'İsrail-Mısır İlişkilerinin Güçlenmesi Müslüman Kardeşler'in Zayıflatılmasına Bağlı'
İsrail'deki Ulusal Güvenlik Çalışmaları Enstitüsünce yayımlanan makaleden: 'Şu bir gerçek ki İsrail ile Mısır arasındaki barışçıl ilişkilerin güçlenmesi Müslüman Kardeşler gibi grupların zayıflatılması, 'gerçekçi ve liberal' grupların desteklenmesi şartına bağlı'.
İsrail'deki Ulusal Güvenlik Çalışmaları Enstitüsünce (INSS) yayımlanan bir makalede, Tel Aviv ile Kahire arasındaki "barışçıl" ilişkilerin güçlenmesinin Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan) gibi İslami grupların zayıflatılmasına bağlı olduğu yorumu yapıldı.
INSS'nin internet sitesinde, Mısır'ın demokratik yöntemlerle seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin 17 Haziran'da mahkeme salonunda hayatını kaybetmesine ilişkin Orit Perlov ve Ofir Winter'in birlikte kaleme aldığı bir makale yayımlandı.
Makalenin "İsrail'e etkileri" ara başlıklı kısmında Mursi'nin hayatını kaybetmesi sonrası İsrail-Mısır ilişkilerinin geleceğine dair değerlendirmelere yer verildi.
- "İsrail'in Mursi dönemine ilişkin tutumu karışıktı"
Mursi'nin Cumhurbaşkanı görevini yürüttüğü süreçte Mısır'ın abluka altında Gazze Şeridi sınırındaki gözetimlerini artırdığı, 2014'te İsrail ordusunun Gazze'ye "Koruyucu Kalkan Operasyonu" adı altında düzenlediği saldırılar sırasında İsrail ile Hamas arasında ara buluculukta yardımcı olduğu ifade edildi.
Öte yandan Mursi yönetiminin Hamas'ı destekleyen açıklamalar yaptığı, konuşmalarında İsrail'in adını anmadığı, Türk ve İranlı heyetlerin Mısır üzerinden Gazze'yi ziyaretlerine izin vermesi gibi nedenlerden dolayı İsrail'in Mursi dönemine ilişkin tutumunun "karışık" olduğu dile getirildi.
Mursi'nin görevde kalmaya devam etmesi halinde Mısır'ın Türkiye ve İran'la daha da yakınlaşacağı kaydedilen makalede, Mısır'daki mevcut rejim ile İhvan'ın Filistin-İsrail meselesine bakışında büyük fark olduğunun altı çizildi.
Makalede, Mısır'daki mevcut rejimin geçen hafta ABD'nin öncülüğünde Bahreyn'de düzenlenen ekonomi çalıştayına heyet gönderdiğine, İhvan'ın ise bölge ülkelerine söz konusu çalıştaya katılmama çağrısı yaptığına işaret edildi.
İsrail'in Mursi'nin ölümüyle ilgili açıklama yapmayarak "doğru" bir adım attığı ileri sürülen makalede, "Şu bir gerçek ki İsrail ile Mısır arasındaki barışçıl ilişkilerin güçlenmesi Müslüman Kardeşler gibi grupların zayıflatılması, 'gerçekçi ve liberal' grupların desteklenmesi şartına bağlı." ifadelerine yer verildi.
Kaynak: AA
INSS'nin internet sitesinde, Mısır'ın demokratik yöntemlerle seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin 17 Haziran'da mahkeme salonunda hayatını kaybetmesine ilişkin Orit Perlov ve Ofir Winter'in birlikte kaleme aldığı bir makale yayımlandı.
Makalenin "İsrail'e etkileri" ara başlıklı kısmında Mursi'nin hayatını kaybetmesi sonrası İsrail-Mısır ilişkilerinin geleceğine dair değerlendirmelere yer verildi.
- "İsrail'in Mursi dönemine ilişkin tutumu karışıktı"
Mursi'nin Cumhurbaşkanı görevini yürüttüğü süreçte Mısır'ın abluka altında Gazze Şeridi sınırındaki gözetimlerini artırdığı, 2014'te İsrail ordusunun Gazze'ye "Koruyucu Kalkan Operasyonu" adı altında düzenlediği saldırılar sırasında İsrail ile Hamas arasında ara buluculukta yardımcı olduğu ifade edildi.
Öte yandan Mursi yönetiminin Hamas'ı destekleyen açıklamalar yaptığı, konuşmalarında İsrail'in adını anmadığı, Türk ve İranlı heyetlerin Mısır üzerinden Gazze'yi ziyaretlerine izin vermesi gibi nedenlerden dolayı İsrail'in Mursi dönemine ilişkin tutumunun "karışık" olduğu dile getirildi.
Mursi'nin görevde kalmaya devam etmesi halinde Mısır'ın Türkiye ve İran'la daha da yakınlaşacağı kaydedilen makalede, Mısır'daki mevcut rejim ile İhvan'ın Filistin-İsrail meselesine bakışında büyük fark olduğunun altı çizildi.
Makalede, Mısır'daki mevcut rejimin geçen hafta ABD'nin öncülüğünde Bahreyn'de düzenlenen ekonomi çalıştayına heyet gönderdiğine, İhvan'ın ise bölge ülkelerine söz konusu çalıştaya katılmama çağrısı yaptığına işaret edildi.
İsrail'in Mursi'nin ölümüyle ilgili açıklama yapmayarak "doğru" bir adım attığı ileri sürülen makalede, "Şu bir gerçek ki İsrail ile Mısır arasındaki barışçıl ilişkilerin güçlenmesi Müslüman Kardeşler gibi grupların zayıflatılması, 'gerçekçi ve liberal' grupların desteklenmesi şartına bağlı." ifadelerine yer verildi.