Eğitim Bir-Sen'den Yarıyıl Değerlendirmesi
Eğitim Bir-Sen Bursa 1 No’lu Şube Başkanı Ramazan Acar, 2019-2020 eğitim-öğretim yılının ilk karne döneminde değerlendirmelerde bulundu. Başkan Acar, ‘Sözleşmeli Öğretmen’, ‘Öğretmenlik Kanunu’, ‘2023 Eğitim Vizyonu’, ‘Eğitimde Şiddet’ gibi birçok başlığı ele aldı.
2019-2020 Eğitim-Öğretim yılının birinci döneminin sonuna geldiğimiz dün itibariyle Bursa’mızda bin 652 ülke genelinde 65 bin 568 okulda öğrencilerimiz karnelerini alacak. Bursa’da 590 bin 380, Ülkemizde 18 milyon 108 bin öğrencinin karne heyecanını paylaştıklarını söyleyen Acar, “Bursa’mızda 32 bin 915, Ülkemizde 1 milyon 30 bin öğretmen ve idarecimizin de gayretli çalışmalarının birinci dönem için sonuna geldik. Öğrencilerimizi, öğretmenlerimizi, idarecilerimizi ve tüm eğitim çalışanlarını fedakârca çalışmalarından dolayı kutluyor, velilerimize de bu süreçte vermiş oldukları destekten dolayı şükranlarımızı sunuyoruz” dedi.
Üç yıllık hizmet süresini tamamlayan sözleşmeli öğretmenlere yer değişikliği hakkı tanınması, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun taslağının hazırlanması, öğretmen atama ve yer değiştirme süreçlerine ilişkin bir çalıştay yapılması gibi bazı adımların dışında beklentileri karşılayacak bir işlemin hayata geçirilmediğini ifade eden Eğitim Bir-Sen Bursa 1 No’lu Şube Başkanı Ramazan Acar, “Belirlenen hedefler için somut adımlar atılması gerekiyor” dedi.
“Sözleşmeli öğretmenlerin sorunu çözülmeli”
Sözleşmeli öğretmenlerin kadro ve eşit haklar beklentisinin karşılanmaması, 3600 ek gösterge artışı sözünün gereğinin yerine getirilmemesi, Öğretmenlik Meslek Kanunu ile ilgili belirsizlik, öğretmen atama ve yer değiştirme süreçlerine ilişkin bir sistemin oluşturulmaması, unvan değişikliği sınavları konusunda somut bir girişimde bulunulmaması gibi pek çok sorunun çözüm beklediğinin altını çizen Acar, “Bunların yanı sıra, ücretli öğretmenlik garabeti, yer değişikliği sürecinde karşılanmayan talepler, öğretmene karşı giderek artan şiddete karşı etkin ve caydırıcı bir adım atılmaması, öğretmen açığı, erkek kamu görevlilerine dayatılan darbe ürünü kılık ve kıyafet yönetmeliği, ek ders esaslarındaki eşitsizlik, ders ücretlerindeki adaletsizlik, okulların bütçe sorunu, eğitimin denetim ve rehberlik ayağının ihmal edilmesi gibi konularda beklentileri karşılayan adımlar hâlâ atılmış değildir” şeklinde konuştu.
“Öğretmen atama ve yer değiştirme önerisi bakanlığa sunuldu”
Dezavantajlı ve elverişsiz şartların hüküm sürdüğü yerleşim yerlerinde görev yapan eğitim çalışanlarına yönelik gönüllülüğü esas alacak tedbirlerin alınması, rasyonel atama ve yer değiştirme sistemlerinin kurulması, iş ve işlemlerinde eğitim ve öğretim faaliyetlerini sekteye uğratacak düzeydeki tasarım eksiklikleri, çalışma barışının bozulmasına ve motivasyon kaybına neden olduğunu sürekli vurgulayan başkan Acar, “Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Süreci Tespitler ve Bir Model Önerisi’ raporumuzu bakanlığın ve kamuoyunun dikkatine sunduğumuz üzere, yer değişikliği talepleri adil ve hakkaniyete uygun sonuçlar üretecek şekilde yeniden tasarlanmalıdır” dedi.
Eğitimin kalitesi için ter döken memur ve hizmetli çalışanların özlük haklarının da iyileştirilmesine dikkat çeken Acar, “Millî Eğitim Bakanlığı kadrolarında Genel İdare Hizmetleri Sınıfı, Teknik Hizmetler Sınıfı, Yardımcı Hizmetler Sınıfı ve diğer hizmet sınıflarında çalışanların eğitim-öğretim hizmetinin aksamadan en etkin şekilde yürütülmesi için emek sarf ettiği gerçeği görülmeli; eğitim-öğretim sınıfı çalışanlarına tanınan haklar kendilerine de tanınmalıdır. Eğitim kurumlarındaki personelin haftalık 40 saati aşan çalışmalarının karşılığı fazla çalışma ücreti ödenmesi ya da personel yetersizliği gerekçesine sığınılmadan fazla çalışma karşılığı izin hakkından faydalanmalarının sağlanması yönünde düzenleme yapılmalıdır” açıklamasında bulundu.
“Mesleğimizin itibarını artıracak kanunlar ivedilikle çıkarılmalıdır”
Sendika olarak teklif ettikleri, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun 2023 Eğitim Vizyonu’nda yer verilmesiyle birlikte bir beklentiye dönüştüğünü dile getiren Eğitim Bir-Sen Bursa 1 No’lu Şube Başkanı Ramazan Acar, “Bir an evvel çıkmasını istediğimiz kanun, öğretmenlerin haklarını ve yetkilerini koruyacak ve geliştirecek bir eksende ele alınmalıdır. Öğretmenlerin görev, yetki, hak ve sorumluluklarının belirlendiği, mesleki gelişim ve kariyer basamaklarının ve iş güvencelerinin tanımlandığı, öğretmene destek niteliğinde bir meslek kanunu bir an önce çıkarılmalıdır” ifadelerini kullandı. Açıklamasına devam eden başkan Acar, “24 Haziran seçimleri öncesinde vaad edilen, Cumhurbaşkanlığı ikinci 100 Günlük Eylem Planı’nda ve 2023 Eğitim Vizyonu’nda yer verilen 3600 ek gösterge vaadi konusundaki haklı beklentinin, henüz hiçbir somut adım atılmaması nedeniyle yerini umutsuzluğa ve küskünlüğe bıraktığı bir sürecin yaşanmakta olduğunu görmekteyiz. Eğitim çalışanlara verilen vaadi yerine getirecek, kamu personel sisteminde ülkesine ve milletine hizmet eden diğer unvanlardaki kamu görevlilerinin de ek gösterge beklentilerini karşılayacak, ek gösterge kaynaklı mağduriyetleri giderecek, çalışma barışını ve iş huzurunu sağlayacak şekilde bütün kamu görevlilerini kapsayacak bir ek gösterge çalışması yapılmasını istiyor ve bekliyoruz. Öğretmenlere 3600 ek gösterge verilmesi başta olmak üzere, seçim sürecinde kamu görevlilerine verilen vaatler ivedilikle yerine getirilmeli, sözlerin yerine getirilmemesinin oluşturacağı sosyal maliyet gözden ırak tutulmamalıdır” dedi.
“Şiddete başvurmanın cezası ağır olmalı”
Şiddetin her geçen gün arttığını, bedelini de eğitimcilerin ve tüm toplumun ödediğini söyleyen başkan Acar, şiddeti önleyecek, eğitimcinin itibarını daha da artıracak, konumunu güçlendirecek, onu tehlikelere karşı koruyacak yasal düzenlemelerin yapılmasını önemle vurguladı. Eğitimciye şiddet konusunu detaylı şekilde ele alan Acar’ın “Eğitim ve öğretim hizmeti sunumu esnasında veya verilen eğitim ve öğretim hizmetinden kaynaklanan nedenlerle eğitim çalışanlarına karşı cebir, şiddet veya tehdit kullanan kişilere hapis cezası verilmesi; eğitim kurumlarında görev yapan personele karşı görevleri sırasında veya görevleri dolayısıyla işlenen kasten yaralama suçunun tutuklama nedeni varsayılan suçlardan sayılması ve eğitim çalışanlarına karşı işlenen suçlar sebebiyle ceza hukuku kapsamında yürütülmekte olan işlemlerde ve davalarda personelin talebi üzerine bakanlığın hukukî yardımda bulunması noktasında düzenleme yapılmalıdır” sözleri dikkat çekti.
“Ünvan değişikliği sınavı hala bekletiliyor”
Memur ve hizmetliler başta olmak üzere, Genel İdare Hizmetleri Sınıfı, Teknik Hizmetler Sınıfı, Yardımcı Hizmetler Sınıfı ve diğer hizmet sınıflarında yer alan eğitim çalışanlarının liyakat ve kariyer ilkeleri çerçevesinde mesleki ilerlemelerini sağlayan en önemli araçlardan birisi olan unvan değişikliği sınavları konusunda bakanlığın biran önce somut adımlar atmasını söyleyen Acar, görevde yükselme sınav sonuçları çerçevesinde atama bekleyen boş kadrolara, şeffaf ve merkezi bir süreç dâhilinde atama yapılması gerektiğini de önemle arz etti.
“Öğretmenlerin motivasyonu için kariyer sistemi”
Kariyer basamakları uygulamasının yürürlükte olduğu zaman diliminde yapılan bilimsel çalışmalar, öğretmenlik kariyer basamakları uygulamasının öğretmenleri sosyal, kültürel ve sportif faaliyetlere teşvik etmenin yanı sıra kendilerini geliştirmelerine ve kariyer basamaklarında ilerlemek için lisansüstü eğitim yapmaya teşvik ettiğini, bu sonuçlar doğrultusunda eğitimde kalitenin artırılmasında önemli bir faktör olduğunu ifade eden Acar, “Öğretmenlerin niteliğinin artırılması bağlamında gerçekleştirilecek politika süreçlerinde kariyer basamakları sistemine yeniden işlerlik kazandırılması gerekmektedir. Bu çerçevede paydaşların görüşleri ve talepleri doğrultusunda herkesin yararlanmasına açık, özgün, sadece sınav odaklı olmayan, süreç ve bireysel çaba odaklı, maddi ve manevi açıdan tatminkâr bir kariyer sistemi ivedilikle hayata geçirilmelidir” dedi.
“Darbecilerin izleri tamamen silinmeli”
Kamusal alan yalanıyla yıllarca kadınlara ve kız öğrencilere yönelik uygulanan kılık ve kıyafet dayatması, verdikleri mücadele sonucu kaldırıldığını, kamuda çalışan kadınlara yönelik ‘başı açık’ ibaresinin yönetmelikten çıkarılmasıyla kadının kamu hizmetine katılımında bir engelin daha aşıldığını hatırlatan Eğitim Bir-Sen Bursa 1 No’lu Şube Başkanı Ramazan Acar, “Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Okul Öğrencilerinin Kılık ve Kıyafetlerine Dair Yönetmelik’te de yapılan değişiklikle öğrencilere kılık ve kıyafet dayatmasının kaldırılması son derece önemli bir adım olmuş ve bir yasak daha tarihe karışmıştır. Kamu görevlilerini ilgilendiren çerçeve yönetmelikte acilen değişiklik yapılmalı ve altı yıldır sürdürdüğümüz serbest kıyafet eylemi gerekçelerimizden olan erkek kamu görevlilerine kılık ve kıyafet dayatmasından da vazgeçilmelidir” şeklinde konuştu.
Yarıyıl, eğitim yöneticileri için sorunlara odaklanıp çözümler üretme dönemi uyarısında bulunan Acar konuşmasını, “Eğitim-Bir-Sen olarak, birinci kanaat döneminin öğrencilerimiz için aktif bir dinlenme dönemi olmasını temenni ediyor, geleceğimize verdikleri emeklerden dolayı eğitim çalışanlarımıza teşekkür ediyoruz” diyerek sonlandırdı.
Kaynak: İHA
Üç yıllık hizmet süresini tamamlayan sözleşmeli öğretmenlere yer değişikliği hakkı tanınması, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun taslağının hazırlanması, öğretmen atama ve yer değiştirme süreçlerine ilişkin bir çalıştay yapılması gibi bazı adımların dışında beklentileri karşılayacak bir işlemin hayata geçirilmediğini ifade eden Eğitim Bir-Sen Bursa 1 No’lu Şube Başkanı Ramazan Acar, “Belirlenen hedefler için somut adımlar atılması gerekiyor” dedi.
“Sözleşmeli öğretmenlerin sorunu çözülmeli”
Sözleşmeli öğretmenlerin kadro ve eşit haklar beklentisinin karşılanmaması, 3600 ek gösterge artışı sözünün gereğinin yerine getirilmemesi, Öğretmenlik Meslek Kanunu ile ilgili belirsizlik, öğretmen atama ve yer değiştirme süreçlerine ilişkin bir sistemin oluşturulmaması, unvan değişikliği sınavları konusunda somut bir girişimde bulunulmaması gibi pek çok sorunun çözüm beklediğinin altını çizen Acar, “Bunların yanı sıra, ücretli öğretmenlik garabeti, yer değişikliği sürecinde karşılanmayan talepler, öğretmene karşı giderek artan şiddete karşı etkin ve caydırıcı bir adım atılmaması, öğretmen açığı, erkek kamu görevlilerine dayatılan darbe ürünü kılık ve kıyafet yönetmeliği, ek ders esaslarındaki eşitsizlik, ders ücretlerindeki adaletsizlik, okulların bütçe sorunu, eğitimin denetim ve rehberlik ayağının ihmal edilmesi gibi konularda beklentileri karşılayan adımlar hâlâ atılmış değildir” şeklinde konuştu.
“Öğretmen atama ve yer değiştirme önerisi bakanlığa sunuldu”
Dezavantajlı ve elverişsiz şartların hüküm sürdüğü yerleşim yerlerinde görev yapan eğitim çalışanlarına yönelik gönüllülüğü esas alacak tedbirlerin alınması, rasyonel atama ve yer değiştirme sistemlerinin kurulması, iş ve işlemlerinde eğitim ve öğretim faaliyetlerini sekteye uğratacak düzeydeki tasarım eksiklikleri, çalışma barışının bozulmasına ve motivasyon kaybına neden olduğunu sürekli vurgulayan başkan Acar, “Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Süreci Tespitler ve Bir Model Önerisi’ raporumuzu bakanlığın ve kamuoyunun dikkatine sunduğumuz üzere, yer değişikliği talepleri adil ve hakkaniyete uygun sonuçlar üretecek şekilde yeniden tasarlanmalıdır” dedi.
Eğitimin kalitesi için ter döken memur ve hizmetli çalışanların özlük haklarının da iyileştirilmesine dikkat çeken Acar, “Millî Eğitim Bakanlığı kadrolarında Genel İdare Hizmetleri Sınıfı, Teknik Hizmetler Sınıfı, Yardımcı Hizmetler Sınıfı ve diğer hizmet sınıflarında çalışanların eğitim-öğretim hizmetinin aksamadan en etkin şekilde yürütülmesi için emek sarf ettiği gerçeği görülmeli; eğitim-öğretim sınıfı çalışanlarına tanınan haklar kendilerine de tanınmalıdır. Eğitim kurumlarındaki personelin haftalık 40 saati aşan çalışmalarının karşılığı fazla çalışma ücreti ödenmesi ya da personel yetersizliği gerekçesine sığınılmadan fazla çalışma karşılığı izin hakkından faydalanmalarının sağlanması yönünde düzenleme yapılmalıdır” açıklamasında bulundu.
“Mesleğimizin itibarını artıracak kanunlar ivedilikle çıkarılmalıdır”
Sendika olarak teklif ettikleri, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun 2023 Eğitim Vizyonu’nda yer verilmesiyle birlikte bir beklentiye dönüştüğünü dile getiren Eğitim Bir-Sen Bursa 1 No’lu Şube Başkanı Ramazan Acar, “Bir an evvel çıkmasını istediğimiz kanun, öğretmenlerin haklarını ve yetkilerini koruyacak ve geliştirecek bir eksende ele alınmalıdır. Öğretmenlerin görev, yetki, hak ve sorumluluklarının belirlendiği, mesleki gelişim ve kariyer basamaklarının ve iş güvencelerinin tanımlandığı, öğretmene destek niteliğinde bir meslek kanunu bir an önce çıkarılmalıdır” ifadelerini kullandı. Açıklamasına devam eden başkan Acar, “24 Haziran seçimleri öncesinde vaad edilen, Cumhurbaşkanlığı ikinci 100 Günlük Eylem Planı’nda ve 2023 Eğitim Vizyonu’nda yer verilen 3600 ek gösterge vaadi konusundaki haklı beklentinin, henüz hiçbir somut adım atılmaması nedeniyle yerini umutsuzluğa ve küskünlüğe bıraktığı bir sürecin yaşanmakta olduğunu görmekteyiz. Eğitim çalışanlara verilen vaadi yerine getirecek, kamu personel sisteminde ülkesine ve milletine hizmet eden diğer unvanlardaki kamu görevlilerinin de ek gösterge beklentilerini karşılayacak, ek gösterge kaynaklı mağduriyetleri giderecek, çalışma barışını ve iş huzurunu sağlayacak şekilde bütün kamu görevlilerini kapsayacak bir ek gösterge çalışması yapılmasını istiyor ve bekliyoruz. Öğretmenlere 3600 ek gösterge verilmesi başta olmak üzere, seçim sürecinde kamu görevlilerine verilen vaatler ivedilikle yerine getirilmeli, sözlerin yerine getirilmemesinin oluşturacağı sosyal maliyet gözden ırak tutulmamalıdır” dedi.
“Şiddete başvurmanın cezası ağır olmalı”
Şiddetin her geçen gün arttığını, bedelini de eğitimcilerin ve tüm toplumun ödediğini söyleyen başkan Acar, şiddeti önleyecek, eğitimcinin itibarını daha da artıracak, konumunu güçlendirecek, onu tehlikelere karşı koruyacak yasal düzenlemelerin yapılmasını önemle vurguladı. Eğitimciye şiddet konusunu detaylı şekilde ele alan Acar’ın “Eğitim ve öğretim hizmeti sunumu esnasında veya verilen eğitim ve öğretim hizmetinden kaynaklanan nedenlerle eğitim çalışanlarına karşı cebir, şiddet veya tehdit kullanan kişilere hapis cezası verilmesi; eğitim kurumlarında görev yapan personele karşı görevleri sırasında veya görevleri dolayısıyla işlenen kasten yaralama suçunun tutuklama nedeni varsayılan suçlardan sayılması ve eğitim çalışanlarına karşı işlenen suçlar sebebiyle ceza hukuku kapsamında yürütülmekte olan işlemlerde ve davalarda personelin talebi üzerine bakanlığın hukukî yardımda bulunması noktasında düzenleme yapılmalıdır” sözleri dikkat çekti.
“Ünvan değişikliği sınavı hala bekletiliyor”
Memur ve hizmetliler başta olmak üzere, Genel İdare Hizmetleri Sınıfı, Teknik Hizmetler Sınıfı, Yardımcı Hizmetler Sınıfı ve diğer hizmet sınıflarında yer alan eğitim çalışanlarının liyakat ve kariyer ilkeleri çerçevesinde mesleki ilerlemelerini sağlayan en önemli araçlardan birisi olan unvan değişikliği sınavları konusunda bakanlığın biran önce somut adımlar atmasını söyleyen Acar, görevde yükselme sınav sonuçları çerçevesinde atama bekleyen boş kadrolara, şeffaf ve merkezi bir süreç dâhilinde atama yapılması gerektiğini de önemle arz etti.
“Öğretmenlerin motivasyonu için kariyer sistemi”
Kariyer basamakları uygulamasının yürürlükte olduğu zaman diliminde yapılan bilimsel çalışmalar, öğretmenlik kariyer basamakları uygulamasının öğretmenleri sosyal, kültürel ve sportif faaliyetlere teşvik etmenin yanı sıra kendilerini geliştirmelerine ve kariyer basamaklarında ilerlemek için lisansüstü eğitim yapmaya teşvik ettiğini, bu sonuçlar doğrultusunda eğitimde kalitenin artırılmasında önemli bir faktör olduğunu ifade eden Acar, “Öğretmenlerin niteliğinin artırılması bağlamında gerçekleştirilecek politika süreçlerinde kariyer basamakları sistemine yeniden işlerlik kazandırılması gerekmektedir. Bu çerçevede paydaşların görüşleri ve talepleri doğrultusunda herkesin yararlanmasına açık, özgün, sadece sınav odaklı olmayan, süreç ve bireysel çaba odaklı, maddi ve manevi açıdan tatminkâr bir kariyer sistemi ivedilikle hayata geçirilmelidir” dedi.
“Darbecilerin izleri tamamen silinmeli”
Kamusal alan yalanıyla yıllarca kadınlara ve kız öğrencilere yönelik uygulanan kılık ve kıyafet dayatması, verdikleri mücadele sonucu kaldırıldığını, kamuda çalışan kadınlara yönelik ‘başı açık’ ibaresinin yönetmelikten çıkarılmasıyla kadının kamu hizmetine katılımında bir engelin daha aşıldığını hatırlatan Eğitim Bir-Sen Bursa 1 No’lu Şube Başkanı Ramazan Acar, “Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Okul Öğrencilerinin Kılık ve Kıyafetlerine Dair Yönetmelik’te de yapılan değişiklikle öğrencilere kılık ve kıyafet dayatmasının kaldırılması son derece önemli bir adım olmuş ve bir yasak daha tarihe karışmıştır. Kamu görevlilerini ilgilendiren çerçeve yönetmelikte acilen değişiklik yapılmalı ve altı yıldır sürdürdüğümüz serbest kıyafet eylemi gerekçelerimizden olan erkek kamu görevlilerine kılık ve kıyafet dayatmasından da vazgeçilmelidir” şeklinde konuştu.
Yarıyıl, eğitim yöneticileri için sorunlara odaklanıp çözümler üretme dönemi uyarısında bulunan Acar konuşmasını, “Eğitim-Bir-Sen olarak, birinci kanaat döneminin öğrencilerimiz için aktif bir dinlenme dönemi olmasını temenni ediyor, geleceğimize verdikleri emeklerden dolayı eğitim çalışanlarımıza teşekkür ediyoruz” diyerek sonlandırdı.