İlkokulu Yırtık Lastikle Okuyan İş Adamından Öğrencilere Bot Ve Mont Desteği
Bursa’da yaşayan Muşlu iş adamı Behçet Ongur, öğretmen Cesur Mutlu tarafından hayata geçirilen sosyal sorumluluk projesi kapsamında “Üşüyen Hiçbir Çocuğumuz Kalmasın” sloganıyla 450 öğrenciye bot ve mont desteğinde bulundu. İş adamı Ongur, "Ben ilkokulda lastik ayakkabı giyiyordum ve lastiğim yırtıktı. Ben de bu sıralarda okul okudum. Ben de çok üşüdüm” diye konuştu.
Muş’taki Prof. Dr. Vahit Özmen İlk ve Ortaokulunda görev yapan Badminton Milli Takım Antrenörü Cesur Mutlu, kış aylarının çetin geçtiği kentte sosyal sorumluluk projeleri kapsamında çocuklar için “Üşüyen Hiçbir Çocuğumuz Kalmasın” sloganıyla başlattığı çalışmalarla ihtiyaç sahibi öğrencileri giydirdi. Merkeze bağlı Sungu beldesi ve Yoncalıöz köyünde eğitim gören 450 öğrenciye Muşlu iş adamı Behçet Ongur’un katkılarıyla 450 bot ve mont dağıtıldı.
2 yıldan beri Muş’ta görev yaptığını ifade eden öğretmen ve Badminton Milli Takım Antrenörü Cesur Mutlu, çocuklar için neler yapabileceğini düşünerek çalışma başlattığını söyledi.
Çocukların hayatlarına dokunabilmek için çalışmalar yaptıklarını hatırlatan Mutlu, “Bu bölge çok soğuk bir bölge. Bu sene hayata geçirdiğimiz sosyal sorumluluk projesi kapsamında ‘Üşüyen Hiçbir Çocuğumuz Kalmasın’ sloganıyla yola çıktık. Çok sağ olsun Bursa Ongur Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Behçet Ongur Bey’le iletişime geçtik. Kendisi de hem bu köyde doğdu hem bu köyü çok iyi biliyor. Burada 200 öğrencimize hem bot hem de mont desteğinde bulundu. Artık çocuklarımız onun sayesinde bu kışı daha iyi geçirecekler. Elleri donmayacak. Yüzlerindeki tebessüm olduğu için şahsım adına kendisine teşekkür etmek istiyorum. Bunun yanı sıra 250’ye yakın yine bot ve mont hediyesinde bulundu” dedi.
Yıllardır tekstil işi ile uğraştığını hatırlatan Muşlu iş adamı Behçet Ongur ise kendisinin de Yoncalıöz köyünde dünyaya geldiğini ve zor şartlar altında eğitim gördüğünü söyledi.
Vatanına, milletine ve çocuklara nasıl yardımcı olabileceğini sürekli düşündüğünü ifade eden Ongur, “Şu anda çok mutluyum, çok heyecanlıyım ve çok duyguluyum. Eski günlerim aklıma geldi. Bundan sonra da çocuklar için elimden ne geliyorsa onu yapacağım. İlk defa 450 öğrenciyi bugün giydirdik. Ama hedefimiz bin 500-2 bine yakın çocuğu giydirmek. Ben ilkokulda lastik ayakkabı giyiyordum ve lastiğim yırtıktı. Bizim hiçbir imkanımız yoktu. Biz 4 kardeşiz ve o dönemde bir kalemi dörde bölüyorduk. Bir yandan koyunların önüne gidiyor bir yandan da okula geliyorduk. Fakir bir şekilde okul okuduk. Bu çocukların da burada ne şekilde üşüyebileceklerini çok iyi biliyorum. Ben de bu sıralarda okul okudum. Ben de çok üşüdüm” diye konuştu.
Kaynak: İHA
2 yıldan beri Muş’ta görev yaptığını ifade eden öğretmen ve Badminton Milli Takım Antrenörü Cesur Mutlu, çocuklar için neler yapabileceğini düşünerek çalışma başlattığını söyledi.
Çocukların hayatlarına dokunabilmek için çalışmalar yaptıklarını hatırlatan Mutlu, “Bu bölge çok soğuk bir bölge. Bu sene hayata geçirdiğimiz sosyal sorumluluk projesi kapsamında ‘Üşüyen Hiçbir Çocuğumuz Kalmasın’ sloganıyla yola çıktık. Çok sağ olsun Bursa Ongur Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Behçet Ongur Bey’le iletişime geçtik. Kendisi de hem bu köyde doğdu hem bu köyü çok iyi biliyor. Burada 200 öğrencimize hem bot hem de mont desteğinde bulundu. Artık çocuklarımız onun sayesinde bu kışı daha iyi geçirecekler. Elleri donmayacak. Yüzlerindeki tebessüm olduğu için şahsım adına kendisine teşekkür etmek istiyorum. Bunun yanı sıra 250’ye yakın yine bot ve mont hediyesinde bulundu” dedi.
Yıllardır tekstil işi ile uğraştığını hatırlatan Muşlu iş adamı Behçet Ongur ise kendisinin de Yoncalıöz köyünde dünyaya geldiğini ve zor şartlar altında eğitim gördüğünü söyledi.
Vatanına, milletine ve çocuklara nasıl yardımcı olabileceğini sürekli düşündüğünü ifade eden Ongur, “Şu anda çok mutluyum, çok heyecanlıyım ve çok duyguluyum. Eski günlerim aklıma geldi. Bundan sonra da çocuklar için elimden ne geliyorsa onu yapacağım. İlk defa 450 öğrenciyi bugün giydirdik. Ama hedefimiz bin 500-2 bine yakın çocuğu giydirmek. Ben ilkokulda lastik ayakkabı giyiyordum ve lastiğim yırtıktı. Bizim hiçbir imkanımız yoktu. Biz 4 kardeşiz ve o dönemde bir kalemi dörde bölüyorduk. Bir yandan koyunların önüne gidiyor bir yandan da okula geliyorduk. Fakir bir şekilde okul okuduk. Bu çocukların da burada ne şekilde üşüyebileceklerini çok iyi biliyorum. Ben de bu sıralarda okul okudum. Ben de çok üşüdüm” diye konuştu.