Beyoğlu'ndaki 'Omuz Atma Cinayeti' Davasında Polislere Beraat

İstiklal Caddesi'nde, 'omuz atma' nedeniyle Ayhan Kaya'nın bıçaklanarak öldürüldüğü kavgaya müdahale etmedikleri iddiasıyla 'görevi kötüye kullanmak' suçundan yargılanan iki polis memurunun beraatine karar verildi.

Beyoğlu'nda, "omuz atma" nedeniyle 28 yaşındaki Ayhan Kaya'nın bıçaklanarak öldürüldüğü kavgaya müdahale etmedikleri iddiasıyla "görevi kötüye kullanmak" suçundan yargılanan iki polis memurunun, fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması nedeniyle beraatine karar verildi.

İstanbul 51. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki beşinci duruşmaya, tutuksuz sanık Mücahit Ö. katılırken, diğer sanık Ali T. gelmedi. Dava konusu olayda hayatını kaybeden Ayhan Kaya'nın ağabeyi Hüseyin Kaya da duruşmada müdahil olarak hazır bulundu.

Duruşmada, müdahil Kaya'nın başvurusu üzerine, olay yerinde bulunan güven timine bağlı polisler hakkında başlatılan soruşturmanın devam ettiği belirtildi.

- "Müdahale edilse bu cinayet gerçekleşmeyecekti"

Beyanı sorulan müdahil avukatı Arif Sami Sönmez, bilirkişi raporunda, bir kişinin İstanbul'un göbeğinde dakikalarca dövülüp, defalarca bıçaklanması olayını, orada bulunan ve kamera kayıtlarında görülen 6 polis memurunun izlediklerinin tespit edildiğini savunarak, şöyle konuştu:

"Olayda toplam 8 kişi vardır, 2 kişi görüntüye girmemiştir. İddianameyi düzenleyen savcılık ve valilik makamınca olay örtbas edilmeye çalışılmıştır. Sanık olarak yargılanması gereken diğer kişiler davada tanık olarak dinlenilmiştir, olayın sorumlusu 8 polis memurudur. Huzurdaki sanık günah keçisi ilan edilmiştir. Diğerlerinin de bu sanıklar kadar sorumluluğu vardır. İki kişi 'amir' konumundadır. Eğer müdahale edilseydi bu cinayet gerçekleşmeyecekti. Diğer kişiler hakkında da yeniden dava açılmasını ve ek iddianame düzenlenmesini talep ediyoruz."

Söz alan müdahil Hüseyin Kaya da orada bulunan tüm polislerin alenen ve kasten olaya müdahale etmeyerek cinayete ortak olduklarını öne sürerek, "görmedim" yönündeki beyanları kabul etmediğini ve sanıkların cezalandırılmasını istediğini söyledi.

- "Takviye ekibi bekledik"

Savunma yapan sanık Mücahit Ö. ise olay gecesi iki grup olarak çalıştıklarını, hangi grupta olduğunu hatırlamadığını anlatarak, "Rütbeli bir amir olay yerinde var ise hangi gruba baktığı önemli değildir. Onun emirleri doğrultusunda hareket ediyorduk. Olayın başından sonuna kadar 7-8 kişi olduğu doğru değildir. Bilirkişi raporunda olay yerinde kaç kişi olduğu belirtilmiştir. Rapordaki fotoğrafta, benimle bıçaklanan kişi arasında 4 sivil vatandaş olduğu bellidir." dedi.

Sanık Mücahit Ö, "Suça konu eylemi sonlandırmak amaç hedef ise de orada bulunan sivil vatandaşlar, kavgaya karışanlar ve kendi güvenliğimiz gereği, güvenli müdahale koşulları oluştuğunda olaya müdahale etmemiz gerekiyordu. Takviye ekibi bekledik, takviye ekip geldiğinde de müdahale edildi. Yaptığımız müdahale usulüne uygundu. Suçsuzum, beraatimi talep ediyorum." ifadelerini de kullandı.

Davayı karara bağlayan mahkeme, sanıklar Mücahit Ö. ve Ali T'nin, "görevi kötüye kullanmak" suçundan, yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması nedeniyle beraatlerine hükmetti.

Bilirkişi raporuna göre olay yerinde bulunan ve "amir" olarak isimleri geçen Z.O ile B.C. hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma yürütüldüğünü hatırlatan mahkeme, bu kişiler hakkında yeniden suç duyurusunda bulunulmasına gerek olmadığını, gereği için raporun ve duruşma tutanaklarının başsavcılığa gönderileceğini de bildirdi.

- Süreç

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca Ayhan Kaya'nın, 4 Temmuz 2015 akşamı, İstiklal Caddesi'nde "omuz atma" nedeniyle çıkan kavgada 3 kişi tarafından dövülüp bıçaklanarak öldürülmesine ilişkin yürütülen soruşturma sonucunda 3 sanık hakkında dava açılmıştı.

İstanbul 21. Ağır Ceza Mahkemesi, 21 Aralık 2016'da, sanıklar Ferdi İnci, Hasan Düman ve Cihan Arslan'ın ''kasten öldürme'' suçundan ayrı ayrı müebbet hapisle cezalandırılmasını kararlaştırdı. Cezanın sanıkların geleceği üzerindeki olası etkileri ve samimi savunmalarını sanıklar yararına takdiri hafifletici indirim nedeni olarak kabul eden mahkeme heyeti, hapis cezasının yirmi beşer yıla düşürülmesine hükmetmişti.

Kavgaya geç müdahale ettikleri öne sürülen Güven Timleri'ne bağlı 7 sivil polis hakkında yürütülen soruşturma sonucunda, iki polis hakkında "görevi kötüye kullanma" suçundan ayrı ayrı 6 aydan 2 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istemiyle dava açılırken, 5'i hakkında takipsizlik kararı verilmişti.

Kaynak: AA