Kazakistan'da '4. Büyük Bozkır Sosyal Bilimler Forumu'
UNESCO Türkiye Milli Komisyon Başkanı Prof. Dr. Öcal Oğuz: '(Forumun) Bunun sürdürülmesi bozkırın insanlık tarihi ve geleceği için ne kadar önemli olduğunun anlaşılması bakımından değerli'
Kazakistan'ın başkenti Nur Sultan'da Uluslararası Türk Akademisi (TWESCO) tarafından düzenlenen "4. Büyük Bozkır Sosyal Bilimler Forumu" sona erdi.
TWESCO Başkanı Darhan Kıdırali'nin ev sahipliğindeki foruma, Moğolistan'ın kurucu Cumhurbaşkanı Oçirbat Puntsalmaagiyin, Kırgızistan'ın ilk Meclis Başkanı Medetkan Şerimkulov, Azerbaycan'ın ilk Başbakanı Hasan Hasanov, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Türkiye Milli Komisyon Başkanı Prof. Dr. Öcal Oğuz'un yanı sıra Kazakistan, Kırgızistan, Türkiye, Azerbaycan, Özbekistan, Moğolistan, Hindistan ve Rusya'nın aralarında bulunduğu 20 ülkeden 250'ye yakın Türkolog ve bilim adamı katıldı.
6 oturumla yapılan forumda, Türk dünyası halk bilimi ve edebiyatının güncel konuları, Türk devletçiliğinin oluşma ve gelişme tarihi, Türk dünyası kökeni, büyük bozkır tarihindeki yeni dönem, Türk dünyasının etnik ve kültürel özellikleri, modern Türkoloji, Avrasya'daki entegrasyon süreçleri tartışıldı.
Danıştay Üyesi Doç. Dr. Gürsel Özkan, "Türk Dünyasında Hukuk Birliği ve Milli Hukuk İhtiyacı" başlıklı konuşmasında, Türk dünyasının gelenek ve göreneklere dayalı milli hukuku üretmesi gerektiğini belirterek, miras ve ticaret hukuku alanlarında Türk dünyasının ortak değerlerinin hukuk kuralları haline getirebileceğini söyledi.
Türkiye ve Türk devletleri temeli Hristiyanlık kültürü olan Batı hukukunu aldıkları için ortak hukukun bu anlamda eksik kaldığına dikkati çeken Özkan, "Maddi hukuk alanında aile, miras, borç ve ticarete ilişkin kuralların kültürle uyumunu sağlamak gerek." dedi.
Özkan, anayasalardaki haklar, özgürlükler, demokratik sistem, laik düzen ve yargının bağımsızlığının korunması gerektiğini söyledi.
Öcal Oğuz da AA muhabirine yaptığı açıklamada, forumun Orta Asya coğrafyasının nasıl insanlığa yararlı işler yaptığını ve yapmaya devam edeceğini gösteren en önemli, tutarlı, düzeyli, düzenli ve sürdürülebilir bir toplantı biçimi olduğunu dile getirdi.
Oğuz, "Pek çok ülkeden pek çok konuşmacı geliyor, pek çok konuyu dile getiriyor. Bunun sürdürülmesi bozkırın insanlık tarihi ve geleceği için ne kadar önemli olduğunun anlaşılması bakımından değerli." dedi.
Kaynak: AA
TWESCO Başkanı Darhan Kıdırali'nin ev sahipliğindeki foruma, Moğolistan'ın kurucu Cumhurbaşkanı Oçirbat Puntsalmaagiyin, Kırgızistan'ın ilk Meclis Başkanı Medetkan Şerimkulov, Azerbaycan'ın ilk Başbakanı Hasan Hasanov, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Türkiye Milli Komisyon Başkanı Prof. Dr. Öcal Oğuz'un yanı sıra Kazakistan, Kırgızistan, Türkiye, Azerbaycan, Özbekistan, Moğolistan, Hindistan ve Rusya'nın aralarında bulunduğu 20 ülkeden 250'ye yakın Türkolog ve bilim adamı katıldı.
6 oturumla yapılan forumda, Türk dünyası halk bilimi ve edebiyatının güncel konuları, Türk devletçiliğinin oluşma ve gelişme tarihi, Türk dünyası kökeni, büyük bozkır tarihindeki yeni dönem, Türk dünyasının etnik ve kültürel özellikleri, modern Türkoloji, Avrasya'daki entegrasyon süreçleri tartışıldı.
Danıştay Üyesi Doç. Dr. Gürsel Özkan, "Türk Dünyasında Hukuk Birliği ve Milli Hukuk İhtiyacı" başlıklı konuşmasında, Türk dünyasının gelenek ve göreneklere dayalı milli hukuku üretmesi gerektiğini belirterek, miras ve ticaret hukuku alanlarında Türk dünyasının ortak değerlerinin hukuk kuralları haline getirebileceğini söyledi.
Türkiye ve Türk devletleri temeli Hristiyanlık kültürü olan Batı hukukunu aldıkları için ortak hukukun bu anlamda eksik kaldığına dikkati çeken Özkan, "Maddi hukuk alanında aile, miras, borç ve ticarete ilişkin kuralların kültürle uyumunu sağlamak gerek." dedi.
Özkan, anayasalardaki haklar, özgürlükler, demokratik sistem, laik düzen ve yargının bağımsızlığının korunması gerektiğini söyledi.
Öcal Oğuz da AA muhabirine yaptığı açıklamada, forumun Orta Asya coğrafyasının nasıl insanlığa yararlı işler yaptığını ve yapmaya devam edeceğini gösteren en önemli, tutarlı, düzeyli, düzenli ve sürdürülebilir bir toplantı biçimi olduğunu dile getirdi.
Oğuz, "Pek çok ülkeden pek çok konuşmacı geliyor, pek çok konuyu dile getiriyor. Bunun sürdürülmesi bozkırın insanlık tarihi ve geleceği için ne kadar önemli olduğunun anlaşılması bakımından değerli." dedi.