İdrar Kaçırma Kabusunuz Olmasın
90 oranında başarı elde ediyoruz” dedi.
İdrar kaçırma kadınlarda erkeklere oranla çok daha sık gözlenen bir durumdur. İdrar kaçırma problemi, kadınlar için ciddi sosyal ve iş hayatlarında problemler oluşturuyor. VM Medical Park İçel Hastanesi Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Tolgay Tuyan İlhan, idrar kaçırmayla ilgili bilgi vererek, tedavi yöntemlerini anlattı.
“Özellikle menopoz döneminde görülüyor”
İdrar kaçırmanın her yaş grubunda görülebileceğini söyleyen Doç. Dr. İlhan, kadınlarda özellikle menopoz döneminde geliştiğini ifade etti.
İlhan, “İdrar kaçırma problemi, 50-60 yaş grubunda özellikle menopoz döneminde östrojen hormonunun azalmasıyla birlikte genital bölgesinde oluşan kas kaybı ile gelişen bir durumdur. İdrar kaçırma korkusu, kadınların evden dışarı çıkmaya çekinmesine ya da toplum içerisinde yapılan aktivitelere katılmasına engel olur. Hatta idrar kaçırma problemi olan kişiler her zaman tuvaletin en yakınına oturur ve tuvaletin yerini bilir” diye konuştu.
“İdrar kaçırmanın iki tipi var”
Sıkışma tipi ve stres tipi olmak üzere iki farklı idrar kaçırma tipi olduğu bilgisini veren İlhan, sıkışma tipi idrar kaçırmayı şöyle anlattı:
“Mesane dolu olmasa da hastada bir anda sıkışma yaşanır. Genellikle idrar yolu enfeksiyonlarında, mesanede taş olmasında, alzheimer ya da parkinson gibi hastalıklarda gözlenir. Sebebi, mesanedeki kasların istemsiz bir şekilde kasılmasıdır.”
Stres tipi idrar kaçırmanın ise öksürme, hapşırma, gülme, aniden ayağa kalkma, ağır bir şey kaldırma sonrasında gerçekleştiğini dile getiren Doç. Dr. İlhan, “Stres kavramı karın içi basıncındaki değişmeyi ifade eder. Stres tipi idrar kaçırmalar, mesaneye destek olan ya da idrarın boşalmasını düzenleyen kas ve dokuların zamanla zayıflaması sonucunda oluşur. En büyük risk faktörleri doğum yapmak ve menopozdur” ifadelerini kullandı.
“İdrar kaçırma tipine göre tedaviyi belirliyoruz”
Genellikle stres tipi idrar kaçırmada cerrahi müdahale yaptıklarını söyleyen İlhan, “Sıkışma tipi idrar kaçırma için ise ilaç tedavisi uygulayabiliyoruz. Stresi tipi idrar kaçırmada ana problem, idrar kesesinin boynunun fazla hareket etmesi oluyor veya idrar kesesinin boynunda yer alan idrarı tutan bir oluşumun yetersizliğinden kaynaklanabiliyor. Öncelikle bunlardan hangisinden kaynaklandığını bulmak gerekiyor, çünkü tedavilerde farklılık karşımıza çıkıyor. Aynı fıtık cerrahisinde kullanılan yamalar gibi bu bölgeye özel üretilen yama kullanılır. Mesane boynunu yukarı kaldırarak desteklenmesi sağlanıyor” şeklinde konuştu.
“Ameliyatta 85-90 oranında başarı elde ediyoruz”
Ameliyatın yaklaşık 20-30 dakika sürdüğünü belirten İlhan, “Ameliyattan bir hafta sonra kontrole çağırdığımız hastalarımızda yüzde 85-90 oranında bir başarı elde ediyoruz” dedi.
Hastanın herhangi bir şikayeti yoksa 6’ncı ve 12’nci ayda kontrollerinin gerçekleştiğini kaydeden İlhan, hastayı ameliyat sonrası bir gün müşahede altında tuttuklarını ya da aynı gün taburcu ettiklerini ifade etti.
Tamamen iyileşmek için 6 haftanın geçmesi gerektiğinin altını çizen İlhan, eski aktiviteleri yerine getirebilmek ve cinsel ilişkiye girmek için 6 hafta beklenmesi gerektiğini vurguladı. Şeker rahatsızlığı bulunan hastaların ameliyat sonrası şekerlerini iyi regüle etmeleri gerektiğini de belirten İlhan, bu hastaların kilo almamaları ve ağır kaldırmamaları gerektiğini söyledi.
Kaynak: İHA
“Özellikle menopoz döneminde görülüyor”
İdrar kaçırmanın her yaş grubunda görülebileceğini söyleyen Doç. Dr. İlhan, kadınlarda özellikle menopoz döneminde geliştiğini ifade etti.
İlhan, “İdrar kaçırma problemi, 50-60 yaş grubunda özellikle menopoz döneminde östrojen hormonunun azalmasıyla birlikte genital bölgesinde oluşan kas kaybı ile gelişen bir durumdur. İdrar kaçırma korkusu, kadınların evden dışarı çıkmaya çekinmesine ya da toplum içerisinde yapılan aktivitelere katılmasına engel olur. Hatta idrar kaçırma problemi olan kişiler her zaman tuvaletin en yakınına oturur ve tuvaletin yerini bilir” diye konuştu.
“İdrar kaçırmanın iki tipi var”
Sıkışma tipi ve stres tipi olmak üzere iki farklı idrar kaçırma tipi olduğu bilgisini veren İlhan, sıkışma tipi idrar kaçırmayı şöyle anlattı:
“Mesane dolu olmasa da hastada bir anda sıkışma yaşanır. Genellikle idrar yolu enfeksiyonlarında, mesanede taş olmasında, alzheimer ya da parkinson gibi hastalıklarda gözlenir. Sebebi, mesanedeki kasların istemsiz bir şekilde kasılmasıdır.”
Stres tipi idrar kaçırmanın ise öksürme, hapşırma, gülme, aniden ayağa kalkma, ağır bir şey kaldırma sonrasında gerçekleştiğini dile getiren Doç. Dr. İlhan, “Stres kavramı karın içi basıncındaki değişmeyi ifade eder. Stres tipi idrar kaçırmalar, mesaneye destek olan ya da idrarın boşalmasını düzenleyen kas ve dokuların zamanla zayıflaması sonucunda oluşur. En büyük risk faktörleri doğum yapmak ve menopozdur” ifadelerini kullandı.
“İdrar kaçırma tipine göre tedaviyi belirliyoruz”
Genellikle stres tipi idrar kaçırmada cerrahi müdahale yaptıklarını söyleyen İlhan, “Sıkışma tipi idrar kaçırma için ise ilaç tedavisi uygulayabiliyoruz. Stresi tipi idrar kaçırmada ana problem, idrar kesesinin boynunun fazla hareket etmesi oluyor veya idrar kesesinin boynunda yer alan idrarı tutan bir oluşumun yetersizliğinden kaynaklanabiliyor. Öncelikle bunlardan hangisinden kaynaklandığını bulmak gerekiyor, çünkü tedavilerde farklılık karşımıza çıkıyor. Aynı fıtık cerrahisinde kullanılan yamalar gibi bu bölgeye özel üretilen yama kullanılır. Mesane boynunu yukarı kaldırarak desteklenmesi sağlanıyor” şeklinde konuştu.
“Ameliyatta 85-90 oranında başarı elde ediyoruz”
Ameliyatın yaklaşık 20-30 dakika sürdüğünü belirten İlhan, “Ameliyattan bir hafta sonra kontrole çağırdığımız hastalarımızda yüzde 85-90 oranında bir başarı elde ediyoruz” dedi.
Hastanın herhangi bir şikayeti yoksa 6’ncı ve 12’nci ayda kontrollerinin gerçekleştiğini kaydeden İlhan, hastayı ameliyat sonrası bir gün müşahede altında tuttuklarını ya da aynı gün taburcu ettiklerini ifade etti.
Tamamen iyileşmek için 6 haftanın geçmesi gerektiğinin altını çizen İlhan, eski aktiviteleri yerine getirebilmek ve cinsel ilişkiye girmek için 6 hafta beklenmesi gerektiğini vurguladı. Şeker rahatsızlığı bulunan hastaların ameliyat sonrası şekerlerini iyi regüle etmeleri gerektiğini de belirten İlhan, bu hastaların kilo almamaları ve ağır kaldırmamaları gerektiğini söyledi.