Hayati İnanç, Dünya Gençleriyle Baş Başa
Araştırmacı yazar Hayati İnanç, Osmangazi Belediyesi tarafından düzenlenen “Gençlerle Baş Başa” konulu konferansta dünyanın farklı ülkelerinden gelen liseli öğrencilerle buluştu.

“En büyük öksüzlük, köksüzlüktür”
Kökü derinlerde olmadan kalıcı büyük eserler ortaya koymanın mümkün olmadığını ifade eden Hayati İnanç, “Yahya Kemâl üstadın dediği gibi en büyük öksüzlük, köksüzlüktür. Hâlbuki, köksüzlükten söz etmeye hiç uygun olmayan bir coğrafyadayız. Çok sağlam köklerimiz var. Bu köklerin farkında olmakta bir problemimiz var. Kendisinden en çok etkilendiğim şairlerin başında gelen Şeyh Gâlip 42 yaşında ömrünü tamamladı, 24 yaşında divanını bitirdi. Bunu yazmaya ne zaman başladı? Nasıl bir düşünceyle yazdı?” ifadelerini kullandı.
Türkçeye sonradan giren kelimelerin yanlış kullanılmalarını bir örnekle anlatan Hayati İnanç, “Katıldığım bir televizyon programında yeri gelmesine rağmen ‘stres’ kelimesini ısrarla kullanmadım. Bir saniyelik tereddütten sonra ‘hicran’ kelimesini seçerek cümleyi kurdum. Sunucu arkadaşın dikkatini çekti ve ‘Eski kelimeleri özellikle mi kullanıyorsunuz?’ diye sordu. Stres kelimesinin Türkçeye girmesi henüz 40 yıl oldu. Kullanılmasın demiyorum. Bu kelime geldi diye, daha önce bu mânâda bir kelimemiz yoktu diye düşünmeyelim. Stres dediğimizde hangi duyguyu anlatmak istiyoruz? Gam, kasvet, keder, ıstırap, hüzün, kahır, yeis, efkâr, tasa, dert, mihnet, elem, üzüntü, sıkıntı, kaygı u kadar zengin bir kelime kadrosu elimizdeyken, Anadolu’nun taşrasında bile kaval çalan çobanın anlayacağı kelimeler varken, bütün bu kelimelerin işaret ettiği mânâların tamamını sadece ‘stres’ kelimesiyle ifade etmek niye? 1 kelimenin karşısına 22 farklı kelimeyle çıkıyor. Çünkü dilimizin bin yıllık bir geçmişi var. Kelimelerimiz bizi medeniyetimize, tarihe, kelimelerimiz bizi Kur’an-ı Kerim’e bağlar” dedi.
Osmangazi Belediye Başkan Yardımcısı Cem Kürşad Hasanoğlu, programın sonunda Hayati İnanç’a teşekkür ederken, “Gençlerle Baş Başa programlarımızın ikincisinde çok kıymetli Hayati İnanç hocamızı ağırlamamanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bizlere divan edebiyatının yanı sıra hayata dair önemli nasihatlerde bulundu. Nezâketi, letâfeti ve zarâfeti en güzel şekilde birkaç beyte sığdırmak ancak divan şiirinde mümkün. Türkçe’nin en güzel ve doğru kullanımını da divan edebiyatında görüyoruz. İşte bütün bu konuları bu işin erbabı Hayati İnanç hocamızdan dinleyip istifade ettik” diye konuştu.
