Müftü Topçu Açıklaması 'Herkes Evini Mescide Çevirecek'
Ağrı İl Müftüsü Tandoğan Topçu, Ramazan ayında yurt genelinde korona virüs tedbirleri kapsamında alınan önlemler nedeni ile vatandaşların evlerinde ibadetlerini yerine getirmelerinin daha doğru olacağını söyledi.
Ramazan ayının bu yıl yurt genelinde korona virüs salgını nedeni ile buruk başlayacağını dile getiren Müftü Topçu, “Mübarek Ramazan-ı Şerif gölgesini üzerimize saldı. Bizim kültürümüzde de mübarek Ramazan’ı Şerif başlangıcı rahmet ortası mağfiret sonu da Cehennem azabından kurtarma şeklinde bilinir. Tabii ki bu Ramazan’a maalesef biraz buruk giriyoruz. Dünyayı tehdit eden, ülkemizi tehdit eden, şehrimizi tehdit eden, bir musibetle, pandemi ile salgın ile veba ile karşı karşıyayız. Tabii ki bu çerçevede de hem devletimizin aldığı önlemler hem de teşkilatımızın aldığı önlemler düşünüldüğü zaman bizler de buradan Ağrı İl Müftülüğü olarak alınan bu tedbirler çerçevesinde hareket etmek durumundayız” dedi.
İslam’da insan sağlığının her şeyden önce geldiğini ifade eden Topçu, “Yüce dinimizde hem Kuran hem Peygamberimiz efendimiz (S.A.V) insan sağlığına olağanüstü bir değer verir. Yani sağlık her şeyin başıdır. Bir insan sağlıklı olmazsa hiçbir şey yapamaz. İbadet de yapamaz. Kullukta yapamaz. Önce ayakta gezecek. Ailesini sevk ve idare edecek. Onların ihtiyacını giderecek. Karşılıklı ihtiyaçlarını giderecek ki hayat, hayat olsun. Yani sağlığın olmadığı bir yerde hiçbir şeyin olması mümkün değildir. Bunu kendi bedenimizden de biliriz. Zira tabii ki normalde Cuma günleri biliyorsunuz camilerimiz şu anda kapalı. Yarın Allah izin verirse Teravih Namazının idrak edeceğiz. Ama maalesef bu camilerde olamayacak Yani bu salgından dolayı Çünkü Allah korusun Böyle bir durumu biz gerçekleştirdiğimiz zaman arkasından ne çıkacağı belli değil. Dolayısıyla bizim burada İl Müftülüğü olarak Başkanlığımızın, teşkilatımızın tavsiyeleri de bu doğrultudadır. Yani herkes kendi evini mescit yapacak. Ama kendi evini. Yani ailesi ile beraber. Çocuklarıyla beraber namazını kılacak. Teravih Namazı kılacak. Dolayısıyla burada şuna dikkat etmek lazım. Komşudan birisinin de gelip de beraber kılması olmaz. O zaman karantina olmamış olur. İzole olmamış olur. O yüzden ev halkı namazını kendi arasında kendi evinde idrak edecek olmamış olur. O yüzden sadece ailemizle birlikte idrak edecek ardından dua edeceğiz. Cenabı Hak bu salgını hem dünyadan hem ülkemizden bertaraf edecek ve böylece inşallah geleceğe birlikte yürüyeceğiz. Aslında yüce dinimiz bize sosyalliği daima yani insanların bir arada olmasını daima teşvik eden bir dindir. Cuma namazı vakti mesela. Yani Cuma namazları, Teravihlerin beraber kılınması, Hac ibadeti bunun açık göstergesidir. Ama ne yazık ki burada böyle bir mazeret olunca bu ibadetimizi kendi aramızda yapmamamız gayet yerinde olur. Tek başına da kılınabilir. Bunu sorun etmemek lazım” şeklinde konuştu.
‘Ramazan ayının ertelenmesi söz konusu bile olamaz’
Korona virüs salgını dolayısıyla bazı sosyal medya hesapları üzerinden Ramazan ayının rtelenmesine ilişkin yapılan paylaşımlara da değinen Müftü Topçu, “Ana kaynağımız Kur’an ve Sünnettir. Tüm Dünya Müslümanları için geçerlidir. Daha doğrusu ben Müslümanım diyen herkesin Kitabı Kur’an’dır. Peygamberimizin sünnetidir. Bunlara baktığımız zaman Cenabı Hak Ramazan-ı Şerif ile ilgili şunu buyurur; " Ramazan Ayı insanlara hidayeti, doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur’an’ın indirildiği aydır.” Demek ki Kur’an-ı Kerim Ramazan-ı Şerif’te indirilmiştir. Devam ediyor ayeti kerime, "Sizde ben müminim diyen kimse onlar, Ramazan’a eriştiğinde o ayda oruç tutsun" buyuruyor Cenabı Hak. Tabii ki burada oruç tutamayacak gruptaki mazeretleriler var. Mesela emzikli kadın, hamile kadın, yolculuk yapanlar ya da piri fani yaşlı insanlar ya da müzmin hasta yani buna benzer bir Müslüman kadın olsun erkek olsun buna benzer mazeretleri olmadığı takdirde sağlığı da yerinde ise her kesin Ramazan Ayına kavuştuğunda oruç tutması gerekir. Bu Allah’ın emridir. Allah’ın emrini bir insanın ya bu sene olmasa öbür sene erteleyelim gibi bir durum söz konusu değildir. Hac da öyledir. Hac da belirli aylarda yapılır. Bununla ilgili de sosyal medyada farklı yorumlar yapanlar var. Ertelensin ya da farklı aylarda yapılsın gibi. Yani bunlar bizim ifadelerimiz değil. Bunlar bizi, bütün kainatı yoktan var eden Hazreti Allah’ın koymuş olduğu kanun dur. Dolayısıyla ben Müslümanım, müminim diyen erkek kadın herkesin de buna uyuması gerekir. Dolayısıyla bir Müslüman olarak bizim bu noktada Ramazan bu ay olmasın da öbür ay olsun. Altı ay sonra olsun. Bir sene sonra olsun iki ay sonra olsun. Cuma günü başka gün olsun gibi bir şey söz konusu olamaz. Öyle bir erteleme olamaz tabii ki. Cuma sağlık söz konusu olduğu için yapılmaması doğru olduğu için yapılacak bir şey yoktu. Fakat zaman dilimi olarak bunun ertelenmesi söz konusu değildir. Yani Cuma’yı Cuma değil de Perşembe kılın, Çarşamba kılalım diye bir şey de olmaz” ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA
İslam’da insan sağlığının her şeyden önce geldiğini ifade eden Topçu, “Yüce dinimizde hem Kuran hem Peygamberimiz efendimiz (S.A.V) insan sağlığına olağanüstü bir değer verir. Yani sağlık her şeyin başıdır. Bir insan sağlıklı olmazsa hiçbir şey yapamaz. İbadet de yapamaz. Kullukta yapamaz. Önce ayakta gezecek. Ailesini sevk ve idare edecek. Onların ihtiyacını giderecek. Karşılıklı ihtiyaçlarını giderecek ki hayat, hayat olsun. Yani sağlığın olmadığı bir yerde hiçbir şeyin olması mümkün değildir. Bunu kendi bedenimizden de biliriz. Zira tabii ki normalde Cuma günleri biliyorsunuz camilerimiz şu anda kapalı. Yarın Allah izin verirse Teravih Namazının idrak edeceğiz. Ama maalesef bu camilerde olamayacak Yani bu salgından dolayı Çünkü Allah korusun Böyle bir durumu biz gerçekleştirdiğimiz zaman arkasından ne çıkacağı belli değil. Dolayısıyla bizim burada İl Müftülüğü olarak Başkanlığımızın, teşkilatımızın tavsiyeleri de bu doğrultudadır. Yani herkes kendi evini mescit yapacak. Ama kendi evini. Yani ailesi ile beraber. Çocuklarıyla beraber namazını kılacak. Teravih Namazı kılacak. Dolayısıyla burada şuna dikkat etmek lazım. Komşudan birisinin de gelip de beraber kılması olmaz. O zaman karantina olmamış olur. İzole olmamış olur. O yüzden ev halkı namazını kendi arasında kendi evinde idrak edecek olmamış olur. O yüzden sadece ailemizle birlikte idrak edecek ardından dua edeceğiz. Cenabı Hak bu salgını hem dünyadan hem ülkemizden bertaraf edecek ve böylece inşallah geleceğe birlikte yürüyeceğiz. Aslında yüce dinimiz bize sosyalliği daima yani insanların bir arada olmasını daima teşvik eden bir dindir. Cuma namazı vakti mesela. Yani Cuma namazları, Teravihlerin beraber kılınması, Hac ibadeti bunun açık göstergesidir. Ama ne yazık ki burada böyle bir mazeret olunca bu ibadetimizi kendi aramızda yapmamamız gayet yerinde olur. Tek başına da kılınabilir. Bunu sorun etmemek lazım” şeklinde konuştu.
‘Ramazan ayının ertelenmesi söz konusu bile olamaz’
Korona virüs salgını dolayısıyla bazı sosyal medya hesapları üzerinden Ramazan ayının rtelenmesine ilişkin yapılan paylaşımlara da değinen Müftü Topçu, “Ana kaynağımız Kur’an ve Sünnettir. Tüm Dünya Müslümanları için geçerlidir. Daha doğrusu ben Müslümanım diyen herkesin Kitabı Kur’an’dır. Peygamberimizin sünnetidir. Bunlara baktığımız zaman Cenabı Hak Ramazan-ı Şerif ile ilgili şunu buyurur; " Ramazan Ayı insanlara hidayeti, doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur’an’ın indirildiği aydır.” Demek ki Kur’an-ı Kerim Ramazan-ı Şerif’te indirilmiştir. Devam ediyor ayeti kerime, "Sizde ben müminim diyen kimse onlar, Ramazan’a eriştiğinde o ayda oruç tutsun" buyuruyor Cenabı Hak. Tabii ki burada oruç tutamayacak gruptaki mazeretleriler var. Mesela emzikli kadın, hamile kadın, yolculuk yapanlar ya da piri fani yaşlı insanlar ya da müzmin hasta yani buna benzer bir Müslüman kadın olsun erkek olsun buna benzer mazeretleri olmadığı takdirde sağlığı da yerinde ise her kesin Ramazan Ayına kavuştuğunda oruç tutması gerekir. Bu Allah’ın emridir. Allah’ın emrini bir insanın ya bu sene olmasa öbür sene erteleyelim gibi bir durum söz konusu değildir. Hac da öyledir. Hac da belirli aylarda yapılır. Bununla ilgili de sosyal medyada farklı yorumlar yapanlar var. Ertelensin ya da farklı aylarda yapılsın gibi. Yani bunlar bizim ifadelerimiz değil. Bunlar bizi, bütün kainatı yoktan var eden Hazreti Allah’ın koymuş olduğu kanun dur. Dolayısıyla ben Müslümanım, müminim diyen erkek kadın herkesin de buna uyuması gerekir. Dolayısıyla bir Müslüman olarak bizim bu noktada Ramazan bu ay olmasın da öbür ay olsun. Altı ay sonra olsun. Bir sene sonra olsun iki ay sonra olsun. Cuma günü başka gün olsun gibi bir şey söz konusu olamaz. Öyle bir erteleme olamaz tabii ki. Cuma sağlık söz konusu olduğu için yapılmaması doğru olduğu için yapılacak bir şey yoktu. Fakat zaman dilimi olarak bunun ertelenmesi söz konusu değildir. Yani Cuma’yı Cuma değil de Perşembe kılın, Çarşamba kılalım diye bir şey de olmaz” ifadelerini kullandı.