Engelli Sokak Hayvanları Onlara Emanet
Adana’da hayvanseverlerden oluşan bir grup, ‘Melekler Yaşam Köyü’ adını verdikleri gönüllü barınağında, engelli sokak hayvanlarına sahip çıkıyor.
Adana’nın merkez Çukurova ilçesine bağlı Karslılar Mahallesi’nde bulunan ve kullanmadığı arsayı barınak haline getiren Nalan Umay, yıllardır sokaktaki engelli hayvanlara bakıyor. Ona yardımcı olan gönüllülerle birlikte Adana ve çevre illerde bulunan kaza ya da şiddet sonucu sakat kalmış hayvanlarla ilgileniyor. Gece gündüz hayvanların hepsiyle tek tek ilgilenen gönüllüler, zaman zaman barınaktaki kedi ve köpeklere canlı müzik dinletip, arazide yoga da yapıyor.
Başlarda arsasını bir hobi bahçesi olarak kullandığını belirten Nalan Umay, “Arkadaşlarım daha sonra buraya kedi ve köpek getirmeye başladılar. O günden sonra burası kendiliğinden bir barınağa dönüştü ve buradaki hayvanlar da bizim canlarımız oldu. Hayvanları çok seviyorum. Onların ne kadar mağdur olduklarını ve birilerinin onlarla ilgilenmesi gerektiğini görünce burayı böyle bir barınak haline getirdik” diye konuştu.
Nalan Umay’a barınaktaki hayvanlarla ilgilenmesi konusunda destekte bulunan bir başka hayvansever Çiğdem Uğur ise önceden Adana ve çevre illerdeki engelli kalan sokak hayvanlarını kendi aralarında para toplayarak İstanbul veya Ankara’daki merkezlere gönderdiklerini belirterek, “Ama Adana’da böyle bir imkanımız varken buranın bir kısmını engelli hayvanlara ayırmayı düşündük ve böyle bir barınak yaptık. Hayvanseverlerden destekler de alıyoruz ancak yeterli değil. Buranın elektriği, suyu, boyası, temizliği var ve çok az kişiyle bu işleri halletmeye çalışıyoruz. Günde 90 kilogram mama giderimiz var. Tüm bunları yapabilmemiz için hem maddi hem de beden gücüne ihtiyacımız var" diye konuştu.
Hayvan sevgisinin çok küçük yaşta çocuklara aşılanması gerektiğini dile getiren Uğur, “Hayvanlara merhamet konusunda asıl görev anne ve babalara düşüyor. Çünkü ebeveynler çocuklarına hayvan sevgisini öğretirlerse, bu ülkede farklı şiddet eylemleri de kalmayacaktır. İlkokullarda seçmeli ders olarak hayvan sevgisi verilmesi için çabalıyoruz.
Kaynak: İHA
Başlarda arsasını bir hobi bahçesi olarak kullandığını belirten Nalan Umay, “Arkadaşlarım daha sonra buraya kedi ve köpek getirmeye başladılar. O günden sonra burası kendiliğinden bir barınağa dönüştü ve buradaki hayvanlar da bizim canlarımız oldu. Hayvanları çok seviyorum. Onların ne kadar mağdur olduklarını ve birilerinin onlarla ilgilenmesi gerektiğini görünce burayı böyle bir barınak haline getirdik” diye konuştu.
Nalan Umay’a barınaktaki hayvanlarla ilgilenmesi konusunda destekte bulunan bir başka hayvansever Çiğdem Uğur ise önceden Adana ve çevre illerdeki engelli kalan sokak hayvanlarını kendi aralarında para toplayarak İstanbul veya Ankara’daki merkezlere gönderdiklerini belirterek, “Ama Adana’da böyle bir imkanımız varken buranın bir kısmını engelli hayvanlara ayırmayı düşündük ve böyle bir barınak yaptık. Hayvanseverlerden destekler de alıyoruz ancak yeterli değil. Buranın elektriği, suyu, boyası, temizliği var ve çok az kişiyle bu işleri halletmeye çalışıyoruz. Günde 90 kilogram mama giderimiz var. Tüm bunları yapabilmemiz için hem maddi hem de beden gücüne ihtiyacımız var" diye konuştu.
Hayvan sevgisinin çok küçük yaşta çocuklara aşılanması gerektiğini dile getiren Uğur, “Hayvanlara merhamet konusunda asıl görev anne ve babalara düşüyor. Çünkü ebeveynler çocuklarına hayvan sevgisini öğretirlerse, bu ülkede farklı şiddet eylemleri de kalmayacaktır. İlkokullarda seçmeli ders olarak hayvan sevgisi verilmesi için çabalıyoruz.