İranlı Yetkiliden İran-ABD Gerginliğinde 'Acil Durum Masası' Önerisi
İran Meclisi Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu Başkanı Haşmetullah Felahetpişe:'İran ve ABD'nin en yüksek makamları savaş ihtimalini reddetti ancak üçüncü oyuncuların, dünyanın büyük bir bölümünün viraneye dönmesi için aceleleri var. İran ile ABD'li yetkililer arasında acil durum masası kurulmalı. Bu masanın özel işi, gerginliğin idaresi olacaktır'
İran Meclisi Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu Başkanı Haşmetullah Felahetpişe, İran ile ABD'li yetkililer arasında Irak ya da Katar'da acil durum masası kurulması gerektiğini belirtti.
Felahetpişe, İran Meclisi Haber Ajansında (ICANA) yer alan açıklamasında, İran ile ABD arasındaki gerginliğe ilişkin yeni bir öneride bulundu.
Amerikalı ve İranlı yetkililerin herhangi bir savaş çıkmayacağı yönünde açıklamalar yaptıklarını hatırlatan Felahetpişe, iki tarafın da savaş istemediğine dikkati çekti.
İranlı yetkili, iki ülke arasında gerginliği azaltmak için yeni bir mekanizma önerisinde bulunarak, "İran ve ABD'nin en yüksek makamları savaş ihtimalini reddetti ancak üçüncü oyuncuların, dünyanın büyük bir bölümünün viraneye dönmesi için aceleleri var. İran ile ABD'li yetkililer arasında acil durum masası kurulmalı. Bu masanın özel işi, gerginliğin idaresi olacaktır." ifadelerini kullandı.
ABD Başkanı Donald Trump, geçen hafta Beyaz Saray'da yaptığı açıklamada, İran yönetimine nükleer programı terk etmesi konusunda görüşme çağrısında bulunmuş, diğer yandan da iki ülke arasındaki yüksek gerilim dikkate alındığında askeri çatışmayı da muhtemel gördüğü mesajını vermişti.
Nükleer anlaşmadan ayrılmalarından sonra İran ekonomisinin oldukça kötüleştiğini belirten Trump, "Yapmaları gereken şey şu: Beni arasınlar, oturup konuşalım ve adil bir anlaşma yapalım. Nükleer silaha sahip olmalarını istemiyoruz; istediğimiz çok bir şey değil. Bu, onları yeniden iyi bir pozisyona getirebilir. İran'a zarar vermek istemiyoruz." ifadelerini kullanmıştı.
İran lideri Ali Hamaney de İran'ın da ABD'nin de savaş peşinde olmadığını ve bu mücadelenin "iradelerin çarpışması" olduğunu belirterek, "ABD bugünkü tavrını sürdürdükçe müzakere zehirdir. Bugünkü ABD hükümetiyle yapılacak müzakere, iki kere zehirdir. " diye konuşmuştu.
Trump daha sonra Twitter hesabından paylaştığı mesajında, "Eminim ki İran yakında (bizimle) konuşmak isteyecek." cümlesini kullanmıştı.
Devrim Muhafızları Ordusu Komutanı Siyasi Yardımcısı Yedullah Cevani ise Trump'ın tehdit ve diplomasi mesajlarına, "ABD ile bir müzakere olmayacak ve Amerikalılar İran'a yönelik askeri bir girişime cüret edemeyecek." sözleriyle cevap vermişti.
- ABD-İran gerilimi
Trump yönetimi, 8 Mayıs 2018'de, 2015'te imzalanan nükleer anlaşmadan çekildiğini açıklamıştı.
Sonrasında Tahran yönetiminin petrol ihracatını hedef alan yaptırımları uygulamaya koyan ABD, nisan ayında İran Devrim Muhafızları Ordusu'nu "yabancı terör örgütleri" listesine almıştı.
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani de ABD'nin yaptırımlarına karşılık 8 Mayıs'ta ülkesinin nükleer faaliyetlerinin bir kısmını yeniden uygulamaya başladığını ve anlaşmanın taraflarına İran'ın çıkarlarını koruyacak önlemler alması için 60 gün süre verdiklerini duyurmuştu.
ABD, geçen hafta İran'dan gelebilecek tehditlere karşı tedbir amacıyla USS Abraham Lincoln Uçak Gemisi Taarruz Grubu ile 4 nükleer kapasiteli B-52 bombardıman uçaklarından oluşan Bombardıman Görev Gücü'nü körfeze sevk etmişti.
Kaynak: AA
Felahetpişe, İran Meclisi Haber Ajansında (ICANA) yer alan açıklamasında, İran ile ABD arasındaki gerginliğe ilişkin yeni bir öneride bulundu.
Amerikalı ve İranlı yetkililerin herhangi bir savaş çıkmayacağı yönünde açıklamalar yaptıklarını hatırlatan Felahetpişe, iki tarafın da savaş istemediğine dikkati çekti.
İranlı yetkili, iki ülke arasında gerginliği azaltmak için yeni bir mekanizma önerisinde bulunarak, "İran ve ABD'nin en yüksek makamları savaş ihtimalini reddetti ancak üçüncü oyuncuların, dünyanın büyük bir bölümünün viraneye dönmesi için aceleleri var. İran ile ABD'li yetkililer arasında acil durum masası kurulmalı. Bu masanın özel işi, gerginliğin idaresi olacaktır." ifadelerini kullandı.
ABD Başkanı Donald Trump, geçen hafta Beyaz Saray'da yaptığı açıklamada, İran yönetimine nükleer programı terk etmesi konusunda görüşme çağrısında bulunmuş, diğer yandan da iki ülke arasındaki yüksek gerilim dikkate alındığında askeri çatışmayı da muhtemel gördüğü mesajını vermişti.
Nükleer anlaşmadan ayrılmalarından sonra İran ekonomisinin oldukça kötüleştiğini belirten Trump, "Yapmaları gereken şey şu: Beni arasınlar, oturup konuşalım ve adil bir anlaşma yapalım. Nükleer silaha sahip olmalarını istemiyoruz; istediğimiz çok bir şey değil. Bu, onları yeniden iyi bir pozisyona getirebilir. İran'a zarar vermek istemiyoruz." ifadelerini kullanmıştı.
İran lideri Ali Hamaney de İran'ın da ABD'nin de savaş peşinde olmadığını ve bu mücadelenin "iradelerin çarpışması" olduğunu belirterek, "ABD bugünkü tavrını sürdürdükçe müzakere zehirdir. Bugünkü ABD hükümetiyle yapılacak müzakere, iki kere zehirdir. " diye konuşmuştu.
Trump daha sonra Twitter hesabından paylaştığı mesajında, "Eminim ki İran yakında (bizimle) konuşmak isteyecek." cümlesini kullanmıştı.
Devrim Muhafızları Ordusu Komutanı Siyasi Yardımcısı Yedullah Cevani ise Trump'ın tehdit ve diplomasi mesajlarına, "ABD ile bir müzakere olmayacak ve Amerikalılar İran'a yönelik askeri bir girişime cüret edemeyecek." sözleriyle cevap vermişti.
- ABD-İran gerilimi
Trump yönetimi, 8 Mayıs 2018'de, 2015'te imzalanan nükleer anlaşmadan çekildiğini açıklamıştı.
Sonrasında Tahran yönetiminin petrol ihracatını hedef alan yaptırımları uygulamaya koyan ABD, nisan ayında İran Devrim Muhafızları Ordusu'nu "yabancı terör örgütleri" listesine almıştı.
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani de ABD'nin yaptırımlarına karşılık 8 Mayıs'ta ülkesinin nükleer faaliyetlerinin bir kısmını yeniden uygulamaya başladığını ve anlaşmanın taraflarına İran'ın çıkarlarını koruyacak önlemler alması için 60 gün süre verdiklerini duyurmuştu.
ABD, geçen hafta İran'dan gelebilecek tehditlere karşı tedbir amacıyla USS Abraham Lincoln Uçak Gemisi Taarruz Grubu ile 4 nükleer kapasiteli B-52 bombardıman uçaklarından oluşan Bombardıman Görev Gücü'nü körfeze sevk etmişti.