KKTC Başbakanı Tatar Açıklaması 'Hakkımızın Peşindeyiz, Hakkımızı Kimseye Yedirtmeyiz'
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakanı Ersin Tatar, Doğu Akdeniz’deki hidrokarbon zenginliklerinin sadece Rumlara değil, aynı zamanda Türklere de ait olduğunu belirterek, “Bu zenginliklerin paylaşımında Türk milleti ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti halkı olarak hakkımızın peşindeyiz. Hakkımızı kimseye yedirtmeyiz. Dolayısıyla birlikte hareket etmemiz ve bu kararlılığımız milletimiz için fevkalade önemlidir” dedi.
KKTC Başbakanı Ersin Tatar, İçel Valiliği ve Erdemli Belediyesi’nin düzenlediği bir dizi sosyal etkinliğe katılmak üzere İçel’e geldi. Başbakan Tatar, Erdemli ilçesine geçmeden önce İçel Valiliğini ziyaret etti. Sahil valilik binası önünde İçel Valisi Ali İhsan Su tarafından karşılanan Tatar, daha sonra Valilik Şeref Defterini imzaladı. KKTC İçel Başkonsolosluğuna yeni atanan Zalihe Mendeli’nin de eşlik ettiği Başbakan Tatar, Valilik makamında Doğu Akdeniz’deki sondaj çalışmaları ve Maraş’ın yerleşime yeniden açılmasına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
“Hakkımızın peşindeyiz. Hakkımızı kimseye yedirtmeyiz”
KKTC’nin, Türkiye’ye ve özellikle İçel’e çok yakın bir Türk diyarı olduğunu belirten Başbakan Tatar, KKTC halkının selamlarını getirdiğini söyledi.
Doğu Akdeniz’de son zamanlarda önemli gelişmeler olduğuna işaret eden Tatar, “Hak ve çıkarlarımızın korunması için Türk Hükümetinin aldığı kararlar bizleri çok memnun etmektedir. Çünkü hak ve çıkarlarımızın ve Doğu Akdeniz’deki hidrokarbon zenginliklerinin paylaşımında Kıbrıs’taki bu zenginliklerin sadece Rumlara değil, aynı zamanda Türklere de ait olduğunu ve dolayısıyla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyetinin, ‘Mavi Vatan’ dediğimiz olguda gerçekten beraber hareket ederek, birtakım deniz hukukuna göre ruhsatlandırma ve diğer işbirlikleriyle uluslararası hukuk çerçevesinde yapılan çalışmalar bizleri çok ferahlatmaktadır. Gelecekte bu zenginliklerin paylaşımında Türk milleti ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti halkı olarak hakkımızın peşindeyiz. Hakkımızı kimseye yedirtmeyiz. Dolayısıyla birlikte hareket etmemiz ve bu kararlılığımız milletimiz için fevkalade önemlidir” diye konuştu.
“Bağlarımızın daha da yoğunlaşması ve halkımızın bundan yarar sağlaması en büyük temennimizdir”
Tatar, Türkiye Cumhuriyetinde her zaman Türkiye sevdasıyla ve özellikle bu bölgede, İçel Limanının Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile sürekli olarak ilişkilerini geliştirmesinde hem ekonomik hem kültürel hem siyasi her türlü yakın ilişki içinde olmanın her türlü faydasını gördüklerini vurguladı. “İçel ve bölge halkına sesleniyorum” diyen Başbakan Tatar, şunları söyledi:
“Bu ilişkilerimizin her zaman olduğu gibi geliştirilmesi; hem ekonomik hem kültürel hem siyasi bağlarımızın daha da yoğunlaşması ve halkımızın bundan yarar sağlaması en büyük temennimizdir. Biz Türk milletinin, Türk ulusunun Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde uzantılarıyız. Biz, 1571’de oraya ayak bastık. Daha sonra çeşitli nedenlerle oraya gidip bizlerle kaynaşan kardeşlerimiz vardı. 1974’ten sonra da bu bölgeden veya Türkiye’nin başka bölgelerinden Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetine yerleşen, bizlerle kaynaşan ve ortak evliliklerden doğan çocuklarla artık hep birlikte kültürlerin kaynaşması ve ekonomimizin de gelişmesiyle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin önemli bir aşamaya geldiğini tekrar paylaşmak istiyorum. Yakın ilginizden dolayı teşekkür ediyorum.”
“45 yıldır bir yerin kapalı kalması sağlıklı değil”
Bir gazetecinin, KKTC Hükümetinin, 1974’ten bu yana kapalı olan Maraş’ın açılması yönünde süreci başlatmasıyla ilgili son duruma ilişkin sorusu üzerine ise Başbakan Tarar, şu yanıtı verdi:
“Bildiğiniz gibi yaptığımız açıklamalarda 45 yıldır, 1974 Kıbrıs Barış Harekatı’ndan sonra uluslararası görüşmelerin devamında, bir anlaşma olursa Maraş’ın verilebileceği yönünde birtakım beklentiler doğmuştu. Ama artık gelinen aşamada görülüyor ki, ufukta pek de bir anlaşma umudu olmadığı ve 45 yıldır bir yerin kapalı kalmasının da sağlıklı olmadığı, oradaki bir takım mal, mülk sahiplerinin, bizim vakıflar idaremiz de dahil olmak üzere, çünkü bizim yaptığımız araştırmalarda orası bizim vakıflar idaresine ait. Çeşitli vakıflara aitti ama İngilizler döneminde bu mülkler ve mallar bir bakıma talan edilmiş, peşkeş çekilmiş. Ama günün sonunda açılması durumunda Taşınmaz Mal Komisyonu diye uluslararası hukukun tanıdığı bir komisyonumuzun, bütün bu iddiaları değerlendirmesi ve ona göre hak sahiplerinin, eski mal sahipleri de dahil oraya dönebileceklerini ve dolayısıyla Maraş’ın, ki oralara gidip baktığınızda şunu göreceksiniz; Maraş Magosa’nın devamıdır. Gazi Magosa şehrimiz bizim için çok önemli. Zaten İçel Limanından gemiler Magosa Limanına gidiyor. Dolayısıyla İçel ile Magosa arasında direk bağımız var.”
“Maraş’ın açılması doğru bir yoldur”
Maraş’ın bir bölgesinin zaten açık olduğunu ifade eden Tatar, kapalı Maraş bölgesinin ise deniz sahilinde ve çok da değerli bir yer olduğunu söyledi.
Tatar, “Dolayısıyla açılmasıyla uluslararası hukuk çerçevesinde de Birleşmiş Milletlerde de tabi ki bazı girişimlerin yapılması suretiyle eski sakinlerinin de gelebileceği bir ortamın oluşturulması ve Gazi Magosa’nın daha bütünlüklü ve yaşanılabilir bir noktaya getirilmesi, Kuzey Kıbrıs Türk ekonomisine çok yarar sağlayacak. Uluslararası hukuk bakımından da bazı sıkıntılar ortadan kalkacaktır; çünkü kapalı olduğu için bazı eski mal sahipleri uluslararası mahkemelerde, mallarına gidemedikleri için tazminat aramaktadırlar. Dolayısıyla o sıkıntı da aşılacaktır. O bakımdan bizim hükümetimiz bunu gündeme getirmiştir. Şu anda envanter çalışmasından sonra bir süreç izlenecektir. Bunun için çeşitli çalışmalar, çeşitli girişimler ve tabi ki Türk Hükümeti ile de istişare edilecektir. Bunu da buradan belirtmek istiyorum. O bakımdan doğru bir yol, doğru bir süreç diye değerlendiriyoruz. İnşallah hayırlı olacaktır diye temenni ediyorum” dedi.
Vali Su da ziyaretleri dolayısıyla Başbakan Tarar’a teşekkür ederek, “İçelliler adına ilimize hoş geldiniz diyorum. Sizleri ilimizde görmekten, misafir etmekten büyük bir mutluluk ve onur duyacağız” şeklinde konuştu.
KKTC Başbakan Tatar, Valilik ziyaretinin ardından Erdemli’ye geçecek ve İçel Valiliği ile Erdemli Belediyesi’nin düzenlediği; bölgede yaşayan KKTC vatandaşlarının da etkin katılımı ile gerçekleştirilecek bir dizi sosyal etkinliğe katılacak. Tatar, İçel’de iki gün kalacak.
Kaynak: İHA
“Hakkımızın peşindeyiz. Hakkımızı kimseye yedirtmeyiz”
KKTC’nin, Türkiye’ye ve özellikle İçel’e çok yakın bir Türk diyarı olduğunu belirten Başbakan Tatar, KKTC halkının selamlarını getirdiğini söyledi.
Doğu Akdeniz’de son zamanlarda önemli gelişmeler olduğuna işaret eden Tatar, “Hak ve çıkarlarımızın korunması için Türk Hükümetinin aldığı kararlar bizleri çok memnun etmektedir. Çünkü hak ve çıkarlarımızın ve Doğu Akdeniz’deki hidrokarbon zenginliklerinin paylaşımında Kıbrıs’taki bu zenginliklerin sadece Rumlara değil, aynı zamanda Türklere de ait olduğunu ve dolayısıyla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyetinin, ‘Mavi Vatan’ dediğimiz olguda gerçekten beraber hareket ederek, birtakım deniz hukukuna göre ruhsatlandırma ve diğer işbirlikleriyle uluslararası hukuk çerçevesinde yapılan çalışmalar bizleri çok ferahlatmaktadır. Gelecekte bu zenginliklerin paylaşımında Türk milleti ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti halkı olarak hakkımızın peşindeyiz. Hakkımızı kimseye yedirtmeyiz. Dolayısıyla birlikte hareket etmemiz ve bu kararlılığımız milletimiz için fevkalade önemlidir” diye konuştu.
“Bağlarımızın daha da yoğunlaşması ve halkımızın bundan yarar sağlaması en büyük temennimizdir”
Tatar, Türkiye Cumhuriyetinde her zaman Türkiye sevdasıyla ve özellikle bu bölgede, İçel Limanının Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile sürekli olarak ilişkilerini geliştirmesinde hem ekonomik hem kültürel hem siyasi her türlü yakın ilişki içinde olmanın her türlü faydasını gördüklerini vurguladı. “İçel ve bölge halkına sesleniyorum” diyen Başbakan Tatar, şunları söyledi:
“Bu ilişkilerimizin her zaman olduğu gibi geliştirilmesi; hem ekonomik hem kültürel hem siyasi bağlarımızın daha da yoğunlaşması ve halkımızın bundan yarar sağlaması en büyük temennimizdir. Biz Türk milletinin, Türk ulusunun Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde uzantılarıyız. Biz, 1571’de oraya ayak bastık. Daha sonra çeşitli nedenlerle oraya gidip bizlerle kaynaşan kardeşlerimiz vardı. 1974’ten sonra da bu bölgeden veya Türkiye’nin başka bölgelerinden Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetine yerleşen, bizlerle kaynaşan ve ortak evliliklerden doğan çocuklarla artık hep birlikte kültürlerin kaynaşması ve ekonomimizin de gelişmesiyle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin önemli bir aşamaya geldiğini tekrar paylaşmak istiyorum. Yakın ilginizden dolayı teşekkür ediyorum.”
“45 yıldır bir yerin kapalı kalması sağlıklı değil”
Bir gazetecinin, KKTC Hükümetinin, 1974’ten bu yana kapalı olan Maraş’ın açılması yönünde süreci başlatmasıyla ilgili son duruma ilişkin sorusu üzerine ise Başbakan Tarar, şu yanıtı verdi:
“Bildiğiniz gibi yaptığımız açıklamalarda 45 yıldır, 1974 Kıbrıs Barış Harekatı’ndan sonra uluslararası görüşmelerin devamında, bir anlaşma olursa Maraş’ın verilebileceği yönünde birtakım beklentiler doğmuştu. Ama artık gelinen aşamada görülüyor ki, ufukta pek de bir anlaşma umudu olmadığı ve 45 yıldır bir yerin kapalı kalmasının da sağlıklı olmadığı, oradaki bir takım mal, mülk sahiplerinin, bizim vakıflar idaremiz de dahil olmak üzere, çünkü bizim yaptığımız araştırmalarda orası bizim vakıflar idaresine ait. Çeşitli vakıflara aitti ama İngilizler döneminde bu mülkler ve mallar bir bakıma talan edilmiş, peşkeş çekilmiş. Ama günün sonunda açılması durumunda Taşınmaz Mal Komisyonu diye uluslararası hukukun tanıdığı bir komisyonumuzun, bütün bu iddiaları değerlendirmesi ve ona göre hak sahiplerinin, eski mal sahipleri de dahil oraya dönebileceklerini ve dolayısıyla Maraş’ın, ki oralara gidip baktığınızda şunu göreceksiniz; Maraş Magosa’nın devamıdır. Gazi Magosa şehrimiz bizim için çok önemli. Zaten İçel Limanından gemiler Magosa Limanına gidiyor. Dolayısıyla İçel ile Magosa arasında direk bağımız var.”
“Maraş’ın açılması doğru bir yoldur”
Maraş’ın bir bölgesinin zaten açık olduğunu ifade eden Tatar, kapalı Maraş bölgesinin ise deniz sahilinde ve çok da değerli bir yer olduğunu söyledi.
Tatar, “Dolayısıyla açılmasıyla uluslararası hukuk çerçevesinde de Birleşmiş Milletlerde de tabi ki bazı girişimlerin yapılması suretiyle eski sakinlerinin de gelebileceği bir ortamın oluşturulması ve Gazi Magosa’nın daha bütünlüklü ve yaşanılabilir bir noktaya getirilmesi, Kuzey Kıbrıs Türk ekonomisine çok yarar sağlayacak. Uluslararası hukuk bakımından da bazı sıkıntılar ortadan kalkacaktır; çünkü kapalı olduğu için bazı eski mal sahipleri uluslararası mahkemelerde, mallarına gidemedikleri için tazminat aramaktadırlar. Dolayısıyla o sıkıntı da aşılacaktır. O bakımdan bizim hükümetimiz bunu gündeme getirmiştir. Şu anda envanter çalışmasından sonra bir süreç izlenecektir. Bunun için çeşitli çalışmalar, çeşitli girişimler ve tabi ki Türk Hükümeti ile de istişare edilecektir. Bunu da buradan belirtmek istiyorum. O bakımdan doğru bir yol, doğru bir süreç diye değerlendiriyoruz. İnşallah hayırlı olacaktır diye temenni ediyorum” dedi.
Vali Su da ziyaretleri dolayısıyla Başbakan Tarar’a teşekkür ederek, “İçelliler adına ilimize hoş geldiniz diyorum. Sizleri ilimizde görmekten, misafir etmekten büyük bir mutluluk ve onur duyacağız” şeklinde konuştu.
KKTC Başbakan Tatar, Valilik ziyaretinin ardından Erdemli’ye geçecek ve İçel Valiliği ile Erdemli Belediyesi’nin düzenlediği; bölgede yaşayan KKTC vatandaşlarının da etkin katılımı ile gerçekleştirilecek bir dizi sosyal etkinliğe katılacak. Tatar, İçel’de iki gün kalacak.