Hasan Kalyoncu Üniversitesi'nde Gösteri Ve Sanat Merkezi Törenle Hizmete Girdi
Gaziantep’te Hasan Kalyoncu Üniversitesi’nin (HKÜ) Gösteri ve Sanat Merkezi, düzenlenen iftar programı ile hizmete alındı. Yunus’un Dilinden isimli program ile ilk etkinliğin gerçekleştiği açılış törenine Cumhurbaşkanı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın yanı sıra Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan, TFF Eski Başkanı Yıldırım Demirören, Ankara Eski Belediye Başkanı Melih Gökçek de katıldı.
HKÜ’nün yeni yapılan İftar, Gösteri ve Sanat Merkezi, gerçekleşen iftar yemeği ile hizmete alındı. İftarın ardından merkezde düzenlenen ilk etkinlik ise Yunus’un Dilinden isimli bir program oldu. Programda konuşan HKÜ Mütevelli Heyeti Başkanı Cemal Kalyoncu, tüm İslam aleminin Ramazan ayını kutlayarak, merkezin hayırlı olmasını diledi.
Sanat merkezinin mimarisi ile Türkiye’de ilk olduğunu belirten Kalyoncu, "Bu mübarek ramazan akşamı birlikte olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. İftar ve gösteri merkezinin açılışını gerçekleştirmek üzere bir araya geldik. Kendine özgü mimarisi ile ülkemizde bir ilk olan gösteri merkezimizin açılışına hoş geldiniz. Bizler her anlamda bereketli olduğu kadar son derece stratejik bir coğrafyada yaşıyoruz. Bölgemizin muazzam bir potansiyeli var. Bu nedenle 2008 yılında üniversitemizin temellerini buraya attık. Yani bilimin, ilimin, irfanın, ticaretin kavşağı olan tarihi ipek yolu üzerinde, gazi şehrimizde üniversitemizi kurduk. Bir ülkenin ilerlemesi, medeni uygarlıklar seviyesine gelmesi, sadece ekonomik gelişmelere bağlı değildir. Üniversiteler, iş dünyası ile birlikte milli birlik, beraberliğe, kültüre, sanata, spora ve milli değerlere bağlıdır" diye konuştu.
"Medine"nin anlam ve önemi
Daha sonra kürsüye çıkan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, kurmak istediği üniversitenin planlarını hazırlarken kalp krizi geçirerek vefat eden ve üniversiteye adı verilen merhum Hasan Kalyoncu’nun ruhuna fatiha okuyarak başladı.
Kalın konuşmasında ’Medine’ kelimesinin anlam ve önemine de dikkat çekerek, "Burası rahmetli Hasan Kalyoncu beyin bir yadigarı. Bir ailenin, bir şahsın, şehre sahip çıkmasının örneği ile karşı karşıyayız. Bizim medeniyetimizde şehir, medeniyeti taşıyan temel unsurlardan bir tanesidir. Bugün şehir diye ifade ettiğimiz yaşama alanı klasik dilde medine olarak ifade ederdik. Medine kelimesi de medeniyetle, medeni olmakla aynı kökten gelir. Bir medeniyeti inşa eden unsurların başında şehir hayatı gelir. Çünkü bir toplumun artı değerini, sanatını, estetiğini bir arada yaşama kültürü ve ahlakını kuran, ortaya çıkartan ve sürdüren yer şehirdir ve medinedir. Medine kelimesinin bizim tarihimizde ayrıca özel bir yeri vardı. İslam medeniyetinin temelleri de Medine’de atıldı. Sanatın, kültürün, şehir hayatının bir arada yaşama ahlakının, inceliğin, nezaketin, zarafetin, letafetin bir araya geldiği, toplumsal yaşama alanı, Medine’de inşa edildi. Sadece insan tarihinin değil, insanlık tarihinin en büyük kültür ve medeniyet merkezlerine yayıldı. Medine’de başlayan medeniyet ve kültür yolculuğu, Semerkand’da, Buhara’da, İstanbul’da, İskenderiyye’de, Bosna Herkes’te, Kurtuba’da, İşbiliyye’de, Granada’da, Tunus’ta, Cezayir’de, Marekeş’de, Fez’de sayabileceğimiz onlarca İslam medeniyetinin büyük medeniyet merkezlerinde devam etti" diye konuştu.
"Bilgi peşinde koşmakta amaç sadece malumat toplama değildir"
Kalın, konuşmasının bir bölümünde ise HKÜ’nün kurulduğu günden itibaren bilginin peşinden koşan bir üniversite olduğunu belirterek, amacın sadece malumat toplama olmaması gerektiğini kaydetti.
Malumatı bilgiye dönüştürmenin gerekliliğine de dikkat çeken Kalın, "Yüzlerce yıl büyük medeniyet yürüyüşünde, yolculuğunda önemli bir kilometre taşı olmuş bu şehirde, bir üniversite kuruldu. Biliyorum, toplam 4 üniversite var ama Hasan Kalyoncu Üniversitesi’nin bunlar arasında özel bir yeri var. Bir üniversitenin tasavvurunda bilgi arayışı yatar. Bilginin peşinde koşmak her yaştaki insan için bir gerekliliktir. Burada öğrencisiyle, hocasıyla, doçenti ile profesörü ile idarecisiyle, yöneticisiyle herkes aslında bu ilim yolculuğunun birer neferidir. Bu ilim yolculuğu temel kadim medeniyetimizin taşıyıcı unsurlarımızdan birisidir. Amaç sadece malumat toplamak değildir. Maksat malumatfuruşluk değil, malumatı bilgiye yani ilme dönüştürmek, ilmi hikmete dönüştürmek, hikmeti irfan seviyesine taşıyabilmektir. Ancak o seviyeye geldiğimiz zaman gerçek manada bir ilim yolculuğundan bahsedebiliriz. HKÜ böyle bir vizyon ile yola çıkmış, öğrencilerine ilim taliplilerine bu yolu göstermiş, üniversitemiz, ilim yuvamız ve kültür sanat yuvamızdır. Bunun somut örneklerini de burada hep birlikte görüyoruz. Bu irfan geleneğinin medeniyetimizin ilim kültür merkezlerimizin merkezinde olmasının aslında çok derin manaları var. Bu manayı ortaya çıkaran, büyük bilgelerden, alimlerden, Allah dostlarından biri de Yunus Emre’dir" diye konuştu.
Gecede, HTÜ Mütevelli Heyeti Başkanı Cemal Kayloncu tarafından Cumhurbaşkanı Sözcüsü İbrahim Kalın’a plaket verildi.
Kalın ise programı organize eden Prof. Dr. Erol Parlak’a plaket verdi. Açılış davetlilerinden TFF Eski Başkanı Yıldırım Demirören, merkezin inşasında emeği geçen HKÜ Mütevelli Heyeti Üyesi Mehmet Okyay’a, HKÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Edibe Sözen, Ankara Eski Belediye Başkanı Melih Gökçek’e, Gaziantep Valisi Davut Gül, HKÜ İç Mimarlık Bölümü Öğretim Üyesi Kübra Kalyoncu Seher’e plaketini verdi. Sanat merkezine emeği geçen ve destek verenlere plaketlerin verildiği geceye Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan, çok sayıda akademisyen, öğretim görevlisi, öğrenci ve davetli de katıldı.
Program Yunus’un Dilinden gösterisi ve konser ile devam etti.
Kaynak: İHA
Sanat merkezinin mimarisi ile Türkiye’de ilk olduğunu belirten Kalyoncu, "Bu mübarek ramazan akşamı birlikte olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. İftar ve gösteri merkezinin açılışını gerçekleştirmek üzere bir araya geldik. Kendine özgü mimarisi ile ülkemizde bir ilk olan gösteri merkezimizin açılışına hoş geldiniz. Bizler her anlamda bereketli olduğu kadar son derece stratejik bir coğrafyada yaşıyoruz. Bölgemizin muazzam bir potansiyeli var. Bu nedenle 2008 yılında üniversitemizin temellerini buraya attık. Yani bilimin, ilimin, irfanın, ticaretin kavşağı olan tarihi ipek yolu üzerinde, gazi şehrimizde üniversitemizi kurduk. Bir ülkenin ilerlemesi, medeni uygarlıklar seviyesine gelmesi, sadece ekonomik gelişmelere bağlı değildir. Üniversiteler, iş dünyası ile birlikte milli birlik, beraberliğe, kültüre, sanata, spora ve milli değerlere bağlıdır" diye konuştu.
"Medine"nin anlam ve önemi
Daha sonra kürsüye çıkan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, kurmak istediği üniversitenin planlarını hazırlarken kalp krizi geçirerek vefat eden ve üniversiteye adı verilen merhum Hasan Kalyoncu’nun ruhuna fatiha okuyarak başladı.
Kalın konuşmasında ’Medine’ kelimesinin anlam ve önemine de dikkat çekerek, "Burası rahmetli Hasan Kalyoncu beyin bir yadigarı. Bir ailenin, bir şahsın, şehre sahip çıkmasının örneği ile karşı karşıyayız. Bizim medeniyetimizde şehir, medeniyeti taşıyan temel unsurlardan bir tanesidir. Bugün şehir diye ifade ettiğimiz yaşama alanı klasik dilde medine olarak ifade ederdik. Medine kelimesi de medeniyetle, medeni olmakla aynı kökten gelir. Bir medeniyeti inşa eden unsurların başında şehir hayatı gelir. Çünkü bir toplumun artı değerini, sanatını, estetiğini bir arada yaşama kültürü ve ahlakını kuran, ortaya çıkartan ve sürdüren yer şehirdir ve medinedir. Medine kelimesinin bizim tarihimizde ayrıca özel bir yeri vardı. İslam medeniyetinin temelleri de Medine’de atıldı. Sanatın, kültürün, şehir hayatının bir arada yaşama ahlakının, inceliğin, nezaketin, zarafetin, letafetin bir araya geldiği, toplumsal yaşama alanı, Medine’de inşa edildi. Sadece insan tarihinin değil, insanlık tarihinin en büyük kültür ve medeniyet merkezlerine yayıldı. Medine’de başlayan medeniyet ve kültür yolculuğu, Semerkand’da, Buhara’da, İstanbul’da, İskenderiyye’de, Bosna Herkes’te, Kurtuba’da, İşbiliyye’de, Granada’da, Tunus’ta, Cezayir’de, Marekeş’de, Fez’de sayabileceğimiz onlarca İslam medeniyetinin büyük medeniyet merkezlerinde devam etti" diye konuştu.
"Bilgi peşinde koşmakta amaç sadece malumat toplama değildir"
Kalın, konuşmasının bir bölümünde ise HKÜ’nün kurulduğu günden itibaren bilginin peşinden koşan bir üniversite olduğunu belirterek, amacın sadece malumat toplama olmaması gerektiğini kaydetti.
Malumatı bilgiye dönüştürmenin gerekliliğine de dikkat çeken Kalın, "Yüzlerce yıl büyük medeniyet yürüyüşünde, yolculuğunda önemli bir kilometre taşı olmuş bu şehirde, bir üniversite kuruldu. Biliyorum, toplam 4 üniversite var ama Hasan Kalyoncu Üniversitesi’nin bunlar arasında özel bir yeri var. Bir üniversitenin tasavvurunda bilgi arayışı yatar. Bilginin peşinde koşmak her yaştaki insan için bir gerekliliktir. Burada öğrencisiyle, hocasıyla, doçenti ile profesörü ile idarecisiyle, yöneticisiyle herkes aslında bu ilim yolculuğunun birer neferidir. Bu ilim yolculuğu temel kadim medeniyetimizin taşıyıcı unsurlarımızdan birisidir. Amaç sadece malumat toplamak değildir. Maksat malumatfuruşluk değil, malumatı bilgiye yani ilme dönüştürmek, ilmi hikmete dönüştürmek, hikmeti irfan seviyesine taşıyabilmektir. Ancak o seviyeye geldiğimiz zaman gerçek manada bir ilim yolculuğundan bahsedebiliriz. HKÜ böyle bir vizyon ile yola çıkmış, öğrencilerine ilim taliplilerine bu yolu göstermiş, üniversitemiz, ilim yuvamız ve kültür sanat yuvamızdır. Bunun somut örneklerini de burada hep birlikte görüyoruz. Bu irfan geleneğinin medeniyetimizin ilim kültür merkezlerimizin merkezinde olmasının aslında çok derin manaları var. Bu manayı ortaya çıkaran, büyük bilgelerden, alimlerden, Allah dostlarından biri de Yunus Emre’dir" diye konuştu.
Gecede, HTÜ Mütevelli Heyeti Başkanı Cemal Kayloncu tarafından Cumhurbaşkanı Sözcüsü İbrahim Kalın’a plaket verildi.
Kalın ise programı organize eden Prof. Dr. Erol Parlak’a plaket verdi. Açılış davetlilerinden TFF Eski Başkanı Yıldırım Demirören, merkezin inşasında emeği geçen HKÜ Mütevelli Heyeti Üyesi Mehmet Okyay’a, HKÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Edibe Sözen, Ankara Eski Belediye Başkanı Melih Gökçek’e, Gaziantep Valisi Davut Gül, HKÜ İç Mimarlık Bölümü Öğretim Üyesi Kübra Kalyoncu Seher’e plaketini verdi. Sanat merkezine emeği geçen ve destek verenlere plaketlerin verildiği geceye Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan, çok sayıda akademisyen, öğretim görevlisi, öğrenci ve davetli de katıldı.
Program Yunus’un Dilinden gösterisi ve konser ile devam etti.