13 yaşındaki Türkmen gencin annesi PKK vahşetini böyle anlattı: Cesedini kapıya attılar

Terör örgütü PKK, Türkmenleri zorla silah altına alıyor. 13 yaşındaki Türkmen Uday'ın annesi, oğlunu 2 buçuk sene her yerde aradığını, en sonunda PKK'lıların Uday'ın cesedini getirerek, "Oğlun özgürlüğü için çatıştı ve Tel Temir’de öldü" dediğini söyledi.

13 yaşındaki Türkmen gencin annesi PKK vahşetini böyle anlattı: Cesedini kapıya attılar
13 yaşındaki Türkmen gencin annesi PKK vahşetini böyle anlattı: Cesedini kapıya attılar
PKK terör örgütü Rakka ve Halep kırsalında işgal ettiği bölgelerde yaşayan Türkmen çocukları ailelerinden kaçırarak Mehmetçiğe karşı çatıştırıyor. Kalleş örgütün son kurbanı Menbiç’te yaşayan Zeliha Abdurrahman’ın 13 yaşındaki oğlu Uday.

Türkye gazetesinin haberine göre, Menbiç Türkmenlerinden Zeliha Abdurrahman (49) evladının işgalci terör şebekesi tarafından kaçırılışı, sonrasında öldürülmesini tek tek anlattı. Anne Zeliha Abdurrahman şunları söyledi: Eşimi 13 yıl önce kaybettim. Menbiç’te 2 oğlum ve 1 kızımla yaşıyorduk. PKK 2016 yılında bölgeyi işgal etti ve bizim için yeni bir dönem başladı. Örgüt üyeleri sürekli evlere gelip garip isteklerde bulunuyordu. Çok hasta olduğum ve Şam’a tedavi amaçlı gitme hazırlığı yaptığım bir gün oğlum Uday evin önünden kaçırıldı. Gitmediğim yer, başvurmadığım kişi kalmadı. En son ‘oğlun özgürlüğü için çatıştı ve Tel Temir’de öldü’ deyip evimin önüne atıp gittiler. Ben onu yetim büyüttüm. Teröristler yüreğimi söküp aldı.

Ben Uday için Haseke, Rakka, Halep, Ayn İsa, Kobani her yere gittim. İnanın dağlara gidip terör kamplarını gezdim. Oğlumu bir kez göreyim, koklayayım, bağrıma basayım yeter diye yalvardım ancak benimle alay ettiler. Babası İbrahim Halil öldüğünde Uday bir bebekti. Ben savaş şartlarında binbir zorlukla onları büyüttüm. Ancak bir gün evime gelen PKK'lı teröristler 'artık karargâhlarımıza gelme ve bizi taciz etme. Oğlun önce Set Tişrin’de eğitim gördü sonra Kandil’e seçildi, kadro oldu. O şu an Türkiye dağlarında özgürlüğü için Türk askerleri ile çarpışıyor' dediler.

O an ellerimi havaya kaldırıp Allah size lanet etsin. Biz bir Türkmen aileyiz. Benim evladım nasıl Türkiye karşı olur? Oğlum neyin özgürlüğü için mücadele veriyor? Onu benden çaldınız, yavrumu öldüreceksiniz diye feryat ettim. Daha fazla ileri gidersen seni Türkiye ile iş birliği yapmaktan tutuklar, diğer çocuklarını da elinden alırız diye tehdit ettiler.