Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı'dan CHP'deki Taciz İddialarına İlişkin Açıklama Açıklaması

'İddialarla ilgili CHP en başından beri kendi üzerine düşeni yapmıştır. Gerek İstanbul il örgütü gerek İstanbul İl Başkanımız gerek diğer örgütlerimiz, bu konuda asla taviz vermeden partimizin 'sıfır tolerans' politikasına uygun bir şekilde davranmışlardır' 'CHP'nin ilçe, il örgütlerine, genel merkezine ulaşan herhangi bir şikayet, özellikle kadın hakları ve kadın tacizi konusunda ulaşan herhangi bir şikayet büyük bir titizlikle incelenir ve onun gereği yapılır' 'Bu toplumsal meseleyi siyaset dışında bırakalım. Bizim verdiğimiz önergeler sizi rahatsız ediyorsa buyurun önergeleri siz verin. Biz CHP olarak, kadına ve çocuğa karşı tacize tecavüze yeltenen kişileri en ağır şekilde yaptırımlara uğratacak yasa tekliflerinizi desteklemeye hazırız'

CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, partisinin İstanbul il örgütündeki taciz iddialarıyla ilgili CHP'nin en başından beri üzerine düşeni yaptığını belirtti.

Salıcı, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Türk kadınına seçme ve seçilme hakkı verilmesinin 86'ncı yıl dönümünü kutladı.

Son günlerde CHP'yi hedef alan taciz iddialarıyla ilgili iktidar kanadından ağır ithamlarda bulunulduğunu ifade eden Salıcı, mağdurların hassasiyetlerini ve özel durumlarını gözeterek konuyu kamuoyu önünde şu ana kadar tartışmadıklarını söyledi.

Kendi sorumluluklarını örtmek isteyen iktidarın en üst düzeyden bu konuyu konuşması nedeniyle de bu açıklamayı yapma ihtiyacı doğduğunu dile getiren Salıcı, şöyle konuştu:

"Adı geçen iddialarla ilgili CHP en başından beri kendi üzerine düşeni yapmıştır. Gerek İstanbul il örgütü gerek İstanbul İl Başkanımız gerek diğer örgütlerimiz, bu konuda asla taviz vermeden partimizin sıfır tolerans politikasına uygun bir şekilde davranmışlardır. Bizim geçmişte kadına şiddete ve tacize izin vermeyen tutumumuz ortadadır, bundan sonra da bu tutumuz devam edecektir. Kadına yönelik şiddete, tacize, 'sıfır tolerans' politikası CHP için her zaman bir önemde olmuştur. CHP'de kurullar vardır, CHP bir tek adam partisi değildir. CHP'nin ilçe, il örgütlerine, genel merkezine ulaşan herhangi bir şikayet, özellikle kadın hakları ve kadın tacizi konusunda ulaşan herhangi bir şikayet büyük bir titizlikle incelenir ve onun gereği yapılır. İstanbul'da yaşanan süreçlerde de il örgütümüz gereken hassasiyeti göstermiş ve mağdurların ikincil şekilde mağdur olmamalarını sağlayacak şekilde süreci yürütmüştür."

Bu konuyla ilgili CHP'li kadın milletvekillerinin de bir açıklama yaptıklarını aktaran Salıcı, o açıklamada daha detaylı bilgilere ulaşılabileceğini bildirdi.

"Ortada bir iktidar var, AK Parti iktidarı. Kadına karşı işlenen suçlarda, tacizlerde, tecavüzlerde, çocuğa karşı işlenen suçlarda ağır bir dosyaları, vahim bir geçmişleri olan bir siyasi parti." iddiasında bulunan Salıcı, şöyle devam etti:

"Ben burada bunlardan tek tek bahsetmeyeceğim ama bahsetmeye kalksak şu dosyanın tamamını okumaya kalksak, burada ne sözler olduğunu, ne meşrulaştırma çabaları olduğunu göreceksiniz. İktidar bunu bir siyasi manevra olarak değerlendiriyor ama İstanbul Sözleşmesi'ne karşı çıkanların aleni bir şekilde televizyonlarda konuştuğu, parti yetkili organlarında bulunduğu bir siyasi iktidarın, CHP'ye kadına karşı şiddet, taciz, tecavüz, kadın cinayetleri konusunda istikamet vermeye kalkması onların acziyetini gösterir. Bu konuyu mümkün olduğunca gelin siyaset üstü bir mesele olarak algılayalım. Yani mağdurun hangi siyasi partinin üyesi olduğu, bir siyasi parti üyesi olup olmamasını bir kenara bırakalım, meseleye kadına karşı taciz, kadına karşı şiddet çerçevesi içinde bakalım ve meseleyi buradan görelim. Şimdi meseleyi buradan gördüğünüz zaman iktidarın yapmış olduğu siyasi dilin tamamı ortadan kalkıyor. Daha önce CHP'li milletvekilleri kadına karşı, çocuğa karşı tacizin, şiddetin araştırılması ile araştırma önergeleri verdi mi? Verdi. Sonuç? Adalet ve Kalkınma Partili milletvekillerin oyları reddedildi. Gelin 'hodri meydan' diyelim biz size gelin madem biz araştırma önergesi verdiğimiz zaman bunları reddediyorsunuz ama bu toplumsal bir mesele. Bu toplumsal meseleyi siyaset dışında bırakalım. Bizim verdiğimiz önergeler sizi rahatsız ediyorsa buyurun önergeleri siz verin. Biz CHP olarak, kadına ve çocuğa karşı tacize tecavüze yeltenen kişileri en ağır şekilde yaptırımlara uğratacak yasa tekliflerinizi desteklemeye hazırız. Buyurun siz verin."

AK Parti döneminde "kadına ve çocuğa karşı şiddet" rakamlarının rekorlara ulaştığını savunan Salıcı, iktidarın CHP'yi suçlayacak bir dil kullanmasını "aymazlık" olarak nitelendirdi.

Oğuz Kaan Salıcı, konuşmasını şöyle tamamladı:

"CHP'nin bu konudaki siyaseti, geçmişte de bugün de önümüzdeki süreçte de çok açıktır ve nettir. CHP kendi içinde olan herhangi bir sıkıntı varsa, bu sıkıntıyı kendi yetkili kurulları üzerinden sonuçlandırır ve disiplin kurulları, disiplin süreçleri hızlı bir şekilde işler. Adalet ve Kalkınma Partili siyasetçilere Ensar Vakfı'nda yaşananları, o yaşananlardan sonra çocuk tacizleri, erkek çocuklara karşı yapılan tacizlerden sonra bakanlarının 'bir kereden bir şey olmaz' anlamına gelen sözlerini kendi milletvekillerinin sözlerini hatırlatırım. Eğer bunların hepsini konuşmaya başlasak bu basın toplantısı sabaha kadar sürer."
Kaynak: AA