Süleymaniye Camisi'nde salgın mahzunluğu
Kanuni Sultan Süleyman'ın Mimar Sinan'a inşa ettirdiği ve görkemini bir mühür gibi koruyan Süleymaniye Camisi, koronavirüs salgını nedeniyle 463 yıldan bu yana en sessiz günlerini yaşıyor.
İstanbul'un silüetinin en güzel parçalarından Süleymaniye Camisi, 463 yıllık tarihinin en sakin günlerini geçiriyor.
Osmanlı İmparatorluğu'nun 10. padişahı Kanuni Sultan Süleyman tarafından Mimar Sinan'a inşa ettirilen ve asırlardır heybetinden ödün vermeden dimdik ayakta duran Süleymaniye Camisi, geçen 4,5 asrı aşkın süredir mega kentin en önemli simgeleri arasında yer alıyor.
Sinan'ın sadeliği estetikle ihtişama dönüştürdüğü cami, dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını sebebiyle tarihi bir sessizlik yaşıyor. Salgın nedeniyle alınan tedbirler kapsamında cami ve mescitlerde cemaatle namaz kılınmasının geçici olarak kısıtlanmasının ardından Süleymaniye Camisi, eski yoğun günlerinden uzak bir görüntü çiziyor. İbadetin yanı sıra turistik cazibesi de bulunan cami, gün içinde sadece dini buyrukları yerine getirmek isteyen az sayıda vatandaşı ağırlıyor.
Vakit namazlarında münferit ibadete açık olan camide görevliler rutin çalışmalarını sürdürüyor. Cami hoparlöründen vakitlerde ezanın yanı sıra salgın hastalığın defedilmesi için dua sesi yükseliyor; hayatını kaybedenlere rahmet, hastalara şifa temennisinde bulunuluyor.
"25 yıllık görev süremde böyle bir olayla karşılaşmadım"
Süleymaniye Camisi Müezzini Mehmet Koçyiğit, AA muhabirine yaptığı açıklamada, vatandaşların camide sosyal mesafeyi gözeterek vakit namazlarını eda edebildiğini söyledi.
Koçyiğit, "Cemaatimiz 3-5 kişi geldiği zaman cemaat olup namaz kılmazlar. Ben zaman zaman görüyorum muhtelif yerlerde ayrı ayrı, mesafe koyarak namazlarını kılıyorlar." dedi.
Camide 25 yıldır görev yaptığını anlatan Koçyiğit, bu sürede böyle bir olayla karşılaşmadığını dile getirdi. İstanbul'a 1977'de geldiğini ve o yıldan bu yana Fatih'te yaşadığını belirten Koçyiğit, "O günden bu tarafa da böyle bir şey yaşamadım." ifadesini kullandı.
Koçyiğit, koronavirüs pandemisi ortaya çıkana kadar camide özellikle ramazan ibadetlerinin hiçbir zaman kesintiye uğramadığının da altını çizdi. Salgına kadar ibadetlerin kısıtlandığını hiç hatırlamadığını belirten Koçyiğit, "Bu sıkıntılı bir süreç. Hakikaten hüzünlüyüz. Bütün halkımız hüzünlü." dedi.
Mehmet Koçyiğit, daha önceleri selatin camisinde cemaat ve turistik kalabalığın yanı sıra her ramazanda ayrı bir yoğunluk yaşandığını vurgulayarak, "Tabii bakıyoruz neredeyse iki aydır camimiz çok mahzun. Cemaat yok, ses yok, cıvıltı yok, giren-çıkan yok. Hakikaten çok buruk bir şekilde Ramazan-ı Şerif'i karşıladık. Dua edelim inşallah, bir an evvel eski halimize dönelim." şeklinde konuştu.
Osmanlı İmparatorluğu'nun 10. padişahı Kanuni Sultan Süleyman tarafından Mimar Sinan'a inşa ettirilen ve asırlardır heybetinden ödün vermeden dimdik ayakta duran Süleymaniye Camisi, geçen 4,5 asrı aşkın süredir mega kentin en önemli simgeleri arasında yer alıyor.
Sinan'ın sadeliği estetikle ihtişama dönüştürdüğü cami, dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını sebebiyle tarihi bir sessizlik yaşıyor. Salgın nedeniyle alınan tedbirler kapsamında cami ve mescitlerde cemaatle namaz kılınmasının geçici olarak kısıtlanmasının ardından Süleymaniye Camisi, eski yoğun günlerinden uzak bir görüntü çiziyor. İbadetin yanı sıra turistik cazibesi de bulunan cami, gün içinde sadece dini buyrukları yerine getirmek isteyen az sayıda vatandaşı ağırlıyor.
Vakit namazlarında münferit ibadete açık olan camide görevliler rutin çalışmalarını sürdürüyor. Cami hoparlöründen vakitlerde ezanın yanı sıra salgın hastalığın defedilmesi için dua sesi yükseliyor; hayatını kaybedenlere rahmet, hastalara şifa temennisinde bulunuluyor.
"25 yıllık görev süremde böyle bir olayla karşılaşmadım"
Süleymaniye Camisi Müezzini Mehmet Koçyiğit, AA muhabirine yaptığı açıklamada, vatandaşların camide sosyal mesafeyi gözeterek vakit namazlarını eda edebildiğini söyledi.
Koçyiğit, "Cemaatimiz 3-5 kişi geldiği zaman cemaat olup namaz kılmazlar. Ben zaman zaman görüyorum muhtelif yerlerde ayrı ayrı, mesafe koyarak namazlarını kılıyorlar." dedi.
Camide 25 yıldır görev yaptığını anlatan Koçyiğit, bu sürede böyle bir olayla karşılaşmadığını dile getirdi. İstanbul'a 1977'de geldiğini ve o yıldan bu yana Fatih'te yaşadığını belirten Koçyiğit, "O günden bu tarafa da böyle bir şey yaşamadım." ifadesini kullandı.
Koçyiğit, koronavirüs pandemisi ortaya çıkana kadar camide özellikle ramazan ibadetlerinin hiçbir zaman kesintiye uğramadığının da altını çizdi. Salgına kadar ibadetlerin kısıtlandığını hiç hatırlamadığını belirten Koçyiğit, "Bu sıkıntılı bir süreç. Hakikaten hüzünlüyüz. Bütün halkımız hüzünlü." dedi.
Mehmet Koçyiğit, daha önceleri selatin camisinde cemaat ve turistik kalabalığın yanı sıra her ramazanda ayrı bir yoğunluk yaşandığını vurgulayarak, "Tabii bakıyoruz neredeyse iki aydır camimiz çok mahzun. Cemaat yok, ses yok, cıvıltı yok, giren-çıkan yok. Hakikaten çok buruk bir şekilde Ramazan-ı Şerif'i karşıladık. Dua edelim inşallah, bir an evvel eski halimize dönelim." şeklinde konuştu.