Azad Cammu Ve Keşmir Cumhurbaşkanı Han'dan İİT Ve Afrika Birliği'ne Keşmir Çağrısı
Azad Cammu ve Keşmir Cumhurbaşkanı Serdar Mesud Han, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Afrika Birliği’ne (AfB), Hindistan’ın Cammu Keşmir bölgesinde devam eden “soykırımı” durdurması çağrısında bulundu.
İİT’nin Nijer’in başkenti Niamey’de 47. Dışişleri Bakanları Konseyi toplantısına katılan Pakistan Dışişleri Bakanı Şah Mahmud Kureyşi'nin beraberindeki heyet arasında yer alan Han, yerel basına yaptığı açıklamada, İİT ve Afrika Birliği’nden Hindistan’ın soykırım faaliyetlerini durdurmalarını istedi.
Han, Cammu Keşmir’in demografik yapısının değiştirilmesi için yılın son çeyreğinde 2 milyonun üzerinde Hindu’nun bölgeye transfer edildiğini ve yasa dışı bir şekilde yerleştirildiğini belirtti.
Bu durumun kabul edilemez olduğunu ifade eden Han, söz konusu adımın Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi kararlarının ve uluslararası hukukun ihlali olduğunu dile getirdi.
Han, Nijer’in İİT ve Afrika Birliği’ndeki nüfuzunu Cammu Keşmir halkının adalet arayışı için kullanacağını umduğunu kaydetti.
Nijer’in İİT Cammu Keşmir Temas Grubu’nun kurucu üyelerinden olduğunu anımsatan Han, Keşmir halkının kendi kaderini tayin hakkını daima destekleyen Niamey yönetimine ve Nijer halkına teşekkür etti.
- Yerlilik düzenlemesi
Hindistan İçişleri Bakanlığınca kabul edilen ve Cammu Keşmir'de 15 yıl yaşamış Hindistan vatandaşlarına "yerli" statüsü tanınarak bölgede toprak edinme, ikamet ve çalışma hakkı verilmesini öngören düzenleme 31 Mart'ta Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
22 Eylül'e değin 1 milyon 850 binin üzerinde Hindistan vatandaşına yerliler gibi mülk edinme, ikamet ve çalışma hakkı tanıyan yerlilik sertifikası verildi.
Uzmanlar, söz konusu düzenlemeyi, Cammu Keşmir'in demografik yapısının değiştirilmesi için atılan bir adım olarak görüyor.
- Keşmir sorunu
İngiltere, 1947'de sömürge olarak yönettiği Hindistan'dan çekilirken o dönemde bir prenslik olan Keşmir, bağımsızlıklarını yeni kazanan Hindistan ya da Pakistan ile birleşme konusunda tercihle karşı karşıya kaldı. Nüfusunun yüzde 90'ı Müslüman olan Keşmir halkı, 1947'de Pakistan'a katılmaktan yana tavır alsa da dönemin prensi, Hindistan ile birleşmeye karar verdi. Karara Müslüman Keşmir halkı karşı çıktı. Pakistan ve Hindistan'ın bölgeye asker göndermesiyle taraflar 1947'de ilk kez savaştı. İki ülke arasında yine aynı nedenle 1965 ve 1999'da savaş çıktı.
Savaşların ardından sağlanan geçici ateşkes sonucunda Cammu Keşmir'in yüzde 45'i Hindistan'ın, yüzde 35'i Pakistan'ın kontrolünde kaldı. Bölgenin doğusundaki yüzde 20'lik bir kısım ise sınırdaş Çin'in hakimiyetine verildi.
Ele geçirdiği bölgeleri "Cammu Keşmir" eyaleti adı altında kendine bağlayan Hindistan, geçen yıl yaptığı anayasa değişikliğiyle bölgenin özel yönetim statüsünü kaldırarak "Cammu Keşmir" ve "Ladakh" adıyla merkeze bağlı "Birlik Toprağı" statüsünde iki ayrı idari birim haline getirdi.
Bağımsızlık yanlısı militan gruplar bölgede 1989'dan bu yana Hint yönetimine karşı silahlı mücadele yürütüyor. Hindistan, çoğunluğu Müslüman Keşmir halkının meşru mücadele olarak gördüğü bu hareketleri "Pakistan destekli terörizm" olarak görürken, İslamabad yönetimi suçlamaya karşı çıkıyor.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), 1948'den itibaren aldığı kararlarla Keşmir'in askerden arındırılmasını ve geleceğinin halkoyuyla belirlenmesini öngörüyor. Hindistan, halk oylamasına karşı tutum benimserken Pakistan, BMGK kararlarının uygulanmasını istiyor.
Kaynak: AA
Han, Cammu Keşmir’in demografik yapısının değiştirilmesi için yılın son çeyreğinde 2 milyonun üzerinde Hindu’nun bölgeye transfer edildiğini ve yasa dışı bir şekilde yerleştirildiğini belirtti.
Bu durumun kabul edilemez olduğunu ifade eden Han, söz konusu adımın Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi kararlarının ve uluslararası hukukun ihlali olduğunu dile getirdi.
Han, Nijer’in İİT ve Afrika Birliği’ndeki nüfuzunu Cammu Keşmir halkının adalet arayışı için kullanacağını umduğunu kaydetti.
Nijer’in İİT Cammu Keşmir Temas Grubu’nun kurucu üyelerinden olduğunu anımsatan Han, Keşmir halkının kendi kaderini tayin hakkını daima destekleyen Niamey yönetimine ve Nijer halkına teşekkür etti.
- Yerlilik düzenlemesi
Hindistan İçişleri Bakanlığınca kabul edilen ve Cammu Keşmir'de 15 yıl yaşamış Hindistan vatandaşlarına "yerli" statüsü tanınarak bölgede toprak edinme, ikamet ve çalışma hakkı verilmesini öngören düzenleme 31 Mart'ta Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
22 Eylül'e değin 1 milyon 850 binin üzerinde Hindistan vatandaşına yerliler gibi mülk edinme, ikamet ve çalışma hakkı tanıyan yerlilik sertifikası verildi.
Uzmanlar, söz konusu düzenlemeyi, Cammu Keşmir'in demografik yapısının değiştirilmesi için atılan bir adım olarak görüyor.
- Keşmir sorunu
İngiltere, 1947'de sömürge olarak yönettiği Hindistan'dan çekilirken o dönemde bir prenslik olan Keşmir, bağımsızlıklarını yeni kazanan Hindistan ya da Pakistan ile birleşme konusunda tercihle karşı karşıya kaldı. Nüfusunun yüzde 90'ı Müslüman olan Keşmir halkı, 1947'de Pakistan'a katılmaktan yana tavır alsa da dönemin prensi, Hindistan ile birleşmeye karar verdi. Karara Müslüman Keşmir halkı karşı çıktı. Pakistan ve Hindistan'ın bölgeye asker göndermesiyle taraflar 1947'de ilk kez savaştı. İki ülke arasında yine aynı nedenle 1965 ve 1999'da savaş çıktı.
Savaşların ardından sağlanan geçici ateşkes sonucunda Cammu Keşmir'in yüzde 45'i Hindistan'ın, yüzde 35'i Pakistan'ın kontrolünde kaldı. Bölgenin doğusundaki yüzde 20'lik bir kısım ise sınırdaş Çin'in hakimiyetine verildi.
Ele geçirdiği bölgeleri "Cammu Keşmir" eyaleti adı altında kendine bağlayan Hindistan, geçen yıl yaptığı anayasa değişikliğiyle bölgenin özel yönetim statüsünü kaldırarak "Cammu Keşmir" ve "Ladakh" adıyla merkeze bağlı "Birlik Toprağı" statüsünde iki ayrı idari birim haline getirdi.
Bağımsızlık yanlısı militan gruplar bölgede 1989'dan bu yana Hint yönetimine karşı silahlı mücadele yürütüyor. Hindistan, çoğunluğu Müslüman Keşmir halkının meşru mücadele olarak gördüğü bu hareketleri "Pakistan destekli terörizm" olarak görürken, İslamabad yönetimi suçlamaya karşı çıkıyor.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), 1948'den itibaren aldığı kararlarla Keşmir'in askerden arındırılmasını ve geleceğinin halkoyuyla belirlenmesini öngörüyor. Hindistan, halk oylamasına karşı tutum benimserken Pakistan, BMGK kararlarının uygulanmasını istiyor.