TBMM'de Dersim Tartışması
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde dersim ismi tartışması yaşandı.
TBMM Genel Kurulu Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ni görüşmek üzere toplandı. CHP ve MHP Grup Başkanvekilleri arasında dersim tartışması yaşandı.
MHP Afyonkarahisar milletvekili Mehmet Taytak, Tunceli’nin TKP’li Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu’nun Tunceli Belediyesinin adını ‘Dersim’ olarak değiştirme kararı üzerine konuştu.
Taytak, CHP”’nin HDP ile ittifak yaptığını iddia ederek, “Bizim şaşırdığımız esas mesele de Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet Halk Partisinin bu konu kapsamında sessiz kalışıdır. CHP seçimlerde ittifak yaptığı HDP’yi küstürmekten mi korkuyor? "Ne Dersim’i kardeşim? Burası Tunceli’dir." diye niye söyleyemiyorsunuz? Neden sessiz kalıyorsunuz? Bunun cevabı bellidir. PKK’nın seçimlerde verdiği desteği kaybetmekten korktukları kesindir ve ortadadır” ifadelerini kullandı.
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, CHP’nin Tunceli’de yaşanan olaylarla ilgili iktidar partisinin çoğunluk oyuyla reddedilen grup önerileri olduğunu hatırlatarak, “O dönemde bu araştırma önergelerimize iktidar partisi tek başına hayır oyu veriyordu, bugün kendi seçim beyannamesinde emeklilikte yaşa takılanlar olup ona hayır oyu verenleri, af olup da unutanları, dün hakaret ettiklerine bugün rahatlıkla iltifat ettiklerini, TC’de, andımızda karşı kutuplarda olup da ittifakında sorun olmayanları gördükçe bizi tutarlı siyasete davet edenlerden ibret almaktan başka bir şey kalmıyor bize” şekllide konuştu.
MHP Grup Başkanvekili Levent Bülbül, şöyle konuştu:
“Tunceli Belediyesine ‘Dersim’ levhasını takmak isteyen o Belediye Meclisine, Belediye Başkanına karşı bunun hukuka aykırılığını ve otuz beş yılına çıkmış olan Tunceli Kanunu’na açıkça muhalefet olduğunu, büyük bir yetki gaspı olduğunu, belediye meclislerinin bu şekilde bir karar veremeyeceğinin açık olduğu bir durumda ne siyasi açıdan ne tarihî açıdan ne hukuki açıdan en ufak bir beyanatta bulunmamayı hayretle karşılıyoruz. Bu, herhâlde, daha önce -Sayın Özgür Özel yoktu, Engin Altay Bey vardı grup başkan vekilliğinde- bu tartışma olmuştu, bir asimilasyon tartışması üzerinden gitmişti. Bu, CHP’nin Seyit Rıza ile Mustafa Kemal Atatürk arasındaki seçimi konusundaki netlikle çözülebilecek bir meseledir. CHP o netlikten son derece uzaktır bugün. Bunu netleştirmekle alakalı yapacakları çalışmalar çok fazladır. Bunun yerine, Milliyetçi Hareket Partisinin kendi siyasetini, Milliyetçi Hareket Partisinin geçmişten bugüne uygulamış olduğu siyaseti sorgulamak noktasına girmesi de ayrıca sıkıntılı bir tutumdur.”
Bülbül, terör örgütü PKK ile beraber hareket eden PYD’yi terör örgütü saymayan anlayışın CHP’de var olduğunu iddia ederek, “PKK’yla beraber olduğu çok iyi bilinen PYD’yi terör örgütü dahi saymayan bir anlayışın bugün Atatürk’ün partisinde vücut buluyor olması Türkiye adına bir kayıptır. Bu kayıptan dolayı sadece onlara değil, bu memleketin bir vatandaşı, bir ferdi olarak bizler de büyük bir üzüntü ve tereddüt yaşamaktayız” diye konuştu.
Özel, CHP’nin Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün çizgisinin, tavrının ve onun ortaya koyduğu ilkelerle en ufak bir açısı, en ufak bir ters düşüşü bugüne kadar olmadığını söyleyerek, bazı yerleşim yerlerinin adaylarının değiştirilmesinin kanunla olacağını belirtti.
Kaynak: İHA
MHP Afyonkarahisar milletvekili Mehmet Taytak, Tunceli’nin TKP’li Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu’nun Tunceli Belediyesinin adını ‘Dersim’ olarak değiştirme kararı üzerine konuştu.
Taytak, CHP”’nin HDP ile ittifak yaptığını iddia ederek, “Bizim şaşırdığımız esas mesele de Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet Halk Partisinin bu konu kapsamında sessiz kalışıdır. CHP seçimlerde ittifak yaptığı HDP’yi küstürmekten mi korkuyor? "Ne Dersim’i kardeşim? Burası Tunceli’dir." diye niye söyleyemiyorsunuz? Neden sessiz kalıyorsunuz? Bunun cevabı bellidir. PKK’nın seçimlerde verdiği desteği kaybetmekten korktukları kesindir ve ortadadır” ifadelerini kullandı.
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, CHP’nin Tunceli’de yaşanan olaylarla ilgili iktidar partisinin çoğunluk oyuyla reddedilen grup önerileri olduğunu hatırlatarak, “O dönemde bu araştırma önergelerimize iktidar partisi tek başına hayır oyu veriyordu, bugün kendi seçim beyannamesinde emeklilikte yaşa takılanlar olup ona hayır oyu verenleri, af olup da unutanları, dün hakaret ettiklerine bugün rahatlıkla iltifat ettiklerini, TC’de, andımızda karşı kutuplarda olup da ittifakında sorun olmayanları gördükçe bizi tutarlı siyasete davet edenlerden ibret almaktan başka bir şey kalmıyor bize” şekllide konuştu.
MHP Grup Başkanvekili Levent Bülbül, şöyle konuştu:
“Tunceli Belediyesine ‘Dersim’ levhasını takmak isteyen o Belediye Meclisine, Belediye Başkanına karşı bunun hukuka aykırılığını ve otuz beş yılına çıkmış olan Tunceli Kanunu’na açıkça muhalefet olduğunu, büyük bir yetki gaspı olduğunu, belediye meclislerinin bu şekilde bir karar veremeyeceğinin açık olduğu bir durumda ne siyasi açıdan ne tarihî açıdan ne hukuki açıdan en ufak bir beyanatta bulunmamayı hayretle karşılıyoruz. Bu, herhâlde, daha önce -Sayın Özgür Özel yoktu, Engin Altay Bey vardı grup başkan vekilliğinde- bu tartışma olmuştu, bir asimilasyon tartışması üzerinden gitmişti. Bu, CHP’nin Seyit Rıza ile Mustafa Kemal Atatürk arasındaki seçimi konusundaki netlikle çözülebilecek bir meseledir. CHP o netlikten son derece uzaktır bugün. Bunu netleştirmekle alakalı yapacakları çalışmalar çok fazladır. Bunun yerine, Milliyetçi Hareket Partisinin kendi siyasetini, Milliyetçi Hareket Partisinin geçmişten bugüne uygulamış olduğu siyaseti sorgulamak noktasına girmesi de ayrıca sıkıntılı bir tutumdur.”
Bülbül, terör örgütü PKK ile beraber hareket eden PYD’yi terör örgütü saymayan anlayışın CHP’de var olduğunu iddia ederek, “PKK’yla beraber olduğu çok iyi bilinen PYD’yi terör örgütü dahi saymayan bir anlayışın bugün Atatürk’ün partisinde vücut buluyor olması Türkiye adına bir kayıptır. Bu kayıptan dolayı sadece onlara değil, bu memleketin bir vatandaşı, bir ferdi olarak bizler de büyük bir üzüntü ve tereddüt yaşamaktayız” diye konuştu.
Özel, CHP’nin Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün çizgisinin, tavrının ve onun ortaya koyduğu ilkelerle en ufak bir açısı, en ufak bir ters düşüşü bugüne kadar olmadığını söyleyerek, bazı yerleşim yerlerinin adaylarının değiştirilmesinin kanunla olacağını belirtti.