Rahim ağzı kanseri nedir? Belirtileri nelerdir?
Op.Dr. Esra Demir Yüzer, rahim ağzı kanseri hakkında önemli bilgiler verdi.

HPV ile enfeksiyonun mutlaka rahim ağzı kanseri olunacağı anlamına gelmediğini ifade eden Op.Dr. Yüzer, Bağışıklık sistemi bu virüs ile enfekte olunduktan sonra 12-18 ay içinde bu virüsü yüzde 90 vücuttan atar. HPV'nin temizlenemediği yüzde 10'luk bolümde ise, 5-10 yıl içinde rahim ağzında, kanser öncesi ve kanser gibi oluşumlara rastlanabilir. Rahim ağzı kanserinin diğer risk faktörleri aşağıdakileri içerir: İlk cinsel ilişkiye erken yaşta girilmesi, birçok seks partnerine sahip olma, çok çocuk doğruma, sigara kullanımı (sigara, rahim ağzı hücrelerine hasar vererek onları enfeksiyon ve kansere karşı daha savunmasız hale getirebilen kimyasallar üretir), doğum kontrol ilaçları kullanma, HIV enfeksiyonu (vücudun HPV enfeksiyonu ve erken kanser formlarıyla savaşabilme yeteneğini azaltır). Bu risk faktörlerinden kaçınarak kadınlar rahim ağzı kanseri gelişme riskini azaltabilir. Bu risk faktörlerin bulunmadığı kadınlarda seyrek şekilde rahim ağzı kanseri gelişir. Cinsel ilişkide erkeklerin prezervatif kullanımı ,kadınların HIV ve cinsel yolla bulaşan diğer hastalıklardan kendilerini korumaya yardımcı olabilir; ancak prezervatifler HPV'ye karşı tam anlamıyla koruma sağlamaz. Prezervatif kullanmak enfeksiyon oranını yaklaşık yüzde 70 azaltır. Bunun nedeni HPV'nin vücuttaki herhangi bir enfeksiyonlu alanla fiziksel temas yoluyla yayılabilmesidir” diye konuştu.
Kadınlara ilk cinsel ilişki yaşından bağımsız şekilde 21 yaşındayken ilk rahim ağzı kanseri taramasını yaptırmalarını önerdiklerini kaydeden Op.Dr. Yüzer, “Daha sonra iki veya üç yılda bir rahim ağzı hücre taraması testi yani servikal pap smear testi ile takip edilmesini uygun görüyoruz. 30 yaşın üzerinde servikal pap smear ve HPV DNA (PCR) testi birlikte yapılarak değerlendirilebilir. Her iki test de negatif gelirse tarama beş yılda bir yapılabilir. Pap smear testi rahim ağzı kanserleri ve rahim ağzı öncü kanserleri için tarama yapmak amacıyla kullanılır. Erken evrelerinde rahim ağzı kanseri belirti vermediği için düzenli servikal pap smear testi yapılması erken evre rahim ağzı kanserlerini yakalamak için çok önemlidir. Pap smear testi, vajinal muayenede rahim ağzından plastik bir fırça yardımıyla hücre örnekleri alınarak yapılır. Servikal pap smear testinde anormal hücre veya kanser öncüsü hücre saptanması halinde kolposkopi dediğimiz bir işlemle rahim ağzı büyütülerek incelenir. Şüpheli bölgelerden biopsi alınır ve ayrıntılı incelenebilir. Hastalığın evresine göre tedavi yöntemleri de değişmektedir. Kanser öncüsü lezyonların temizlenmesi için Servikal koni biyopsisi (konizasyon), Loop elektrocerrahi eksizyon prosedürü (LEEP), Kriyocerrahi gibi yöntemler kullanılırken rahim ağzı kanserleri için rahim ve yumurtalıkların ve kanserin yayıldığı etraf dokuların çıkarılmasının içeren ameliyatlar yapılabilir. Bazı vakalarda cerrahi tedaviye kemoterapi ya da radyoterapi de eklenebilir. Rahim ağzı kanseri vakalarının çoğuna neden olan insan papillomavirüsünün (HPV) en tehlikeli iki tipinden ( HPV 16 ve 18 ) koruma sağlayan iki yeni aşı Türkiye'de mevcuttur. Bu aşılar rahim ağzı kanseri vakalarının yüzde 70'e varan oranını önleyebilir ancak rahim ağzı kanserine neden olan her virüse bağlı enfeksiyonu engelleyemez. Aşının etkili olabilmesi için 6 ay içinde 2 veya 3 doz olmak üzere koldan uygulanması gerekir. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) de 9-13 yaş arası kızların aşılanmasını yani daha cinsel ilişkiye girmeden önce aşı yapılmasını önerir. 45 yaşına kadar aşı yapılabilir. Aşı tedavi edici değil koruyucu bir aşıdır. Ancak aşı yapılsa bile, rahim ağzı kanserine karşı düzenli Pap-Smear testinin yapılmaya devam edilmesi gerektiği unutulmalıdır” açıklamalarında bulundu.
