Mısır'daki Mahkumlara Mektup
Hüda Par Gaziantep Gençlik Kolları Bir mektup yolla umut olsun sloganıyla Mısır hapishanelerinde tutulan mahkumlara mektup yolladı.
Hüda Par Gaziantep Gençlik Kolları Mısır’da darbeci SİSİ yönetiminin zulmüyle tutuklanan ve ağır koşullarda bulunan mahkumlara mektup yolladı. Mektupları göndermek için PTT şubesine gelen Hüda Par Gaziantep İl Örgütü ve Gençlik kolları üyeleri daha sonra basın açıklamasında bulundu. Basın açıklamasını Hüda Par Gençlik Kolları Başkanı Ubeydullah Çakır okudu. Çakır, “Dini, dili, ırkı ne olursa olsun tüm yeryüzündeki zalimleri lanetliyor tüm mazlumlar için kurtuluş diliyoruz. Bugün Mısır’daki mazlum kardeşlerimiz için bir araya geldik. Halk Devriminden sonra seçimle göreve gelen ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi, General Sisi komutasındaki Mısır ordusu tarafından darbe ile düşürülmüştür. Mursi’yi devirdikten sonra Sisi Rejimi, başta İhvan hareketi olmak üzere darbe karşıtı gruplara yönelik katliamlar yapmaya başlamıştır. Cumhuriyet Muhafızları Katliamı, Manassa Katliamı, Rabia Katliamı, Nahda ve Ramses Meydanı katliamları hala hafızamızdadır ve binlerce kişinin ölümü ile sonuçlanmıştır. Darbeye destek veren ABD yönetimi, askeri darbe sonrasındaki tüm suçlardan da sorumludur ve Sisi’ye engel olma sorumluluğunu da taşımaktadır. Darbenin ilk zamanlarında gerçekleştirilen katliamlar zamanla azalsa da özellikle siyasi muhaliflere yönelik kaçırılma, gizli alıkonma, zorla kaybettirme, işkence ve infaz gibi en ağır insan hakları ihlalleri sistematik bir hal almıştır. 2016 yılında Mısır resmi kaynakları açıklamasına binaen bugün cezaevlerinde çoğu İhvan ve diğer muhalif siyasi gruplardan tutuklu insan sayısı 65 binin üzerindedir. Cezaevine giren ve çıkan kadınların yanısıra bugün 154 kadın hala cezaevlerinde tutulmaktadır. Birçok kişiye idam cezası verilmiş ve maalesef bu idamların çoğunlukla gençlerden oluşan 60’a yakını ailelere bile haber vermeden infaz edilmiştir. En son yakın zamanda üç gencin infazı ile gerçekleşmiştir. Muhammed Mursi ise 7 yıllık işkence ve kötü muameleye daha fazla dayanamayarak Mahkemede duruşma esnasında hayatını kaybetmiştir. Yaşanan tüm bu hukuksuzluk karşısında aralarında kadınların ve gencecik öğrencilerin de bulunduğu mahpuslar zaman zaman açlık grevi yaparak dayanılmaz hallerini duyurmaya çalışmaktadır. Mahpusların yakınları ve avukatlarıyla görüşmelerine ve hasta olanların tedavilerine izin verilmemektedir. Bizler dünyanın ve Türkiye’nin farklı yerlerinden insanlar olarak, Mısır cezaevlerindeki mazlumların yalnız olmadıklarını göstermek için onlara mektuplar gönderiyoruz ve göndermeye devam edeceğiz. Cezaevleri yöneticilerine eziyet ettikleri insanların yalnız olmadığını göstermek ve her mektubumuzla işkencelerine engel olacak bir set olmak istiyoruz. Mahpus kardeşlerimize umut, zalimlere ise korku olmak istiyoruz. Bu vesileyle bütün resmi, sivil, ulusal, uluslararası kurum ve kuruluşları Mısır’daki insan hakları ihlallerini durdurmaya davet ediyoruz. Uluslararası diplomatik heyetler devreye girsin, alimlerden oluşan heyetler devreye girsin, parlamenterler delegasyonları, BM ve AB’nin işkenceyi önleme komiteleri devreye girsin ve idamlar durdurulsun. İşkenceye son verilsin. Yetkisi olan tüm yargı mercilerini, uluslararası mahkemeleri, 2013’te yapılan katliamların sorumluları dahil olmak üzere, başta SİSİ olmak üzere, tüm işkencecilerin yargılanması için göreve davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA