- 'Fatih Sultan Mehmet, Dirayetli Bir Hükümdardı'
Dr. Önder Bayır: 'Fatih Sultan Mehmet muazzam dirayetli bir hükümdardı. Duygu dolu beyitleri yazabilecek kadar da duygusal, teknolojiye çok meraklı ve zeki biriydi' 'Gerek Rumeli Hisarı'nın yapılması, kuşatma kuleleri, gerek Haliç'in karşı tarafına kurulan havan topları... O havan toplarının mucidi, yani ilk defa aşırtma usulüyle top atma teknolojisini Fatih geliştirdi. Bunun dışında, o muazzam İstanbul surlarını dövebilecek kudrette topların yapımı yine onun sayesinde'
Marmara Üniversitesi İdari Mali İşler Daire Başkanı Dr. Önder Bayır, Fatih Sultan Mehmet'in muazzam dirayetli bir hükümdar olduğunu belirterek, "Duygu dolu beyitleri yazabilecek kadar da duygusal, teknolojiye çok meraklı ve zeki biriydi." dedi.
Aynı zamanda eskiden Osmanlı Arşivleri Daire Başkanlığı görevini yürüten Bayır, İstanbul'un fethinin 566. yılı dolayısıyla İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından Topkapı Sarayı Konferans Salonu'nda düzenlenen programda, "Fatih'in Yetişmesi ve Karakteri" başlığını ele aldı.
Fatih Sultan Mehmet'in klasik dönemin en önemli simalarından olduğunu söyleyen Bayır, bunun nedenini anlamak için yetişme tarzına bakmak gerektiğini belirtti.
Şehzadelerin küçük bir devlet idaresini bizzat yaşama imkanı buldukları sancağa çıkarılmalarının, yetişmelerinde önemli katkıları bulunduğunu ifade eden Bayır, "Fatih de bölgenin yönetimini bağımsız olarak idare ediyordu. Hatta babası sefere giderken, bizzat o bölgenin askeriyle sefere iştirak ediyordu. Yani, yönetimi askeri ve idari tecrübeyi bir arada kazanmış oluyordu." diye konuştu.
Bayır, Fatih'in sancaktayken dönemin en önemli ilim adamlarından iktisat, matematik, astronomi, fen derslerinin yanı sıra bulunduğu bölgedeki yabancı ülkelerin dillerini ve kültürlerini de öğrenmesi amacıyla yabancı dil eğitimi gördüğünü ve 7 dil bildiğini aktardı.
Fatih Sultan Mehmet'in babası 2. Murad'ın bir süre tahttan uzak kalmasıyla İstanbul'un entrikalarını ve saray yaşamını küçük yaşta görme imkanına eriştiğini anlatan Bayır, "Daha sonra 19 yaşında da bütün bu tecrübeleri üstlenmiş kudretli bir hükümdar olarak karşımıza çıktı." dedi.
- "Fetihten sonra Osmanlı hoşgörüsünü sergiledi"
Önder Bayır, Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'un fethinde elde ettiği başarılara yönelik, şu bilgileri paylaştı:
"Gerek Rumeli Hisarı'nın yapılması, kuşatma kuleleri, gerek Haliç'in karşı tarafına kurulan havan topları... O havan toplarının mucidi, yani ilk defa aşırtma usulüyle top atma teknolojisini Fatih geliştirdi. Bunun dışında, o muazzam İstanbul surlarını dövebilecek kudrette topların yapımı yine onun sayesinde. Bütün balistik hesaplarını da Fatih kendi yapmış. Bunları da sancakta ulemalardan aldığı dersler sayesinde gerçekleştirdi. Teknik sahada mekanizmaların yağla soğutulması yine bu dönemde oluyor. İstanbul'un fethinde kullanılan bütün bu teknik gelişmeler yeni çağın da bir noktada açılmasını sağladı. Bilinenin aksine, İstanbul'un fethinden sonra daha interaktif bir ilişki içerisine giriliyor. Fatih, fetihten sonra Osmanlı hoşgörüsünü sergiledi. Ortodoksların hamisi unvanını aldı. "
Fatih Sultan Mehmet'in hükümdarlığı boyunca bizzat 25 sefere katıldığına işaret eden Bayır, "Anadolu'da birliğin tamamını sağladı. Trabzon Rum Pontus Devleti'ni tamamen kaldırdı. Bosna'nın fethiyle bugün bildiğimiz Rumeli'nin fethini tamamladı. Anadolu'daki diğer beyliklerle, özellikle Germiyan Beyliği'yle, dostluk ilişkilerini devam ettirdi. Akkoyunluları tamamen hakimiyeti altına aldı çünkü onlar aynı şekilde Osmanlı'ya direniyorlardı." ifadelerini kullandı.
- "Duygu dolu beyitleri yazabilecek kadar da duygusaldı"
Dr. Önder Bayır, Fatih Sultan Mehmet'in muazzam dirayetli bir hükümdar olduğunu belirterek, "Duygu dolu beyitleri yazabilecek kadar da duygusal, teknolojiye çok meraklı ve zeki biriydi. Bu detay belki mizacı açısından da önemlidir: Fatih'in esas niyeti Roma'yı fethederek Katoliklerin merkezini de ele geçirip bütün Hristiyanlık merkezlerini birer İslam beldesi haline getirmekti. Bir beyitinde de, 'Allah'ın nizamını yaymaktır benim gayretim, hedefim.' diye kendisi de bunu söylemiş oluyor." şeklinde konuştu.
Kaynak: AA
Aynı zamanda eskiden Osmanlı Arşivleri Daire Başkanlığı görevini yürüten Bayır, İstanbul'un fethinin 566. yılı dolayısıyla İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından Topkapı Sarayı Konferans Salonu'nda düzenlenen programda, "Fatih'in Yetişmesi ve Karakteri" başlığını ele aldı.
Fatih Sultan Mehmet'in klasik dönemin en önemli simalarından olduğunu söyleyen Bayır, bunun nedenini anlamak için yetişme tarzına bakmak gerektiğini belirtti.
Şehzadelerin küçük bir devlet idaresini bizzat yaşama imkanı buldukları sancağa çıkarılmalarının, yetişmelerinde önemli katkıları bulunduğunu ifade eden Bayır, "Fatih de bölgenin yönetimini bağımsız olarak idare ediyordu. Hatta babası sefere giderken, bizzat o bölgenin askeriyle sefere iştirak ediyordu. Yani, yönetimi askeri ve idari tecrübeyi bir arada kazanmış oluyordu." diye konuştu.
Bayır, Fatih'in sancaktayken dönemin en önemli ilim adamlarından iktisat, matematik, astronomi, fen derslerinin yanı sıra bulunduğu bölgedeki yabancı ülkelerin dillerini ve kültürlerini de öğrenmesi amacıyla yabancı dil eğitimi gördüğünü ve 7 dil bildiğini aktardı.
Fatih Sultan Mehmet'in babası 2. Murad'ın bir süre tahttan uzak kalmasıyla İstanbul'un entrikalarını ve saray yaşamını küçük yaşta görme imkanına eriştiğini anlatan Bayır, "Daha sonra 19 yaşında da bütün bu tecrübeleri üstlenmiş kudretli bir hükümdar olarak karşımıza çıktı." dedi.
- "Fetihten sonra Osmanlı hoşgörüsünü sergiledi"
Önder Bayır, Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'un fethinde elde ettiği başarılara yönelik, şu bilgileri paylaştı:
"Gerek Rumeli Hisarı'nın yapılması, kuşatma kuleleri, gerek Haliç'in karşı tarafına kurulan havan topları... O havan toplarının mucidi, yani ilk defa aşırtma usulüyle top atma teknolojisini Fatih geliştirdi. Bunun dışında, o muazzam İstanbul surlarını dövebilecek kudrette topların yapımı yine onun sayesinde. Bütün balistik hesaplarını da Fatih kendi yapmış. Bunları da sancakta ulemalardan aldığı dersler sayesinde gerçekleştirdi. Teknik sahada mekanizmaların yağla soğutulması yine bu dönemde oluyor. İstanbul'un fethinde kullanılan bütün bu teknik gelişmeler yeni çağın da bir noktada açılmasını sağladı. Bilinenin aksine, İstanbul'un fethinden sonra daha interaktif bir ilişki içerisine giriliyor. Fatih, fetihten sonra Osmanlı hoşgörüsünü sergiledi. Ortodoksların hamisi unvanını aldı. "
Fatih Sultan Mehmet'in hükümdarlığı boyunca bizzat 25 sefere katıldığına işaret eden Bayır, "Anadolu'da birliğin tamamını sağladı. Trabzon Rum Pontus Devleti'ni tamamen kaldırdı. Bosna'nın fethiyle bugün bildiğimiz Rumeli'nin fethini tamamladı. Anadolu'daki diğer beyliklerle, özellikle Germiyan Beyliği'yle, dostluk ilişkilerini devam ettirdi. Akkoyunluları tamamen hakimiyeti altına aldı çünkü onlar aynı şekilde Osmanlı'ya direniyorlardı." ifadelerini kullandı.
- "Duygu dolu beyitleri yazabilecek kadar da duygusaldı"
Dr. Önder Bayır, Fatih Sultan Mehmet'in muazzam dirayetli bir hükümdar olduğunu belirterek, "Duygu dolu beyitleri yazabilecek kadar da duygusal, teknolojiye çok meraklı ve zeki biriydi. Bu detay belki mizacı açısından da önemlidir: Fatih'in esas niyeti Roma'yı fethederek Katoliklerin merkezini de ele geçirip bütün Hristiyanlık merkezlerini birer İslam beldesi haline getirmekti. Bir beyitinde de, 'Allah'ın nizamını yaymaktır benim gayretim, hedefim.' diye kendisi de bunu söylemiş oluyor." şeklinde konuştu.