Güvenlik Sorunu Yasanmayan Agri'nin Yaylalari Göçerleri Agirliyor
Tasliçay ilçesine bagli köylerde kis aylarinda ahirda besledikleri hayvanlarini baharda zorlu yolculugun ardindan yaylalara ulastiran göçerler, evlerindeki esyalari da uzun süre konaklayacaklari ve güvenlik sikintisinin yasanmadigi bu bölgelere götürmeye basladi Agri Ibrahim Çeçen Üniversitesi Cografya Bölümü Ögretim Üyesi Prof. Dr. Faruk Kaya: 'Güvenlik endisesi bugün artik kalmadi. Geçmiste güvenlik endisesinden dolayi özellikle kirsaldan kentlere yönelik yogun göç, yaylacilik faaliyetlerini de büyük ölçüde azaltmis olmasina ragmen günümüzde halen kentin Aladag yaylalari son derece önemli'
ABDULLAH SÖYLEMEZ - Güvenlik güçlerinin basarili operasyonlariyla huzura kavusan Agri'da, göçerler yaylalara ilgi göstermeye devam ediyor.
Tasliçay ilçesine bagli köylerde kis aylarinda ahirda besledikleri hayvanlarini baharda zorlu yolculugun ardindan yaylalara ulastiran göçerler, evlerindeki esyalari da uzun süre konaklayacaklari ve güvenlik sikintisinin yasanmadigi bu bölgelere götürmeye basladi.
Yaylada ihtiyaç duyduklari esyalari kamyon ve traktörlere yükleyen köylüler, yeni dogan kuzu ve danalari da yanlarina alarak yeniden yaylalarin yolunu tuttu.
Agri-Van sinirina yakin noktadaki Aladag'in en yüksek noktasi olan 3 bin 510 rakimli Koçbasi Tepesi'nin yamaçlarina ulasan köylüler, burada çadirlarini kurarak zorlu cografyada sonbahara kadar yasamlarini sürdürecek.
- Uzun süre sosyal hayattan uzak dogayla iç içe yasayacaklar
Zengin akarsu kaynaklarina sahip olan ve yer yer kar kütlelerinin de görüldügü bölgede yasamlarina devam eden köylüler, binlerce hayvanin her türlü bakimini yaparak teknoloji ve sosyal hayattan uzak dogayla iç içe yasayacak.
Doganin her türlü zorluklarina gögüs gererek yaylalarda çadir kuran göçerlerin zorlu yayla yolculugu havadan görüntülendi.
Agri Ibrahim Çeçen Üniversitesi (AIÇÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Cografya Bölümü Ögretim Üyesi Prof. Dr. Faruk Kaya, AA muhabirine, kentte bulunan Aladag ve Sinek yaylalari basta olmak üzere birçok yaylanin yaz aylarinda yüzlerce göçer aile ve on binlerce hayvana ev sahipligi yaptigini söyledi.
Aladag yayalarinda göçer hayatinin çok eskiye dayandigini ifade eden Kaya , söyle konustu:
"Güvenlik endisesi bugün artik kalmadi. Geçmiste güvenlik endisesinden dolayi özellikle kirsaldan kentlere yönelik yogun göç, yaylacilik faaliyetlerini de büyük ölçüde azaltmis olmasina ragmen günümüzde halen kentin Aladag yaylalari son derece önemlidir. Aladag'da yaylacilik faaliyeti 2 bin 250 metreden baslayip 3 bin 500 metrelere kadar görülüyor. Burasi sadece Agri ve çevresindeki köylerin yayla yasami sürdürdükleri bir alan degildir. Özellikle Dogu ve Güneydogu Anadolu bölgelerindeki farkli illerden yaz aylarinda gelip buralari kiralayarak hayvanlarini besleyip daha sonra sonbaharda çekilen yaylacilara bir otlak alani olusturmaktadir."
- "Hayvanlarimizi sagip peynir ve süt ürünleri elde ediyoruz"
Göçerlerden Sefer Yildirim ise her sene oldugu gibi bu yil da yaylaya gitmenin heyecanini yasadiklarini anlatti.
Yaklasik 2 ay yaylada kalip hayvanlarini otlatacaklarini ifade eden Yildirim, "Yayla hayati çok güzel, orada çadirlarimizi kurup yaklasik 2 ay kaliyoruz. Sonbaharda havalarin sogumasiyla tekrar köyümüze geri dönüyoruz. Hayvanlarimizi sagip peynir ve süt ürünleri elde ediyoruz. Binlerce hayvanin yaylaya yolculugu ortaya sahane görüntüler çikariyor." diye konustu.
Yaylalarin da kurakliktan etkilendigine ve uzun süredir yagmur yagmadigina isaret eden Besir Karatas da yaya getirdikleri hayvanlarini yaylada otlatip mevsim kosullarina göre evlerine döneceklerini aktardi.
Göçer kadinlardan Herdem Özel de sicak havada kamyon ve traktörlerle yolculuk yapmanin çok zor olduguna isaret ederek, "Yaylanin havasi ve suyu çok temiz. Yayla hayati hem güzel hem de zahmetlidir. Hiçbir sey zahmetsiz olmaz." ifadelerini kullandi.
Kaynak: AA
Tasliçay ilçesine bagli köylerde kis aylarinda ahirda besledikleri hayvanlarini baharda zorlu yolculugun ardindan yaylalara ulastiran göçerler, evlerindeki esyalari da uzun süre konaklayacaklari ve güvenlik sikintisinin yasanmadigi bu bölgelere götürmeye basladi.
Yaylada ihtiyaç duyduklari esyalari kamyon ve traktörlere yükleyen köylüler, yeni dogan kuzu ve danalari da yanlarina alarak yeniden yaylalarin yolunu tuttu.
Agri-Van sinirina yakin noktadaki Aladag'in en yüksek noktasi olan 3 bin 510 rakimli Koçbasi Tepesi'nin yamaçlarina ulasan köylüler, burada çadirlarini kurarak zorlu cografyada sonbahara kadar yasamlarini sürdürecek.
- Uzun süre sosyal hayattan uzak dogayla iç içe yasayacaklar
Zengin akarsu kaynaklarina sahip olan ve yer yer kar kütlelerinin de görüldügü bölgede yasamlarina devam eden köylüler, binlerce hayvanin her türlü bakimini yaparak teknoloji ve sosyal hayattan uzak dogayla iç içe yasayacak.
Doganin her türlü zorluklarina gögüs gererek yaylalarda çadir kuran göçerlerin zorlu yayla yolculugu havadan görüntülendi.
Agri Ibrahim Çeçen Üniversitesi (AIÇÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Cografya Bölümü Ögretim Üyesi Prof. Dr. Faruk Kaya, AA muhabirine, kentte bulunan Aladag ve Sinek yaylalari basta olmak üzere birçok yaylanin yaz aylarinda yüzlerce göçer aile ve on binlerce hayvana ev sahipligi yaptigini söyledi.
Aladag yayalarinda göçer hayatinin çok eskiye dayandigini ifade eden Kaya , söyle konustu:
"Güvenlik endisesi bugün artik kalmadi. Geçmiste güvenlik endisesinden dolayi özellikle kirsaldan kentlere yönelik yogun göç, yaylacilik faaliyetlerini de büyük ölçüde azaltmis olmasina ragmen günümüzde halen kentin Aladag yaylalari son derece önemlidir. Aladag'da yaylacilik faaliyeti 2 bin 250 metreden baslayip 3 bin 500 metrelere kadar görülüyor. Burasi sadece Agri ve çevresindeki köylerin yayla yasami sürdürdükleri bir alan degildir. Özellikle Dogu ve Güneydogu Anadolu bölgelerindeki farkli illerden yaz aylarinda gelip buralari kiralayarak hayvanlarini besleyip daha sonra sonbaharda çekilen yaylacilara bir otlak alani olusturmaktadir."
- "Hayvanlarimizi sagip peynir ve süt ürünleri elde ediyoruz"
Göçerlerden Sefer Yildirim ise her sene oldugu gibi bu yil da yaylaya gitmenin heyecanini yasadiklarini anlatti.
Yaklasik 2 ay yaylada kalip hayvanlarini otlatacaklarini ifade eden Yildirim, "Yayla hayati çok güzel, orada çadirlarimizi kurup yaklasik 2 ay kaliyoruz. Sonbaharda havalarin sogumasiyla tekrar köyümüze geri dönüyoruz. Hayvanlarimizi sagip peynir ve süt ürünleri elde ediyoruz. Binlerce hayvanin yaylaya yolculugu ortaya sahane görüntüler çikariyor." diye konustu.
Yaylalarin da kurakliktan etkilendigine ve uzun süredir yagmur yagmadigina isaret eden Besir Karatas da yaya getirdikleri hayvanlarini yaylada otlatip mevsim kosullarina göre evlerine döneceklerini aktardi.
Göçer kadinlardan Herdem Özel de sicak havada kamyon ve traktörlerle yolculuk yapmanin çok zor olduguna isaret ederek, "Yaylanin havasi ve suyu çok temiz. Yayla hayati hem güzel hem de zahmetlidir. Hiçbir sey zahmetsiz olmaz." ifadelerini kullandi.