Bu Müzede 'İnsana Değer' Sergileniyor
Osmanlı'nın akıl hastalarını su ve müzik sesi, koku ve uğraş ile tedavi ettiği devrin akıl hastanesi, şimdilerde müze olarak dönemin şefkat ve merhametini günümüze taşıyor Sultan II. Bayezid Külliyesi Sağlık Müzesi Müdürü Hakan Akıncı: 'Osmanlı'nın insana verdiği değeri ve önemi Sultan II. Bayezid Külliyesi Sağlık Müzesi en iyi yansıtan yerdir'
CİHAN DEMİRCİ - Osmanlı döneminin sosyal devlet olma ve insana verilen değerin en iyi gözlendiği yer olarak bilinen Sultan II. Bayezid Külliyesi Sağlık Müzesi, her geçen gün ziyaretçi sayısını artırıyor.
Osmanlı'nın akıl hastalarını su ve müzik sesi, koku ve uğraş ile tedavi ettiği devrin akıl hastanesi şimdilerde müze olarak dönemin şefkat ve merhametini günümüze taşıyor.
Hastane ve tıbbiye olarak iki bölümden oluşan komplekste devrin tıp eğitimi ve tedavi yöntemlerine tanıklık ediliyor.
Müze Müdürü Hakan Akıncı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, müzenin 15. ve 18. yüzyıl Osmanlı tıbbının en iyi izlenebildiği alan olduğunu söyledi.
Müzede tıpla ilintili medrese eğitimi ve darüşşifa geleneğinin en ince ayrıntısına kadar anlatıldığını belirten Akıncı, "Özellikle hastalara nasıl davranıldığını, o süreçte hangi hastalıkların tedavi edildiğini görmemiz açısından burası çok önemlidir. Sultan II. Bayezid Külliyesi genel itibarıyla 15. ve 18. yüzyılda Batı'da insanların tanı ve tedavisinin yapılmadığı süreçlerde burada nasıl tedavi ediliyordu, neler ile tedavi ediliyordu en iyi izlenebildiği alandır." diye konuştu.
- "Osmanlı'nın insana verdiği değer"
İnsana verilen değeri ve sosyal devlet anlayışını müzede görmenin mümkün olduğunu ifade eden Akıncı, şunları kaydetti:
"Osmanlı'nın insana verdiği değeri ve önemi Sultan II. Bayezid Külliyesi Sağlık Müzesi en iyi yansıtan yerdir. Bu süreç içerisinde tıp ile hukuğun da ilişkisini görmemiz mümkündür burada."
- Ziyaretçi akını
Edirne'de, Osmanlı dönemine ait birçok tarihi yapının olduğunu belirten Akıncı, ziyaretçi sayısı açısından eserler arasında tatlı bir rekabet olduğunu ifade etti.
Akıncı, Sultan II. Bayezid Külliyesi Sağlık Müzesi'nin Mimar Sinan'ın ustalık eseri Selimiye Camisi'nden sonra ikinci sırada yer aldığını dile getirdi.
Müzenin UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici Listesi'nde yer almasıyla yurt içi ve yurt dışından gelen ziyaretçi sayısının artığını söyleyen Akıncı, "Bu başarı Trakya Üniversitesinin başarısıyla sağlandı. Müzemiz 2017'de 250 bin, 2018'de ise 270 bin ziyaretçi aldı. Türkiye İstatistik Kurumunca yapılan çalışmada da 2017'de özel müzeler ziyaretçi sayılarına göre sıralandığında İstanbul birinci, Bursa ikinci ve Edirne üçüncü sırayı aldı. Trakya Üniversitesi bünyesindeki Sultan II. Bayezid Külliyesi Sağlık Müzesi'nin bu başarıya büyük katkısı var." şeklinde konuştu.
- Sultan II. Bayezid Külliyesi Sağlık Müzesi
Sultan II. Bayezid'in Akkirman seferine çıkarken 1484'te temelini attığı külliye, 1488'de tamamlandı.
Osmanlı döneminde tıbbiye, şifahane ve imarethane görevleri üstlenen külliyede, 1800'lü yıllardan sonra sadece akıl ve ruh sağlığına yönelik tedaviler gerçekleştirildi.
Osmanlının son dönemlerinde Balkan Savaşları'ndan sonra faaliyeti sonlanan ve zarar gören Sultan II. Bayezid Külliyesi Sağlık Müzesi, 1978'de Trakya Üniversitesinin yapıyı bünyesine almasıyla 1986'da restorasyon süreciyle ayağa kaldırıldı.
Kaynak: AA
Osmanlı'nın akıl hastalarını su ve müzik sesi, koku ve uğraş ile tedavi ettiği devrin akıl hastanesi şimdilerde müze olarak dönemin şefkat ve merhametini günümüze taşıyor.
Hastane ve tıbbiye olarak iki bölümden oluşan komplekste devrin tıp eğitimi ve tedavi yöntemlerine tanıklık ediliyor.
Müze Müdürü Hakan Akıncı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, müzenin 15. ve 18. yüzyıl Osmanlı tıbbının en iyi izlenebildiği alan olduğunu söyledi.
Müzede tıpla ilintili medrese eğitimi ve darüşşifa geleneğinin en ince ayrıntısına kadar anlatıldığını belirten Akıncı, "Özellikle hastalara nasıl davranıldığını, o süreçte hangi hastalıkların tedavi edildiğini görmemiz açısından burası çok önemlidir. Sultan II. Bayezid Külliyesi genel itibarıyla 15. ve 18. yüzyılda Batı'da insanların tanı ve tedavisinin yapılmadığı süreçlerde burada nasıl tedavi ediliyordu, neler ile tedavi ediliyordu en iyi izlenebildiği alandır." diye konuştu.
- "Osmanlı'nın insana verdiği değer"
İnsana verilen değeri ve sosyal devlet anlayışını müzede görmenin mümkün olduğunu ifade eden Akıncı, şunları kaydetti:
"Osmanlı'nın insana verdiği değeri ve önemi Sultan II. Bayezid Külliyesi Sağlık Müzesi en iyi yansıtan yerdir. Bu süreç içerisinde tıp ile hukuğun da ilişkisini görmemiz mümkündür burada."
- Ziyaretçi akını
Edirne'de, Osmanlı dönemine ait birçok tarihi yapının olduğunu belirten Akıncı, ziyaretçi sayısı açısından eserler arasında tatlı bir rekabet olduğunu ifade etti.
Akıncı, Sultan II. Bayezid Külliyesi Sağlık Müzesi'nin Mimar Sinan'ın ustalık eseri Selimiye Camisi'nden sonra ikinci sırada yer aldığını dile getirdi.
Müzenin UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici Listesi'nde yer almasıyla yurt içi ve yurt dışından gelen ziyaretçi sayısının artığını söyleyen Akıncı, "Bu başarı Trakya Üniversitesinin başarısıyla sağlandı. Müzemiz 2017'de 250 bin, 2018'de ise 270 bin ziyaretçi aldı. Türkiye İstatistik Kurumunca yapılan çalışmada da 2017'de özel müzeler ziyaretçi sayılarına göre sıralandığında İstanbul birinci, Bursa ikinci ve Edirne üçüncü sırayı aldı. Trakya Üniversitesi bünyesindeki Sultan II. Bayezid Külliyesi Sağlık Müzesi'nin bu başarıya büyük katkısı var." şeklinde konuştu.
- Sultan II. Bayezid Külliyesi Sağlık Müzesi
Sultan II. Bayezid'in Akkirman seferine çıkarken 1484'te temelini attığı külliye, 1488'de tamamlandı.
Osmanlı döneminde tıbbiye, şifahane ve imarethane görevleri üstlenen külliyede, 1800'lü yıllardan sonra sadece akıl ve ruh sağlığına yönelik tedaviler gerçekleştirildi.
Osmanlının son dönemlerinde Balkan Savaşları'ndan sonra faaliyeti sonlanan ve zarar gören Sultan II. Bayezid Külliyesi Sağlık Müzesi, 1978'de Trakya Üniversitesinin yapıyı bünyesine almasıyla 1986'da restorasyon süreciyle ayağa kaldırıldı.