'Terörle Mücadelemiz Kararlı Bir Şekilde Devam Edecek'
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül: 'Terörle çok etkin bir mücadeleyi yapan bir devletiz. Bütün bu mücadeleyi yaparken FETÖ başta olmak üzere iki kırmızı çizgimiz var. Bunlardan birisi kararlılıktır. FETÖ başta olmak üzere ülkemizin hukukunu, bağımsızlığını, demokrasiyi ortadan kaldırmak isteyenlerle mücadelemiz kararlı bir şekilde devam edecektir' 'Adliyede kimsenin lekelenmediği bir yargılama süreci titizlikle devam etmektedir. Türkiye'de 55 bin vatandaşımız hakkında soruşturma açılmasına gerek görülmemiştir. Bu ne demektir, genel, soyut iftiralarla hakkında savcılığa şikayette bulunulmuş ama savcılarımız bu iftirayı görünce hiçbir şekilde evine, iş yerine polis bile göndermeden lekelenmesini önlemiş'
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, "Terörle çok etkin bir mücadeleyi yapan bir devletiz. Bütün bu mücadeleyi yaparken FETÖ başta olmak üzere iki kırmızı çizgimiz var. Bunlardan birisi kararlılıktır. FETÖ başta olmak üzere ülkemizin hukukunu, bağımsızlığını, demokrasiyi ortadan kaldırmak isteyenlerle mücadelemiz kararlı bir şekilde devam edecektir." dedi.
Gül, Sivas Adalet Sarayı'nı ziyaretinin ardından yaptığı açıklamada, yargı mensupları ve adliye personeliyle bir araya gelerek sohbet etme imkanı bulduğunu söyledi.
Yargı çalışanlarının sorunlarını yerinde görme imkanı bulduğunu dile getiren Gül, "Çok şükür adliye personelimizin özellikle mübaşirlerimizin teşekkürleri oldu. Çünkü Cumhurbaşkanımızın kararnamesiyle genel idari hizmetler sınıfına geçti arkadaşlarımız. Hak ettikleri bir talepti, uzun yıllardır bekledikleri bir konuydu. Bu hususta mübaşirlerimizin bu haklı talebinin bizler de sözcülüğünü yaptık." diye konuştu.
Bakan Gül, büyük bir hayalin gerçekleştiğini belirterek, mübaşirlere hayırlı olmasını diledi.
Zabıt katiplerinin sorunlarını da çözüme kavuşturmuş olmanın memnuniyetini yaşadıklarını aktaran Gül, "Yine atacağımız adımlar var, elbette bunların da notlarını yine aldık ve yaptığımız çalışmaları paylaştık. Yazı işleri müdürlerimizin özlük haklarıyla ilgili yapacağımız, atacağımız adımlar ve çalışmalar var. Bunları paylaştık. Hakim, savcı arkadaşlarımızın, soruşturmalar ve yine yargılamalarda büyük bir titizlikle, özveriyle çalıştıklarını yerinde görmenin büyük bir mutluluğunu yaşıyorum." ifadelerini kullandı.
- "Türkiye'yi hukuk devleti çizgisinden kimse uzaklaştıramayacak"
Bakan Gül, adaletin devletin temeli olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Adaletin temeli de hukuktur. Terörle çok etkin bir mücadeleyi yapan bir devletiz. Bütün bu mücadeleyi yaparken FETÖ başta olmak üzere iki kırmızı çizgimiz var. Bunlardan birisi kararlılıktır. FETÖ başta olmak üzere ülkemizin hukukunu, bağımsızlığını, demokrasiyi ortadan kaldırmak isteyenlerle mücadelemiz kararlı bir şekilde devam edecektir. Türkiye'yi hukuk devleti çizgisinden kimse uzaklaştıramayacak. Hukuktan başka hiçbir üstün güç, hiçbir kişi ya da kurum yoktur. Hukukun üstünlüğünü daha da geliştirici çalışmalarımızı yapacağız. İkinci kırmızı çizgimiz bunu yaparken adalet ve hakkaniyet çizgisinden asla ayrılmayacağız. Suçluyla masum vatandaşı birbirinden ayırt ederek tüm bu mücadele yapılmaktadır ve bu da bizim yine diğer kırmızı çizgimizdir. FETÖ ile mücadele ederken, FETÖ'nün üslubu ya da o örgütlerin üslubu, usulüyle değil, hukukun emrettiği usulle bu mücadeleyi yapmak temel kırmızı çizgimizdir. Hukuk devleti olmanın diğerlerinden farkı işte budur. Terörle mücadele ederken de hukuktan ayrılmamak bizim temel yaklaşımımız, temel prensibimizdir."
Hakim ve savcılar ile tüm personelin de bu çabayı gösterdiğini belirten Gül, "Gece 2-3'lere kadar çalışan, evine dosya götürüp çoluk çocuğunu ihmal ederek, gece gündüz fedakar ve özveriyle çalışan yargı mensuplarımıza bir kez daha bu vesileyle minnetle teşekkürlerimi sunuyorum." dedi.
Bakan Gül, şöyle devam etti:
"Çünkü FETÖ ile mücadele anlamında belki onlarca yıl sürecek bir yargılamayı, adil, makul sürede ve suçluyla suçsuzu, kuruyla yaşı ayırt edecek şekilde titizlikle bu yargılamayı yapmak gerçekten büyük bir sorumluluk. Bu sorumluluğu büyük bir özveriyle yapıyorlar. Bu mücadele yapılırken tüm milletimizden de beklentimiz, elbette insanın olduğu yerde eksik, hata olabilir ama hiçbir şekilde yargı mensupları bu özveriyi yaparken onları töhmet altında bırakıcı, onları suçlayıcı bir dilden de uzaklaşma, bizim beklentimizdir. Hiçbir yargı mensubumuz bir töhmet, haksız ithamı hak etmiyor. Gece gündüz gayret eden, özveriyle çalışan, bir eksik varsa da bunun istinaf, kanun yolları vardır. Ama hemen bir taraf olup hakim, savcıyı suçlamak kimseye bir fayda vermez. Bu özveriyi hep beraber gece gündüz çalışan yargı mensuplarımızın bu anlamda moralini, motivasyonunu ve çalışma özverilerini inkar etmeden takdir etmek elbette bizim beklentimizdir. Eksiklikler varsa da kanun yoluyla elbette itiraz müesseseleri vardır."
Sivas Barosunu da ziyaret ederek avukatlarla hasbihal ettiklerini aktaran Gül, "Avukatlık mesleği de hukuk anlamında tüm sorunları bizim sorunumuzdur. Önümüzdeki dönem son halini verdiğimiz Yargı Reform Belgesi'ni kamuoyuyla paylaşacağız. Hukuk mesleğinin, içeriğinin artırılmasıyla ilgili çok önemli kararlar almış durumdayız. Bu çerçevede hakim savcıların atanmasında 70 puanın getirilmesi önemli bir aşama. Bu sene 6 bin hakim ve savcı arkadaşımız meslek içi eğitime tabi tutulacak. Hakimler ve Savcılar Kurulumuz bunun planlamasını yapmıştır. Duruşmalara da bir engel olmadan bu çalışmayı yapacağız." değerlendirmesinde bulundu.
- "Türkiye'de 55 bin vatandaşımız hakkında soruşturma açılmasına gerek görülmemiştir"
Bakan Gül, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Yine Adliyede kimsenin lekelenmediği bir yargılama süreci titizlikle devam etmektedir. Türkiye'de 55 bin vatandaşımız hakkında soruşturma açılmasına gerek görülmemiştir. Bu ne demektir, genel, soyut iftiralarla hakkında savcılığa şikayette bulunulmuş ama savcılarımız bu iftirayı görünce hiçbir şekilde evine, iş yerine polis bile göndermeden lekelenmesini önlemiş. 55 bin vatandaşımız almış olduğumuz, çıkarmış olduğumuz bu kanunla düzenlemeyle ve yargı mensuplarımızın titiz çalışmasıyla lekelenmemiş, kapısına, evine polis gitmemiştir. Bu çok önemli. Bunu daha da güçlendireceğiz. Bizim temel yaklaşımımız, adaletin, hukukun korunması, geliştirilmesi, eksikliklerin giderilmesi."
Bu vesileyle avukatlık mesleğiyle ilgili vatandaşlara çağrıda bulunmak istediğini dile getiren Gül, şöyle konuştu:
"Avukatlık mesleğinin ikamesi yoktur. Trafik kazalarında veya başka şekillerde avukatın önüne geçerek sigorta firmalarına ya da bu işin simsarlarına asla 'bir hak elde edeceğim' diye vatandaşlarımız kapılmasınlar. Hak aramanın, savunmanın en temel unsuru avukattır, avukatlık mesleğidir, avukatlık mesleğinin ikamesi yoktur. Hiçbir şekilde alternatif çözüm yolları dahil avukatlığı ortadan kaldırmaz. Bu konuda özellikle trafik kazaları ya da başka şeylerde 'vekaleti ver kurtul, ben senin yerine her türlü hakkını alırım' gibi avukatlığın yerine geçecek, vatandaşlarımızın hak kayıplarına sebebiyet verecek şekilde son zamanlarda birtakım olayların artarak devam ettiğini görüyoruz. Bu konuda da her türlü tedbiri almaya devam edeceğiz. Vatandaşlarımızın hak kaybına uğramasını biz de kabul edemeyiz. Bu konuda bir haksızlığa ya da hak ihlaline uğradıklarını düşünmeleri halinde savunma haklarını avukatlar marifetiyle yapmalarını ben de bu vesileyle tavsiye ediyorum."
Bakan Gül, Sivas Valisi Salih Ayhan, TBMM Milli Savunma Komisyon Başkanı ve AK Parti Sivas Milletvekili İsmet Yılmaz ve beraberindekiler, Sivas Belediye Başkanı Sami Aydın'ı da ziyaret etti. Gül, kent meydanındaki tarihi eserleri de gezdi.
Kaynak: AA
Gül, Sivas Adalet Sarayı'nı ziyaretinin ardından yaptığı açıklamada, yargı mensupları ve adliye personeliyle bir araya gelerek sohbet etme imkanı bulduğunu söyledi.
Yargı çalışanlarının sorunlarını yerinde görme imkanı bulduğunu dile getiren Gül, "Çok şükür adliye personelimizin özellikle mübaşirlerimizin teşekkürleri oldu. Çünkü Cumhurbaşkanımızın kararnamesiyle genel idari hizmetler sınıfına geçti arkadaşlarımız. Hak ettikleri bir talepti, uzun yıllardır bekledikleri bir konuydu. Bu hususta mübaşirlerimizin bu haklı talebinin bizler de sözcülüğünü yaptık." diye konuştu.
Bakan Gül, büyük bir hayalin gerçekleştiğini belirterek, mübaşirlere hayırlı olmasını diledi.
Zabıt katiplerinin sorunlarını da çözüme kavuşturmuş olmanın memnuniyetini yaşadıklarını aktaran Gül, "Yine atacağımız adımlar var, elbette bunların da notlarını yine aldık ve yaptığımız çalışmaları paylaştık. Yazı işleri müdürlerimizin özlük haklarıyla ilgili yapacağımız, atacağımız adımlar ve çalışmalar var. Bunları paylaştık. Hakim, savcı arkadaşlarımızın, soruşturmalar ve yine yargılamalarda büyük bir titizlikle, özveriyle çalıştıklarını yerinde görmenin büyük bir mutluluğunu yaşıyorum." ifadelerini kullandı.
- "Türkiye'yi hukuk devleti çizgisinden kimse uzaklaştıramayacak"
Bakan Gül, adaletin devletin temeli olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Adaletin temeli de hukuktur. Terörle çok etkin bir mücadeleyi yapan bir devletiz. Bütün bu mücadeleyi yaparken FETÖ başta olmak üzere iki kırmızı çizgimiz var. Bunlardan birisi kararlılıktır. FETÖ başta olmak üzere ülkemizin hukukunu, bağımsızlığını, demokrasiyi ortadan kaldırmak isteyenlerle mücadelemiz kararlı bir şekilde devam edecektir. Türkiye'yi hukuk devleti çizgisinden kimse uzaklaştıramayacak. Hukuktan başka hiçbir üstün güç, hiçbir kişi ya da kurum yoktur. Hukukun üstünlüğünü daha da geliştirici çalışmalarımızı yapacağız. İkinci kırmızı çizgimiz bunu yaparken adalet ve hakkaniyet çizgisinden asla ayrılmayacağız. Suçluyla masum vatandaşı birbirinden ayırt ederek tüm bu mücadele yapılmaktadır ve bu da bizim yine diğer kırmızı çizgimizdir. FETÖ ile mücadele ederken, FETÖ'nün üslubu ya da o örgütlerin üslubu, usulüyle değil, hukukun emrettiği usulle bu mücadeleyi yapmak temel kırmızı çizgimizdir. Hukuk devleti olmanın diğerlerinden farkı işte budur. Terörle mücadele ederken de hukuktan ayrılmamak bizim temel yaklaşımımız, temel prensibimizdir."
Hakim ve savcılar ile tüm personelin de bu çabayı gösterdiğini belirten Gül, "Gece 2-3'lere kadar çalışan, evine dosya götürüp çoluk çocuğunu ihmal ederek, gece gündüz fedakar ve özveriyle çalışan yargı mensuplarımıza bir kez daha bu vesileyle minnetle teşekkürlerimi sunuyorum." dedi.
Bakan Gül, şöyle devam etti:
"Çünkü FETÖ ile mücadele anlamında belki onlarca yıl sürecek bir yargılamayı, adil, makul sürede ve suçluyla suçsuzu, kuruyla yaşı ayırt edecek şekilde titizlikle bu yargılamayı yapmak gerçekten büyük bir sorumluluk. Bu sorumluluğu büyük bir özveriyle yapıyorlar. Bu mücadele yapılırken tüm milletimizden de beklentimiz, elbette insanın olduğu yerde eksik, hata olabilir ama hiçbir şekilde yargı mensupları bu özveriyi yaparken onları töhmet altında bırakıcı, onları suçlayıcı bir dilden de uzaklaşma, bizim beklentimizdir. Hiçbir yargı mensubumuz bir töhmet, haksız ithamı hak etmiyor. Gece gündüz gayret eden, özveriyle çalışan, bir eksik varsa da bunun istinaf, kanun yolları vardır. Ama hemen bir taraf olup hakim, savcıyı suçlamak kimseye bir fayda vermez. Bu özveriyi hep beraber gece gündüz çalışan yargı mensuplarımızın bu anlamda moralini, motivasyonunu ve çalışma özverilerini inkar etmeden takdir etmek elbette bizim beklentimizdir. Eksiklikler varsa da kanun yoluyla elbette itiraz müesseseleri vardır."
Sivas Barosunu da ziyaret ederek avukatlarla hasbihal ettiklerini aktaran Gül, "Avukatlık mesleği de hukuk anlamında tüm sorunları bizim sorunumuzdur. Önümüzdeki dönem son halini verdiğimiz Yargı Reform Belgesi'ni kamuoyuyla paylaşacağız. Hukuk mesleğinin, içeriğinin artırılmasıyla ilgili çok önemli kararlar almış durumdayız. Bu çerçevede hakim savcıların atanmasında 70 puanın getirilmesi önemli bir aşama. Bu sene 6 bin hakim ve savcı arkadaşımız meslek içi eğitime tabi tutulacak. Hakimler ve Savcılar Kurulumuz bunun planlamasını yapmıştır. Duruşmalara da bir engel olmadan bu çalışmayı yapacağız." değerlendirmesinde bulundu.
- "Türkiye'de 55 bin vatandaşımız hakkında soruşturma açılmasına gerek görülmemiştir"
Bakan Gül, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Yine Adliyede kimsenin lekelenmediği bir yargılama süreci titizlikle devam etmektedir. Türkiye'de 55 bin vatandaşımız hakkında soruşturma açılmasına gerek görülmemiştir. Bu ne demektir, genel, soyut iftiralarla hakkında savcılığa şikayette bulunulmuş ama savcılarımız bu iftirayı görünce hiçbir şekilde evine, iş yerine polis bile göndermeden lekelenmesini önlemiş. 55 bin vatandaşımız almış olduğumuz, çıkarmış olduğumuz bu kanunla düzenlemeyle ve yargı mensuplarımızın titiz çalışmasıyla lekelenmemiş, kapısına, evine polis gitmemiştir. Bu çok önemli. Bunu daha da güçlendireceğiz. Bizim temel yaklaşımımız, adaletin, hukukun korunması, geliştirilmesi, eksikliklerin giderilmesi."
Bu vesileyle avukatlık mesleğiyle ilgili vatandaşlara çağrıda bulunmak istediğini dile getiren Gül, şöyle konuştu:
"Avukatlık mesleğinin ikamesi yoktur. Trafik kazalarında veya başka şekillerde avukatın önüne geçerek sigorta firmalarına ya da bu işin simsarlarına asla 'bir hak elde edeceğim' diye vatandaşlarımız kapılmasınlar. Hak aramanın, savunmanın en temel unsuru avukattır, avukatlık mesleğidir, avukatlık mesleğinin ikamesi yoktur. Hiçbir şekilde alternatif çözüm yolları dahil avukatlığı ortadan kaldırmaz. Bu konuda özellikle trafik kazaları ya da başka şeylerde 'vekaleti ver kurtul, ben senin yerine her türlü hakkını alırım' gibi avukatlığın yerine geçecek, vatandaşlarımızın hak kayıplarına sebebiyet verecek şekilde son zamanlarda birtakım olayların artarak devam ettiğini görüyoruz. Bu konuda da her türlü tedbiri almaya devam edeceğiz. Vatandaşlarımızın hak kaybına uğramasını biz de kabul edemeyiz. Bu konuda bir haksızlığa ya da hak ihlaline uğradıklarını düşünmeleri halinde savunma haklarını avukatlar marifetiyle yapmalarını ben de bu vesileyle tavsiye ediyorum."
Bakan Gül, Sivas Valisi Salih Ayhan, TBMM Milli Savunma Komisyon Başkanı ve AK Parti Sivas Milletvekili İsmet Yılmaz ve beraberindekiler, Sivas Belediye Başkanı Sami Aydın'ı da ziyaret etti. Gül, kent meydanındaki tarihi eserleri de gezdi.