Uzman Diyetisyen Bora'dan 'Hiçbir Özel Gıda Korona Virüsü Engellemez' Uyarısı
Uzman Diyetisyen Zehra Bora, hiçbir özel gıda ve gıda takviyesinin korona virüse yakalanmayı engellemeyeceğinin altını çizerek, pandemi döneminde bağışıklık sistemini güçlü tutmak için önerilerde bulundu.
2019’un aralık ayında Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan, 2020’nin mart ayında ülkemizde de görülmeye başlayan korona virüsünün hiçbir özel gıda veya gıda takviyesi ile engellenemeyeceğini ifade eden Uzman Diyetisyen Zehra Bora, önemli açıklamalar yaptı. Diyetisyen Bora, "İyi hijyen uygulaması, enfeksiyondan korunmanın en iyi yoludur" dedi.
Bağışıklık sisteminin normal işleyişine katkıda bulunan, antioksidan içeriği güçlü ve olası enfeksiyon ile kronik hastalıklardan koruyacak birçok besin olduğunu ifade eden Bora, "Bu nedenle bağışıklık fonksiyonunu desteklemek için egzersiz, sağlıklı ve dengeli beslenme sürdürülmelidir" diye konuştu.
"Yeterince su için, sebze ve meyve tüketin"
Dengeli ve antioksidanlardan zengin beslenen kişilerin, daha güçlü bağışıklık sistemleri ve daha düşük bulaşıcı hastalık riskine sahip olduklarını kaydeden Zehra Bora, "Hem olası bulaşı engellemek hem de sağlık açısından dışarıdan yemek sipariş etmek yerine evinizde yemekleri pişirin. Uzun süre aç kalmak daha sonrasında sizi hem daha fazla yemeye itecek hem de bilinçli beslenmenizi zorlaştıracaktır. Yeterince su için. Sebze ve meyve tüketiminin yeterli olmasına dikkat edin. Dünya Sağlık Örgütü tarafından sağlıklı bireylerin günde en az 2 porsiyon sebze ile 3 porsiyon meyve tüketmesi önerilmektedir. Sebze ve meyveler vitamin, mineral ve posa için önemli kaynaklardır. Bunun yanı sıra antioksidan vitaminlerden de zengin olması bağışıklık sisteminin desteklenmesi açısından önemlidir. Sebzeleri vitamin kaybına uğratmadan pişirmenin en iyi yolu buharda pişirmektir. Fazla pişirmek suda eriyen vitaminlerin sebzelerden suya çözünmesine neden olur. Konserve veya kurutulmuş sebze ve meyveler kullanacaksanız, tuz veya şeker eklenmemiş çeşitleri seçin" önerisinde bulundu.
"Haftada 2-3 kez balık tüketin"
Ara öğünlerde; basit şeker, yağ ve tuz bakımından zengin gıdalar yerine çiğ sebzeleri ve taze meyveleri öneren Uzman Diyetisyen Zehra Bora, “Taze meyve yanına yoğurt veya badem, ceviz gibi yağlı tohumları tercih edebilirsiniz. Doymuş yağlar yerine doymamış yağlar örneğin; balık, avokado, fındık, zeytinyağı, soya tüketmeye özen gösterin. Kırmızı et yerine genellikle yağ oranı daha düşük balık ve kümes hayvanları gibi beyaz etleri tercih edin. Omega-3 tüketimini arttırın, haftada 400 gram olmak üzere 2 veya 3 kez balık tüketmeye özen gösterin. Omega-3, vücutta antienflamatuar etki gösterir” dedi.
"Yağsız süt ve süt ürünlerini tercih edin"
Yağ ve tuz bakımından zengin oldukları için işlenmiş ve yağlı etlerden kaçınılması gerektiğini de söyleyen Bora, “Mümkünse, yağsız süt ve süt ürünlerini tercih edin. Endüstriyel olarak üretilen trans yağlardan kaçının. Bu yağlar enflamatuar özellik gösterirler. Bunlar genellikle işlenmiş gıdalar, fastfood, atıştırmalık yiyecekler, kızarmış yiyecekler, dondurulmuş pizza, turta, kurabiye, margarin ve sürülebilir ürünlerde bulunur” şeklinde konuştu.
Bora, tüm hijyen kurallarına uyduktan sonra, düzenli ve dengeli bir şekilde beslenmeye çalışıp, sağlığı egzersizle destekleyip, iyi uyku çekmeye gayret gösterip, su tüketimine hassasiyet göstererek korona virüsten korunabileceğini de sözlerine ekledi.
Kaynak: İHA
Bağışıklık sisteminin normal işleyişine katkıda bulunan, antioksidan içeriği güçlü ve olası enfeksiyon ile kronik hastalıklardan koruyacak birçok besin olduğunu ifade eden Bora, "Bu nedenle bağışıklık fonksiyonunu desteklemek için egzersiz, sağlıklı ve dengeli beslenme sürdürülmelidir" diye konuştu.
"Yeterince su için, sebze ve meyve tüketin"
Dengeli ve antioksidanlardan zengin beslenen kişilerin, daha güçlü bağışıklık sistemleri ve daha düşük bulaşıcı hastalık riskine sahip olduklarını kaydeden Zehra Bora, "Hem olası bulaşı engellemek hem de sağlık açısından dışarıdan yemek sipariş etmek yerine evinizde yemekleri pişirin. Uzun süre aç kalmak daha sonrasında sizi hem daha fazla yemeye itecek hem de bilinçli beslenmenizi zorlaştıracaktır. Yeterince su için. Sebze ve meyve tüketiminin yeterli olmasına dikkat edin. Dünya Sağlık Örgütü tarafından sağlıklı bireylerin günde en az 2 porsiyon sebze ile 3 porsiyon meyve tüketmesi önerilmektedir. Sebze ve meyveler vitamin, mineral ve posa için önemli kaynaklardır. Bunun yanı sıra antioksidan vitaminlerden de zengin olması bağışıklık sisteminin desteklenmesi açısından önemlidir. Sebzeleri vitamin kaybına uğratmadan pişirmenin en iyi yolu buharda pişirmektir. Fazla pişirmek suda eriyen vitaminlerin sebzelerden suya çözünmesine neden olur. Konserve veya kurutulmuş sebze ve meyveler kullanacaksanız, tuz veya şeker eklenmemiş çeşitleri seçin" önerisinde bulundu.
"Haftada 2-3 kez balık tüketin"
Ara öğünlerde; basit şeker, yağ ve tuz bakımından zengin gıdalar yerine çiğ sebzeleri ve taze meyveleri öneren Uzman Diyetisyen Zehra Bora, “Taze meyve yanına yoğurt veya badem, ceviz gibi yağlı tohumları tercih edebilirsiniz. Doymuş yağlar yerine doymamış yağlar örneğin; balık, avokado, fındık, zeytinyağı, soya tüketmeye özen gösterin. Kırmızı et yerine genellikle yağ oranı daha düşük balık ve kümes hayvanları gibi beyaz etleri tercih edin. Omega-3 tüketimini arttırın, haftada 400 gram olmak üzere 2 veya 3 kez balık tüketmeye özen gösterin. Omega-3, vücutta antienflamatuar etki gösterir” dedi.
"Yağsız süt ve süt ürünlerini tercih edin"
Yağ ve tuz bakımından zengin oldukları için işlenmiş ve yağlı etlerden kaçınılması gerektiğini de söyleyen Bora, “Mümkünse, yağsız süt ve süt ürünlerini tercih edin. Endüstriyel olarak üretilen trans yağlardan kaçının. Bu yağlar enflamatuar özellik gösterirler. Bunlar genellikle işlenmiş gıdalar, fastfood, atıştırmalık yiyecekler, kızarmış yiyecekler, dondurulmuş pizza, turta, kurabiye, margarin ve sürülebilir ürünlerde bulunur” şeklinde konuştu.
Bora, tüm hijyen kurallarına uyduktan sonra, düzenli ve dengeli bir şekilde beslenmeye çalışıp, sağlığı egzersizle destekleyip, iyi uyku çekmeye gayret gösterip, su tüketimine hassasiyet göstererek korona virüsten korunabileceğini de sözlerine ekledi.