Akıncı Üssü Darbe Girişimi Davasına Devam Edildi
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminde komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin 475 sanığın yargılandığı davaya devam edildi.
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmada, tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları hazır bulundu.
Duruşmada, darbe girişimi sırasında İstanbul Sualtı Taarruz Birliği (SAT) Komutanlığında görev yapan eski astsubay Işın Ceylan esasa ilişkin savunmasını yaptı.
Ceylan, şahsına isnat edilen darbe ve örgüt üyeliği iddialarına ilişkin mütalaada maddi delil bulunmadığını bu iddialara dair hiçbir kritere sahip olmadığını ileri sürdü.
Olay günü senelik izindeyken mesai arkadaşı Mustafa Özer'in arayarak kendisini göreve çağırdığını, görevin ne olduğunu sorduğunda ise Özer'in, "Komutanı koruyacağız" dediğini aktaran Ceylan," Birliğime gittim, oradan bizi Yeşilköy Askeri Havaalanı'nda bekleyen CASA tipi uçağa bindik. Nereye gittiğimizi bilmiyordum. İniş yaptığımızda Akıncı Üssü'ne geldiğimizi anladım." diye konuştu.
Ceylan, saat 23.00'te Akıncı Üssü'ne indiklerinde tim komutanı eski yüzbaşı Özay Cödel'in kendilerini toplayarak Genelkurmay Başkanı'nın üste olduğunu, buraya terör saldırısı olabileceğini söylediğini aktardı.
Akıncı Üssü'ünün güvenliğini sağlamakla görevlendirildiğini ifade eden Ceylan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ben Yenikent Nizamiye bölgesinde görev yaptım. Bulunduğum bölgede halk yoktu. Nizamiyede bizden başka dış birlikten gelen personel vardı. Sabaha karşı kamuflajlı ismini sonradan öğrendiğim Özkan Hekin diye birinin nizamiyeden ayrıldığını gördüm. Arkasından 2 el silah sesi geldi. Hekin'in arkasından o gece nizamiyede tanıştığım Halil Burak Balcı gitti. Ben de yanlarına gittiğimde Hekin yerde yatıyordu. Sonra pistlerin bombalamasıyla kumpasa geldiğimi anladım ve tel örgülerden atlayarak üssü terk ettim.
Benim Genelkurmay Başkanının korunması maksadıyla bir terör faaliyeti beklentisine karşı Akıncı Yenikent Nizamiyesi'nde geri planda üssün güvenliğini almam dışında ortaya koyabileceğiniz bilgi belge ve somut delil yoktur. Koruma maksadıyla bana tevcih edilen görevi yaptım. Suçsuzum."
"Özkan Hekim'e nizamiyeden ayılmaması gerektiği şu sebeplerden söylendi. Aldığımız bilgi dışarıda askerleri linç etmek için bazı kişilerin tertiplendiği ve iyi niyetli insanlar olmadığıydı. Bu düşünceyle gitmesini istemedik." ifadelerini kullanan sanık Ceylan, "Arkasından 'dur' denildiği doğrudur. Gözden uzaklaşınca iki el silah sesi duyduk. Ben, Halil Burak Balcı ile arkasından koştuk. Gittiğimizde yönü nizamiyeye doğru yerde yatıyordu." diye konuştu.
Özkan Hekim'in şehit edilmesiyle ilgili eski albay Ali Eraslan'ın emriyle Halil Burak Balcı'yla birlikte kasten öldürmeye yönelik ateş açtıklarına yönelik savcılık mütalaasını reddeden Ceylan, Hekim'i durdurmaya karşı fiili bir müdahalesi olmadığını ileri sürdü.
Hakkında FETÖ üyesi olduğuna dair tanık beyanlarını da kabul etmeye Ceylan, beraat talebinde bulundu.
Duruşmaya yarın devam edilecek.