CHP TBMM Grup Toplantısı

Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu: (1) 'Dünyanın en yüksek enflasyonunu yaşayan ülkelerden birisiyiz şu anda. Vatandaşımız perişan vaziyette. Pazara gidin, eskiden kalabalık olan o pazarlarda tek tük insanlar geziyor şimdi. Eskiden kiloyla aldıkları ürünleri şimdi taneyle alıyorlar' 'Şikayet edeceksen aşağı ineceksin, vatandaşın arasına katılacaksın, iktidardan da vazgeçeceksin. Şikayet etmek vatandaşın görevidir. Sen çözüm makamındasın. Sen eğer şikayet etmeye başladıysan artık ülkeyi yönetemiyorsun demektir' 'Bütün fırıncı kardeşlerime sesleniyorum; çoğunuzun Karadenizli olduğunuzu da biliyorum. Bu hükümet sizi düşman ilan etmiş durumda ama CHP olarak biz sizi dost ilan edeceğiz, sizin alın terinizin karşılığını vereceğiz'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Dünyanın en yüksek enflasyonunu yaşayan ülkelerden birisiyiz şu anda. Vatandaşımız perişan vaziyette. Pazara gidin, eskiden kalabalık olan o pazarlarda tek tük insanlar geziyor şimdi. Eskiden kiloyla aldıkları ürünleri şimdi taneyle alıyorlar." dedi.

Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda, kim ne derse desin doğruları konuşmaya ve Türkiye'nin çıkarlarını savunmaya devam edeceklerini söyledi.

Şu veya bu şekilde CHP'ye yönelik eleştirileri bildiğini belirten Kılıçdaroğlu, "Her kafadan ama ortak bir dil kullanılarak bize yöneltilen eleştirileri de biliyorum. Havuz medyasının bir merkezden aldığı talimatlarla başlıklar attığını da biliyorum. Ama bizim görevimiz, bütün bu zorlukların karşısında dimdik onurlu durmaktır. Bu onurlu duruşu sizlerin destekleriyle yerine getireceğiz." dedi.

"Biz geçmişe değil, geçmişten ders çıkarıp geleceğe bakacağız." diyen Kemal Kılıçdaroğlu, daha huzurlu bir Türkiye istediklerini, hangi partiden, hangi görüşten olursa olsun bütün insanları kucaklayacaklarını vurguladı.

Adnan Kahveci'nin hayatını kaybetmesinin üzerinden 26 yıl geçtiğini anımsatan Kılıçdaroğlu, Kahveci'ye Allah'tan rahmet diledi. Bürokrat olarak kendisiyle çalışma fırsatı bulduğunu ve Kahveci'nin son derece dürüst, idealist bir insan olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, onu saygıyla anmaya her zaman devam edeceklerini bildirdi.

Kahveci'nin 12 Eylül darbesi sonrası yurt dışına gidenlerin dönmeleri için büyük çaba harcadığını da hatırlatan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Bunlardan birisi de Selda Bağcan'dı. Bağcan bir röportajında Adnan Kahveci'den şöyle söz eder; 'İstanbul'da ev tutmuşlar, bizi yemeğe davet ediyorlar karı koca. Kalktık gittik. Eşi demez mi sizi daha önce davet edecektik ama koltuklarımız yoktu, yeni geldi'. Düşünün Adnan Kahveci gibi adamın evinde koltuk yok. Düzgün insanlar şatafattan hoşlanmazlar. Sarayda oturan kişiye bakın, rahmetli Adnan Kahveci'ye bakın. Bir kibir abidesine bakın bir de gönlü insan sevgisiyle dolu olan bir kişiye bakın. O nedenle Adnan Kahvecilere Türk siyasetçileri her zaman ihtiyaç hissetmiştir. Hangi görüşten olursa olsun. Ama sonuçta bütün çabaların ortak noktası daha güzel bir Türkiye'yi inşa etmektir."

- Sebze, meyve fiyatlarındaki artış

İktidar tarafından uzun süredir ekonomiden söz edilmediğini belirten Kılıçdaroğlu, "Bir güllük gülistanlık edebiyatıdır gidiyor." ifadesini kullandı.

Kılıçdaroğlu, "Bir gerçeği herkesin bilmesini isterim; en adaletsiz vergi, enflasyon vergisidir. Vatandaşın bütçesini vuran vergi, enflasyon vergisidir. Enflasyonun olduğu bir ülkede huzur, üretim olmaz. Pek çok sorun enflasyondan kaynaklanır." dedi.

Türkiye'nin bunu en ağır şekilde yaşadığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Enflasyonun ne kadar büyük bir bela olduğunu Türkiye yaşadı. Ne diyorlardı, 'tek haneli rakama inecek enflasyon'. 2004'ün rakamını yakaladılar. Dünyanın en yüksek enflasyonunu yaşayan ülkelerden birisiyiz şu anda. Vatandaşımız perişan vaziyette. Pazara gidin, eskiden kalabalık olan o pazarlarda tek tük insanlar geziyor şimdi. Eskiden kiloyla aldıkları ürünleri şimdi taneyle alıyorlar. Böyle bir tabloyla neden karşı karşıyayız? Bütün vatandaşlara sesleniyorum, özellikle AK Parti'ye oy veren değerli kardeşlerime sesleniyorum; oy verdiniz yetmedi, 'kanun çıkması lazım'. Kanun çıktı yetmedi. 'Tek başımıza mecliste yöneteceğiz' dedi, 17 yıldır tek başına yönetiyor yetmedi. Anayasa değişikliği yaptı, yetmedi. 'Bana yetki verin tek adam olayım, vallahi faiz de inecek, enflasyon da dolar da inecek' diye söz verdi, o da yetmedi. Şimdi kalkmış kimi suçluyor? Esnafı, marketi, çiftçiyi, tüccarı suçluyor. Sanki bunlar uyuşturucu satıyorlarmış gibi baskınlar düzenliyor. Valilere talimat üzerine talimatlar veriliyor."

Karnabaharın kilosunun geçen yıl 1 lira 91 kuruş, bu yıl ise 4 lira 72 kuruş olduğuna değinen Kılıçdaroğlu, geçen yıl 2 lira 17 kuruş olan pırasanın kilosunun ise bu yıl 5 liraya çıktığını söyledi.

Ispanağın kilosunun 2,49 liradan 5,79 liraya çıktığını dile getiren Kılıçdaroğlu, "Bakın bir yıllık değişimi veriyorum. Bir yılda kuru soğandaki fiyat artışı yüzde 231. Çarliston biberde yüzde 155, sivri biberde artış yüzde 152, karnabaharda yüzde 147, patlıcanda yüzde 124, pırasada yüzde 116... Böyle gidiyor liste. Bu mutfakta yangın var derken bunu kastediyoruz. Asgari ücrete yüzde 26 artış yapıldı. Soğandaki artış ne kadar? Yüzde 231." diye konuştu.

Oy vermek için sandığa giden her vatandaşın düşünmesi gerektiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, her vatandaşın tek tek tarihi sorumluluğu olduğunun altını çizdi. Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"Düşünerek sandığa gittiğimizde 17 yıldır Türkiye'yi yöneten iktidarın Türkiye'yi getirdiği noktayı sorgulamamız lazım. Hep beraber sorgulamamız lazım. Şikayet ediyorlar. Sarayda oturup şikayet etmek ne zamandır gelenek haline geldi. Şikayet edeceksen aşağı ineceksin, vatandaşın arasına katılacaksın, iktidardan da vazgeçeceksin. Şikayet etmek vatandaşın görevidir. Sen çözüm makamındasın. Sen eğer şikayet etmeye başladıysan artık ülkeyi yönetemiyorsun demektir. Kimi kime şikayet ediyorsun. Sanki ülkeyi Japonlar yönetiyor bu beyefendi muhalefette. Sanki ülkeyi Papua Yeni Gine yönetiyor bu vatandaş muhalefette, şikayet ediyor."

- "Hans yiyeceğine Hasan yesin"

İktidarın "Önce Hal Yasasını değiştireceğiz, fiyatlar yüzde 25 düşecek" dediğini aktaran Kılıçdaroğlu, değişime rağmen fiyatların düşmediğini anlattı.

Yasanın tekrar değişimine ve ithalat yapılmasına rağmen de fiyatların inmediğine işaret eden Kılıçdaroğlu, "Sen bu ülkenin ekonomisini sağlam raylar üzerine oturttun da fiyatlar mı yükseldi? Sağlam ekonomi politikası uygulansaydı bunlar yaşanmazdı." dedi.

İktidarın "Hans yiyeceğine Hasan yesin" diyerek tarım ürünlerinde ihracatı yasakladığını ancak onun da tutmadığını belirten Kılıçdaroğlu, "Sonra Tarım Bakanı çıktı, 'et yemeyin, ot yiyin' dedi, otun fiyatı arttı. Buradan Zaytung yöneticilerine bir istirhamım var, bu Tarım ve Orman Bakanını Zaytung kadrosuna alırsanız çok mutlu olurum." diye konuştu.

Ayrıca kuru soğan depolarına baskın yapıldığını ve valilere genelge gönderildiğini aktaran Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Hangi halde Türkiye yönetiliyor? Bir gelecek ufku olmayan bir grup bakanı ve başındaki adam Türkiye'yi yönetmeye çalışıyor. Ama Türkiye'yi yönetemiyor, Türkiye savruluyor. Türkiye'yi yönetenler kim? Emin olun Türkiye'yi yönetenler bir avuç tefeci. Dışarıda ve içerideki tefeciler. Onların öngörüleri ile ekonomik kararlar alınıyor. Bakın AK Parti iktidarları döneminde yurt içindeki tefecilere ödenen para, yani faiz 446 milyar 800 milyon lira. Hangi iktidar, cumhuriyet tarihinde, 17 yılda 446 katrilyon lira faiz ödemiştir ve bu faiz bir avuç insana gidiyor. Bir avuç insan için 81 milyon çalışıyor. Soracağımız soru şu? Türkiye'yi yönetemiyorlar, yönetme güçlerini kaybettiler."

Kısa bir süre sonra asgari ücretin açlık sınırının altında kalacağını belirten Kılıçdaroğlu, bir de asgari ücretin altında maaş alan 1 milyon 700 bin kişi bulunduğunu söyledi.

Kılıçdaroğlu, "Bunların dertlerini dillendiren var mı? Yok. Biz dillendireceğiz, çünkü biz halkın partisiyiz." dedi.

- "CHP dışında eleştiren yok"

"Vatandaş zam yapınca kıyameti koparıyorlar. Doğrudur, kimse zam yapılmasını istemez. Erdoğan zam yapınca ne oluyor? Bunu hiç kimse görmüyor." diyen Kemal Kılıçdaroğlu, bir yılda sanayinin, tarımsal sulamada kullanılan elektrik ve ticarethanelerin kullandığı elektriğe yüzde 57 zam yapıldığını bildirdi.

Köprü geçiş ücretlerine ise yüzde 120 zam yapıldığını aktaran Kılıçdaroğlu, Antalya'dan bir kamyon ürünün gelmesi için yapılan harcamaya dikkati çekti. Kemal Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"Bu zamları yapan Erdoğan ve arkadaşları. Kim suçlanıyor? Tüccar suçlanıyor. Peki bu zamları yaptı diye CHP dışında tutarlı, aklı başında bir eleştiri getiren başka bir parti var mı, yok. Biz yapıyoruz, çünkü biz vatandaşımızı seviyoruz. Elektriğe, doğalgaza, köprü geçişlerine, otoyollara zam yapacaksınız dönüp esnafı, sanayiciyi, berberi, manavı suçlayacaksınız. Zamları yapan kim? Kendileri. Bütün zamları kendileri yapıyorlar, fiyat artışlarından da dönüp şikayet ediyorlar. En büyük rantı sağlayan inşaat sektörüydü. İstanbul'a 76 gökdelen diktiler. 76 gökdelenin kendi yandaşlarına sağladığı rant 240 milyar lira. Ürünler bunun için pahalı, gelir dağılımı bunun için bozuluyor, bir avuç kişiye sağladığınız rantı düşünebiliyor musunuz? Biz, ısrarla üreten Türkiye'den güçlü Türkiye'den söz ettik, adaletli Türkiye dedik. Ama Türkiye'yi tüketen Türkiye konumuna getirdiler.

Tarıma 2018 yılında 14,5 milyar lira destekleme verdiler. Ama 5 bitkisel ürünün ithalatına 29,8 milyar lira ödediler. Neye? Buğday, mısır, soya, ayçiçeği, pamuk ve canlı hayvanla, et. Bunlara ödedikleri para 29,8 milyar lira. Bütün tarıma verdikleri destek 14,5 milyar lira. Bu ülkenin tarımını kim destekliyor? Bunlar Türk tarımını mı yabancı tarımı mı destekliyorlar?"

Kılıçdaroğlu, uzunca bir süredir ekmeğe zam yaptırılmamasından ve artan un fiyatları yüzünden fırıncıların sıkıntıda olduklarını ifade ederek, bir grup fırıncının geçen günlerde kendisini ziyaret ederek, sorunlarını dillendirmesini istediklerini aktardı.

Fırıncıların 39-40 aydır ekmeğe zam yapılmadığını anlattığını belirten Kılıçdaroğlu, şu değerlendirmede bulundu:

"Un fiyatları 50 lirayla 65 lira arasında değişirken şimdi 100-125 lira oldu. Maya 25 lirayken, 65 lira oldu diyorlar. Bütün fırıncı kardeşlerime sesleniyorum; çoğunuzun Karadenizli olduğunuzu da biliyorum. Bu hükümet sizi düşman ilan etmiş durumda, ama CHP olarak biz sizi dost ilan edeceğiz, sizin alın terinizin karşılığını vereceğiz. Bir yönetmelik değişikliği yaptılar. Buna göre bitişik nizamdaki fırın devredilemiyor. Çocuğuna da devredemezsin diyorlar. Bunların sorunlarını da çözeceğiz. Fırıncıların ağırlıklı olarak Karadenizli olduklarını biliyorum. Karadenizliler yiğit insandır. Artık oyunuzun rengini değiştirin, halktan yana, çocuklarınızdan, emekten, alın terinden, güzellikten yana, vatandan yana, Türkiye'den yana oy kullanın. Bunu istiyorum sizden."

(Sürecek)

Kaynak: AA