Binali Yıldırım, TGRT Haber'de
AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, “İstanbul beni 2002’de milletvekili yaptı, Ankara’ya gönderdi. 11 seneden fazla bakanlık yaptım, Başbakan oldum, Meclis Başkanlığı yaptım, daha ne yapsın İstanbul. Benim sicilim, geçmişim belli. Yaptıklarımı, yapamadıklarımı bu ülke bilir. Ben İstanbul’un hak ettiği her şeyi en güzel şekilde yapacağımı düşünüyorum.” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, TGRT Haber, TGRT EU, TGRT Belgesel ve İhlas Haber Ajansı tarafından canlı yayınlanan Seçim Özel programında; İhlas Medya Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar, TGRT Haber Genel Yayın Yönetmeni Ercan Seki ve Türkiye Gazetesi Yayın Koordinatörü Yücel Koç’un sorularına cevap verdi.
“Gelecek 5 yıl içinde an az 244 bin kapasite otopark yapılacak”
İstanbul’un ciddi anlamda otopark sorunu olduğunu belirten Binali Yıldırım, otopark yapılması için yıllarca ruhsatların verildiğini, buna rağmen yapılmadığını ve insanların otopark yerlerini iş yerine çevirdiklerini kaydetti.
İstanbul’da araç sayısının 4 milyon olduğunu belirten Binali Yıldırım, “Şimdi otopark olmadan ruhsat verilmiyor, yeni başladı bu. 1 milyon 700 bin otopark yerine ihtiyacımız var, açık alanlar, kapalı alanlar 700 bin civarında da otopark yeri var. Bunların çoğu sokaklar. Sokaklar otopark olunca bu sefer sokaklar kapanıyor, itfaiye aracı gelse giremiyor. Gelecek 5 yıl içinde an az 244 bin kapasite otopark yapılacak. Bu bir nebze rahatlatacak ama sorunu bitirmeyecek. Asıl rahatlama raylı sistemi artırmakla olacak.” diye konuştu.
Batuhan Yaşar’ın “Akıllı trafik sistemlerini nasıl kullanacaksınız?” sorusuna cevap veren Binali Yıldırım, harita üzerinden gelecek 5 yıl içinde yapılacak metroları gösterdi. Yıldırım, “Toplam 285 kilometre metro yapacağız. Şuanda 233 kilometre. Çok iddialı bir şey. Bunu yapmadan İstanbul’un trafik problemini hafifletemeyiz. Bakın çözmekten bahsetmiyorum. Dünyada İstanbul ölçeğindeki şehirlerde trafik problemini çözen hiçbir şehir yok. Biz akan bir trafiği vaat edebiliriz. Şuanda raylı sistemin payı şuanda yüzde 18, bunu yüzde 48’e çıkartacağız. Yüzde 30 yollardan trafiği çekmek demektir.” şeklinde konuştu.
Batuhan Yaşar’ın Londra’daki metro uzunluğunun 402 kilometre olduğunu hatırlatması üzerine Yıldırım, “Londra’yı geçeceğiz. Ama Londra bunu 100 sene önce başladı.
Londra ile İstanbul aynı anda başladı, Abdülhamit döneminde. Biz sadece Karaköy Tüneli yaptık. Onlar köleleri çalıştırarak 400 kilometreden fazla metro yaptılar. Biz o açığı kapatacağız inşallah.” ifadelerini kullandı.
Marmaray ve Avrasya Tüneli’nden bahseden Yıldırım, “Benim bakanlığım döneminde Türkiye’ye dünyanın ilklerin getirdik. En büyük havalimanını İstanbul’a yaptık. Avrasya gibi bir teknoloji harikası alt geçidi yaptık. Marmaray, büyük bir olay. Yavuz Sultan Selim Köprüsü, hızlı tren, İstanbul-İzmir otoyolu, Osman Gazi Köprüsü, tüneller, yollar. İstanbul’a biz çok büyük eserler kazandırdık. Şimdi daha detaylı bakacağız. Mercekle bakacağız. Mikro düzeyde sorunlar çözeceğiz. E-5 ile TEM arasındaki yolu da yapacağız. Bazı yerlerde tünel çözümleri var. Biz 11 yıl içinde 22 bin kilometre bölünmüş yol yaptık bu ülkede.” açıklamasında bulundu.
Temel Karamollaoğlu’nun “hızlı trene ne gerek var” dediğinin hatırlatılması üzerine Yıldırım, “O çağ dışı bir görüş. Biz bir önceki yüzyılın insanları ile gelecek yüzyılı inşa edemeyiz. Alt yapı olmadan nasıl bu ülkeyi kalkındıracağız. Geniş bant hızlı internet olmasa bu ticaret nasıl gelişecek, bu ekonomi nasıl gelişecek.” dedi.
“İstanbul akıllı şehir vizyonu ile yönetilecek”
Ankara’dan İstanbul’a giderken torununun “yavaş gidiyor” eleştirisinin hatırlatılması üzerine Yıldırım, “250 kilometre hızı beğenmedi. O da haklı. Filmlere bakıyor 600’ler var. İnsanlar şimdi bin 500 kilometrelik Hyperloop’u konuşuyor. Bir tüpün içinde itme suretiyle giden ulaşım sistemleri var. Onu yaptığınız zaman Ankara ile İstanbul arası yarım saat bile sürmez. Bunlar geleceğin teknolojileri. İstanbul akıllı şehir vizyonu ile yönetilecek. Bigdata diye bir şey var. Bigdata artık yaşam şeklini, ülkelerin yönetim şeklini değiştiriyor, insanların iş yapma alışkanlığını değiştiriyor. Siz gelecekte neyle karşılaşacaksınız önceden görüyorsunuz. Aklınızın sınırlarını zorlayacak kadar gelecek ihtiyaçları ile ilgili elinizde bilgiler olacak. Bu teknolojileri kullanarak İstanbul’da yaşayanların hayatını kolaylaştırabiliriz, trafiği de daha optimal yönetebiliriz. Ama alt yapıyı yapmadan bu mümkün değil” diye konuştu.
“Biz bu projeleri gerçekleştirdiğimizde metrobüs zaten kendiliğinden rahatlayacak”
Metrobüste yaşanan sıkıntıların sorulması üzerine Yıldırım, metrobüs trafiğinin arttığını ama kısa zamanda İstanbul toplu ulaşımına en fazla katkıyı sağlayan bir proje olarak ödül aldığını söyledi.
Şuanda metrobüste sıkıntı olduğunun altını çizen Yıldırım, “Bu sıkıntı bugünlerde biraz azalıyor. Banliyö trenleri Halkalı’dan Gebze’ye kadar toplam 76 kilometre devreye girdi. Paralel bir güzergah. Banliyö trenlerini İstanbullular biraz daha fazla tercih ederse metrobüste kısmi bir iyileşme olabilir. Biz bu projeleri gerçekleştirdiğimizde metrobüs zaten kendiliğinden rahatlayacak ama onu bekleyecek değiliz, metrobüsle ilgili de düşüncelerimiz var. Az önce anlattığımız olayı metrobüse uyguladığımızda kapasiteyi hiçbir şey yapmadan yüzde 50 artırıyoruz. Tamamen elektronik yönetim sistemi ile. Otonom metrobüs diyoruz. Daha optimal bir kullanmayı sağlayacağız.” şeklinde konuştu.
Mahmutbey-Mecidiyeköy arasının bu yılsonunda bitebileceğini, Eminönü-Eyüpsultan-Alibeyköy arası tramvayın bu sene bitebileceğini, önümüzdeki sene de Mecidiyeköy-Beşiktaş hattının bitebileceğini söyleyen Yıldırım, “Bunlar kolay projeler değil. İstanbul’un bir görünen tarafı var, bir de yer altında İstanbul var. Altta da bir şehir göreceğiz. Başka çaresi yok. Akıllı trafik, akıllı şehir yönetimini devreye soktuğumuzda trafikteki rahatlama, ortalama 50 dakika trafikte kalma süresi var, bu 32 dakikaya inecek.” ifadelerini kullandı.
Batuhan Yaşar’ın “İnsanlar, ‘trafik sorununu Binali Yıldırım çözer’ diyor” demesi üzerine Yıldırım, “Bizim geçmiş sicilimiz belli, yaptıklarımız belli. 2002’de Türkiye alt yapı gelişmişliği bakımından dünya sıralamasında 39. sıradaydı, 2015’in sonunda 9. sıraya yükseldik. Alt yapısı en gelişmiş 9. ülkesiyiz dünyanın. Bunu 12 yılda başardık. Bunu yapmasaydık Türkiye nasıl üç kat büyüyecekti.” dedi.
Bütçe ile ilgili bir problem olmadığını belirten Yıldırım “Para bol, bir problem yok. Türkiye’nin birinci derecede problemi para değil, projedir. Finansal bakımdan bir sıkıntı yok. Onun hesabını yaptık.” diye konuştu.
“Bu makamlar gelip geçici. Bu makamlar insana imtihan için verilir"
Yıldırım, öğrencilerle trigonometre çözmesinin hatırlatılması üzerine, “Tamamen taptaze aklımda değil ama bakınca fark ediyoruz. Çocuklar çok istekli, geleceğe hazırlanıyorlar. Geçler bizim için en büyük sermaye.” dedi.
Binali Yıldırım’ın aileden birisi olarak görüldüğünün belirtilmesi üzerine yıldırım, “Kasmaya lüzum yok, bu makamlar gelip geçici. Bu makamlar insana imtihan için verilir. Burada pusulayı şaşırmazsanız o zaman sınavı geçmiş olursunuz. Elhamdülillah bu denemelerin hepsinden geçtik. Önemli olan gönüllerde nasıl bir makamınızın olduğu.” diye konuştu.
200 bine yakın gencin oy kullanacağını belirten Yıldırım, “Biz anlattık, ne kadarını kazandık, kazanmadık, hepsine ulaşmamız mümkün değil ama gençlere yönelik güzel projelerimiz var. Ben gençlerle ilgili düşüncelerimi, mesajlarımı yetirince verdiğimi düşünüyorum.” şeklinde konuştu.
“İstanbul bilişim trafiği en fazla artan şehrimiz”
“İnternet, fiber ağlar görünen şeyler olmadığı için yaptığınızı insanlar fark etmiyor, sadece bunu kullanıyor” açıklamasında bulunan Yıldırım, kendisinin hep ulaşımda yaptıklarının konuşulduğunu, iletişimde çok büyük devrim yaptıklarını kaydetti.
Yıldırım, “İstanbul’da 47 bin 500 kilometre fiber ağı var, bunun ilk etapta 100 bin kilometre çıkarılması lazım. İstanbul bilişim trafiği en fazla artan şehrimiz. Atıl yollarında eğer hızla bir azalma olursa bu şehrin ekonomisini, sosyal yaşamını, eğitim yaşamını olumsuz etkiler, behemehâl bunu öncelikli iş olarak yapmamız lazım. Bu trafik kadar önemli. İnsanların interneti çekmiyorsa, telefonda konuşamıyorsa yaşadıkları duyguyu hayal edebiliyor musunuz? Her gün trafik artıyor ve çeşitleniyor. Sadece konuşma vardı telefonda, şimdi konuşma işin teferruatı. 937 çeşme var, bu çeşmeleri tekrar hayata kazandıracağız. Bunların etrafında belirli bir alanda kablosuz internet erişimi olacak. 2 yıl içinde İstanbul’un ana güzergahları. Kamu alanlarının tamamında internet olacak ve ücretsiz olacak. Metrolar, otobüsler, tiyatro salonları, bütün yaşam alanlarında ve ana güzergahlarda internet erişimi ücretsiz olacak. Hepsinin hesabı kitabı belli, bir problem yok.” ifadelerini kullandı.
“Cumhurbaşkanımız rahatı sevmeyen bir adamdır”
İlber Ortaylı ile Youtube kanalının gördüğü ilgiden bahseden Yıldırım, “İlber hoca kendi özgüveni yüksek, bilgisi çok derin. Bizim kadim İstanbul projemiz var. O proje ile ilgili Sultan Ahmet’te yerinde inceleme yapalım, dedik, o gün kanalı açtık, biraz fırça çekti, biraz sitem etti, biraz da neyin nasıl yapılacağını bize anlattı. Güzel bir program oldu, baya da ilgi gördü.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın performansını da değerlendiren Yıldırım, “Cumhurbaşkanımız Türkiye’yi dolaşıyor. Cumhurbaşkanımız rahatı sevmeyen bir adamdır, rahat etmek isteyeni sevmez. Cumhurbaşkanımız bu seçimi de bir fırsat bilip vatandaş ile hasret gideriyor. Dünya siyaset tarihinde 15-16 yıl boyunca iktidar olup ta her dönemde desteğini artıran başka bir siyasi hareket var mı? Biraz birbirimize benzeriz, İstanbul’da 1994 yılından beri beraberiz. Daha önceden başlamıştır, 40 yılı aşkın bir süre.” diye konuştu.
“Benim başladığım yer İstanbul”
Erzincan milletvekilli, Ulaştırma Bakanlığı, İzmir milletvekilliği, Başbakanlık, Meclis Başkanlığı görevlerinde bulunduğunu ve artık yuvaya döndüğünü belirten Yıldırım, “Benim başladığım yer İstanbul, 12 yaşında ortaokula başladım, lise okudum, üniversite okudum, bu şehirde yuva kurdum, iş sahibi oldum, siyasete girdim, Cumhurbaşkanımızla 94’te belediye başkanı olunca beraber çalıştım, daha sonra partiyi kurduk. İstanbul beni 2002’de milletvekili yaptı, Ankara’ya gönderdi. 11 seneden fazla bakanlık yaptım, Başbakan oldum, Meclis Başkanlığı yaptım, daha ne yapsın İstanbul. Geçmiş hayatımızı kıyaslarsan Ankara onun yüzde 10’unu teşkil eder. Ben 12 yaşımdan 64 yaşıma kadar sadece 11 senesi kısmen Ankara’da geçti.” şeklinde konuştu.
Batuhan Yaşar’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın maydanoz suyu limon karışımını hatırlatması üzerine Yıldırım, “Özel bir diyetim yok, iksirim yok. Benim iksirim vatandaş.” ifadeleriyle cevap verdi.
“Onlar da canlı, onların da hakları var, tabi ki gözetilmesi lazım”
Kendisinin de 2 tane köpeği olduğunu belirten Binali Yıldırım, sokak hayvanları ile ilgili şikayetlere değindi. Yıldırım, “Hayvan hakları konusu şuanda Türkiye’de tartışılan bir konu. Kanunun yenilenmesi isteniyor. Bazıları arabanın arkasına bağlıyor sürüklüyor, bazıları tekmeliyor, insanlık dışı görüntülere şahit oluyoruz. Hayvan hakları, hayvanların korunması, hayvanların insanlara zarar vermesinin önlenmesi, bütün bunları düzenleyen güncel bir yasaya ihtiyaç var. Ama sivil toplum örgütleri, hayvanseverler aralarında anlaşamıyorlar. Birinin dediğini diğeri kabul etmiyor. Meclis başkanlığını bırakmadan bir Meclis Araştırma Önergesi verdim. Hayvan hakları ile ilgili ne yapılması gerekiyor, bunlara yönelik bir araştırma yapılsın istedim. Uzmanlar, akademisyenler, sivil toplum örgütleri konuşsun, bir rapor çıksın. Bu rapor çerçevesinde yapacağımız yasal düzenleme daha sağlıklı olur diye öyle bir yola gittik. Bunlar yapılırken belediye tarafında da yapılacak işler var. Sahipsiz sokak hayvanlarının oluşturduğu tehdit var, bunları belediye her birini köpüleyerek belirli bakım ve rehabilitasyon merkezlerine yerleştirecek. Şuanda Tuzla’da Avrupa’nın en büyük rehabilitasyon merkezi devreye girecek. Belediyeler sokak hayvanları ile ilgili mobil servis hizmetlerini geliştiriyorlar. Bu konuda ciddi çalışma var. Hem hayvanların eziyet görmemesi, bir yandan da insanlara karşı tehdit oluşturmaması. Kısırlaştırma, itlaf etme çok tartışılan konular olduğu için bunları modern yöntemler nasıl yapılıyor dünyada bu örneklerle yapmak için, onlar da canlı, onların da hakları var, tabi ki gözetilmesi lazım.” dedi.
“Benim sicilim, geçmişim belli”
“Kazanmak için bu yola girdim. Allah’ın izni, İstanbulluların desteği ile kazanacağıma ilk günden beri inanıyorum. Verdikleri karar ne olursa olsun, başımızın üstünde yeri var.” açıklamasında bulunan Yıldırım, Türkiye’nin zor bir bölgede olduğunu belirterek, İbn-i Haldun’un “Coğrafya kaderdir” sözünü hatırlattı. Türkiye’nin kaybetmesi ile gönül coğrafyasının da kaybedeceğini söyleyen Yıldırım, istikrarın önemine değindi. Yıldırım, “İstikrarın olduğu yerde yerel yönetimler daha güçlü olur. İstanbulluların sandığa gitmelerini sandıkta sözlerini söylemelerini bekliyoruz. Sonra da seçtikleri adayı takip etmelerini istiyoruz. Benim sicilim, geçmişim belli. Yaptıklarımı, yapamadıklarımı bu ülke bilir. Ben İstanbul’un hak ettiği her şeyi en güzel şekilde yapacağımı düşünüyorum. Bu yetkiyi verecek olan İstanbullulardır. Bu yetki verildikten sonra tam yol devam edeceğiz.” diye konuştu.