Metin Topuz'un Yargılandığı Dava

Tanık beyanlarının alınmasının ardından duruşma, sanık ve taraf avukatları ile duruşma savcısının taleplerinin alınması, ara karar verilmesi için yarına ertelendi.

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile iltisaklı eski polis müdürleri ve askerlerin yanı sıra firari eski savcı Zekeriya Öz'le irtibatının tespit edilmesinin ardından tutuklanan ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu görevlisi Metin Topuz'un yargılandığı dava, tanık beyanlarının alınmasının ardından, sanık ve taraf avukatları ile duruşma savcısının taleplerinin alınması, ara karar verilmesi için yarına ertelendi.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki ikinci duruşmada, 1'i gizli olmak üzere toplam 7 tanığın bilgisine başvuruldu.

Duruşmanın öğleden sonraki oturumunda, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili Ankara'da görülen bir dava kapsamında tutuklu bulunan dönemin Silivri İlçe Jandarma Komutanı Murat Koçyiğit'in (kurmay albay), Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile tanık sıfatıyla beyanı alındı.

Dava kapsamında tanıklığına başvurulan başka bir isim olan dönemin jandarmada görevli haber elemanı Nizamettin Çelikbilek'i tanıdığını ve bu kişinin Silivri'de bazı konularda ihbarlarda bulunduğunu belirterek, "Bize tarihi eser ve uyuşturucu kaçakçılığı konularında ihbarlarda bulunurdu. Bir ihbarı sayesinde 30 kilogram esrar yakalanmıştı." dedi.

- Jandarma komutanının Topuz'dan zarf aldığı iddiası

Görev yaptığı dönemde, ABD Uyuşturucu ile Mücadele Dairesi (DEA) ismini duymadığını ve hiç yardım talebinde bulunmadıklarını kaydeden Koçyiğit, diğer tanık Nizamettin Çelikbilek'in, "Metin Topuz'un, Koçyiğit'e Silivri çıkışındaki bir benzinlikte zarf verdiği" iddiasına ilişkin de, "Metin Topuz'dan ne Silivri yakınlarında ne başka bir yerde hiç bir araya gelmedim. Ne zarf ne de başka bir şey aldım, selam bile vermedim. Çünkü ilk kez burada gördüm ben kendisini. Kurmaylık sınavına çalışan bir personel son bir ay evden hiç çıkmaz. Günde 20 saat ders çalıştım, hiç dışarı çıkmadım o dönem." diye konuştu.

Tanık Nizamettin Çelikbilek hakkında, haksız ithamda bulunduğu iddiasıyla mahkeme nezdinde suç duyurusunda bulunduğunu söyleyen Koçyiğit, tanığın iddia ettiği tarihlerdeki telefon görüşme kayıtlarının ve baz sinyallerinin araştırılması talebinde bulundu. Koçyiğit, "Sözde kurmaylık garantisi alan bir kişi, hele hele bunu örgütsel bağlamda elde eden bir kişi, yanında sadece para almak için haber elemanlığı yapan bir kişiye bu bilgiyi verir mi? Hayatın olağan akışına uygun mu? Verdiği ihbar karşısında kendisine ödenen paradır söz konusu olan, başka hiç bir bağımız yoktur." diye konuştu.

Bu beyanlar üzerine tekrar tanıklığına başvurulan Nizamettin Çelikbilek ise, verilen zarf konusunda sabah söylediği beyanları tekrarladı.

- "Topuz ve yanındakiler emlak ofisimde telefonlara baktılar"

Duruşmada tanık olarak dinlenilen, eski binbaşı Asım Sürer, başka suçtan tutuklu eski İstanbul narkotik şube görevlisi Hakan Aydın ve yine başka suçtan tutuklu eski İstanbul mali suçlar bürosu görevlisi Adem Fidan'ın da bilgilerine başvuruldu. Bu tanıklardan Aydın ve Fidan, Metin Topuz'u, çalıştığı birim DEA nedeniyle tanıdıklarını ve ortak operasyon yapıldığı dönemde görüştüklerini söylediler.

Yine başka bir suç kapsamında tutuklu bulunan Mehmet Baş isimli bir kişi de, huzura alınarak tanık sıfatıyla dinlenildi.

İstinye'de, ABD Başkonsolosluğuna 600-700 metre uzaklıkta olan bir pasajda emlak ofisi olduğunu ve bu ofise Metin Topuz ile başka birilerinin gelip kendisine MİT kimliği gösterdiklerini öne süren tanık Baş, Topuz ve yanındakilerin, konsolosluğa saldırı düzenleneceğini söyledikleri ve ofisinde bir ay boyunca, o civarda ev tutmak için arayanların telefonlarına baktıklarını söyledi.

Tanık Baş, "Yeşim" adlı bir kadının kendi ofisinde bir ay boyunca çalışarak öğleden sonraki tüm telefonlara baktığını ve bazen Metin Topuz'un da telefonları cevapladığını aktardı.

Söz alan Topuz'un avukatları, akıl sağlığının yerinde olmadığına dair beyanda bulunduğunu belirttikleri tanık Baş'a, "iyi olup olmadığını" sordular. Tanık da, sağlığının gayet yerinde olduğu bilgisini verdi.

Mahkeme heyeti başkanı Cem Karaca'nın, "Emlak ofisine gelip taleplerini bildiren isimleri söyleyeceğinizi belirtmişsiniz. Mahkemedesiniz, bu isimler kimlerdi?" diye sorduğu tanık Baş, "Bir tanesinin Zindaşti olduğunu söylemiştim gördüğüm fotoğraflardan." yanıtını verdi.

- "Tanığın bahsettiği 'Cameron', kadın değil"

Dinlenilmesine karar verilen tanıklardan Feyyaz Öztürk'e ulaşılamadığı bilgisi verilen duruşmada tanık beyanlarına karşı söz alan sanık Metin Topuz, tanık Nizamettin Çelikbilek'in, beyanında kadın olarak bahsettiği ve yemekte görüştüklerini iddia ettiği "Cameron" isimli kişinin kadın olmadığını, amirlerinden biri olan Cameron Taylor adlı erkek şahıs olduğu bilgisini verdi.

Tanığın beyanlarının kesinlikle doğru olmadığını söyleyen Topuz, mahkeme heyeti başkanı Karaca'nın, "Neden tanık anlatırken düzeltmediniz?" diye sorması üzerine, "Laflarını çevirmesin diye müdahale etmedik" dedi. Başkan Karaca'nın da "Bunun nesini çevirecek Allah aşkına" demesi salonda gülüşmelere neden oldu.

Sanık avukatlarının beyanlarının da alınmasının ardından duruşma, sanık ve taraf avukatları ile duruşma savcısının taleplerinin alınması, bir ara karar oluşturulması için yarına ertelendi.

Kaynak: AA