Beyaz Esya Satislari Yilin Ilk Yarisinda Yüzde 41 Büyüdü

TÜRKBESD Yönetim Kurulu Baskani Can Dinçer: 'TÜRKBESD'e üye firmalarin iç satis ve ihracat olmak üzere toplam satislari 2020 senesinin ilk yarisina kiyasla yüzde 41 artarak 17 milyon 426 bin 912 adet olarak gerçeklesti. Geçen senenin üzerinden yüzde 48'lik üretim artisi sagladik' 'OcakHaziran 2021'de 6 ana üründe Türkiye satislari, geçen senenin ayni dönemine göre yüzde 27'lik bir artisla 4,6 milyon adet oldu, ihracatta da 2021 yili ilk yarisinda yüzde 47'lik bir artisla 12,8 milyon adedi yakaladik' 'Küresel rekabet gücümüzü koruyabilmek ve ihracat seviyesini daha da yukarilara tasiyabilmek adina, Paris Iklim Anlasmasi'nin stratejik öncelik olarak belirlenmesi önem tasiyor. Ülkemizin de ivedilikle Paris Anlasmasi'ni TBMM'de kabulü önemli' '2021 yili sonu satis ve ihracat öngörülerinde asilanmanin devami çok kritik, bunun ekonomideki etkisi de çok kritik. Delta versiyonu ile ugrasiyoruz su an, konusmak için erken, tahmin yapmak çok zor'

Türkiye Beyaz Esya Sanayicileri Dernegi (TÜRKBESD) Yönetim Kurulu Baskani Can Dinçer, "TÜRKBESD'e üye firmalarin iç satis ve ihracat olmak üzere toplam satislari 2020 senesinin ilk yarisina kiyasla yüzde 41 artarak 17 milyon 426 bin 912 adet olarak gerçeklesti. Geçen senenin üzerinden yüzde 48'lik üretim artisi sagladik." dedi.

TÜRKBESD'in çevrim içi düzenledigi toplantida, sektörün 2021 yili ilk yari verileri açiklandi.

Toplantida dünya ve Türkiye'deki ekonomik görünüm hakkinda degerlendirmelerde bulunan Can Dinçer, 2021'de dünyada önemli bir büyüme beklendiginin altini çizdi.

Dinçer, yasadigi sikintilarin içinde Avrupa Birligi'nin çok akilli bir hamle yapip, yeni bir büyüme hikayesi yazmak üzere yola çiktigini animsatarak, onu da dünyadaki iklim krizi üzerine oturttuklarini hatirlatti.

Paris Iklim Anlasmasi ve karbon nötrle ilgili çok ciddi hedefleme yaptiklarini, bununla ilgili yol haritasi tayin ettiklerini dile getiren Dinçer, "Iklim üzerine kurduklari, yesil dünyayla ilgili kurduklari konu üzerinden bir büyüme hikayesi yazmak istiyorlar. Bizler de eger bu çalisma içinde dogru bir sekilde yer alabilirsek açikçasi çok büyük firsatlar var Türkiye için. Eger ödevimizi iyi yapamazsak bu sefer de çok büyük tehditler var. Küresel rekabet gücümüzü koruyabilmek ve ihracat seviyesini daha da yukarilara tasiyabilmek adina, Paris Iklim Anlasmasi'nin stratejik öncelik olarak belirlenmesi önem tasiyor. Ülkemizin de ivedilikle Paris Anlasmasi'ni TBMM'de kabulü önemli."

Türkiye'nin ekonomik görünüme iliskin degerlendirmelerde bulunan Dinçer, 2020'de Türkiye'nin için beklenen küçülmenin aksine önemli bir büyüme yasandigina atifta bulundu.

Dinçer, 2021 yilinda da önemli büyüme rakamlarinin beklendigini belirterek, Türkiye'nin büyüme kasinin güçlü çalistigini söyledi.

Dünyada enflasyonist bir trend basladiginin altini çizen Dinçer, bu durumun sebep ve sonuçlarina deginip, gelismekte olan ülkelerde bir miktar daha fazla enflasyon görülecegini dile getirerek, su ifadeleri kullandi:

"Pandemi sebebiyle özellikle son 7 aydir tedarikinde sikinti yasanan ham madde fiyatlarinda ciddi artislar yasandi. Bu dönemde en azindan ham madde ithalatinda uygulanan ek vergilerin geçici süre ile askiya alinmasinin bizleri önemli sekilde rahatlatacagini söylemek istiyorum. Yaz döneminde oldugumuz için, hem dügünlerin etkisiyle, hem bayram ve yaz sezonu etkisiyle talep yüksek seyrediyor. Issizlik oranlarinda yönetmemiz gereken sorunlar var. Türkiye için büyüme ve üretim zaruri.

Kisa çalisma ödenegi ve is akdinin feshine yönelik düzenleme haziran sonu itibariyla sona erdi. Bu dönemde bizler için önemli bir destekti, o anlamda destegi saglayanlara da tesekkür ediyorum. Gönül isterdi ki bu destek devam etsin. Yasagin kalkmasiyla birçok sektörün ne kadar hasar aldigini görecegiz. Ancak beyaz esya sektörü pandemi döneminde sansli sektördü, çok ciddi, önemli büyüme oranlariyla, üretim, kapasite kullanim oranlariyla bugüne kadar basarili bir sekilde götürdü."

Dinçer konusmasinda, konut satislarinin beyaz esya sektörüne etkilerine de degindi.

- "4 milyar dolardan fazla cari fazla veren önemli bir sektörüz"

2021 yili ilk yarisi verileri ile ilgili bilgi veren Dinçer, Türkiye'nin dünyanin ikinci büyük beyaz esya üretim üssü olmaya devam ettigini söyledi.

Dinçer, sektörün 4 milyar dolardan fazla cari fazla veren önemli bir sektör olduguna dikkati çekerek, sunlari kaydetti:

"Türkiye açisindan, büyümeye de çok ciddi bir potansiyelimiz var. Dünyada her konuda bir yaris, rekabet oldugu gibi tabii ki beyaz esya sektöründe büyük bir rekabet var. Yillardir verdigimiz emekle, Ar-Ge, teknoloji yatirimlarimizla, ihracat potansiyelimizle, markali satislarimizla sayesinde artik dünyada ikinci siraya gelmis durumdayiz. Bu gurur duyacagimiz bir veri ancak birinci olan Çin'le aramizda çok büyük bir üretim anlaminda fark var. Bizler 30 milyon adedi konusurken, Çin 240 milyon adedi konusuyor.

Tabii ki gurur duyacagiz kendimizle ama biraz daha fazla daha agresif bir büyüme plani yapmak istiyoruz, daha fazla büyümek istiyoruz. Çünkü dünyadaki bu büyük pastadan daha fazla pay almak istiyoruz. Çin'in büyük bir nüfusu var, belki birinci olamayacagiz ama hem yurt içi pazarini hem de ihracat pazarlarini çok büyük adette daha da fazla büyütme sansimizin oldugunu ve hirsimizin, inancimizin oldugunu paylasmak istiyorum."

- Türkiye'de 2020 yilinda kiymetli bir artis, satis, üretim temposu saglandi"

Can Dinçer, 2020 yilini 29,7 milyon adetle tamamladiklarini animsatarak, su bilgileri paylasti:

"Türkiye'de 2020 yilinda kiymetli bir artis, satis, üretim temposu saglandi. 2021'de, Ocak-Haziran ayinda gerçekten çok güçlü rakamlar geldi. Geçen seneki basarili grafigimizin iç satista devam ettigini gözlemliyoruz. Ocak-Haziran 2021'de 6 ana üründe Türkiye satislari, geçen senenin ayni dönemine göre yüzde 27'lik bir artisla 4,6 milyon adet oldu. Geçen sene ihracatta, özellikle mart, nisan ve mayis aylarinda, kapanmalar ve pandemi nedeniyle Avrupa pazarlarinda ciddi sikintilar yasanmisti. Ihracatta da 2021 yili ilk yarisinda yüzde 47'lik bir artisla 12,8 milyon adedi yakaladik.

Geçen senenin üzerinden yüzde 48'lik üretim artisi sagladik. TÜRKBESD'e üye firmalarin iç satis ve ihracat olmak üzere toplam satislari ise 2020 senesinin ilk yarisina kiyasla yüzde 41 artarak 17 milyon 426 bin 912 adet olarak gerçeklesti. Haziran ayinda iç satislar geçen yil ayni döneme göre yüzde 5 düsüs gösterirken, ihracat yüzde 29 artti, 2 milyon 200 bin sinirini geçti. Üretimde de haziran ayinda 3 milyon sinirini geçtik ve yüzde 20'lik bir büyüme sagladik."

Ihracat yapilan ülkeler siralamasinda ve rakamlarinda çok fazla bir degisiklik bulunmadigini aktaran Dinçer, salgin nedeniyle dönemsel kaymalarin olabildigini vurguladi.

TÜRKBESD Baskani Can Dinçer, "Sektörümüz senenin ilk 6 ayinda hem Türkiye hem de ihracat pazarlarinda çok iyi bir sinav verdi. Haziran ayi itibari ile iç pazarda yüksek baz etkisi ve azalan konut satislarinin etkisini hissetmeye basladik. Önümüzdeki dönemde Kovid-19'un seyri ve ekonomi üzerindeki etkileri satislarimizda belirleyici olacaktir." ifadelerini kullandi.

- "Önümüzdeki süreç için asilanmanin devami çok kritik"

Toplanti çerçevesinde gazetecilerin sorularini yanitlayan Dinçer, yil sonu öngörüsünde bulunabilmek için asilanmanin seyrinin kritik oldugunu bildirdi.

Dinçer, "Tüketicinin talebi yüksekti ama Türkiye'deki üreticiler talebi dogru bir zamanda etkin bir sekilde yöneterek karsiladilar. O bakimdan yüksek bir talep var ilk 6 ayda ve su anda da yaz sezonundayiz. Dügünler burada kritik. 2020 yilinda, 2019 yilina göre, dügünlerde ciddi bir daralma olmustu. Fakat bizim aldigimiz izlenim, dügünlerde bu sene ciddi bir siçrama oldugu yönünde. Minimum dügün sayisinda yüzde 25'lik artis olacagini düsünüyoruz. Temmuz, agustos, eylül aylarinda yogun bir dügün dönemi var, bunun da beyaz esya satislarina yansiyacagini düsünüyoruz.

2021 yili sonu satis ve ihracat öngörülerinde asilanmanin devami çok kritik, bunun ekonomideki etkisi de çok kritik. Delta versiyonu ile ugrasiyoruz su an, konusmak için erken, tahmin yapmak çok zor. Çok ciddi talep artislari ve tersine talep durmalari dünyada da görüyoruz. Bu bakimdan burada bir öngörü yapmak çok zor. Ancak ilk 6 aydaki görüntüde beyaz esya sektörü sansli bir sekilde bu pandemide yolculuguna devam ediyor."

- "Çalismalara özel sektör de dahil edilmeli"

TÜRKBESD Yönetim Kurulu Baskan Yardimcisi Semir Kuseyri, sektörün gelisim ve yatirim ihtiyaçlarina isaret ederek, yüksek teknolojili üretim hedefine giden yolda, yazilim, parça üretiminde yatirim alanlarinin belirlenmesi, hukuki altyapinin saglanmasi, is gücü dönüsümü, inovasyon ekosisteminin gelistirilmesi ve dijital dönüsüme uygun fiziki altyapinin olusturulmasi için kapsamli çalismalara ve desteklere ihtiyaç duyuldugunu belirtti.

Semir Kuseyri, atilmasi gerekli adimlar hakkinda sunlari söyledi:

"Hukuki altyapi baglaminda, Kisisel Verilerin Korunmasi Kanunu'nun Genel Veri Koruma Yönetmeligi uyumunu saglayacak sekilde AB normlarina yakinlastirilmasi konusundaki gelismeler sektörümüz tarafindan izlenmektedir. Bu çalismalara özel sektörün de dahil edilmesinin önemli oldugunu düsünüyoruz. Is gücünün yeterlilik dönüsümü için egitim sisteminin yeniden yapilandirilmasini ve üniversite-sanayi is birliklerini önemli görüyoruz. Fiziki altyapi baglaminda ise, akilli sehir konseptinde özel bölgeler olusturulmasi, kümelenme ve is birligi ortami yaratilmasi ve 5G/6G ve 'Akilli Sehir' konseptini karsilayacak sehir altyapisinin olusturulmasi faydali olacaktir."

Kuseyri, TÜRKBESD olarak Ar-Ge ve Tasarim merkezleri için belli oranlar içerisinde uzaktan çalismanin önünün açilmasini öngören "Teknoloji Gelistirme Bölgeleri Kanunu ile Bazi Kanunlarda Degisiklik Yapilmasina Dair Kanun Teklifini" de memnuniyetle karsiladiklarini dile getirerek su degerlendirmelerde bulundu:

"Ar-Ge ve tasarim merkezlerinde daha odakli çalisilmasi gereken tasarim, analiz, yazilim gibi konularda daha çok verim alinabilmesi için taslakta belirtilen oranlarin artirilmasinin yararli olacagini düsünüyoruz. Kovid-19 sonrasinda da uzaktan çalismanin en az yüzde 50 olarak uygulanmasi ve bu oranin yüzde 75'e kadar Sayin Cumhurbaskanimizin yetkisiyle artirilabilmesi konusunda 5746 ve 4691 sayili yasalarda gerekli düzenlemelerin yapilmasi sektörümüz için önem arz etmektedir."

- "AB'nin 2030 ve 2050 hedefleri dikkate alinarak bu perspektifte detayli yol haritalarinin hizli bir sekilde hazirlanmasi kritik"

AB Yesil Mutabakati ile ilgili atilan adimlari degerlendiren TÜRKBESD Yönetim Kurulu Üyesi Fatih Özkadi da, AB'nin açikladigi "Fit for 55" paketinin sektörlerin tüm üretim süreçlerini derinden etkileyecek önemli mevzuat taslaklari içerdigini anlatti.

"Sinirda Karbon Mekanizmasi"nin ayni paket kapsaminda ele alindigini belirten Özkadi, sunlari kaydetti:

"Türkiye'yi dogrudan etkileyecek düzenleme paketini bir tehdit degil, ekonomimizi dönüstürmek için bir firsat olarak görmeli, bu dogrultuda karbon nötr olma vizyonuyla bütüncül bir iklim degisikligi ve yeni bir kalkinma politikasi gelistirmeliyiz. 16 Temmuz tarihinde Yesil Mutabakat Eylem Plani'na iliskin Cumhurbaskanligi Genelgesi yayinlanmis ve Ticaret Bakanligi tarafindan da Eylem Plani kamuoyu ile paylasilmistir.

AB'nin 2030 ve 2050 hedefleri dikkate alinarak bu perspektifte detayli yol haritalarinin hizli bir sekilde hazirlanmasi kritik olacaktir. Özelikle Paris Anlasmasina yönelik planda yer alan 'ülkemiz pozisyonunun belirlenmesi' maddesinin hizli bir sekilde tamamlanmasi ve Avrupa Yesil Mutabakati kapsamindaki düzenlemelere uyumlu bir yapiyi Türkiye'de ivedi olarak saglamamiz elzem görülmektedir."

- "Yassi çelik tedarikinde yasanan sikinti üretimi ve ihracati olumsuz etkiliyor"

TÜRKBESD Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Yavuz ise, beyaz esyanin ana girdisi olan yassi çelik tedariki ile ilgili yasanan sikintiyi dile getirdi.

Mehmet Yavuz, konuya iliskin sunlari söyledi:

"Son dönemde yassi çelik tedarikinde yasanmakta olan sorunlar beyaz esya üretimi ve ihracatini maalesef olumsuz etkileyecek seviyeye ulasmistir. Yurt içinde yassi sac vergilerinin yarattigi etki ile piyasada bozulma yasanmakta ve uygulanan vergi orani dogrultusunda piyasa fiyatlari artmaktadir. Özellikle ihracatin öneminin çok daha öne çiktigi bir dönemde, girdi temininde yasanan bu zorluklar maliyetleri artirmakta ve üretimi riske sokmaktadir.

Yurt içi girdi tedarikinde yasanan son derece sikintili süreç dikkate alindiginda, sektörün önümüzdeki dönemde ihracat ve üretim rekabetçiliginin olumsuz etkilenmemesi adina yassi çelik ürünlerinde gümrük vergisi politikasinin gözden geçirilmesi önem arz etmektedir. Pandemide ham madde fiyatlari, fahis bir biçimde artti, en azindan geçici bir süre için ek vergilerin kaldirilmasi üreticiyi rahatlatacak."
Kaynak: AA