fitoplanktonlarin etkisini daha da azaltiyor olacagiz. Bugün itibariyle 592 bölgede temizlik çalismasi yürüttük ve bu çerçevede 10 bin 500 metreküp müsilajin toplanarak, bertarafini saglamis olduk'
Beykoz Belediyesini ziyaret eden Bakan Kurum, ilçede gerçeklestirilen projelere iliskin düzenlenen toplantiya baskanlik etti.
Yaklasik 3 saat süren toplantinin ardindan basin mensuplarina açiklamalarda bulunan Kurum, Beykoz'un güzelliklerine güzellik katabilmek, vatandaslarin mülkiyet, imar problemlerine iliskin çözümleri yapabilmek adina istisarelerde bulunduklarini söyledi.
Bakan Kurum, hep birlikte vatandaslarin bu problemlerini çözebilecek istisareleri yaptiklarini dile getirerek, mülkiyet problemlerine iliskin daha önce adimlari atmis ve vatandaslara tapularinin teslimlerini yaptiklarini, simdi de tüm Beykoz geneline iliskin imar plani çalismalarini, buradaki dogal dokuyu koruyarak korunmasi gereken alanlari, tarihi yapilari gün yüzüne çikaracak çalismalari büyük bir hassasiyetle yürüttüklerini ifade etti.
- Beykoz'daki imar plani çalismalari
Bu çerçevede daha önce Çavusbasi ve Görele mahallelerinin de içinde bulundugu 4 bin 100 hektarlik alanda sit derecelendirme çalismasini tamamladiklarini, imar plani çalismalarinda da son safhaya gelindigini, gelecek hafta Çavusbasi ve Görele mahallelerinin imar planlarini onaylayip vatandaslara bu noktadaki imar problemlerini de çözmüs olacaklarini aktaran Kurum, sunlari kaydetti:
"Burada dogrudan 50 bin vatandasimizi ilgilendiren Beykoz Belediyemiz ile Bakanligimizin çok hassas bir çalisma yürüttügünü söylemek isterim. Bu çerçevede tabii etaplar halinde Beykoz'umuzdaki imar plani çalismalarini yürütüyoruz. Ikinci alanimiz Gümüssuyu Karlitepe bölgemiz. Burada da ayrintili jeolojik etütlerimizi yapiyoruz. Yerlesime uygun alanlari, korunmasi gereken alanlarin bir bir tespitlerini yapiyoruz. 214 hektarlik bir alanda da yine Gümüssuyu'nda, Karlitepe bölgemizde çalismamizi yürütüyoruz ve 8 bin 200 vatandasimizi ilgilendiren bu çalismayi da insallah agustos ayi itibariyla neticelendirip vatandaslarimizin imar problemleriyle ilgili sorunlarini da çözmüs olacagiz. Beykoz'un geneli için tabii bu ETBAR çalismalarini ekolojik temelli yürütüyoruz. Bilimsel çalismalarimizla bir yandan ilçemizdeki o yesil alanlari, dogal yapisini koruyacak, diger yandan da vatandaslarimizin imar ve mülkiyet problemlerini çözecek adimlarimizi atiyoruz. Bütün Beykoz'un yillardir Beykozlu vatandaslarimizin, Istanbul'umuzun merakla bekledigi çalismalari insallah yil sonu itibariyla tüm alanda ETBAR çalismasini tamamliyoruz. Beykoz'un genelinde bu tarihi alanlarimizin, sit alanlarimizin korunarak imar problemlerinin de 2022 yilinin ilk çeyreginde, yani mart ayina kadar tamamlayip vatandaslarimizin önünü bu noktada açmis olacagiz."
Çevre ve Sehircilik Bakani Murat Kurum, Beykoz’un siluetine yakisir bir yapilasma ve vatandaslarin can ve mal güvenligi riskini ortadan kaldiracak adimlari atmis olacaklarini belirterek, 2023 yilina giderken Beykoz’da bu noktada hiç bir problem kalsin istemediklerini vurguladi.
- Tokatköy'deki durum
Beykoz’un çok önemli bir alani olan Tokatköy’de riskli yapilarin oldugunu hatirlatan Kurum, “Burada riskli alan ilani yaptik, vatandaslarimizla görüsmelerimizi baslattik. Bu çerçevede 660 hak sahibi vatandasimiz var. Burada o dogal yapiya uygun, zemin arti 4’ü geçmeyecek bir proje hazirladik. Bu çerçevede ihalemizi agustos ayi itibariyle yapiyoruz ve bu bölgede Beykoz’a yakisacak, oradaki riskli yapilarda oturan vatanlarimizin can güvenligi riskini ortadan kaldiracak adimi da yine Bakanligimiz, Kentsel Dönüsüm Genel Müdürlügümüz ve Emlak Konut Genel Müdürlügümüz eliyle yapacagiz. Agustos ayi itibariyle insaatlara baslayip, önümüzdeki yil sonu itibariyle de bu alanda insaatlarimizi tamamlayip vatandaslarimiza teslim etmek üzere sürecimizi yürütüyoruz. Bu süreçte vatandaslarimizin rizasi çerçevesinde, yine onlara kira ve tasinma yardimi yaparak, hiçbir sekilde magduriyet söz konusu olmadan, onlarla el birligi içinde bu süreci yürütüyoruz.” diye konustu.
- "Buranin ismini Beykoz Çayiri Millet Bahçesi olarak düsünüyoruz"
Beykoz Çayiri’nin ilçe ve Istanbul için çok önemli bir alan oldugunu, burada dogal sit alani, korunmasi gereken tescilli agaçlar ve tescilli yapilar bulundugunu belirten Kurum, “Buradaki yesil alan miktarini arttiriyoruz. Toplamda 80 bin metrekarelik alani, 100 bin metrekareye çikararak bütün Istanbul’a hizmet edecek çok önemli bir düzenlemeyi insallah Beykoz Millet Bahçesi’ni Istanbul'umuza, Beykoz Çayiri'nda kazandiriyor olacagiz. Buranin ismini Beykoz Çayiri Millet Bahçesi olarak düsünüyoruz.” dedi.
- Marmara’daki müsilaj problemi
Bakan Kurum, Marmara Denizi’nde yürütülen 22 maddelik eylem plani çerçevesinde 592 bölgede temizlik çalismasi yürüttüklerini ve 10 bin 500 metreküp müsilajin toplanarak, bertarafini sagladiklarini belirterek, söyle devam etti:
“Bu çerçevede 26. günümüzü geride biraktik ve tüm Marmara’da 7 ilimizde müsilajla mücadelemizi kararli bir sekilde sürdürmeye devam ediyoruz. Valiliklerimizin koordinasyonunda illerde belediyelerimizle birlikte ortak çalisma yürütüyoruz. Bu çerçevede hem bilimsel raporlar dogrultusunda bilimin isiginda, bilim insanlarimizla beraber bu çalismayi yürütüyoruz. Açikçasi Marmara'mizin 26 gün öncesinden daha iyi oldugunu gözle de görebilir hale geldik. Son 3 haftalik bilimsel veriler dogrultusunda sunu gördük, müsilaj Marmara Denizi’nin orta bölgesinde degil, daha çok kiyi bölgelerinde varlik gösteriyor. Bu durum da kiyi bölgelerinde yaptigimiz temizligin ne kadar önemli oldugunu da gün yüzüne çikarmaktadir. Etkisi müsilaja neden olan fitoplanktonlarin etkisini daha da azaltiyor olacagiz. Bugün itibariyle 592 bölgede temizlik çalismasi yürüttük ve bu çerçevede 10 bin 500 metreküp müsilajin toplanarak, bertarafini saglamis olduk.”
- Denetimler araliksiz devam ediyor
Ekiplerin 7 ilde denetimlere araliksiz devam ettigini, bu çerçevede Marmara Bölgesi’nde 8 bin 570 denetim gerçeklestigini, 140 tesise 18 milyon lira idari para cezasi uygulandigini aktaran Kurum, yaptiklari denetimlerde Yalova’da 3, Balikesir’de 8, Tekirdag’da 13, Kocaeli’nde 1, Bursa’da 1, Istanbul’da 15 isletme olmak üzere 41 isletmenin de faaliyetlerini durduklarini açikladi.
Marmara Havzasi’ndaki denetimin arttirilmasina yönelik faaliyetleri üniversitelerle birlikte yürüttüklerini belirten Kurum, bu proje çerçevesinde çevresel açidan riskli tesislerin belirlenmesi, bu tesislere iliskin sayisal envanterin çikarilmasi çalismalarini yürüttüklerini, yapilan çalismalarda yüzde 65 envanter sagladiklarini söyledi.
- "Derin sularda oksijen azalmasina iliskin herhangi bir emare tespit edilmedi"
Marmara Belediyeler Birligi bünyesinde 21 bilim insaninin içinde oldugu Bilim Kurulu’nun kuruldugunu hatirlatan Bakan Kurum, Prof. Dr. Hasan Mandal baskanliginda ayrintili bir çalisma yapildigini belirtti.
Marmara Denizi’ndeki izleme sayisini 90’dan 150’e çikaracaklarini söylediklerini ifade eden Kurum, bu çerçevede TÜBITAK MAM ve ODTÜ ile birlikte çalismalarin devam ettigini anlatti.
Bilim-2 gemisiyle Marmara Denizi’nde alinan numuneler çerçevesinde örnekler topladiklarini, 1200 metre derinlige kadar bu örneklerin alindigini belirten Kurum, “Müsilajin özellikle denizin ilk 30 metresinde yogunlastigini, derin sulara inmedigini görmüs olduk. Derin sularda oksijen azalmasina iliskin herhangi bir emare de bu noktada tespit edilmedi.” dedi.
- Izmit Körfezi'ndeki müsilaj
Izmit Körfezi’nde olusan müsilaj sorununa da deginen Bakan Kurum, “Körfezin bati bölgelerinde müsilajin daha az oldugunu tespit ettik. Örnegin Çinarcik Çukuru’nda en derin yerlerinde dahi herhangi bir bölgede hidrojen sülfür olusumuna rastlanmadi.” diye konustu.
Kurum, Marmara Denizi’nde etkisi olan noktasal kirlilik kaynakli daha etkin bir çalisma yürütmek adina geçen hafta genelge yayinladiklarini, Marmara’daki bütün kirleticilerin yil sonuna kadar bakanligin 7/24 online izleyebilecegi ölçüm cihazlarini takma zorunlulugunu yil sonuna kadar getirdiklerini belirtti.
- "Marmara'mizi eski haline getirecegimizi düsünüyorum"
Körfezde 4 adet, bir adet de Pendik Marina’da oksijen seviyesini arttirmak adina bilimsel çalismalari da yürüttüklerini, ay sonunda alinacak neticeye göre bu çalismayi Marmara Bölgesi’nde yayginlastiracaklarini dile getiren Kurum, Pendik bölgesindeki oksijen seviyesinin arttirildigina yönelik çalismalarin neticelerini aldiklarini söyledi.
Mevcut atik su aritma tesislerinin durumunu, yeni desarj standartlarini belirlediklerini, bu çerçevede kapasitenin arttirilmasina yönelik adimlari attiklarini anlatan Kurum, temizlik çalismalarina balikçilari da dahil ettiklerini, Istanbul’da 7 balikçi barinaginda 800 metre bariyer ile birlikte müsilajlari deniz kiyisina çekmek suretiyle temizlik çalismalarini yürüttüklerini aktardi.
- Müsilajda nihai sonuç
Bakan Kurum, amaçlarinin Marmara’yi en kisa zamanda eski haline getirmek oldugunu belirtti.
Çevre ve Sehircilik Bakani Murat Kurum, müsilaj ile ilgili nihai sonucun ne zaman görülecegine iliskin bir soru üzerine, “Eylem planimiz 3 senelik bir eylem plani. Eylem plani çerçevesinde belirledigimiz takvimden daha da önce adimlarimizi atiyoruz. Etkin bir denetim faaliyeti yürütüyoruz. 3 senelik takvim belirledik ama ben inaniyorum ki önümüzdeki 1,5-2 yil içinde bu takvim ile birlikte adimlarimizi atacagiz, o azot ve fosfor seviyesinde, olmasi gereken seviyeyi yakalamak suretiyle Marmara'mizi eski haline getirecegimizi düsünüyorum. Bilim insanlarimiz da bu noktada olumlu görüsler veriyor.” yanitini verdi.