Uğur Okulları 6 Bin Öğretmeni İle Yeni Döneme Hazır
Akademik kadrosunun bireysel ve mesleki gelişimine önem veren Uğur Okullarının Türkiye’nin 8 farklı bölgesinde 6 bin öğretmenine yönelik gerçekleştirdiği eğitimler devam ediyor. İçel Kampüsü’nde gerçekleşen Doğu Akdeniz Bölge Toplantısı’na katılan Uğur Okulları Genel Müdürü Nevzat Kulaberoğlu, yeni eğitim öğretim dönemi öncesinde tüm planlamaların yapıldığına ve bu kapsamda gerçekleşen eğitimlerle gelecek nesillere ışık olacak binlerce Uğurlu öğretmen ile bir araya geldiklerine değindi.
Uğur Okulları İçel Kampüsü’nde gerçekleştirilen toplantıda öğretmenlere hitap eden Genel Müdür Kulaberoğlu, Uğur Okulları olarak Türkiye’nin her noktasında görev yapan bütün öğretmenlerin hem kişisel hem de mesleki gelişimlerini destekleme ve bu suretle okullardaki akademik başarıyı geliştirmek çabasıyla bu toplantıları düzenlediklerini söyledi.
“Türkiye’nin eğitim gücü” sloganı ile yoluna devam eden bir eğitim kurumu olarak sorumluluklarının büyük olduğunu dile getirdi. Bir okulun başarısının o sınıftaki öğretmenin başarısıyla doğru orantılı olduğunu vurgulayan Kulaberoğlu, “Siz ne yaparsanız yapın, ancak öğretmen başarılıysa başarılı olabilirsiniz. Biz de bu düşünceyle 26 branşta 6 bin öğretmenimize, ülkemizdeki okulları 8 bölgeye ayırıp, temmuz ve ağustos ayı içerisinde okullarımızdaki yıl boyunca öğrencilerimizle uygulayacak oldukları programlar, dersler, etkinlikler, projelerle ilgili eğitimleri veriyoruz. Ayrıca öğretmenlerimizle, akademik gücümüz olan Bahçeşehir Üniversitemizin akademisyenleri de bir araya gelerek eğitimdeki yeni gelişmeleri, eğitim öğretim süreçleriyle, planlamalarıyla, yeniliklerle ilgili bütün akademik çalışmaları öğretmenlerimize aktarıyorlar. Farklı alanlarda da öğretmenlerimizin kişisel gelişimine katkıda bulunuyoruz. Bu şekilde okullarımızın başarısını, bize emanet edilen çocuklarımızın akademik, bireysel ve sosyal gelişimini en üst düzeye çıkartıyoruz.” dedi.
Bölge toplantılarının devam edeceğini kaydeden Kulaberoğlu, “İki haftadır bu toplantıları yapıyoruz. Bu ay da toplantılara devam edeceğiz. Bütün öğretmenlerimizde deneyim, dinamizm, heyecan, motivasyon ve idealizm bir arada. Yaz tatili, bayram demeden ve belki kendi ailelerinden özveride bulunarak bu çalışmalara katılıyorlar ve bu çalışmaların meyvesini alıyorlar. Bu toplantılarda ekip ruhu oluşmuş oluyor. Öğretmenlerimizin yüzlerinin güldüğünü görmek bizleri de mutlu ediyor” diye konuştu.
"Her bir öğretmenimiz önce iyi bir insan olduğunu unutmamalı"
Toplantılarda öğretmenlerden beklentilerini de dile getirdiklerini vurgulayan Kulaberoğlu, “Her bir öğretmenimizin önce iyi bir insan olduğunu unutmaması kıymetli. Çocuklarımıza iyi insan olmayı öğretmesi gerekiyor. Bunun için öğretmenin, kendisinin rol model olma sorumluluğunu unutmaması gerekir. Her bir öğretmenim, her bir öğrencimize en öncelikli en başarılı en yoğun rol modeldir. Bir öğretmeninin tutum, davranış, söylem ve yaşam tarzı, düşünce şekli, alışkanlıklarıyla öğrencisine katabileceklerini başka hiç kimse katamaz. Bu bakımdan öğretmenlerimizin çocuklarımıza iyi rol model olmalarını bekliyorum. İkincisi akademik olarak branşında öğretmenimizin kendisini en iyi şekilde geliştirip, çocuklarımızın bir üst yaşa ve bir üst sınıfa her bakımdan en donanımlı şekilde hazırlamalarını bekliyorum. Sonuçta bize emanet edilen çocukların, bizim kendi öz evlatlarımızdan farklı olmadığını ve bizim çocuklarımıza neleri, nasıl yapılmasını arzu edersek Uğur Okullarına da emanet edilen çocuklarımıza öğretmenlerimizin o şekilde eğitim vermelerini istiyorum” ifadelerini kullandı.
"İyi bir dünya vatandaşının 5 dili çok iyi bilmesi gerektiğini savunuyoruz"
Okullarının hedeflerinden de bahseden Kulaberoğlu, sözlerini şöyle tamamlandı: “Okullarımız tabi ki bugünün ihtiyaçlarını karşılarken geleceğe dönük ihtiyaçları da öngörüp, geleceğe dönük gelişmeleri de izleyip, yakından takip ederek hem öğrencilerimize hem ülkemize kazandıran bir kurum. Bunlara örnek vermek gerekirse öğrencilerimizin eğitimlerinde, öğretmenlerimizin hem işini kolaylaştıran hem öğrencilerimizi bireysel olarak yanlarında bulundurabilecek olan dijital bir eğitim platformumuz var. Bu dijital eğitim platformu bizim tarafımızdan geliştirildi. Öğrencimizin hedefini belirlemesi ve bu hedefe ulaşması için yapması gereken her şeyi zaman içerisinde takip ediyor, öğretmenin ve velinin kullanımına sunuyor ve öğrencinin bunu takip ederek kendisini, öğretmenlerinin yanında olmadığı zamanda bile geliştirmesine katkı sağlıyor. Bir diğer konu sadece sınavlara hazırlık değil STEM, kodlama, robotik eğitimi dünyada geleceğin teknolojik okur yazar insan yetiştirmek için gerekli eğitimleri okul öncesinden başlayarak hem programlıyoruz hem müfredatını oluşturuyoruz hem de uygulamasını yapıyoruz. Yabancı dil eğitiminde ülkemiz maalesef olması gerektiği yerde bulunamıyor. Biz hem üniversitemizin hem de uluslararası alanda yabancı dil eğitiminde başarı göstermiş kurumlarla yapmış olduğumuz iş birliği ve onlardan almış olduğumuz desteklerle yabancı dile eğitim programında öğrencinin daha iyi konuşabilmesini, daha iyi anlayabilmesini, kendisini yazılı ve sözlü olarak daha iyi ifade etmesini sağlayan bir programla yabancı dil eğitimini önemsiyoruz. İyi bir dünya vatandaşının 5 dili çok iyi bilmesi gerektiğini savunuyoruz. Birincisi ana dilini çok iyi bilmesi gerekiyor. Her bir öğrencimizin Türkçeyi çok iyi şekilde konuşabilmesi, çok iyi okuyucu olması, okuduğunu anlaması, anladığını yorumlaması, yorumladığını yazılı ve sözlü olarak iyi ifade edebilmesi gerekiyor. Bununla ilgili eğitimlerimiz var. İkincisi yabancı dil. Üçüncüsü bilim ve doğanın dili olan matematiği çok öğretmemiz gerekiyor. Dördüncüsü çocuklarımızın teknolojik okuryazar olmaları gerekiyor. Beşinci dilde insanlık dilidir. İnsanlık dili dediğimiz zaman çocuklarımızın sorumluluk sahibi, iyi insan olma, empati kurabilen, risk alabilen, analitik düşünebilen, farklılıklara saygı gösterilen biri olması gerekiyor. En az iki de beceri sahibi olması gerekiyor. Spor ve sanat alanında en az bir dala yetkin olmaları gerekiyor. Biz geleceğe bu şekilde bakıyoruz. Geleceğe dönük projelerimizi bu şekilde yapıyoruz. MEB tarafından yayınlanan 2023 Vizyon Belgesi’ne baktığımız zaman bu vizyon belgesinde kurum olarak bizim geliştirmiş olduğumuz ya da prodüksiyon olarak koyduğumuz bir sürü elemanın ve konunun olduğunu görmek ayrıca bizleri mutlu ediyor.”
Kaynak: İHA
“Türkiye’nin eğitim gücü” sloganı ile yoluna devam eden bir eğitim kurumu olarak sorumluluklarının büyük olduğunu dile getirdi. Bir okulun başarısının o sınıftaki öğretmenin başarısıyla doğru orantılı olduğunu vurgulayan Kulaberoğlu, “Siz ne yaparsanız yapın, ancak öğretmen başarılıysa başarılı olabilirsiniz. Biz de bu düşünceyle 26 branşta 6 bin öğretmenimize, ülkemizdeki okulları 8 bölgeye ayırıp, temmuz ve ağustos ayı içerisinde okullarımızdaki yıl boyunca öğrencilerimizle uygulayacak oldukları programlar, dersler, etkinlikler, projelerle ilgili eğitimleri veriyoruz. Ayrıca öğretmenlerimizle, akademik gücümüz olan Bahçeşehir Üniversitemizin akademisyenleri de bir araya gelerek eğitimdeki yeni gelişmeleri, eğitim öğretim süreçleriyle, planlamalarıyla, yeniliklerle ilgili bütün akademik çalışmaları öğretmenlerimize aktarıyorlar. Farklı alanlarda da öğretmenlerimizin kişisel gelişimine katkıda bulunuyoruz. Bu şekilde okullarımızın başarısını, bize emanet edilen çocuklarımızın akademik, bireysel ve sosyal gelişimini en üst düzeye çıkartıyoruz.” dedi.
Bölge toplantılarının devam edeceğini kaydeden Kulaberoğlu, “İki haftadır bu toplantıları yapıyoruz. Bu ay da toplantılara devam edeceğiz. Bütün öğretmenlerimizde deneyim, dinamizm, heyecan, motivasyon ve idealizm bir arada. Yaz tatili, bayram demeden ve belki kendi ailelerinden özveride bulunarak bu çalışmalara katılıyorlar ve bu çalışmaların meyvesini alıyorlar. Bu toplantılarda ekip ruhu oluşmuş oluyor. Öğretmenlerimizin yüzlerinin güldüğünü görmek bizleri de mutlu ediyor” diye konuştu.
"Her bir öğretmenimiz önce iyi bir insan olduğunu unutmamalı"
Toplantılarda öğretmenlerden beklentilerini de dile getirdiklerini vurgulayan Kulaberoğlu, “Her bir öğretmenimizin önce iyi bir insan olduğunu unutmaması kıymetli. Çocuklarımıza iyi insan olmayı öğretmesi gerekiyor. Bunun için öğretmenin, kendisinin rol model olma sorumluluğunu unutmaması gerekir. Her bir öğretmenim, her bir öğrencimize en öncelikli en başarılı en yoğun rol modeldir. Bir öğretmeninin tutum, davranış, söylem ve yaşam tarzı, düşünce şekli, alışkanlıklarıyla öğrencisine katabileceklerini başka hiç kimse katamaz. Bu bakımdan öğretmenlerimizin çocuklarımıza iyi rol model olmalarını bekliyorum. İkincisi akademik olarak branşında öğretmenimizin kendisini en iyi şekilde geliştirip, çocuklarımızın bir üst yaşa ve bir üst sınıfa her bakımdan en donanımlı şekilde hazırlamalarını bekliyorum. Sonuçta bize emanet edilen çocukların, bizim kendi öz evlatlarımızdan farklı olmadığını ve bizim çocuklarımıza neleri, nasıl yapılmasını arzu edersek Uğur Okullarına da emanet edilen çocuklarımıza öğretmenlerimizin o şekilde eğitim vermelerini istiyorum” ifadelerini kullandı.
"İyi bir dünya vatandaşının 5 dili çok iyi bilmesi gerektiğini savunuyoruz"
Okullarının hedeflerinden de bahseden Kulaberoğlu, sözlerini şöyle tamamlandı: “Okullarımız tabi ki bugünün ihtiyaçlarını karşılarken geleceğe dönük ihtiyaçları da öngörüp, geleceğe dönük gelişmeleri de izleyip, yakından takip ederek hem öğrencilerimize hem ülkemize kazandıran bir kurum. Bunlara örnek vermek gerekirse öğrencilerimizin eğitimlerinde, öğretmenlerimizin hem işini kolaylaştıran hem öğrencilerimizi bireysel olarak yanlarında bulundurabilecek olan dijital bir eğitim platformumuz var. Bu dijital eğitim platformu bizim tarafımızdan geliştirildi. Öğrencimizin hedefini belirlemesi ve bu hedefe ulaşması için yapması gereken her şeyi zaman içerisinde takip ediyor, öğretmenin ve velinin kullanımına sunuyor ve öğrencinin bunu takip ederek kendisini, öğretmenlerinin yanında olmadığı zamanda bile geliştirmesine katkı sağlıyor. Bir diğer konu sadece sınavlara hazırlık değil STEM, kodlama, robotik eğitimi dünyada geleceğin teknolojik okur yazar insan yetiştirmek için gerekli eğitimleri okul öncesinden başlayarak hem programlıyoruz hem müfredatını oluşturuyoruz hem de uygulamasını yapıyoruz. Yabancı dil eğitiminde ülkemiz maalesef olması gerektiği yerde bulunamıyor. Biz hem üniversitemizin hem de uluslararası alanda yabancı dil eğitiminde başarı göstermiş kurumlarla yapmış olduğumuz iş birliği ve onlardan almış olduğumuz desteklerle yabancı dile eğitim programında öğrencinin daha iyi konuşabilmesini, daha iyi anlayabilmesini, kendisini yazılı ve sözlü olarak daha iyi ifade etmesini sağlayan bir programla yabancı dil eğitimini önemsiyoruz. İyi bir dünya vatandaşının 5 dili çok iyi bilmesi gerektiğini savunuyoruz. Birincisi ana dilini çok iyi bilmesi gerekiyor. Her bir öğrencimizin Türkçeyi çok iyi şekilde konuşabilmesi, çok iyi okuyucu olması, okuduğunu anlaması, anladığını yorumlaması, yorumladığını yazılı ve sözlü olarak iyi ifade edebilmesi gerekiyor. Bununla ilgili eğitimlerimiz var. İkincisi yabancı dil. Üçüncüsü bilim ve doğanın dili olan matematiği çok öğretmemiz gerekiyor. Dördüncüsü çocuklarımızın teknolojik okuryazar olmaları gerekiyor. Beşinci dilde insanlık dilidir. İnsanlık dili dediğimiz zaman çocuklarımızın sorumluluk sahibi, iyi insan olma, empati kurabilen, risk alabilen, analitik düşünebilen, farklılıklara saygı gösterilen biri olması gerekiyor. En az iki de beceri sahibi olması gerekiyor. Spor ve sanat alanında en az bir dala yetkin olmaları gerekiyor. Biz geleceğe bu şekilde bakıyoruz. Geleceğe dönük projelerimizi bu şekilde yapıyoruz. MEB tarafından yayınlanan 2023 Vizyon Belgesi’ne baktığımız zaman bu vizyon belgesinde kurum olarak bizim geliştirmiş olduğumuz ya da prodüksiyon olarak koyduğumuz bir sürü elemanın ve konunun olduğunu görmek ayrıca bizleri mutlu ediyor.”