Adını Şanlı Türk Tarihinden Alan ŞAHİ 209 Blok 2 Dosta Güven, Düşmana Korku Salıyor
Milli elektromanyetik top ŞAHİ 209 Blok 2, dosta güven, düşmana korku salıyor. Yönlendirilmiş Enerji Teknolojileri AŞ (YETEKNOLOJİ) Genel Müdürü Fazıl Hizal, “Elektromanyetik topla atabildiğiniz mühimmatlar hipersonik hızlara ulaşabiliyor. Elektromanyetik top şu anda mevcut barutlu ateşli sistemlerin iki katından daha yüksek hızlarda, daha yüksek menzillerde ciddi tesir ve etkilere sahip olabileceğiniz anlamına geliyor” dedi.
2018 yılında ilk prototip olan ŞAHİ 209 Blok 1’i tamamladıktan sonra 1 yıl içerisinde tecrübe ve edinilen bilgiyle ŞAHİ 209 Blok 2’yi geliştirdiklerini söyleyen YETEKNOLOJİ AŞ Genel Müdürü Fazıl Hizal, elektromanyetik topun yüzde yüz milli olduğunu belirtti.
YETEKNOLOJİ’nin piyasaya sunduğu ŞAHİ 209 Blok 1’in Savunma Sanayi Başkanlığı tarafından tedarik olduğunu ifade eden Hizal, “ŞAHİ 209 Blok 1, 3 metre namlu uzunluğunda 1 megajul enerji kaynağına sahip, görünen menzildeki 10-12 kilometre içindeki hedefleri ateş altına alabilecek kapasiteyi sahada gösterebilen bir saha test prototipi olarak üretilmiş bir sistemdi. ŞAHİ 209 Blok 2 ise bizim bu sistemdeki edindiğimiz tecrübe, bilgi birikimiyle geliştirmiş olduğumuz obüs veya gemi burun topunun menzil kapasitesine ulaşabilen, hatta bunun ötesinde hipersonik mühimmat fırlatabilen bir sistem” şeklinde konuştu.
“Elektromanyetik topla atabildiğiniz mühimmatlar hipersonik hızlara ulaşabiliyor”
Elektromanyetik top sistemi teknolojisinden de bahseden Hizal, “Elektrik enerjisinin depolanması ve depolanan enerjinin buna uygun elektromanyetik etkiyi sağlayacak mühimmatların fırlatılmasını sağlayan bir sistem. Ama olay çok kısa bir sürede olduğu için biz yine top patlaması şeklinde bir olay görüyoruz. Bu enerjiyi depolama konusunda baruttan çok daha üstün özellikler gösteriyor. Barut gibi patlayıcı veya tehlikeli bir depolama, saklama, taşıma durumları mevcut değil. Aynı zamanda daha yüksek enerji verebildiğimiz ve daha yüksek hızlara çıkabildiğimiz için mühimmatı çok daha etkili. Özetle; elektromanyetik top sisteminin tüm dünyada ve gelecekte daha iyi bir teknoloji olarak çalışmasının gerekçeleri bunlar. Elektromanyetik topla atabildiğiniz mühimmatlar hipersonik hızlara ulaşabiliyor. Elektromanyetik top şu anda mevcut barutlu ateşli sistemlerin, iki katından daha yüksek hızlarda, daha yüksek menzillerde ciddi tesir ve etkilere sahip olabileceğiniz anlamına geliyor. Bir de çok hızlı bir atış yapabilmenin verdiği bir angajman süresi var. Eğer hedefinizin yerini tespit edebiliyor veya rotası üzerine atışlar yapabiliyorsanız, hedefinizin gelen tehdidi görmeden veya sizin atışınızı tespit etmeden imha olması söz konusu” dedi.
“Dünyada en gelişmiş sistemleri ortaya koyan üç ülkeden biriyiz”
ŞAHİ 209 Blok 2, dünyada bu konuda sahada test yapılabilen, hedefe hipersonik mermi atabilen 3. sistem diyen Hizal, sözlerine şu şekilde devam etti:
“ABD, Çin Halk Cumhuriyeti ve biz Türkiye olarak en gelişmiş sistemleri ortaya koyan üç ülkeden biriyiz. Herkes bu konuda çok hızla ve yoğun bir şekilde çalışmasının gerekçesi de maliyetlerin çok düşmesi, etkinliğin çok artması ve çok daha güvenli bir sistem olması. Gelecekteki mevcut sistemlerin birdenbire ortadan kalmayacağı için gelecekte bu sistemlerin daha çok avantaj sağlayacak. Türkiye’yi biz burada temsil ediyoruz. Türkiye’de bu konuda çalışan diğer kurum ve firmalarında çalışmalarında yer aldık. Türkiye’de bu konuda ciddi bir çalışma ve ciddi bir ekip var. ŞAHİ 209 Blok 2’de Türkiye’nin geri kalmadığını, teknolojik olarak da çok ileri teknoloji işler yapabileceğinin bir göstergesi.”
ŞAHİ 209 adını şanlı Türk tarihinden alıyor
ŞAHİ 209’un adını Türk tarihinden aldığını ifade eden Hizal, “Bu projeleri gerçekleştirirken inandığımız ve motive olduğumuz çeşitli değerler var. Özellikle tarihimizde bize ilham veren, övünç kaynağı olan insanlar var. Bu ülkenin kuruluşundan tarihine kadar giden bir çağrışım var. Şahi topu, Fatih Sultan Mehmet’in çağ açıp, çağ kapattığı İstanbul’un fethine vesile olan, o zamanki teknolojiyle bir devrim niteliğinde olan bir sistem. Şahi topu o zaman kimsede olmadığı için bu yeniliği kullanan bizlerin İstanbul’un fethine vesile olmuş. Elektrik sisteminin barut çağını bitirdiğini düşündüğümüzden ve gelecekte de çok daha büyük işler yapabileceğine inandığımızdan böyle bir isim koymayı uygun gördük. 209 ise Türk ulusunun düzenli orduya geçişinin, ordunun devleti teşkil edilişinin tarihi. Böyle anlamlı bir şey bizi her zaman motive ediyor. Bu yüzden böyle bir isim koyduk” şeklinde konuştu.
“Savunma sanayisi yabancıların merhametine bırakılacak konu değildir”
Yerli ve milli kavramının çokça tartışıldığı günümüzde ŞAHİ 209 Blok 2’nin yüzde 100 milli fakat yüzde 95 yerli olduğunu sözlerine ekleyen Hizal, “Yerli ve milli kavramı çok tartışılıyor. Milli dediğimizde burada tasarlanan, üretilen ve her şeyiyle bize ait olabilen şey kastımız. Yerli dediğimiz zaman malzeme ve materyalleri sorgulamaya başlıyoruz. Hangi malzemeler bizim elimizde ve imkanımızda kendimiz hammadde seviyesinden üretebiliyoruz. Ham mamul olmasa bile yarı mamul ya da hazır raftan alıyoruz. Burada bizim YETEKNOLOJİ AŞ’nin prensiplerinden biri kesinlikle ülke savunmasını veya bu teknolojileri başkalarının inisiyatifine ya da başkalarının iznine bırakamayız. Bu yabancıların merhametine bırakılacak bir konu değildir. O yüzden yerli ve milli olma konusunda çok hassasız. ŞAHİ 209 projesi ve sistemleri yüzde 100 millidir. Tamamen özgün tasarımlardır. Burada kullandığımız elektronik ve yarı iletken malzemeler Türkiye’de üretilmediği için ithaldir. Bu yüzden yüzde 95 oranında yerlidir diyoruz. Ama bu kritik, ithal ettiğimiz parçaların Türkiye’de üretilmesiyle ilgili çok ciddi çalışmalar var. Savunma Sanayi başkanlığı bu konunun farkında ve duyarlı. Yakın zamanda bunlar sonuç verdiğinde her şeyiyle bize ait olan bir sistemimiz olacak” dedi.
Kaynak: İHA
YETEKNOLOJİ’nin piyasaya sunduğu ŞAHİ 209 Blok 1’in Savunma Sanayi Başkanlığı tarafından tedarik olduğunu ifade eden Hizal, “ŞAHİ 209 Blok 1, 3 metre namlu uzunluğunda 1 megajul enerji kaynağına sahip, görünen menzildeki 10-12 kilometre içindeki hedefleri ateş altına alabilecek kapasiteyi sahada gösterebilen bir saha test prototipi olarak üretilmiş bir sistemdi. ŞAHİ 209 Blok 2 ise bizim bu sistemdeki edindiğimiz tecrübe, bilgi birikimiyle geliştirmiş olduğumuz obüs veya gemi burun topunun menzil kapasitesine ulaşabilen, hatta bunun ötesinde hipersonik mühimmat fırlatabilen bir sistem” şeklinde konuştu.
“Elektromanyetik topla atabildiğiniz mühimmatlar hipersonik hızlara ulaşabiliyor”
Elektromanyetik top sistemi teknolojisinden de bahseden Hizal, “Elektrik enerjisinin depolanması ve depolanan enerjinin buna uygun elektromanyetik etkiyi sağlayacak mühimmatların fırlatılmasını sağlayan bir sistem. Ama olay çok kısa bir sürede olduğu için biz yine top patlaması şeklinde bir olay görüyoruz. Bu enerjiyi depolama konusunda baruttan çok daha üstün özellikler gösteriyor. Barut gibi patlayıcı veya tehlikeli bir depolama, saklama, taşıma durumları mevcut değil. Aynı zamanda daha yüksek enerji verebildiğimiz ve daha yüksek hızlara çıkabildiğimiz için mühimmatı çok daha etkili. Özetle; elektromanyetik top sisteminin tüm dünyada ve gelecekte daha iyi bir teknoloji olarak çalışmasının gerekçeleri bunlar. Elektromanyetik topla atabildiğiniz mühimmatlar hipersonik hızlara ulaşabiliyor. Elektromanyetik top şu anda mevcut barutlu ateşli sistemlerin, iki katından daha yüksek hızlarda, daha yüksek menzillerde ciddi tesir ve etkilere sahip olabileceğiniz anlamına geliyor. Bir de çok hızlı bir atış yapabilmenin verdiği bir angajman süresi var. Eğer hedefinizin yerini tespit edebiliyor veya rotası üzerine atışlar yapabiliyorsanız, hedefinizin gelen tehdidi görmeden veya sizin atışınızı tespit etmeden imha olması söz konusu” dedi.
“Dünyada en gelişmiş sistemleri ortaya koyan üç ülkeden biriyiz”
ŞAHİ 209 Blok 2, dünyada bu konuda sahada test yapılabilen, hedefe hipersonik mermi atabilen 3. sistem diyen Hizal, sözlerine şu şekilde devam etti:
“ABD, Çin Halk Cumhuriyeti ve biz Türkiye olarak en gelişmiş sistemleri ortaya koyan üç ülkeden biriyiz. Herkes bu konuda çok hızla ve yoğun bir şekilde çalışmasının gerekçesi de maliyetlerin çok düşmesi, etkinliğin çok artması ve çok daha güvenli bir sistem olması. Gelecekteki mevcut sistemlerin birdenbire ortadan kalmayacağı için gelecekte bu sistemlerin daha çok avantaj sağlayacak. Türkiye’yi biz burada temsil ediyoruz. Türkiye’de bu konuda çalışan diğer kurum ve firmalarında çalışmalarında yer aldık. Türkiye’de bu konuda ciddi bir çalışma ve ciddi bir ekip var. ŞAHİ 209 Blok 2’de Türkiye’nin geri kalmadığını, teknolojik olarak da çok ileri teknoloji işler yapabileceğinin bir göstergesi.”
ŞAHİ 209 adını şanlı Türk tarihinden alıyor
ŞAHİ 209’un adını Türk tarihinden aldığını ifade eden Hizal, “Bu projeleri gerçekleştirirken inandığımız ve motive olduğumuz çeşitli değerler var. Özellikle tarihimizde bize ilham veren, övünç kaynağı olan insanlar var. Bu ülkenin kuruluşundan tarihine kadar giden bir çağrışım var. Şahi topu, Fatih Sultan Mehmet’in çağ açıp, çağ kapattığı İstanbul’un fethine vesile olan, o zamanki teknolojiyle bir devrim niteliğinde olan bir sistem. Şahi topu o zaman kimsede olmadığı için bu yeniliği kullanan bizlerin İstanbul’un fethine vesile olmuş. Elektrik sisteminin barut çağını bitirdiğini düşündüğümüzden ve gelecekte de çok daha büyük işler yapabileceğine inandığımızdan böyle bir isim koymayı uygun gördük. 209 ise Türk ulusunun düzenli orduya geçişinin, ordunun devleti teşkil edilişinin tarihi. Böyle anlamlı bir şey bizi her zaman motive ediyor. Bu yüzden böyle bir isim koyduk” şeklinde konuştu.
“Savunma sanayisi yabancıların merhametine bırakılacak konu değildir”
Yerli ve milli kavramının çokça tartışıldığı günümüzde ŞAHİ 209 Blok 2’nin yüzde 100 milli fakat yüzde 95 yerli olduğunu sözlerine ekleyen Hizal, “Yerli ve milli kavramı çok tartışılıyor. Milli dediğimizde burada tasarlanan, üretilen ve her şeyiyle bize ait olabilen şey kastımız. Yerli dediğimiz zaman malzeme ve materyalleri sorgulamaya başlıyoruz. Hangi malzemeler bizim elimizde ve imkanımızda kendimiz hammadde seviyesinden üretebiliyoruz. Ham mamul olmasa bile yarı mamul ya da hazır raftan alıyoruz. Burada bizim YETEKNOLOJİ AŞ’nin prensiplerinden biri kesinlikle ülke savunmasını veya bu teknolojileri başkalarının inisiyatifine ya da başkalarının iznine bırakamayız. Bu yabancıların merhametine bırakılacak bir konu değildir. O yüzden yerli ve milli olma konusunda çok hassasız. ŞAHİ 209 projesi ve sistemleri yüzde 100 millidir. Tamamen özgün tasarımlardır. Burada kullandığımız elektronik ve yarı iletken malzemeler Türkiye’de üretilmediği için ithaldir. Bu yüzden yüzde 95 oranında yerlidir diyoruz. Ama bu kritik, ithal ettiğimiz parçaların Türkiye’de üretilmesiyle ilgili çok ciddi çalışmalar var. Savunma Sanayi başkanlığı bu konunun farkında ve duyarlı. Yakın zamanda bunlar sonuç verdiğinde her şeyiyle bize ait olan bir sistemimiz olacak” dedi.