Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan G-20 Liderler Zirvesi'nde önemli mesajlar
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, G-20 Zirvesi'ne İstanbul'dan canlı bağlantıyla katıldı. Erdoğan, ''Suriye'de DEAŞ'la göğüs göğüse çarpışan tek NATO ülkesiyiz. Yalnız bırakılmamıza rağmen bugüne kadar 9 bine yakın yabancı terörist savaşçı yakaladık ve ülkelerine geri gönderdik'' dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:
Türkiye son 6 yıldır dünyada en fazla mülteciye ev sahipliği yapan ülkedir. Üstelik bu çabaları bize verilen destek sözleri yerine getirilmemiş olmasına rağmen yapıyoruz. Savaştan etkilenen bölgelere ve risk altındaki topluluklara yönelik insani yardımların finans kaynaklarını güçlendirmeliyiz.
Salgının yoksulluk ve eşitsizlik başta olmak üzere birçok sorunu daha da derinleştirdiğini görüyoruz. Salgın hem mevcut düzenin çarpıklıklarını gözler önüne sermiş hem de tüm insanların aynı gemide olduğunu bir kez daha hatırlatmıştır. Suriye'den Libya'ya kadar farklı cephelerde yürüttüğümüz mücadelenin önemi ortaya çıkmıştır. Hal böyleyken ülkemizin attığı adımların eleştiriye maruz kalması iyi niyetli bir durum değildir.
Suriye'de DEAŞ'la göğüs göğüse çarpışan tek NATO ülkesiyiz. Yalnız bırakılmamıza rağmen bugüne kadar 9 bine yakın yabancı terörist savaşçı yakaladık ve ülkelerine geri gönderdik. Bir dönem teröristlerin cirit attığı bölgeleri güvenli hale getirdik. Terör tehdidinin bertaraf edilmesi, ihtilafların önlenmesi ve istikrarın güçlendirilmesi noktasında elimizden gelen çabayı gösteriyoruz.
İnsanlık olarak el ele verdiğimizde sıkıntılarımızın daha da hafifleyeceğine inanıyoruz. Sadece bugünü değil yarınları da düşünmeliyiz. İklim değişikliği ile mücadeleye aktif katkı sağlıyoruz. Elektriğimizin yüzde 63'ünü yerli ve yenilenebilir kaynaklardan üretiyoruz. Çevre kirliliği ve iklim değişikliği ile mücadele edilirken yeni haksızlıkların, yeni çifte standartların oluşmasına müsaade edilmemelidir. Ülkemizin BM İklim Değişikliği Ek 1 listesinden çıkartılmasını bekliyoruz.
İnsana hizmet etmeyen, insana huzur, esenlik ve değer vermeyen, adaleti ve güvenliği temin etmeyen bir sistemin başarı şansı yoktur. Hırs, tahakküm, adaletsizlik ve rant üzerine kurulu mevcut küresel ekonomik mimarinin ne insanı ne de tabiatı koruması mümkündür.
Türkiye son 6 yıldır dünyada en fazla mülteciye ev sahipliği yapan ülkedir. Üstelik bu çabaları bize verilen destek sözleri yerine getirilmemiş olmasına rağmen yapıyoruz. Savaştan etkilenen bölgelere ve risk altındaki topluluklara yönelik insani yardımların finans kaynaklarını güçlendirmeliyiz.
Salgının yoksulluk ve eşitsizlik başta olmak üzere birçok sorunu daha da derinleştirdiğini görüyoruz. Salgın hem mevcut düzenin çarpıklıklarını gözler önüne sermiş hem de tüm insanların aynı gemide olduğunu bir kez daha hatırlatmıştır. Suriye'den Libya'ya kadar farklı cephelerde yürüttüğümüz mücadelenin önemi ortaya çıkmıştır. Hal böyleyken ülkemizin attığı adımların eleştiriye maruz kalması iyi niyetli bir durum değildir.
Suriye'de DEAŞ'la göğüs göğüse çarpışan tek NATO ülkesiyiz. Yalnız bırakılmamıza rağmen bugüne kadar 9 bine yakın yabancı terörist savaşçı yakaladık ve ülkelerine geri gönderdik. Bir dönem teröristlerin cirit attığı bölgeleri güvenli hale getirdik. Terör tehdidinin bertaraf edilmesi, ihtilafların önlenmesi ve istikrarın güçlendirilmesi noktasında elimizden gelen çabayı gösteriyoruz.
İnsanlık olarak el ele verdiğimizde sıkıntılarımızın daha da hafifleyeceğine inanıyoruz. Sadece bugünü değil yarınları da düşünmeliyiz. İklim değişikliği ile mücadeleye aktif katkı sağlıyoruz. Elektriğimizin yüzde 63'ünü yerli ve yenilenebilir kaynaklardan üretiyoruz. Çevre kirliliği ve iklim değişikliği ile mücadele edilirken yeni haksızlıkların, yeni çifte standartların oluşmasına müsaade edilmemelidir. Ülkemizin BM İklim Değişikliği Ek 1 listesinden çıkartılmasını bekliyoruz.
İnsana hizmet etmeyen, insana huzur, esenlik ve değer vermeyen, adaleti ve güvenliği temin etmeyen bir sistemin başarı şansı yoktur. Hırs, tahakküm, adaletsizlik ve rant üzerine kurulu mevcut küresel ekonomik mimarinin ne insanı ne de tabiatı koruması mümkündür.