PRP, Tüp Bebek Tedavisinde Umut Işığı Oldu
Prof. Dr. Şahin Zeteroğlu, PRP yönteminin özellikle yumurta cevabı zayıf olan hastalarda tüp bebek uygulaması için büyük bir umut olabileceğini söyledi.
Tüp bebekte en çok zorlandıkları hasta gruplarının yumurta cevabı zayıf olan, yani az veya düşük kalitede yumurta üreten kişiler olduğunu belirten Acıbadem Bursa Hastanesi Tüp Bebek ve İnfertilite Ünitesi Başkanı Prof. Dr. Şahin Zeteroğlu, “Son zamanlarda yeni uygulanmaya başlanan bir yöntem olan PRP’nin bu hastalar için büyük bir umut olabileceğini belirtti.
PRP, aslında ilk önce güzellik merkezlerinde cildi güzelleştirmek maksadıyla tatbik edilmeye başlanmıştı. Temelde PRP, plateletten zengin plazmanın kısaltılmışıdır. Burada yapılan yöntem, anne adayının kanı alınarak içerisindeki platelet dediğimiz özel hücreler filtre edilerek saflaştırılmakta ve platelet konsantre hale getirilmektedir. İlk olarak cilt altına, cildi güzelleştirmek, yeniden canlandırmak ve canlılığını yeniden kazandırmak için yapılmaya başlandı. Buradan çıkan fikir ile birlikte fizik tedavide eklemler için kullanılmaya başlandı. Başarılı sonuçlar alınması üzerine, bizler de yumurtalıklara PRP’yi verdiğimizde yumurta yeniden canlanabilir mi diye yola çıktık. Şu anda oldukça tatmin edici görünüyor. Tabii ki her hasta normale dönüyor ve tedavi ediliyor demek mümkün değil. Elde edilen sonuçlar yüzde 10 ile yüzde 80 arasında değişebiliyor. Oradaki dokunun yeniden canlanmasına paralel olarak elde edilen başarı da buna uygun şekilde artıyor” diye konuştu.
PRP uygulamalarında hedef kitlenin, genç yaş grubunda yumurtalıkları olması gerekenden daha erken yaşlanan hastalar olup, özellikle bu grupta daha yüksek başarı elde ettiklerini belirten Zeteroğlu, “Belirli bir yaşın üzerinde de uygulanabiliyor. Ancak 45 ve 50 yaşın üzerinde ne yazık ki başarı şansının çok parlak olduğunu söylemek mümkün değil. Beklenenden daha erken yumurtalıkları yaşlanan hastalarda bu tedaviyi denemek büyük bir fırsattır. Anne kanı alınıp, platelet dediğimiz hücreler saflaştırıldıktan hemen sonra, yumurtalığın içerisine enjekte etmek şeklinde uygulanıyor. Bu yumurta toplama işlemine benzer olup, uygun analjezi altında hastaya ağrı veren bir işlem değildir. İşlemden yarım saat sonra hasta tekrar kendi işine geri dönebiliyor. Takip eden ilk adet dönemi ile beraber hastanın hem hormon seviyelerine, hem de yumurtalığın canlılığına bakılmaktadır. Eğer tatmin edici bir cevap alınmış ise, hastamız o ay tüp bebek tedavisine alınmakta. İşlem sonrası dördüncü aya kadar bu canlılığı koruyabiliyor. Bu bekleme süresi içerisinde kendi kendine gebelik dahi söz konusu oluyor” dedi.
PRP uygulamasının henüz çok yeni bir yöntem olduğunu dile getiren Zeteroğlu, “Yaklaşık olarak 6-8 aydır kullanılmakta. Bilgiler yeni yeni birikmekte. Zaman içerisinde daha çok bilgimiz oldukça daha çok doğuma şahit olacağımızı düşünüyoruz. Biz de Bursa’da kendi hastanemizde 4 aydır bu uygulamayı kullanmaktayız” şeklinde konuştu
Kaynak: İHA
PRP, aslında ilk önce güzellik merkezlerinde cildi güzelleştirmek maksadıyla tatbik edilmeye başlanmıştı. Temelde PRP, plateletten zengin plazmanın kısaltılmışıdır. Burada yapılan yöntem, anne adayının kanı alınarak içerisindeki platelet dediğimiz özel hücreler filtre edilerek saflaştırılmakta ve platelet konsantre hale getirilmektedir. İlk olarak cilt altına, cildi güzelleştirmek, yeniden canlandırmak ve canlılığını yeniden kazandırmak için yapılmaya başlandı. Buradan çıkan fikir ile birlikte fizik tedavide eklemler için kullanılmaya başlandı. Başarılı sonuçlar alınması üzerine, bizler de yumurtalıklara PRP’yi verdiğimizde yumurta yeniden canlanabilir mi diye yola çıktık. Şu anda oldukça tatmin edici görünüyor. Tabii ki her hasta normale dönüyor ve tedavi ediliyor demek mümkün değil. Elde edilen sonuçlar yüzde 10 ile yüzde 80 arasında değişebiliyor. Oradaki dokunun yeniden canlanmasına paralel olarak elde edilen başarı da buna uygun şekilde artıyor” diye konuştu.
PRP uygulamalarında hedef kitlenin, genç yaş grubunda yumurtalıkları olması gerekenden daha erken yaşlanan hastalar olup, özellikle bu grupta daha yüksek başarı elde ettiklerini belirten Zeteroğlu, “Belirli bir yaşın üzerinde de uygulanabiliyor. Ancak 45 ve 50 yaşın üzerinde ne yazık ki başarı şansının çok parlak olduğunu söylemek mümkün değil. Beklenenden daha erken yumurtalıkları yaşlanan hastalarda bu tedaviyi denemek büyük bir fırsattır. Anne kanı alınıp, platelet dediğimiz hücreler saflaştırıldıktan hemen sonra, yumurtalığın içerisine enjekte etmek şeklinde uygulanıyor. Bu yumurta toplama işlemine benzer olup, uygun analjezi altında hastaya ağrı veren bir işlem değildir. İşlemden yarım saat sonra hasta tekrar kendi işine geri dönebiliyor. Takip eden ilk adet dönemi ile beraber hastanın hem hormon seviyelerine, hem de yumurtalığın canlılığına bakılmaktadır. Eğer tatmin edici bir cevap alınmış ise, hastamız o ay tüp bebek tedavisine alınmakta. İşlem sonrası dördüncü aya kadar bu canlılığı koruyabiliyor. Bu bekleme süresi içerisinde kendi kendine gebelik dahi söz konusu oluyor” dedi.
PRP uygulamasının henüz çok yeni bir yöntem olduğunu dile getiren Zeteroğlu, “Yaklaşık olarak 6-8 aydır kullanılmakta. Bilgiler yeni yeni birikmekte. Zaman içerisinde daha çok bilgimiz oldukça daha çok doğuma şahit olacağımızı düşünüyoruz. Biz de Bursa’da kendi hastanemizde 4 aydır bu uygulamayı kullanmaktayız” şeklinde konuştu