Dogu Karadeniz Yaylalari, Asirlardir Süren Göç Gelenegiyle Senleniyor
Yörede çogunlugu hayvancilikla ugrasan vatandaslar, havalar soguyana dek kalacaklari yaylalarda kisin tüketmek üzere süt ürünleri üretecek Trabzon'un Salpazari ilçesinden büyükbas hayvanlariyla Kadirga Yaylasi'na gelen Fatma Yasar: 'Iki ayi burada geçirip daha sonra tekrar köyümüze gidiyoruz. Üzülerek aglayarak gidiyoruz. Burayi çok seviyorum'
SEYIT AHMET EKSIK - Dogu Karadeniz yaylalari, asirlardir devam göç gelenegiyle bu yaz da senleniyor.
Temiz havasi, dogal kaynak sulari, yemyesil vadileriyle ünlü yöredeki yaylalar, büyükbas hayvanlariyla köylerden gelen besicilerle canlanmaya basladi.
Yörede asirlardir havalar isindiginda yaylalara göç eden besiciler, sabah erken saatlerde süsledikleri hayvanlarla yola çikiyor.
Kimi yaylacilarin süsledikleri hayvanlariyla kilometrelerce yürüyerek saatlerce süren yolculugun ardindan ulastigi yaylalara, bazi aileler ise kamyonlarla gitmeyi tercih ediyor.
Kis boyunca uzak kaldiklari yaylalara ulasmanin sevincini yasayan besiciler, hayvanlarini kamyonlardan indirdikten sonra esyalarini yayla evlerine tasiyor.
Özellikle hayvanlarini otlatmak amaciyla yaylalara çikan besiciler, hava soguyana kadar kalacaklari yaylada hem kis aylarinda tüketecekleri süt ürünlerini hazirliyor hem de hayvanlarinin tüketecegi otlari biçiyor.
Yaylacilar, meralardan otlanan hayvanlarinin sütünden yogurt, peynir, çökelek ve tereyagi yapiyor.
Trabzon'un Salpazari ilçesi Sayvançatak Mahallesi'nden ailesiyle Kadirga Yaylasi'na gelen 63 yasindaki Fatma Yasar, AA muhabirine, her yil yaylaya gelerek 2-3 ay kaldiklarini söyledi.
Yaylaya gelince çok mutlu oldugunu dile getiren Yasar söyle konustu:
"Çok güzel yayla. 6 büyükbas hayvanimdan 2'si inek, onlarin sütünü sagip peynir, yogurt, çökelek ve tereyagi yapiyorum. Babam eski agaç yayik ustasiydi, ondan kalan yayiklarda tereyagi yapiyorum. Öyle yasiyoruz. Iki ayi burada geçirip daha sonra tekrar köyümüze gidiyoruz. Üzülerek aglayarak gidiyorum. Burayi çok seviyorum."
Yasar, hayvanlarinin yayla zamani gelince yolculuga çikacaklarini hissettiklerini dile getirerek, "Korna sesini duyunca hayvanlar ayaga kalkiyor, yaylaya gideceklerini anliyorlar. Onlar da seviniyorlar yaylaya gelecekleri için." ifadesini kullandi.
Fatma Yasar'in oglu Ali Zafer Yasar (43) da annesi ve hayvanlarini yaylaya getirdigini belirterek, "Her yil geliyoruz. Köyde de isler oldugu için fazla kalamiyoruz. Annem 2,5 ay gibi kaliyor. Yayla zamani gelince bizde bir bayram havasi oluyor. Yaylaya gidince rahatliyoruz. Geldik, huzurluyuz, neseliyiz burada. Dönüste burukluk yasiyoruz." dedi.
Kaynak: AA
Temiz havasi, dogal kaynak sulari, yemyesil vadileriyle ünlü yöredeki yaylalar, büyükbas hayvanlariyla köylerden gelen besicilerle canlanmaya basladi.
Yörede asirlardir havalar isindiginda yaylalara göç eden besiciler, sabah erken saatlerde süsledikleri hayvanlarla yola çikiyor.
Kimi yaylacilarin süsledikleri hayvanlariyla kilometrelerce yürüyerek saatlerce süren yolculugun ardindan ulastigi yaylalara, bazi aileler ise kamyonlarla gitmeyi tercih ediyor.
Kis boyunca uzak kaldiklari yaylalara ulasmanin sevincini yasayan besiciler, hayvanlarini kamyonlardan indirdikten sonra esyalarini yayla evlerine tasiyor.
Özellikle hayvanlarini otlatmak amaciyla yaylalara çikan besiciler, hava soguyana kadar kalacaklari yaylada hem kis aylarinda tüketecekleri süt ürünlerini hazirliyor hem de hayvanlarinin tüketecegi otlari biçiyor.
Yaylacilar, meralardan otlanan hayvanlarinin sütünden yogurt, peynir, çökelek ve tereyagi yapiyor.
Trabzon'un Salpazari ilçesi Sayvançatak Mahallesi'nden ailesiyle Kadirga Yaylasi'na gelen 63 yasindaki Fatma Yasar, AA muhabirine, her yil yaylaya gelerek 2-3 ay kaldiklarini söyledi.
Yaylaya gelince çok mutlu oldugunu dile getiren Yasar söyle konustu:
"Çok güzel yayla. 6 büyükbas hayvanimdan 2'si inek, onlarin sütünü sagip peynir, yogurt, çökelek ve tereyagi yapiyorum. Babam eski agaç yayik ustasiydi, ondan kalan yayiklarda tereyagi yapiyorum. Öyle yasiyoruz. Iki ayi burada geçirip daha sonra tekrar köyümüze gidiyoruz. Üzülerek aglayarak gidiyorum. Burayi çok seviyorum."
Yasar, hayvanlarinin yayla zamani gelince yolculuga çikacaklarini hissettiklerini dile getirerek, "Korna sesini duyunca hayvanlar ayaga kalkiyor, yaylaya gideceklerini anliyorlar. Onlar da seviniyorlar yaylaya gelecekleri için." ifadesini kullandi.
Fatma Yasar'in oglu Ali Zafer Yasar (43) da annesi ve hayvanlarini yaylaya getirdigini belirterek, "Her yil geliyoruz. Köyde de isler oldugu için fazla kalamiyoruz. Annem 2,5 ay gibi kaliyor. Yayla zamani gelince bizde bir bayram havasi oluyor. Yaylaya gidince rahatliyoruz. Geldik, huzurluyuz, neseliyiz burada. Dönüste burukluk yasiyoruz." dedi.