Sinop Kestanesinde En Verimli Sezon
Sinop’ta kestane hasadi tüm zorluklari ile devam ediyor. Metrelerce yüksekte agaçlara tirmanarak dokunan kestane, egimli arazilerden küfelerle sirtlanarak tasiniyor. Geçen yil kuraklik nedeniyle 200 tona düsen rekoltenin bu yil 500 ton civarinda gerçeklesmesi bekleniyor. Sinop kestanesi en verimli sezonunu yasiyor.
Kestane Sinop köylüleri için önemli bir geçim kaynagi sagliyor. Köylerde yaklasik 2 haftadir mesakkatli bir çalisma sürüyor.
Köylüler Sinop kestanesini tüketiciyle bulusturmak için büyük çaba sarf ediyor. Köylüler metrelerce yüksekte agaçlara tirmanarak kestane dokuyor. Yere düsen kestaneler egimli arazide yapraklarin aralarindan çikartilip küfelere dolduruluyor. Orman, degerini bilen için geçim kaynagi oluyor. Köylüler bu isi babalarindan dedelerinden ögrendiklerini çocuklari ve torunlarina da ögretmek istediklerini belirtiyor.
Kabugundan rahat ayrilmasiyla ve lezzetiyle ün salan meshur Sinop kestanesi, tüm ülkeye satiliyor. Kestane fiyati bolluguna göre 15 ile 35 TL arasinda degisiyor. Bu yil en verimli sezon yasaniyor. Geçen yil 200 tona düsen kestane rekoltesinin bu yil 500 ton civarinda gerçeklesmesi bekleniyor.
Kestane toptancisi Ferhat Çetinkaya, “Sinop Ayancik’ta kestane alim satim isiyle ugrasiyorum. Ayancik tarim ürünleri olarak köylere gelip köylünün ürününü topluyorum. Internet üzerinden veya otobüsle Türkiye genelinde tüm müsterilerle iletisime geçip gönderim yapiyorum. Hem köylümüzün kalkinmasini sagliyoruz hem de bizim bu iste ticaretle kazanç sagliyoruz. Bunun önemi köylüler için bir gelir kaynagidir. Insallah gençlerimize de kalir. Ama tabii ki gençlerimizin simdiden alismasi gerekiyor. Bunlarin bakimi, dokumasi isçiligi var. Bunu genelde emekli olan, yasli, köyde kalan kesim yapiyor. Ancak gençlerimiz buna alisirsa bilinçli yaparlarsa gelecekte is kapisi olur” dedi.
Köylülerden Elvide Özcan, “Çocuklarimiza gönderiyoruz. Es dost yiyor gönderiyoruz. Satip parasini aliyoruz. Biraz az bir geliri oluyor bize. Biz 3. kusagiz. Ayni annelerimiz babalarimizdan gördügümüz gibi biz yürütüyoruz. Bizlerden gördügü gibi de çocuklarimiz yapar mi yapmaz mi biraz süpheli. Bizden sonra köyler ölür. Gelen giden olmaz köyümüze. Degerli simdilik ama ancak emekli olan gelebilir. Emekli olmayan gelemez. Buralar domuz yatagi ayi yatagi olur” diye konustu.
Kestane toplamaya yardima gelen Semiye Demir, “Bu millet için çok kazançli bir sey. Kestane, findik, ceviz bunlar geçim kaynagi. Bu zamanlarda da kestane çikiyor. Millet birazda kozagindan sebepleniyor. Kizilcasindan sebepleniyor. Bu sekilde geçimini saglamaya çalisiyor. Çok zorlu. Abiler çikabilen agaca çikip dokuyor. Bizler de böyle diplerinden topluyoruz. Ben misafir geldim ablama yardim ediyorum. Biraz ona biraz bana nasipleniyoruz. Alanda satanda çok memnun” seklinde konustu.
Asilama ve dokuma isleri yapan Cemil Demir, “Babam öldükten sonra ben devam etmistim. 2011’den bu yana asagi yukari 10 seneden beri baharda geliyorum. Asi isleri yapiyorum. Daha sonra findigiydi, ceviziydi, kestanesiydi Kasim’in 10’una kadar onlarla ugrasacagiz. Kozak yaptik. Kozaklari o zaman açip satip, bir kismini da çocuklara gönderecegiz. Buradan bayagi kazaniyoruz. Bizim memleketin geliri kestane. Zamaninda büyüklerimiz alisveris yapardi kasimda ödeyecegiz derlerdi çünkü gelir o zamandi. Ben asagi yukari 10 bin TL’yi gecik kestane parasi aliyorum. Cevizi, findigi da var asagi yukari 15-20 bin TL senelik gelirimiz var ancak çalisirsan. Yoksa gelip kestane kendisi olmuyor. Onun dibini açmasi, temizlemesi, dokumasi, tasimasi var. Inanmazsiniz her parmagimda diken var” ifadelerini kullandi.
(Ünsal Karka /IHA)