'İİT Ülkelerinin Gelişiminde Kadınların Rolü' Semineri
SESRIC Genel Direktörü Musa Kulaklıkaya: 'Uyum içindeki toplulukları inşa etme ve İİT ülkelerinin gelişmelerine katkı sağlamada toplumsal cinsiyet eşitliğinin tesisi ve kadınların statülerinin iyileştirilmesi kritik önemi haiz' 'İslam medeniyetinde de kadınlar girişimci olarak mensubu oldukları toplulukların gelişmesine katkı sağlamışlardır'.
İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) İslam Ülkeleri İstatistik, Ekonomik ve Sosyal Araştırma ve Eğitim Merkezi (SESRIC) Genel Direktörü Musa Kulaklıkaya, "Uyum içindeki toplulukları inşa etme ve İİT ülkelerinin gelişmelerine katkı sağlamada toplumsal cinsiyet eşitliğinin tesisi ve kadınların statülerinin iyileştirilmesi kritik önemi haiz." dedi.
SESRIC'in Ankara'daki merkezinde "İİT Ülkelerinin Gelişiminde Kadınların Rolü" başlıklı seminer düzenlendi.
Kulaklıkaya, yaptığı konuşmada, güçlü ve sağlıklı toplumların, sosyal ve ekonomik hayatta kadın ve erkeğin eşit muamele gördüğü ailelerden oluştuğuna işaret ederek, "Uyum içindeki toplulukları inşa etme ve İİT ülkelerinin gelişmelerine katkı sağlamada toplumsal cinsiyet eşitliğinin tesisi ve kadınların statülerinin iyileştirilmesi kritik önemi haiz." ifadelerini kullandı.
Dünyada, İİT ülkeleri dahil birçok ülkede kadınların statülerinin istenilen seviyede olmadığına dikkati çeken Kulaklıkaya, kadınların karşılaştıkları sosyal ve ekonomik sorunların doğru şekilde ele alınmasında birçok İİT ülkesinin geri kaldığını kaydetti.
Kulaklıkaya, toplumsal hayata etkin katılım hususunda kadınların girişimcilik alanlarında desteklenmesi gerektiğinin altını çizdi.
"İslam medeniyetinde de kadınlar girişimci olarak mensubu oldukları toplulukların gelişmesine katkı sağlamışlardır." diyen Kulaklıkaya, İslam Peygamberi Hazreti Muhammed'in eşi Hazreti Hatice'nin çok başarılı bir tüccar ve girişimci olmasını örnek gösterdi.
SECRIC Araştırmacısı Cem Tintin de SESRIC'in 2018 Kasım'da yayımlanan "2018 İİT Kadınları ve Kalkınma Raporu"nun sonuçlarını anlattı.
Raporda kadınların ekonomi, eğitim, sağlık, aile ve karar alma mekanizmalarındaki durumlarını ele aldıklarını kaydeden Tintin, kadınların gelişimi için elverişli şartları oluşturmak amacıyla çabaladıklarını söyledi.
Tintin, İİT ülkelerinde toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin gelişmiş ülkelere kıyasla yüksek olduğuna işaret ederek, bunun en önemli nedenlerinden birinin kadınların eğitim imkanlarına erişimlerinin kısıtlılığı olduğunu vurguladı.
Akademisyen Dr. Neslihan Çevik de kadınların sadece kalkınmalardan fayda sağlayan değil, aynı zamanda gelişmeye katkı sağlayan kişiler olduğunu belirterek, kalkınma ile kadınların rolü arasındaki ilişkinin çok kapsamlı olduğunu söyledi.
Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Doktor Öğretim Üyesi Filiz Barın Akman da kadınların 19. yüzyıl ve öncesinde Doğu ve Batı medeniyetlerindeki konumlarını karşılaştırarak, Batı literatürüne hakim olan oryantalist bakış açısının aksine Osmanlı döneminde kadınların Avrupa'ya kıyasla daha fazla hukuki ve sosyal haklara sahip olduğunu kaydetti.
İslam tarihinde kadınların rolüne ilişkin çalışmaların artırılması gerektiğine işaret eden Akman, bunun kadınlara cesaret vereceğini söyledi.
Birleşmiş Milletler (BM) Kadın Birimi Türkiye Ofisi Programlar Müdürü Zeliha Ünaldı da kadınların siyasete etkin katılımları, eğitim, ekonomi ve insani yardım gibi konulardaki çalışmalarına değindi.
Kaynak: AA
SESRIC'in Ankara'daki merkezinde "İİT Ülkelerinin Gelişiminde Kadınların Rolü" başlıklı seminer düzenlendi.
Kulaklıkaya, yaptığı konuşmada, güçlü ve sağlıklı toplumların, sosyal ve ekonomik hayatta kadın ve erkeğin eşit muamele gördüğü ailelerden oluştuğuna işaret ederek, "Uyum içindeki toplulukları inşa etme ve İİT ülkelerinin gelişmelerine katkı sağlamada toplumsal cinsiyet eşitliğinin tesisi ve kadınların statülerinin iyileştirilmesi kritik önemi haiz." ifadelerini kullandı.
Dünyada, İİT ülkeleri dahil birçok ülkede kadınların statülerinin istenilen seviyede olmadığına dikkati çeken Kulaklıkaya, kadınların karşılaştıkları sosyal ve ekonomik sorunların doğru şekilde ele alınmasında birçok İİT ülkesinin geri kaldığını kaydetti.
Kulaklıkaya, toplumsal hayata etkin katılım hususunda kadınların girişimcilik alanlarında desteklenmesi gerektiğinin altını çizdi.
"İslam medeniyetinde de kadınlar girişimci olarak mensubu oldukları toplulukların gelişmesine katkı sağlamışlardır." diyen Kulaklıkaya, İslam Peygamberi Hazreti Muhammed'in eşi Hazreti Hatice'nin çok başarılı bir tüccar ve girişimci olmasını örnek gösterdi.
SECRIC Araştırmacısı Cem Tintin de SESRIC'in 2018 Kasım'da yayımlanan "2018 İİT Kadınları ve Kalkınma Raporu"nun sonuçlarını anlattı.
Raporda kadınların ekonomi, eğitim, sağlık, aile ve karar alma mekanizmalarındaki durumlarını ele aldıklarını kaydeden Tintin, kadınların gelişimi için elverişli şartları oluşturmak amacıyla çabaladıklarını söyledi.
Tintin, İİT ülkelerinde toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin gelişmiş ülkelere kıyasla yüksek olduğuna işaret ederek, bunun en önemli nedenlerinden birinin kadınların eğitim imkanlarına erişimlerinin kısıtlılığı olduğunu vurguladı.
Akademisyen Dr. Neslihan Çevik de kadınların sadece kalkınmalardan fayda sağlayan değil, aynı zamanda gelişmeye katkı sağlayan kişiler olduğunu belirterek, kalkınma ile kadınların rolü arasındaki ilişkinin çok kapsamlı olduğunu söyledi.
Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Doktor Öğretim Üyesi Filiz Barın Akman da kadınların 19. yüzyıl ve öncesinde Doğu ve Batı medeniyetlerindeki konumlarını karşılaştırarak, Batı literatürüne hakim olan oryantalist bakış açısının aksine Osmanlı döneminde kadınların Avrupa'ya kıyasla daha fazla hukuki ve sosyal haklara sahip olduğunu kaydetti.
İslam tarihinde kadınların rolüne ilişkin çalışmaların artırılması gerektiğine işaret eden Akman, bunun kadınlara cesaret vereceğini söyledi.
Birleşmiş Milletler (BM) Kadın Birimi Türkiye Ofisi Programlar Müdürü Zeliha Ünaldı da kadınların siyasete etkin katılımları, eğitim, ekonomi ve insani yardım gibi konulardaki çalışmalarına değindi.