'Hastalıkların Tohumları Çocukluk Çağında Atılıyor' Uyarısı
Medipol Mega Üniversite Hastanesi Çocuk Nefroloji Bölümü doktoru Prof. Dr. Önder Yavaşcan: 'Artık 1318 yaş grubunda hipertansiyon sorunu ile daha çok karşılaşıyoruz. Aşırı tuz içeren hazır gıdalara çok kolay ulaşma, eve sağlanan servisler, değişen yeme alışkanlıklarımız, sık öğünlerle ve uygunsuz miktarlarda tüketilen kalitesiz beslenme alışkanlıkları bir yaşam tarzı haline gelmiş durumda'
Medipol Mega Üniversite Hastanesi Çocuk Nefroloji Bölümü doktoru Prof. Dr. Önder Yavaşcan, çocukluk çağında obezite, hipertansiyon, insülin dengesizlikleri gibi sağlık sorunları ile hekime başvuran hasta sayılarında belirgin bir artış yaşandığını belirterek, "Erişkin yaşın hastalığı olarak bilinen ve tohumları aslında çocukluk çağında atılan hipertansiyon sorununu artık çocukluk çağında çok sayıda hastaya tanı koyup tedavi etmeye başladık." ifadesini kullandı.
Medipol açıklamasına göre, Yavaşcan son dönemde çocuklarda yaygın görülen hastalıklar hakkında bilgi vererek uyarılarda bulundu.
İlerleyen yaşlarda hipertansiyonun ve obezitenin diğer hastalıkları da beraberinde getirdiğini aktaran Yavaşcan, hipertansiyona bağlı kalp damar ve kapak hastalıkları, beyin damar hastalıkları ve kronik böbrek hastalıklarının ülkemizde en fazla ölüme neden olan halk sağlığı sorunları arasında bulunduğunu kaydetti.
Hipertansiyon ve kardiyovasküler rahatsızlıkları olan hastaların koronavirüse dayanmakta zorlandığını aktaran Yavaşcan, tuz ve kalori tüketiminin pek çok sorunu da beraberinde getirdiğini ifade etti.
- Eve paket servis gıdalar hipertansiyon sebebi
Yavaşcan, toplumda her yaş grubunun artık günün büyük kısmını telefon, tablet gibi mobil cihazları kullanarak ya da bilgisayar karşısında geçirdiğini ifade ederek, "Fiziksel hareketsizlik çoğu zaman yemek yemeyi de beraberinde getiriyor. Bu yaşam şekli obeziteyi hızla yaygınlaştırıyor. Gençlerde bu yaşam tarzının sonucu obezite ve obezitenin sonucu ise kaçınılmaz olarak hipertansiyon oluyor." bilgisini verdi.
Hipertansiyonun sadece yetişkinlerde görülmediğini belirten Yavaşcan, şunları kaydetti:
"Erişkin yaşın hastalığı olarak bilinen ve tohumları aslında çocukluk çağında atılan hipertansiyon sorununu artık çocukluk çağında çok sayıda hastaya tanı koyup tedavi etmeye başladık.
Artık 13-18 yaş grubunda hipertansiyon sorunu ile daha çok karşılaşıyoruz. Aşırı tuz içeren hazır gıdalara çok kolay ulaşma, eve sağlanan servisler, değişen yeme alışkanlıklarımız, sık öğünlerle ve uygunsuz miktarlarda tüketilen kalitesiz beslenme alışkanlıkları bir yaşam tarzı haline gelmiş durumda. Aldığımız gıdalara dikkat etmeliyiz ve hareketli olmaya özen göstermeliyiz."
- Günde 1 çay kaşığı tuz yeterli
Günde 1 çay kaşığı tuzun ihtiyacı yeterince karşıladığını ifade eden Prof. Dr. Önder Yavaşcan, şunları kaydetti:
"Normal şartlarda 0-12 ay arası bebeklerde günde 1 gr dan az, 1-3 yaş arası 2 gr/gün 4-6 yaş arası 3 gr/gün 7 yaş sonrası ve büyüklerde, erişkinlerde ise 5 gr/gün tuz tüketimi yeterlidir. Soframızdan tuzluğu kaldırmak ilk hareket olmalı. Bunun yanı sıra paketlenmiş gıdalar, gazlı içecekler, hazır ve yağlı soslar, fast food gıdalar, kuru yemişler gibi aşırı tuzlu gıdalardan uzak durmak gerekiyor. Böylece hem aşırı beslenme, hem de birlikte aldığımız aşırı kalori ve tuzun yol açtığı kilo alma sorunu başta olmak üzere birçok sağlık sorunu ortadan kalkacaktır."
Kaynak: AA
Medipol açıklamasına göre, Yavaşcan son dönemde çocuklarda yaygın görülen hastalıklar hakkında bilgi vererek uyarılarda bulundu.
İlerleyen yaşlarda hipertansiyonun ve obezitenin diğer hastalıkları da beraberinde getirdiğini aktaran Yavaşcan, hipertansiyona bağlı kalp damar ve kapak hastalıkları, beyin damar hastalıkları ve kronik böbrek hastalıklarının ülkemizde en fazla ölüme neden olan halk sağlığı sorunları arasında bulunduğunu kaydetti.
Hipertansiyon ve kardiyovasküler rahatsızlıkları olan hastaların koronavirüse dayanmakta zorlandığını aktaran Yavaşcan, tuz ve kalori tüketiminin pek çok sorunu da beraberinde getirdiğini ifade etti.
- Eve paket servis gıdalar hipertansiyon sebebi
Yavaşcan, toplumda her yaş grubunun artık günün büyük kısmını telefon, tablet gibi mobil cihazları kullanarak ya da bilgisayar karşısında geçirdiğini ifade ederek, "Fiziksel hareketsizlik çoğu zaman yemek yemeyi de beraberinde getiriyor. Bu yaşam şekli obeziteyi hızla yaygınlaştırıyor. Gençlerde bu yaşam tarzının sonucu obezite ve obezitenin sonucu ise kaçınılmaz olarak hipertansiyon oluyor." bilgisini verdi.
Hipertansiyonun sadece yetişkinlerde görülmediğini belirten Yavaşcan, şunları kaydetti:
"Erişkin yaşın hastalığı olarak bilinen ve tohumları aslında çocukluk çağında atılan hipertansiyon sorununu artık çocukluk çağında çok sayıda hastaya tanı koyup tedavi etmeye başladık.
Artık 13-18 yaş grubunda hipertansiyon sorunu ile daha çok karşılaşıyoruz. Aşırı tuz içeren hazır gıdalara çok kolay ulaşma, eve sağlanan servisler, değişen yeme alışkanlıklarımız, sık öğünlerle ve uygunsuz miktarlarda tüketilen kalitesiz beslenme alışkanlıkları bir yaşam tarzı haline gelmiş durumda. Aldığımız gıdalara dikkat etmeliyiz ve hareketli olmaya özen göstermeliyiz."
- Günde 1 çay kaşığı tuz yeterli
Günde 1 çay kaşığı tuzun ihtiyacı yeterince karşıladığını ifade eden Prof. Dr. Önder Yavaşcan, şunları kaydetti:
"Normal şartlarda 0-12 ay arası bebeklerde günde 1 gr dan az, 1-3 yaş arası 2 gr/gün 4-6 yaş arası 3 gr/gün 7 yaş sonrası ve büyüklerde, erişkinlerde ise 5 gr/gün tuz tüketimi yeterlidir. Soframızdan tuzluğu kaldırmak ilk hareket olmalı. Bunun yanı sıra paketlenmiş gıdalar, gazlı içecekler, hazır ve yağlı soslar, fast food gıdalar, kuru yemişler gibi aşırı tuzlu gıdalardan uzak durmak gerekiyor. Böylece hem aşırı beslenme, hem de birlikte aldığımız aşırı kalori ve tuzun yol açtığı kilo alma sorunu başta olmak üzere birçok sağlık sorunu ortadan kalkacaktır."